SON DAKİKA
Hava Durumu

#Belediye Başkanı

Söz Bursa - Belediye Başkanı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Belediye Başkanı haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Muhittin Böcek’ten cezaevinde ek ifade: "Alt personelin eyleminden sorumlu değilim" Haber

Muhittin Böcek’ten cezaevinde ek ifade: "Alt personelin eyleminden sorumlu değilim"

Antalya Büyükşehir Belediyesine yönelik "rüşvet" ve "yolsuzluk" soruşturması kapsamında tutuklanan Muhittin Böcek ek ifade verdi. Antalya Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanan ve Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan tutuklu Muhittin Böcek, oğlu Mustafa Gökhan Böcek, gelini Zuhal Böcek ile F.A. H.T.A, S.E. ve M.O.K.'nin ek ifadelerine başvuruldu. Antalya Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu'nda ek ifade veren Muhittin Böcek, tutuklandığı dönemde suç isnadı olarak eski gelini Z.K'ye daire geçişi ve seçim propaganda çalışmaları için bir şirkete Y. Y. tarafından para ödenmesi iddialarının mevcut olduğunu hatırlattı. 5 aylık tutukluluk sürecinde tespiti yapılan benzer nitelikteki iddiaların hepsinin şahsına başlıklar halinde anlatıldığını aktaran Böcek şunları söyledi: "Yargılama aşamasında beyan veren şahıslarla da yüzleşerek gerekli savunmamı sözlü ve avukatlarım aracılığıyla yazılı bir şekilde yapacağım. Bu hususlarla ilgili üzerime atılı suçlamalarda doğrudan ve kasıtlı bir eylemim kesinlikle söz konusu değildir. Büyükşehir Belediyesinin insan ve ekonomik gücü düşünüldüğünde alt personellerin yapmış olduğu eylemlerden haberdar olmam beklenemez. Şahsımla ilişkilendirilecek eylemlerle ilgili beyan ettiğim üzere yargılama aşamasında detaylı savunmamı yapacağım. Şahsımla ilişkilendirilen hususlar hakkında bilgi sahibi oldum ancak belirttiğim üzere alt seviyede görevli bürokratların benim adımı kullanarak maddi menfaat ya da suça bulaşmışlarsa da diyecek bir hususum bu konuda yoktur. Bu konuda bir denetim ihmali yaptığımı da düşünmüyorum. Yine mülkiye başmüfettişliğince düzenlenen ve düzenlenmeye devam eden tevdi raporlarıyla ilgili her zaman ifade vermeye hazırım. Bu aşamaya kadar mülkiye başmüfettişliğinden istenilen yazılı savunmalarımı verdim. Burada yapılacak tespitler ya da ihmalim olduğu değerlendirilirse yine mahkeme huzurunda savunmamı yapmaya hazırım ancak iştirak şirketleri üzerinden bürokratların yüksek ihmallerinin de benimle ilişkilendirilmemesi gerektiğini düşünmekteyim. Her ne kadar belediyeyle de ilişkili olsa bu şirketlerin çoğunun ayrı ve bağımsız yönetim kadroları vardır. Süreç ilerledikçe bu hususlarla ilgili tespitlerde tarafımıza ulaşacaktır." Böcek ifadesinin devamında şu ifadeleri kullandı: "İçeriklerini tam olarak bilmemekle birlikte 6 mazbata sahibi bir Büyükşehir Belediye Başkanı olarak çeşitli iş insanlarıyla doğrudan iletişim kurup bunlardan belirtilen miktarda para talep ettiğim ya da oğlumu yönlendirdiğime ilişkin beyanların hiçbirisini kabul etmiyorum. Çünkü 1994 yılından beridir üst düzey kamu hizmeti yürütmekteyim. Bu hizmetlerimde ailemden de gelen ve nesil olarak Antalya'nın yerlisi bir kişi konumundayım. Ailemin ve benim maddi mal varlığı durumum ortadadır. Bir şekil belediyeyle iş ilişkisi içerisinde olan bu şahısların kişisel mal varlığım karşısında iddia ettiği rakamlara tenezzül edecek bir kişi değilim. Yine oğlum da doğduğu andan itibaren beni belediye başkanı olarak bilmektedir. Soruşturmanın nihayete gelindiğinin bildirilmesi, toplanan deliller ve delil karartma şüphem olmadığını düşünerek kullandığım ilaç sayısı ve sağlık durumumda göz önüne alınarak bu aşamada tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmayı talep ediyorum."

