SON DAKİKA
Hava Durumu

#Bursa Ovası

Söz Bursa - Bursa Ovası haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Bursa Ovası haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Kuraklığın en acı fotoğrafı: Gölbaşı Göleti artık yok Haber

Kuraklığın en acı fotoğrafı: Gölbaşı Göleti artık yok

Bursa'nın Kestel ilçesindeki Gölbaşı Göleti, sadece 5 ay içinde tamamen kuruyarak tarım alanlarında büyük bir krize yol açtı. Göletin önceki doluluk haliyle bugünkü çatlamış zemini arasındaki fark, bölge halkını ve çiftçileri derinden sarstı. Bursa'nın Kestel ilçesinde tarım sulamasında hayati öneme sahip olan Gölbaşı göleti, son beş ayda yaşanan aşırı kuraklık nedeniyle tamamen kurudu. 1938 yılından bu yana Bursa Ovası'ndaki birinci sınıf tarım arazilerine su sağlayan gölet, bugün çatlamış zeminiyle adeta bir kuraklık sembolüne dönüştü. Göletin gövde hacmi 320 bin metreküp olup, yaklaşık 2 bin 100 hektarlık alanın sulamasında kullanılıyordu. Deveci ve Santa Maria armudu, Bursa şeftalisi ve Bursa siyah inciri gibi coğrafi işaretli ürünlerin yetiştirildiği bu verimli topraklar, su kaynağının yok olmasıyla büyük bir tehdit altında kaldı. GÖRÜNTÜLER ŞOKE ETTİ Beş ay önce çekilen görüntülerde suyla dolu olduğu görülen göletin bugünkü hali, bölge halkını derinden sarstı. Göletin yüzeyinde derin çatlaklar oluştu; su seviyesi neredeyse sıfıra indi. Çiftçiler, tarlalarını sulayamadıkları için ürün kayıplarıyla karşı karşıya kaldı. Bazı üreticiler, alternatif su kaynakları arayışına girerken, bir kısmı üretimi durdurmak zorunda kaldı. Bölgedeki çiftçiler, tarım politikalarının acilen ele alınıp altyapı yatırımlarının biran önce yapılarak yetkililerden acil önlem alınmasını talep etti. Meteoroloji verilerine göre, bölgede son yıllarda yağış miktarında ciddi azalma yaşanıyor. Uzmanlar, bu tür kuraklıkların daha sık yaşanabileceğini ve su kaynaklarının sürdürülebilir şekilde yönetilmesinin artık bir zorunluluk olduğunu belirtti.

Zirai don Bursa'da iki ürünü teğet geçti Haber

Zirai don Bursa'da iki ürünü teğet geçti

Kentin en katma değerli tarım ürünlerinden armutta bu yıl 100 bin tonu aşkın üretim bekleniyor. Gürsu Ovası'nda şeftali ve nektarinde don sıkıntısı olmadığı ancak kent genelinde şeftalideki verimin yarı yarıya düşebileceği ifade ediliyor. Gürsu Ziraat Odası Başkanı Kamil Dönmez, ülkenin çok sayıda kentinde özellikle meyve ağaçlarında ciddi hasara yol açan zirai don hadisesinin yaşandığı günlerde Bursa Ovası'nda hava sıcaklığının sıfırın altında eksi 2 dereceye kadar düştüğünü ve yaklaşık 4 saat etkili olduğunu kaydetti. İznik, Yenişehir, İnegöl ve Orhangazi'deki kadar düşük sıcaklığın ve hasarın Gürsu Ovası'nda yaşanmadığını anlatan Dönmez, şöyle konuştu: "Ovada eksi 1,5-2 derecelik sıcaklıklar hasar oluşturmadı. Bazı ilçelerde ise özellikle armut ve şeftalide yüzde 90'lara varan hasarlar bıraktı. Gürsu'nun da içinde olduğu Kestel, Yıldırım ve Osmangazi'nin bir bölümünü kapsayan Bursa Ovası'nda zirai don, armut ve şeftaliyi teğet geçti diyebiliriz. Ancak Bursa geneline bakarsak şeftali ve nektarinde ciddi hasar var. Bursa'nın yıllık üretimi 100 bin civarında. Bunun 25 bin tonunu Gürsu üretiyor. Zirai don yüzünden Gürsu'da 20 bin tona geriler, Bursa genelinde ise bu yıl 35-40 bin ton civarında bir verim tahmin ediyoruz. Bunun da önemli bölümünü Bursa Ovası karşılayacak." Türkiye armut üretiminin yarısını Bursa'nın ürettiğini, Bursa'daki rekoltenin ise yarısını Gürsu'nun karşıladığını hatırlatan Dönmez, "Bursa'da yıllık 250 bin ton civarı santa maria ve deveci armudu üretimi yapılıyor. Yarı yarıya üretiliyor. İnegöl, İznik, Yenişehir ve diğer yerlerdeki zirai don nedeniyle bu yıl verim 170-180 bin tona geriler diye tahmin ediyoruz" dedi. Dönmez, bir afet ya da sorun yaşanmaması durumunda sadece Gürsu'da bu yıl 60 bin tona yakın deveci armudu, 45-50 bin ton da santa maria armudu üretimi beklediklerini vurgulayarak, "Birçok ilçede yüzde 90'a varan meyve kayıpları oluştu. Ülkenin birçok yerinde göre en az Bursa Ovası etkilendi diyebiliriz. Tüketici bu yıl meyveyi pahalı tüketir ancak çiftçi az ürünüyle kazanabilir mi zaman gösterecek" diye konuştu.

