SON DAKİKA
Hava Durumu

#Bebek

Söz Bursa - Bebek haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Bebek haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

İnegöl’ün rekor bebeği: 6 kilo 150 gramlık mucize Haber

İnegöl’ün rekor bebeği: 6 kilo 150 gramlık mucize

Avukat Murat Tunç Bircan (32) ve özel sağlık merkezi Müdürü Ece Bircan (28) çiftinin ikinci çocukları olan Ali Atilla, 6 kilo 150 gram ağırlığında 59 santim uzunluğunda doğarak hem ailesini hem de sağlık görevlilerini hayrete düşürdü. Doğum, İnegöl’de özel bir hastanede Kadın Doğum Uzmanı Dr. İbrahim Yaşa tarafından gerçekleştirildi. Sezaryen yöntemiyle 37 haftalık olarak dünyaya gelen Ali Atilla'nın doğum sürecinde doktor ve sağlık ekibi ekstra hassasiyet gösterdi. Normal doğum ortalaması 3-3,5 kilogram arasında seyrederken, Ali Atilla’nın kilosu neredeyse iki kat fazla oldu. Doğumdan sonra yapılan kontrollerde bebeğin sağlık durumunun iyi olduğu belirlendi. Kadın Doğum Uzmanı Dr. İbrahim Yaşa, "Bebek Bircan tarafımdan takip edildi. Birkaç gün önce de doğumu gerçekleşti. Sıkıntılı bir takip vardı. Bebek çok hızlı kilo alıyordu. 6 kilo 150 gram ağırlığında erkek bebek doğurttuk. 2024-2025 taramalarında Türkiye’deki en büyük bebek. Geçen sene İspanya’daki 6 kiloluk bebek Avrupa’da gündem olmuştu. Bundan birkaç ay önce doğuda bir ilimizde 5 kilo 250 gram doğan bir bebekle baya sansasyonel olmuştu. Bizim bebeğimiz aynı zamanda 37 haftalık bir bebekti. Literatüre girmeye aday bir bebek. Annemizi bir iki gün hastaneye yatırdık fakat ağrılar artmaya başlayınca normal doğum süresinden 3 hafta önce de olsa sezeryanla almaya karar verdik" ifadelerini kullandı. Baba Murat Bircan," Teşekkür ederiz. Mutluyuz, bütün çocuk doktoru hocamıza da teşekkür ediyoruz Kadın doğum İbrahim hocamıza, çocuk doktoru Kahraman hocaya da teşekkür ediyoruz, sağ olun. Sevindik mutlu olduk, çok şükür" dedi. Anne Ece Bircan ise, "Biz aslında bekliyorduk, çünkü ultrasonda her hafta, her ay kontrollerinde belliydi kilolu gittiği, önden gittiği. İbrahim hocam söylüyordu ama biz tabii ki 5 kilo civarında beklerken birden 6 kilo 150 gram doğması bizi de şaşırttı. Sağlıklı olması çok şükür güzel bir şey. İnşallah da böyle devam eder"dedi.

2 yaşındaki bebeğin böbrek taşı kapalı yöntemle alındı Haber

2 yaşındaki bebeğin böbrek taşı kapalı yöntemle alındı

Hayat Hastanesi Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Necmettin Penbegül, 2 yaşındaki bir hastanın böbreğinde tespit edilen yaklaşık 2 santimetrelik taşı, sırttan sadece 4 milimetrelik bir tünel açarak gerçekleştirdikleri kapalı yöntemle başarıyla aldı. Bu operasyon, çocuklarda çok nadir görülen böbrek taşı vakalarına yönelik gelişmiş tekniklerin uygulanabilirliğini de ortaya koydu. Karın ağrısı şikâyetiyle ailesi tarafından Hayat Hastanesine getirilen küçük A.A.'nın yapılan tetkiklerinde böbreğinde büyük boyutta bir taş tespit edildiğini söyleyen Doç. Dr. Penbegül, çocuk hastalarda taş hastalığının nadir görüldüğünü ve bu tür operasyonların özel ekipman ve ciddi deneyim gerektirdiğini vurguladı. Doç. Dr. Penbegül açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Normalde bu büyüklükteki taşlarda sırttan yaklaşık bir santimlik bir delik açılarak taşlar temizlenir. Ancak çocuk hastalarda daha küçük ve hassas müdahaleler yapılması gerekir. Bu nedenle yaklaşık 4 milimetrelik ‘ultra mini’ dediğimiz yöntemle sırttan bir tünel açtık ve taşı başarıyla temizledik. Hastamız ameliyat sonrası ilk günde tüm kateterlerinden kurtuldu. Kapalı ameliyatların en büyük avantajı, kısa sürede normal hayata dönüş imkânı sunmasıdır." Hayat Hastanesi Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Necmettin Penbegül, başarılı geçen operasyon sonrasında küçük A.A.’nın sağlık durumunun iyi olduğu, ameliyatın ardından hızla toparlandığı belirtti.