İznik Belediyesi’nden 365 gün sıcak yemek desteği: İhtiyaç sahiplerinin sofrası boş kalmıyor Haber

İznik Belediyesi’nden 365 gün sıcak yemek desteği: İhtiyaç sahiplerinin sofrası boş kalmıyor

İznik Belediyesi, sosyal belediyecilik anlayışını yalnızca belirli dönemlerle sınırlı tutmayarak, yılın 365 günü ihtiyaç sahibi vatandaşlara sıcak yemek desteği sağlamaya devam ediyor. İlçe genelinde yürütülen bu kapsamlı sosyal destek çalışmasıyla, her gün yüzlerce ihtiyaç sahibi vatandaşın sofrasına sıcak yemek ulaştırılıyor. İznik Belediyesi İzzet Peşte Su Sporları Kamp ve Eğitim Merkezi bünyesinde faaliyet gösteren aşevinde deneyimli personeller gözetiminde, hijyen kurallarına uygun şekilde hazırlanan yemekler, günlük olarak taze biçimde pişiriliyor. Menülerden oluşan yemekler; yaşlı, engelli, yalnız yaşayan ve ekonomik zorluk yaşayan vatandaşlar başta olmak üzere ihtiyaç sahibi ailelere ulaştırılıyor. Vatandaşlardan gelen başvurular ilgili birimler tarafından yapılan saha incelemeleriyle tespit edilerek belirlenen ailelere dağıtımı gerçekleştiriliyor. Belediye ekipleri tarafından titizlikle paketlenen yemekler, özel taşıma aracıyla evlere kadar götürülerek teslim ediliyor. Böylece hem sıcaklığını hem de kalitesini koruyan yemekler, doğrudan vatandaşların sofralarına ulaştırılıyor. Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan İznik Belediye Başkanı Kağan Mehmet Usta, “Belediyecilik bizim için yalnızca yol, park veya bina yapmanın yanında zor zamanlarda vatandaşının yanında olabilmektir. İznik’te hiçbir hemşerimizin açlık, yalnızlık ya da çaresizlik hissetmesini istemiyoruz. Aşevimizde her gün büyük bir özveriyle hazırlanan yemekleri, ekiplerimizle birlikte ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza ulaştırıyoruz. Bu hizmeti yılın 365 günü kesintisiz sürdürerek sosyal dayanışmayı güçlendiriyoruz,” ifadelerini kullandı. Başkan Usta ayrıca, sosyal destek çalışmalarının artarak devam edeceğini vurgulayarak, “İznik Belediyesi olarak insan odaklı hizmet anlayışımızla, sosyal yardımlaşma ve dayanışma kültürünü yaşatmaya, hemşerilerimizin hayatına dokunan projeler üretmeye devam edeceğiz,” dedi.

Özgür Özel’den Avrupa’da sert çıkış: "İngiliz İşçi Partisi’nin Erdoğan’la dayanışması kabul edilemez!" Haber

Özgür Özel’den Avrupa’da sert çıkış: "İngiliz İşçi Partisi’nin Erdoğan’la dayanışması kabul edilemez!"