Bursa Ovası'na sismometreler kurulmalı Haber

Bursa Ovası'na sismometreler kurulmalı

Bursa'da dün öğle saatlerinde meydana gelen 4.0 büyüklüğündeki deprem kısa süreli paniğe yol açtı. BUÜ Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Şenkaya, depremin Kayapa-Yenişehir fay hattında gerçekleştiğini belirterek, bu fay hattında daha fazla araştırma yapılmasına ihtiyaç olduğunu vurguladı. Deprem sonrası basın toplantısı düzenleyen BUÜ Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Şenkaya, depremin Kayapa-Yenişehir fay hattında olmasının önemine dikkat çekti. Şenkaya, Kayapa-Yenişehir fay hattı üzerine yapılan çalışmalara vurgu yaparak, Bursa Ovası'na sismometreler yerleştirilerek araştırmaların hızlandırılması gerektiğini söyledi. “BURSA OVASI'NA SİSMOMETRELER YERLEŞTİRİLMELİ” Doç. Dr. Mustafa Şenkaya, “Deprem, Bursa'nın Nilüfer ilçesi Üçevler Mahallesi'nde oldu. Büyüklüğü 4.0 ve kategorik olarak küçük bir deprem. Yaratığı ivmeler de oldukça küçük. Ancak depremin gerçekleştiği yer ve oluşum mekanizması açısından önem taşıyor. Depremin MTA diri faylar üzerinde değil, yeni önerilen Kayapa-Yenişehir fay hattında olduğu görülmekte. Bu fay hattını daha detaylı incelemeliyiz. Bu amaçla Bursa Ovası'na sismometre kurarak, faydan gelen tüm tepkileri, örneğin 27 Ocak'taki gibi, dinleyip çözümleyerek bu fayın şehir için tehlikesini anlamamız gerekiyor" diye konuştu. “DEPREMİN NEREDE VE NASIL HİSSEDİLECEĞİNE ODAKLANMALIYIZ” Olası depremlerin Bursa'da nerede ve nasıl hissedileceği konusunda dikkatli olunması gerektiğine dikkat çeken Şenkaya, “Vatandaşlarımız depremi bir sallantıdan ziyade alttan bir vuruş şeklinde hissettiklerini belirtti. Bunun önemli bir sebebi var. Depremler meydana geldiğinde çeşitli türde dalgalar oluşuyor. Karşılaştırmalarımız, düşey birleşenin yatay birleşenden daha büyük olduğunu gösteriyor. Depremde alttan vuruşun nedeni bu düşey birleşenin fazlalığıdır. Diğer önemli bir nokta ise deprem küçük olmasına rağmen farklı mahallelerde farklı şekilde hissedilmesidir. Dolayısıyla küçük bir depremde bile böyle farklı ivmeler hissediliyorsa büyük bir depremde bu daha belirgin olacaktır. Bu çeşitlilik, bazı bölgelerde yapıların zarar görmesine ya da hiç zarar görmemesine neden olabilir. Bu yüzden aslında burada ve çevrede nerede ve ne zaman deprem olacağını tahmin etmek yerine, bir deprem olduğunda nerede ve nasıl hissedileceğine odaklanmalıyız. Kayapa-Yenişehir fay hattı konusunda daha fazla araştırma yapmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.