BEKSİAD’dan Çocuk giysilerinde güvenli üretim eğitimi verildi Haber

BEKSİAD’dan Çocuk giysilerinde güvenli üretim eğitimi verildi

Bebe ve Çocuk Konfeksiyonu Sanayici ve İş Adamları Derneği (BEKSİAD), üyelerine yönelik “Çocuk Giysilerinde Güvenlik Kuralları ve 7223 Sayılı Kanun Kapsamında Uygulanan Cezalar” konulu eğitim düzenledi. BEKSİAD Dernek Merkezi’nde gerçekleştirilen eğitime, Uludağ Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdürü Hüseyin Şanverdi, BEKSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Bayezit, Uludağ Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdür Yardımcısı Emrah Yıldırım, Uludağ Gümrük ve Dış Ticaret Grup Başkanı Erdinç Türker, ticaret denetmenleri ve çok sayıda firma temsilcisi katıldı. “ÜRÜN GÜVENLİĞİ TOPLUMSAL BİR SORUMLULUKTUR” Eğitimde konuşan Uludağ Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdürü Hüseyin Şanverdi, ürün güvenliği konusunun yalnızca yasal bir gereklilik değil, aynı zamanda gelişmiş bir toplumun göstergesi olduğunu vurguladı. Şanverdi, “12 Mart 2021 tarihinde yürürlüğe giren 7223 sayılı Ürün Güvenliği ve Teknik Düzenlemeler Kanunu ile birlikte piyasaya sunulan her ürünün, insan sağlığı, çevre ve tüketici güvenliği açısından risk taşımaması zorunlu hale gelmiştir. Bakanlığımız bu süreçte etkin denetimler gerçekleştirmektedir. Sadece bu yılın Mayıs ayına kadar 361 denetim yapılmış ve 27 firmaya ceza uygulanmıştır” dedi. Şanverdi, denetimlerin sadece cezai amaçla değil, haksız rekabeti önlemek ve güvenli üretim yapan firmaları desteklemek için yapıldığını belirterek, “Güvenli üretim yapan firmaların haksız rekabetle karşılaşmasını engellemek ve tüketiciyi korumak amacıyla denetimlerimiz kararlılıkla devam etmektedir. BEKSİAD gibi sivil toplum kuruluşlarının bu sürece katkısı büyük. Bu tür seminerler sayesinde kamu ve özel sektör arasında sağlıklı bir köprü kuruluyor” ifadelerini kullandı. “DEĞİŞEN MEVZUATA UYUM İÇİN BİRLİKTEYİZ” BEKSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Bayezit ise derneğin kuruluş hikayesine değinerek, Vişne Ticaret Bölgesi'nde kendiliğinden oluşan bir kümelenmeyle yola çıktıklarını hatırlattı. Bayezit konuşmasında, sektörün artık geleneksel yöntemlerden sıyrılıp yasalara ve standartlara uygun üretim yapma bilincine ulaşması gerektiğini vurguladı. “2003 yılında kurulan BEKSİAD, o dönemde daha çok geleneksel yöntemlerle sürdürülen bir ticaret yapısına sahipti diyen Başkan Bayezit, “Ancak pandemi sonrası değişen mevzuat ve yeni yasalarla birlikte artık daha düzenli ve bilinçli bir üretim anlayışını benimsememiz gerektiğinin farkındayız. Bu toplantı da işte bu dönüşüme katkı sağlamak amacıyla düzenlendi” dedi. Başkan Bayezit ayrıca ürün güvenliği konusunda yaşanan bazı sorunlara da dikkat çekerek şöyle konuştu: “Sektörümüzde tedarikçi malzemecilerin sunduğu ürünlerin yeterince denetlenmemesi büyük bir sorun. Bu konuyu toplantı öncesinde ilgili müdürümüzle görüştük. Taleplerimizi sizlerin aracılığıyla bakanlığa iletmek istiyoruz.” Eğitim programında Ticaret Denetmeni Bilun Özerdem Pınar, “Çocuk Giysilerinde Güvenlik – Çocuk giysilerinde kullanılan kordon ve büzme ipleri” başlıklı sunumuyla çocuk tekstilinde güvenli üretim prensiplerini anlattı. Ticaret Denetmen Yardımcısı Ayşenur Kasap Çelik ise “Çocuk giysilerinde güvenlik – Çocuk giysisi tasarımı ve üretimi için öneriler – Mekanik güvenlik, KKDİK Tekstil Elyaf İsimleri ve Tekstil Ürünlerinin Elyaf Kompozisyonlarıyla İlgili Etiketleme ve İşaretleme Hakkındaki Yönetmelik” başlıklı konular üzerinden katılımcıları bilgilendirdi. Ticaret Denetmen Yardımcısı Yakup Atan, “Hayvansal Menşeli Parça İçeren Tüketici Ürünlerinde Bilgilendirme Zorunluluğu” konusunu aktarırken; Ticaret Denetmen Yardımcısı Hanife Yalçıner ise “Denetim Süreçleri ve 7223 Sayılı Kanun Kapsamında Uygulanan Cezalar” başlıklı sunumuyla mevzuatın uygulama boyutlarını katılımcılarla paylaştı.