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, Avrupa Sosyalist Parti Liderler Toplantısı'nda İngiltere'ye sitem ederek, "İngiliz İşçi Partisi bugün Erdoğan'la, Erdoğan'ın beklediğinin üzerinde bir dayanışma gösteriyor. Bunu kabul etmemiz mümkün değil" dedi. CHP lideri Özgür Özel, Belçika'nın başkenti Brüksel'de gerçekleştirilen Avrupa Sosyalist Parti Liderler Toplantısı'na katıldı. Özgür Özel bazı Avrupa liderlerine sitem ederek başladığı konuşmasında, "Sayın Başkan, sizin şahsınızda hem değerli Giacomo'ya ve Genel Sekreter Yardımcılarına teşekkür ediyorum. Her fırsatta yanımızda oldunuz. Bizimle birlikte Türkiye'de birkaç kez bulundunuz ve en üst düzeyde kurumsal desteği ilettiniz. Bunun için size teşekkür ediyorum. Ancak durum bütün sosyal demokrat, sosyalist ailemiz için böyle değil. Bu konudaki sıkıntıyı dile getirerek başlamak isterim. Parlamenterler düzeyinde konseyde çok önemli bir destek alıyoruz. Ancak iş, yürütme düzeyine geldiğinde bu noktada maalesef bizimle bir dayanışma göstermeye değerli kardeş partilerimizin iktidardaki liderleri, son derece çekingen davranıyorlar. Bu da Erdoğan'ın Türkiye'deki pozisyonunu güçlendiriyor" dedi. ÖZEL, ŞUNLARI SÖYLEDİ: "Aslında burada uzun uzun zamanınızı almak istemem. Ancak Türkiye'de Ekrem İmamoğlu, 16 milyonluk bir şehrin 3 kez üst üste seçilmiş bir başkanı hapistedir. Türkiye'de 3 büyükşehir belediye başkanı, Antalya, Adana ve İstanbul'un belediye başkanları hapistedir. 16 belediye başkanım, 102 siyaset arkadaşım hapistedir. 9 ay sonra ancak iddianame düzenlenmiş ve ilk dava tarihi 3 ay sonraya verilmiştir. 9 aydır Türkiye'de toplam 75 büyük miting yaptık. Bunların, çeşitli şehirlerde yaptığımız mitinglerden en kalabalığı 2.4 milyon, en az katılım olanı da 50 bin kişilik mitinglerdir. Toplam 75 büyük mitingle Erdoğan'a meydan okuyoruz. Türkiye'de büyük bir mücadele veriliyor. Son yerel seçimlerde nüfusun yüzde 65'ini, ekonominin yüzde 85'ini temsil eden belediyeleri kazandık ve ondan sonra ağır bir saldırı altındayız." "YENİ BİR RÜZGAR OLUŞTURACAK PARTİYİ BİR BAŞINA BIRAKIRSANIZ" Özel, "Türkiye gibi bir ülkede sol yüzde 38'e çıkmışken, 25 yıl sonra ilk kez Erdoğan'ı yenmişken, 47 yıl sonra ilk kez birinci parti olmuşken, Türkiye'deki büyük hak ihlallerine, büyük saldırıya Avrupa'daki dostlarımızın ne kadar dikkat kesildiğini, bunun ne kadar farkında olduğunu gerçekten merak ediyorum. Daha önce de birkaç kez söyledim. Elbette Avrupa'nın savunmayla ilgili, güvenlikle ilgili kaygılarını anlıyorum. Bu konuda Türkiye ne yapması gerekiyorsa bunu yürekten destekliyorum. Ancak bu otoriterlerin oluşturduğu sorunlara karşı, otoriter popülist liderlerin ya da salt otoriter liderlerin oluşturduğu sorunlara karşı çözümü, salt yerel otoriterlerle aramak değil bunun çözümü. Otoriterlerin oluşturduğu sorunlara karşı demokratik bir şekilde mücadele edilebilir ve otoriterlere karşı bir ittifak kurulacaksa bu ittifakın adı, demokrasi ittifakıdır. Bazı otoriterlere karşı mücadele ederken, başka otoriterleri desteklerseniz, bizim gibi şu anda dünyada en çok belediye başkanlığı olan sosyal demokrat partiyi, ülkesinde birinci parti olmuş ve ilk seçimde iktidara gelerek bütün Avrupa, bütün sol için yeni bir rüzgar oluşturacak bir partiyi bir başına bırakmış olursunuz. İlk başta söylediğim gibi PES'in (Avrupa Sosyalistler Partisi) yönetimi, tüm kademeleri müthiş bir dayanışma gösterdi. Ama sanki hepimiz adına, PES'in yönetimi en iyi dileklerini sunuyor, en büyük dayanışmayı gösteriyor. Ama PES bir çatı örgüt. PES'i oluşturan ülkeler, partiler bu dayanışmaya ne kadar önem veriyorlar, katkı sağlıyorlar? Bunu merak ediyorum" ifadelerini kullandı. "İNGİLİZ İŞÇİ PARTİSİ'NİN ERDOĞAN'LA DAYANIŞMASI KABUL EDİLEMEZ" Özel, İngiltere'ye yönelik sitemini tekrarlayarak, "Ayrıca bizim kardeş partiler olduğumuz gerçekliği var. İngiliz İşçi Partisi bugün Erdoğan'la, Erdoğan'ın beklediğinin üzerinde bir dayanışma gösteriyor. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Bu konuda her platformda bu tepkimi dile getiriyorum, dile getirmeye de devam edeceğim" şeklinde konuştu. Özel, "Otoriterlerin oluşturduğu sorunları otoriterlerle çözemezsiniz. Erdoğan'ın veya bir başka otoriter liderin size vaat ettiği, istikrar değildir. Bir ülkede demokrasi varsa o demokrasi size iyi istikrarlı, iyi ilişkiler vaat edebilir. Ülkede demokrasi yoksa, ülkede otokrasi varsa o size şimdilik çıkar ilişkisi vaat eder. Ama ilerleyen sürede yeni bir istikrarsızlığın kapısını aralar. Avrupa Birliği'nin sınırında demokratik bir Türkiye mi olacak ve o Türkiye'de sosyal demokratlar, kardeş partiniz mi iktidar olacak? Yoksa sınırınızda başarıya bu kadar yaklaşmışken kardeş partinizi bir otoriter ezdireceksiniz, o otoriter devam ettirecek ve siz onunla istikrarlı ilişkilerde bulunacaksınız? Bunun hesabını herkesin doğru yapması lazım" dedi. "UKRAYNA KONUSUNDA DA FİLİSTİN KONUSUNDA DA EN NET TAVRIMIZI SÜRDÜRÜYORUZ" Özel, "Avrupa'nın güvenliği için demokratik ve güçlü bir Türkiye'ye, bu Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne tam üye olmasına ve son 25 yılda Avrupa'nın yanı başında görülen korkulu rüyanın bitmesine ihtiyaç var. Ukrayna konusunda da Filistin konusunda da en net tavrımızı sürdürüyoruz. Filistin'in ne kadar yanındaysak, Ukrayna'nın da o kadar yanındayız. Yeni ortaya çıkan denklemler, ortaya çıkan ne olursa olsun hiçbirimiz bizi var edenin ne olduğunu, bizi buraya ne getirenin ne olduğunu unutmamalıyız. Bizi alnının teriyle geçinen işçiler, geleceğini bizde gören köylüler, ezilenler, sömürülenler, güvencesizler bu masanın başına onların hakkını koruyalım ve dünyadaki onların hakkını koruyan diğer partilerle ve liderlerle dayanışalım ve emek mücadelesini küresel olarak sürdürelim diye yolladılar. Bizi kendi ülkemizden buraya yolladılar ve diğer ülkelerin otoriterleri ile uzlaşalım ve çıkar ilişkileri kuralım diye yollamadılar. Hepinize çok teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı.

