
Araştırmacı Yazar Ekrem Hayri Peker, yeni kitabı 'Heykel’e Çıkmak' vesilesiyle yaptığı değerlendirmede, Bursa'nın eski ihtişamlı günlerini ve kültürel hafızanın kayboluşunu derin bir üzüntüyle dile getirdi.
Araştırmacı Yazar Ekrem Hayri Peker, 1960-80 yıllarındaki Bursa'ya dair yaptığı çalışmaları sürdürürken, kentin kültürel arşivi ve yaşayan hafızalarının hızla kaybolmasına dikkat çekti.
Peker, "Bir dönemi kayda almaya çalışıyorum. Bu çalışmalarıma yeterince destek bulduğumu söyleyemem. Bursa’nın arşivi yok. Bursa’nın hafızaları kayda geçmeden bu dünyadan çekiliyor" ifadeleriyle kaygılarını dile getirdi. Son dönemde, çalışmalarında yer verdiği Hüsnü Adanur ve Bursa Sineması'nın duayenlerinden Bahri Akkuşoğlu gibi önemli isimlerin vefat haberlerini almasının bu durumu pekiştirdiğini belirtti.
Bursa'nın Kalbi: Heykel Turu Efsaneydi
Yazar Peker, 'Heykel'e Çıkmak' tabirinin o dönemin sosyal hayatındaki önemini anlatarak, Cumhuriyet Alanı, Gazi Caddesi ve Atatürk Heykeli çevresinin Bursa'nın kalbi olduğunu vurguladı. Valilik, Adliye, Tayyare Sineması, İş Bankası gibi Cumhuriyet dönemi mimari örneklerinin bulunduğu bu bölgenin, uzun süre ticaret ve eğlence merkezi olarak kaldığını kaydetti.
Peker, o dönemin ünlü güzergahını şu sözlerle özetledi:
"Mahfel’den başlayan tur genelde PTT önünde biterdi. Bazen Çakırhamam’ın köşesinde son bulurdu. Mahfel o dönem Bursa entelektüellerinin, aydınlarının ve elitinin buluşma yeriydi. Henüz sınıfsal farklılıklar bu kadar derinleşmemişti."
Ancak Peker'e göre, bu kültürel birikimin ve sosyal hareketliliğin sonu, Mahfel'de yaşanan yangınla geldi.
"Ahşap binalar gibi Heykel’e çıkanlar da azaldı. Yeni cazibe merkezleri ortaya çıktı. Heykel-Mahfel turunu bitiren, Mahfel’in yanması oldu. Yenilenen Mahfel artık Bursalı aydınların toplanma merkezi olmaktan çıktı." diyen yazar, sözlerini acı bir tespit ile tamamladı: "Yangın bu turu bitirdi. Geçen yıllar da bizi bitirdi…"