İsmini bile koymadıkları 2 günlük bebek hayatını kaybetti Haber

İsmini bile koymadıkları 2 günlük bebek hayatını kaybetti

Eve geldikten sonra emzirdiği bebeğini uyutan kadın, bir süre sonra kontrol ettiği bebeğinin fenalaştığını fark edince 112 ekiplerini aradı. Ambulansta müdahale edilen minik bebek tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Bursa'da yaşayan Ahmet-Fatma Hamidov çiftinin 2 gün önce Bursa Şehir Hastanesi'nde dünyaya gelen bebekleri 4 saat önce hastaneden taburcu oldu. Çift hastaneden çıktıktan sonra 2 günlük bebekleriyle Osmangazi ilçesi Altonova Mahallesi'ndeki evlerine geldi. Bebeğini emzirdikten sonra beşiğine koyan anne bir süre dinlendikten sonra minik bebeği kontrol ettiğinde fenalaştığını fark etti. 112 ekiplerine bilgi veren kadının ihbarı üzerine adrese gelen sağlık ekipleri ilk müdahaleyi ambulansta yaptı. Tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayan minik, Bursa Adli Tıp Morguna sevk edildi. "İSMİNİ BİLE KOYMADIK" Çocuğunun öldüğünü öğrenen acılı baba, "2 gün önce eşim Bursa Şehir Hastanesi'nde doğum yaptı. 4 saat önce de taburcu olduk. Sonra eve geldik. Eşim bebeği emzirdikten sonra yatağına bıraktı. Annem bir süre sonra çocuğu kontrol ettiğinde renginde farklılık olduğunu fark etti. Ekiplere haber verdiler. Sağlık ekipleri geldiklerinde müdahale ettiler ama kurtaramadılar. Ben çocuğumun neden öldüğünü bilmek istiyorum. Daha ismini bile koymamıştık. Evraklarını alıp sabah kaymakamlığa gidecektim" diye konuştu. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Vahşet! 2 günlük bebeği boğup, üstüne beton dökmüşler! Haber

Vahşet! 2 günlük bebeği boğup, üstüne beton dökmüşler!

2010'daki olayın detayları şoke etti. Tekirdağ İl Jandarma Komutanlığına bağlı Asayiş Şube Müdürlüğü JASAT timleri tarafından 12 Mart 2025 tarihinde gerçekleştirilen projeli operasyon kapsamında, İ.A. (38) isimli kadının Yakın Akrabayı Öldürme suçundan müebbet hapis cezası bulunduğu belirlendi. Aynı suçtan tutuklamaya yönelik aranan T.S. (64) isimli kadın da ekiplerin takibine alındı. Asayiş Şube JASAT, 6. JASAT, Çorlu İlçe Jandarma Komutanlığı ve Süleymanpaşa İlçe Jandarma Komutanlığı ekiplerinin ortak operasyonuyla şüpheliler, Süleymanpaşa ilçesine bağlı Nusratiye Mahallesi'ndeki ikametlerinde yakalandı. Dehşet dolu detaylar: Beton dökmüşler Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde, 2010'da meydana gelen olayda İ.A.'nin askerdeki sevgilisinden dünyaya gelen 2 günlük kız bebeği, aile meclisi kararıyla öldürüldü. Bebeğin önce boğularak öldürüldüğü, ardından evin bahçesine gömülüp üzerine beton döküldüğü ortaya çıktı. Polis, yapılan ihbar üzerine belirtilen adreste arama yaparak bebeğin cesedine ulaştı. Soruşturma kapsamında, anne İ.A., anneanne T.S. ve aile meclisinin diğer üyeleri gözaltına alındı. Adres değiştirmişler 2010 yılında tutuklu olarak yargılanan anne ve anneanne mahkemenin ara kararıyla 2018 yılında tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildi. Mahkemenin iki kadın hakkında yakın akrabayı öldürmek suçundan ağırlaştırılmış müebbet karar vermesinin ardından iki kadın sürekli adres değiştirerek izini kaybettirdi. Cinayetten aranan iki kadın JASAT Ekiplerinin titiz çalışması neticesinde yakalanarak cezaevine teslim edildi.