CHP Lideri Özgür Özel gözyaşlarını tutamadı: Manisa'nın ilk kadın Belediye Başkanı Gülşah Durbay son yolculuğuna uğurlandı Haber

CHP Lideri Özgür Özel gözyaşlarını tutamadı: Manisa'nın ilk kadın Belediye Başkanı Gülşah Durbay son yolculuğuna uğurlandı

Tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Manisa'nın Şehzadeler Belediye Başkanı Gülşah Durbay'a görev yeri belediyede düzenlenen törende duygusal anlar yaşandı. Manisa'nın ilk kadın belediye başkanı olarak tarihe geçen 37 yaşındaki Başkan Durbay'ı mesai arkadaşları ve Manisalılar alkışlarla karşılayıp, alkışlarla uğurladı. Manisa'nın ilk kadın belediye başkanı seçilerek tarihe geçen ve başkan seçildikten kısa bir süre sonra kolon kanseri teşhisi ile tedavisine başlanan Gülşah Durbay, kan değerlerindeki ani düşüşün ardından 1 Aralık'ta Manisa Şehir Hastanesinde tedavi altına alınmıştı. 2 Aralık'ta yoğun bakımda tedavisine devam edilen Başkan Durbay'a bir taraftan da çoklu organ yetmezliği tanısı kondu. 12 Aralık'ta durumunun ağırlaşması üzerine entübe edilerek tedavisine devam edilen Başkan Durbay'ın 14 Aralık saat 19.00'da kalbi durdu. Yaklaşık 1 saatlik kalp masajına rağmen hayatını kaybeden Durbay için görev yeri Şehzadeler Belediyesi önünde tören düzenlendi. Manisa Şehir Hastanesi gasilhanesinden Türk bayrağına sarılı tabutu Zabıta personeli tarafından alınan Durbay'ın naaşı belediye önüne alkışlarla geldi. Törene, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Manisa Valisi Vahdettin Özkan, CHP genel başkan yardımcıları, milletvekilleri, belediye başkanları, vatandaşlar ve belediye personeli katıldı. Belediye önündeki törende Gülşah Durbay'ın babası Osman Durbay, annesi Fatma Durbay, kardeşleri ve ailesi tabutun başında gözyaşlarına boğuldu. Gülşah Durbay'ın 37 yıllık yaşamına sığdırdığı başarıların anlatıldığı özgeçmişin ardından ailesi adına konuşmayı yakın arkadaşı olan Çeşme Belediye Başkanı Lal Denizli 'Gülüm' diye seslendiği Gülşah Durbay'ı anlatırken gözyaşlarını tutamadı. "Senin kardeşin olmak benim için bir ayrıcalıktı" diyen Denizli, "Asla unutulmayacaksın, iyi ki geçtin bu memleketten, iyi ki ışık saçtın hayatlarımıza. Rabbim seni cennetinin en güzel köşesine alsın gülüm. Huzurla uyu" şeklinde konuştu. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen ise gözyaşları içinde yaptığı konuşmasında yakın arkadaşı Gülşah Durbay'ın her gününü bu memleket için harcadığını belirtti. Manisa Valisi Vahdettin Özkan ise yaptığı konuşmasında, "Hastalığında bile bu memlekete nasıl hizmet ederim diye çalışıyordu. Annesine, babasına sevenlerine sabırlar diliyorum. Güzel bir iz bıraktı. Mekanı cennet olsun" dedi. "ÇOK ACIKLI BİR HİKAYE YAZDIK" CHP Genel Başkanı Özgür Özel ise "Daha 6 ay önce kardeşimi Ferdi Zeyrek'i, Gülşah'ın da gözyaşlarıyla yolcu ettik. Gülşah çok iyi CHP'li bir ailenin hepimizden daha çok CHP'li bir evladı. 2014 yılında Gülşah Saruhanlı'da Gençlik Kolları Başkanıydı, yine koşuyordu. 2014'te ben Büyükşehir Belediye Başkanı adayıydım. Sabahtan Saruhanlı'da koşar öğleden sonra benimle birlikte koşardı. Bir sürü görev yaptı bu parti için. Seçim kaybettiğimizde derdi ki çünkü bir hikayemiz yoktu. Bu seçimde dedim ki bu sefer hikayemiz var mı? Elbette dedi Genel Başkanımızın memleketini kazanacağız' dedi. Çok acıklı hikaye yazdık demiş. Ağzından en son çıkan sözler bu. Bitmedi bu hikayeler. Yüzde 6 oy aldığımız şehirde yüzde 60 oy aldık. İnsanlar iki oy verdi birini Gülşah'a birini Ferdi'ye verdiler. Biz 6 ayda bir tabut bayraklıyoruz. Allah rahmet eylesin. Hepimizin başı sağ olsun Hepiniz hakkınızı helal edin. İyi ki varsınız" şeklinde konuşurken yine gözyaşlarını tutamadı. Manisa Büyükşehir Belediyesi personeli imam hatip Yusuf Kocademir'in Kur'an-ı Kerim tilavetinin ve yapılan duanın ardından belediye önündeki tören sona erdi. Belediye personeli yaklaşık 20 aydır çalıştıkları Başkan Durbay için gözyaşlarını tutamazken Manisa, haziran ayında kaybettiği Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek'in ardından ikinci kez başkan acısı yaşadı. Belediye önündeki törenin ardından Başkan Durbay'ın naaşı belediye önünden alınarak, Cumhuriyet Meydanında kılınacak cenaze namazı öncesi Hatuniye Camiine götürüldü.

