Majör Yayınlarından çıkan kitapta, Abdi Gazioğlu’na ithafen ailesi ve dostları tarafından yazılan ve onu anlatan mektuplara yer verildi.
Majör Yayınlarından çıkan kitapta, Abdi Gazioğlu’na ithafen ailesi ve dostları tarafından yazılan ve onu anlatan mektuplara yer verildi.
25'inci kitabı olan SÜS kitabının kendisi için de çok özel bir anlam taşıdığını belirten İrman, duygularını şöyle dile getirdi: “Bazı insanlar vardır, bizzat varlığı süstür. O süsler yüreğe takılır bir daha da çıkarılmaz. Abdi Gazioğlu da bir süstü. Sadece benim değil herkesin süsüydü. Ben o süsü yazmak için yola çıktım. TDK’da verilen örnekte de olduğu gibi kitap da bir süstür. “Süs”ün bir SÜS’ü olsun istedim. Ben onun postacısı oldum bir bakıma. Mektuplarını derledim, topladım, postaya vermek için bu kitapla zarfladım. Elimden geldiğince methiye düzmeden yalınca anlatmaya çalıştım Abdi ağabeyi. Ona olan sevgimizi, bizlerde bıraktığı izi aktarmaya vesile olmaya çalıştım abartıya kaçmadan. Bu kaygıyla duygularımı frenlediğim çok oldu. O vardı, yaşadı, yüreklerimizi süsledi ve gitti demek istedim. Hepsi o kadar..."