Bebeklerde burun akıntısına dikkat! Haber

Bebeklerde burun akıntısına dikkat!

Medicana Bursa Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Dilara Yılmaz ailelere yaptığı uyarıda şu cümlelere yer verdi; "RSV, çocuklar arasında en yaygın görülen solunum yolu enfeksiyonlarından biridir ve hemen hemen her çocuk ilk iki yıl içinde en az bir kez bu virüsün neden olduğu hastalıklara yakalanır. RSV enfeksiyonunun genellikle üst solunum yolu enfeksiyonu olarak başlar. Ancak yüzde 20-30 oranında alt solunum yolu enfeksiyonlarına, yani bronşiyolit ve zatürreye yol açabilir. RSV'nin özellikle bir yaş altındaki bebeklerde alt solunum yolu enfeksiyonlarının en sık sebeplerinden biridir. Burun akıntısı, soğuk algınlığı gibi görünen belirtiler, zatürreye yol açabilir. Bu sebeple ebeveynler, belirtiler konusunda dikkatli olmalı ve herhangi bir solunum güçlüğü, oksijen seviyesinin düşmesi gibi durumlarda mutlaka bir doktora başvurmalıdır. Prematüre doğmuş bebekler, kronik akciğer hastalığı, kalp hastalıkları ve bağışıklık sistemi zayıf olan çocuklar RSV enfeksiyonlarına karşı daha savunmasızdır. Bu çocuklarda enfeksiyon daha ağır seyredebilir ve hastaneye yatış gerektirebilir. Ancak sağlıklı çocuklarda da hastalık ciddi boyutlara ulaşabilir. Beslenme bozukluğu, oksijen satürasyonlarında düşüş veya solunum zorluğu varsa, hastaneye yatırmak gerekebilir." VİRÜS BULAŞTIĞI YÜZEYDE SAATLERCE KALABİLİR RSV'nin insandan insana yayıldığını belirten Uzm. Dr. Dilara Yılmaz, "Virüsün en çok öksürme, hapşırma ve nefes alıp verme yoluyla, enfekte olmuş kişinin salyası ve burun akıntısı ile bulaşır. Aynı zamanda, ellerde 30 dakika kadar canlı kalabilir ve bulaşabileceği yüzeylerde de saatlerce varlığını sürdürebilir. Bu yüzden sık sık el yıkama, maske kullanımı ve hijyen önlemlerine dikkat edilmelidir. RSV için rutin bir aşı yok. Prematüre bebekler ve doğuştan kalp hastalığı olan bebeklere yönelik koruyucu olarak antikor tedavisinin kullanılabilir. Bu tedavi, Ekim-Mart ayları arasında risk altındaki bebeklere uygulanmakta ve RSV enfeksiyonlarının ciddi boyutlara ulaşmasını engellemektedir. Sonuç olarak, RSV’ye karşı ebeveynlerin uyanık olmaları ve hijyen kurallarına titizlikle uymaları büyük önem taşımaktadır. Erken teşhis ve doğru tedavi, çocukların sağlıklı bir şekilde bu dönemi atlatmalarına yardımcı olacaktır" dedi. RSV’DE ANTİBİYOTİĞE GEREK YOK RSV enfeksiyonunun tanısının genellikle hasta yakınmaları, muayene belirtileri ve yapılan testlerle koyulduğunu belirten Uz. Dr. Dilara Yılmaz, "Bu testler, enfeksiyon etkenlerini ayırt etmek ve gereksiz antibiyotik kullanımını önlemek açısından önemlidir. RSV enfeksiyonlarının tedavisi genellikle destekleyicidir. Antibiyotik kullanımına virüs kaynaklı enfeksiyonlarda gerek kalmamaktadır. Ancak, ikincil bakteriyel enfeksiyonlar, örneğin orta kulak iltihabı veya zatürre gelişirse, antibiyotik tedavisi gerekebilir" şeklinde görüş verdi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.