Başkan Tanju Özcan'dan umre öncesi helallik isteği: "Kırdığımız Bolulular varsa..." Haber

Başkan Tanju Özcan'dan umre öncesi helallik isteği: "Kırdığımız Bolulular varsa..."

Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, daha önce deprem ve yurt dışı çıkış yasağı nedeniyle ertelediği umre ziyaretine yarın başlayacağını belirterek, "Bilmeden, istemeden kırdığımız, üzdüğümüz Bolulular varsa helallik istiyorum" dedi. Tanju Özcan, yaptığı açıklamada, Boluyuseviyorum (BOLSEV) Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Ali Sarıyıldız ile 8 Aralık Pazartesi günü umreye gideceklerini bildirdi. Ziyaretin daha önce planlandığını ancak çeşitli nedenlerle ertelendiğini aktaran Özcan, "2023 Şubat'ında gitmeyi planlamıştık ama deprem oldu. Tabii deprem bölgelerine ve çalışmalara yoğunlaştığımız için gidememiştik. Bu sene kasım ayında gitmeye karar verdik, hatta 3 veya 4 Kasım için tarih almıştık ama tuhaftır, Suriyelilerle ilgili devam eden eski bir dosyam var. Daha ilk duruşması bile yapılmadan yurt dışına çıkış yasağı konulmuştu. O yüzden kasım ayında da gidemedik. Yaklaşık 10 gün önce yurt dışına çıkış yasağımız kalkar kalkmaz hemen tarihimizi aldık. Allah nasip ederse yarın gidiyoruz" dedi. "KENDİ BÜTÇEMLE GİDİYORUM" Özcan, sözlerine şöyle devam etti: "Bolu halkının büyük bir kısmı gidecek olmamızdan mutlu oldu ancak ben kimseyi mutlu etmek veya kimseye yaranmak için umreye gidiyor değilim. Bunu kendi iç dünyamla ve inancımla ilgili olarak değerlendiriyorum. Nedense umreye gitmeme karşı çıkan bir kesim de var. Onlara da şunu söylüyorum; kardeşim ben umreye vatandaşın vergisiyle gitmiyorum, kendi bütçemle gidiyorum. Bu kimseyi ilgilendirmez. Ben insanların kime, neye inandığını, mezheplerini sorgulamıyorsam, kimse de benim inançlarımı sorgulamamalı." "HELALLİK İSTİYORUM" Vatandaşlardan helallik isteyen Başkan Tanju Özcan, "Bu zamana kadar belediye başkanı olarak hizmet etmeye çalıştık, hala da çalışıyoruz. Şu ana kadar yaptıklarımızdan dolayı bilmeden, istemeden kırdığımız, üzdüğümüz Bolulular varsa helallik istiyorum. Benden yana da eğer hakkımız birilerine geçtiyse, ben de hakkımı helal ediyorum" ifadelerini kullandı. Özcan ve Sarıyıldız'ın, bir haftalık ziyaretin ardından kente döneceği öğrenildi.

Partimizin İmralı'ya gitmeme üzerine aldığı karar yıkıcı değil yapıcıdır Haber

Partimizin İmralı'ya gitmeme üzerine aldığı karar yıkıcı değil yapıcıdır

Ankara Spor Salonu'nda düzenlenen ve dün başlayan CHP 39. Olağan Kurultayı gündem maddelerini uygulamak üzere Divan Başkanı Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce'nin konuşmasıyla saat 10.00'da tekrar toplandı. Kurultay salonuna eşi Didem Özel ile gelen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, salonun içerisinde tam tur atarak partilileri selamladı. Parti programı, tüzüğü ve kurultay yönetmeliğinin oylandığı kurultayın ilk günü seyircisiz tamamlanırken, bugün seyirciler salondaki yerlerini aldı. Kurultayın düzenlendiği salonda CHP Gençlik Kollarınca hazırlanan "Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz" yazılı ve tutuklu belediye başkanlarının çizimlerinin yer aldığı dev afiş asıldı. Kurultay'da tutuklu İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun video mesajı yayımlandı. "CHP TÜRKİYE'YE YÖN VEREN, TÜRKİYE'NİN KURUCU İRADESİNİ TEMSİL EDEN PARTİDİR" Kurultayda bir konuşma gerçekleştiren Özel, CHP'nin Türkiye'nin kurucu iradesini temsil eden bir parti olduğunu aktararak, "Bu parti yıllarca iktidar olmasa bile milletin gücünden başka bir güç tanımayan, başka bir güce inanmayan, demokrasi fikrinden bir milim sapmayan partidir. Gün olmuş partimiz ağır bedeller ödemiştir. 12 Eylül darbecileri tarafından kapatılmıştır. Mallarına el konulmuştur. Genel Başkanlarımız hapse atılmıştır. Ama bir anka kuşu gibi küllerinden doğmayı başarmıştır. Mustafa Kemal Atatürk'ün yaktığı ateşi söndürmeye kimsenin gücü yetmemiştir, bundan sonra da yetmeyecektir. Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye'ye yön veren, Türkiye'nin kurucu iradesini temsil eden partidir. Bizde kurultay varsa ülkenin gündemi o kurultaydır. Her kurultay öncesi ülkeye bir seçim ruhu, seçim havası hakim olur. Kurultaylarımız hem partiyi hem ülkeyi değiştirme görevi ve sorumluluğu taşır" diye konuştu. CHP'nin her türlü hazırlığı yaptığı ve parti programlarının onaylandığını belirterek, "Burada yapılan tartışmalardan sonra oybirliği ile Cumhuriyet Halk Partisi'nin 81 ilden gelen, seçilmiş bin 200 delegesinin ve tüm doğal delegelerinin oybirliği ile programımızı hazırladık. Bundan sonra Cumhuriyet Halk Partisi bu salondan, ‘Şimdi iktidar zamanı' diyerek ayrılmaya hazırdır, iktidara yürümeye hazırdır" ifadelerini kullandı. "Parti programı yenilenmiş, kendine güvenen bir parti olarak hep birlikte geleceğe yürüyoruz" Verdikleri değişim sözünü tuttuklarını aktaran Özel, "Biz verdiğimiz değişim sözünün altını, tüm bu adımları atarak doldurduk ve şimdi kadroları, tüzüğü, parti programı yenilenmiş, kendine güvenen bir parti olarak hep birlikte geleceğe yürüyoruz. Biz ilk seçimlerini kazanan, yenilgiyle tanışmayan bir kadroyuz ve size bu kurultaydan geçen kurultayda olduğu gibi bir söz vererek ayrılmayı ve bu sözü tutmayı kendim için, hayatımın onur meselesi sayıyorum" açıklamasında bulundu. "40'INCI KURULTAY, İKTİDARDAKİ İLK KURULTAYIMIZ OLACAK" Özel, bu kurultayın muhalefet olarak son kurultayları olduğunu dile getirerek, "Şimdi buradan bu kurultaydan, 40'ncı kurultayımızda tarih önünde söz veriyorum. Bu kurultay partimizin muhalefetteki son kurultayıdır. 40'ncı kurultay, iktidardaki ilk kurultayımız olacak. Artık iktidar zamanıdır. Şimdi iktidar zamanıdır" dedi. "Ekrem İmamoğlu adayımızdır, A planımız da B planımız da Z planımız da budur" Ekrem İmamoğlu'nun cumhurbaşkanı adayları olduğunu bir kez daha hatırlatan Özel, "Bugün adayımızın metrodaki sesinden, duvardaki resminden, sosyal medyadaki hesabından bile korkuyorlar. Onlara buradan bir kez daha söylüyorum: Ekrem İmamoğlu adayımızdır. A planımız da B planımız da Z planımız da budur. Onunla mücadelenin meşru yolu sandıkta yarışmaktır. Ekrem İmamoğlu, milletin adayıdır. Sarayın adayı kimse, kendisine güveniyorsa meydana çıkmalıdır. Ekrem İmamoğlu'nu alt edeceksen millete güveneceksin, karşısına çıkacaksın. Hodri meydan. Yargı kollarına değil, teşkilatına güveneceksin. Ben örgütüme güveniyorum. Ben milletime güveniyorum. Adayım burada ve örgütüm burada, sandık nerede? Hodri meydan. Getirin sandığı, millet versin kararı" ifadelerine yer verdi. "CHP BİZİ ESKİYE DÖNDÜRMEK İSTEYENLERDEN ARINACAK" Özel, Partisinde verilen mücadeleye destek olmayanlara yer olmadığını vurgulayarak, "Cumhuriyet Halk Partisi arınacaksa işte bu anlayıştan aranacaktır. Bizi yüzde 25'e hapsetmek isteyenlerden sokaklardan ve meydanlardan koparmak isteyenlerden arınacaktır. Çünkü bu parti artık seçim gecesi ışıkları erkenden söndüren, üyelerinin gözyaşı döktüğü bir parti olmayacak. Bu parti, kadın kollarının seçim akşamı tülbenti sirkeye basıp başına bağladığı bir parti olmayacak, bu parti, gençlik kollarının, ışığı sönmeden kendi evine gidemediği, boynu bükük sokakta beklediği, babası ‘Ne oldu seçim' deyince yere bakan gençlik kollarının partisi olmayacak. CHP arınacaksa bizi eskiye döndürmek isteyenlerden arınacak. Artık kimse bizi yenilgiye alıştıramayacak" diye konuştu. "TERÖR SORUNUNUN DEMOKRATİK YOLLARDAN ÇÖZÜLMESİ İÇİN MECLİS'TE KOMİSYON KURMA ÖNERİSİNİ DİLE GETİREN PARTİYİZ" Özel, ‘Kürt Sorunu'nun varlığının inkar edilemez olduğunu sözlerine ekleyerek, "Birileri bırakın Kürt sorununu, Kürtlerin varlığını bile inkar ederken hala Kürtlerin seçtiği belediyelere kayyım atarken, siyasetçilerin Genel Başkanları, Eş Genel Başkanları, belediye başkanlarını hapislerde tutarken Cumhuriyet Halk Partisi kararlılıkla bu sorunun demokratik yöntemlerle çözümünü savunmuştur. Biz, DEM Parti ile görüştüğümüz için terörist ilan edilirken duruşundan milim sapmayan, yeri geldiğinde de Kürtlere, ‘Türkiye Cumhuriyeti'nin eşit yurttaşı olduğunuzu hissedeceksiniz' diye vaatte bulunmaktan korkmayan bir partiyiz. Büyük bir Türkiye İttifakı, bizim hayalimiz ve idealimizdir. Bu anlayışla bu sorunun demokratik yollardan çözülmesi için Meclis'te komisyon kurma önerisini de dile getiren partiyiz" ifadelerine yer verdi. "PARTİMİZİN İMRALI'YA GİTMEME ÜZERİNE ALDIĞI KARAR YIKICI DEĞİL YAPICIDIR" Özel, ‘Terörsüz Türkiye Sürecinde' TBMM Millî Dayanışma, Kardeşlik Ve Demokrasi Komisyonu'nun çalışmalarına da değinerek, şu ifadelere yer verdi: "Gelinen aşamada komisyon 18 toplantı yapmıştır. Ama hala belediyelerde, millet iradesinin üstünde atadıkları kayyımlar bulunmaktadır. Hala Kürtlerin belediye meclislerine girmesini suç sayan, Kent Uzlaşısı adı altında utanç davalarından insanlar hapis yatmaktadır. Hala seçilmiş siyasetçiler hapistedir. Hala Anayasa Mahkemesi kararları, AİHM kararları uygulanmamaktadır. Bunlar çözülmeden, tüm meselenin ‘olmazsa olmaz' denilerek İmralı'ya gitmeme noktasına sıkıştırılması doğru olmamıştır. Siyaset dayatmalarla değil, milletin rızasını alarak yapılır. O yüzden partimizin aldığı karar yıkıcı değil yapıcıdır. Çünkü menzil barışsa istikamet samimiyettir." "TERÖRSÜZ VE DEMOKRATİK TÜRKİYE'Yİ MUTLAKA İNŞA EDECEĞİZ" ‘Terörsüz Türkiye' sürecine ilişkin TBMM'ye 29 maddelik çözüm önerisi sunduklarını ve bu önerileri her yerde savunacaklarını söyleyen Özel, "Türkiye'nin demokrasi ve sosyal birikimi Orta Doğu'daki tüm kimlikler ve inançlar için huzur ve refah sağlayacak güce sahiptir. Bu öncülüğü yapabilmek ise ancak kendi toplumsal barışını, demokrasi ve adaletini sağlamış bir Türkiye ile mümkündür. Herkes suni tartışmalardan vazgeçip hedefe odaklanmalıdır. Biz, terörsüz ve demokratik Türkiye'yi mutlaka inşa edeceğiz. Türkiye'yi içine kapatan, toplumu birbirine düşüren, siyaseti tarihe gömmeye, bölgemizde barışı, kardeşliği, ülkemizde de huzuru, eşitliği ve refahı sağlayacak yeni bir dönemi başlatmaya geliyoruz" dedi. Kurultay'a Ekrem İmamoğlu'nun eşi Dilek İmamoğlu'nun yanı sıra AK Parti Genel Başkanı Vekili Mustafa Elitaş ve diğer siyasi partilerin temsilcileri de katılım sağladı.

Başkan Yılmaz gençlerle buluştu Haber

Başkan Yılmaz gençlerle buluştu

Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, Mudanya Üniversitesi tarafından düzenlenen ‘Tecrübe Konuşuyor’ etkinliğine konuk oldu. Mudanya Üniversitesi Konferans Salonu’nda düzenlenen etkinliğe, Başkan Yılmaz’ın yanı sıra Mudanya Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Gıyasettin Bingöl, Rektör Prof. Dr. Emin Karip, Danışma Kurulu Başkanı Ahmet Saim Kılavuz, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı. Mudanya Üniversitesi Genel Sekreteri Ali Mollasalih moderatörlüğünde gerçekleşen programda, Başkan Oktay Yılmaz hem tecrübelerini paylaştı hem de gençlerin sorularını cevapladı. ‘ŞEHRİ TASAVVUR ETTİM’ İş hayatı ve siyaset sürecine dair tecrübelerini paylaşan Başkan Oktay Yılmaz; “İş hayatında edindiğim tecrübeler, siyasette de çok işime yaradı. Çünkü ben hayatı bir bütün olarak görüyorum. Bir yerde edindiğimiz tecrübeler daha sonra çok başka yerlerde de işimize yarayabiliyor. Bazen siz bir hedefe giderken, önünüzde çok farklı kapılar da açılabiliyor. Benim siyasete girişim de biraz öyle oldu. Çünkü daha önce gündemimde siyasete girmek yoktu. Belediye başkanlığına aday olduğumda önüme bir tasavvur koydum. Şehri tasavvur ettim. ‘Şehir nasıl olmalı?’ sorusunu sordum kendime ve bunun kendimce cevabını verdim. Sonra da bunun felsefesini oluşturup, kendi bakış açımı ortaya koydum. Ardından da şehri nasıl yöneteceğimizi ortaya koyduk. Dedik ki; “Bu şehri yönetirken Yıldırım Beyazıt’ın cesaretini örnek alacağız. Sorunların üzerine o cesaretle gideceğiz. Yine Fetret Devri’nin ardından devleti yeniden derleyen, toplayan Çelebi Mehmet’in ferasetini ve basiretini örnek alacağız kendimize. Emir Sultan Hazretleri’nin de gönüllere taht kuran manevi şahsiyetini örnek alacağız, rehber edineceğiz dedik. Böyle bakış açımızı, iş tutuş şeklimizi ortaya koyduk” ifadelerini kullandı. ORTAK AKIL VURGUSU Şehri yönetirken daima ortak akla öncelik verdiğini belirten Başkan Oktay Yılmaz; “Biz işe başlarken, ‘Birlik beraberlik işin besmelesi’ dedik. Dolayısıyla paydaşlarımızla hep istişare içinde olduk. Tüm eleştirileri dikkate aldık. Eleştirileri iyileştirme faaliyeti olarak gördük. Tüm eleştirileri birleştirip, üstüne de istişare mekanizmasını çalıştırınca daha mükemmel işler ortaya koyduk. Yaptığımız her hizmette, hizmetin muhataplarını dikkate aldık, onların fikirlerini önemsedik. Örneğin bir mahalleye park yapacaksak, bu parkın işlevini mahalle sakinlerine sorduk. Bu parkın içine basketbol sahası mı yapalım yoksa dinlenme parkı mı olsun vs. bu soruları mahalle sakinlerine sorduk. Oradan gelen cevaplara göre de iş ürettik” diye konuştu. KÜTÜPHANELERE YOĞUN İLGİ Yıldırım’da kaçak yapıların yoğun olduğunu hatırlatan Başkan Oktay Yılmaz; “Yıldırım büyük ve kapsamlı bir dönüşüme ihtiyacı vardı. Biz de göreve sosyal, kültürel bir dönüşüm projesi ile başladık. Kendi mekanlarımızdan birini dönüştürdük ve Mümine Şeremet Uyumayan Kütüphanesi’ni Yıldırım’a ve Bursa’ya kazandırdık. Burası 24 saat açık ve gençlerimize ücretsiz çay ve çorba ikramlarımız mevcut. Bu kütüphanenin bugün 85 bin üyesi var. Şuan 5 adet kütüphanemiz var. Ve buralar çok yoğun ilgi görüyor gençlerden. Tabi bu durum da bizi fazlasıyla mutlu ediyor” ifadelerini kullandı. SOSYAL VE KÜLTÜREL DÖNÜŞÜM Bir şehri dönüştürmek için binaları yenilemenin yetmeyeceğini vurgulayan Başkan Oktay Yılmaz, “Şehri dönüştürmek için sosyal, kültürel bir değişimi sağlamanız gerekiyor. Biz de bu bilinçle çalışıyoruz. Evet, bir yandan eski yapıları dönüştürüyoruz. Sağlıklı, modern, güvenli ve sosyal alanları olan yaşam alanları kuruyoruz. Ancak diğer yandan da, bu dönüşüme eşlik edecek sosyal, kültürel değişimi de inşa ediyoruz. İşte Alev Alatlı Şehir Düşünce ve Sanat Merkezi’ni açtık. Burada başlattığımız ‘Düşünce Okulu’ ile kentin fikir ve kültür hayatını besliyoruz. Yaptığımız kütüphaneler, spor tesisleri, kültürel projeler, sanatsal etkinlikler, Yıldırım Kafe’ler bunların hepsi bu sosyal ve kültürel dönüşümün birer parçası” ifadelerini kullandı. ‘HEPİNİZİN BİRER HEDEFİ OLMALI’ Yaptığımız ileri bir iyileştirme faaliyeti olarak görüyorum. Biz iyilik yapmakla mükellefiz. Allah insanı yeryüzünün kalfası olarak yaratmıştır. Halife sözünün Türkçe karşılığı da kalfa demektir. Biz yeryüzünü iyilikle inşa etmekle mükellefiz. Ancak bu ‘iyilikle inşa etmek’ görevi önce kendimizden başlamalı. Biz kendimizi iyilikle inşa edemezsek; çevremize, kentimize, ülkemize, yeryüzüne de iyilik getirmemiz mümkün değil. Gerek eğitim süreçlerimizde gerekse de günlük yaşamımızda bir taşı sanat eserine dönüştürür gibi kendimize iyilikle yaklaşmamız gerekmektedir. Yaşamımızda iyilik iklimini egemen kılmalıyız. Tabi insanlar zamanlarını, sağlıklarını, hayatlarını bir amaç için feda ederler. Her insanın bir amacı olmalı. İnsan amaçsız yaşayamaz. Hepimizin bir derdi, hedefi ve sevdası olmalı” diye konuştu. Programın ardından Mudanya Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Gıyasettin Bingöl, Rektör Prof. Dr. Emin Karip, Danışma Kurulu Başkanı Ahmet Saim Kılavuz ve Üniversite Genel Sekreteri Ali Mollasalih, katılımından dolayı Başkan Yılmaz’a teşekkür belgesi verdi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.