SON DAKİKA
Hava Durumu

#Bursa Uludağ Üniversitesi

Söz Bursa - Bursa Uludağ Üniversitesi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Bursa Uludağ Üniversitesi haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Uludağ Üniversitesi İnegöl yerleşkesi yerinde dönüşecek Haber

Uludağ Üniversitesi İnegöl yerleşkesi yerinde dönüşecek

İnegöl Belediyesi’nin Aralık ayı meclisinde Uludağ Üniversitesi İnegöl Yerleşkesi Yerinde Dönüşümü Projesi masaya yatırıldı. İnegöl’e butik ve nitelikli bir üniversite kazandırılmasıyla ilgili projenin bir parçası olarak değerlendirilen konuya ilişkin açıklama yapan Başkan Alper Taban, “Burada hayal ettiğimiz şey, niteliği ile öne çıkmış bir üniversite. On binlerce öğrenciden ziyade, nitelikli çıktılar sağlayacak kaliteli bir okul olsun” dedi. İnegöl Belediyesi’nin Aralık ayı olağan meclis toplantısı Çarşamba günü gerçekleştirildi. 15 gündem ve 1 ilave gündem maddesinin masaya yatırıldığı mecliste, 16 konu istişareler sonucunda karar bağlandı. Mecliste Uludağ Üniversitesi İnegöl Yerleşkesi Yerinde Dönüşümü Projesi Zemin Etüt Çalışmalarına ilişkin protokol hazırlanması konusu da yer aldı. Bu madde özelinde yapılan görüşmelerde, Üniversitenin mevcut yerinde bir dönüşüme gireceği açıklandı. BAŞARILI SPORCULAR ÖDÜLLENDİRİLDİ Meclis toplantısı ödül töreniyle başladı. Eylül, Ekim ve Kasım aylarında ulusal ya da uluslararası müsabakalarda İnegöl’ü temsil ederek başarılar elde eden sporcular Mecliste misafir edildi. Bu 3 aylık sürede Spor Tırmanış ve Oryantiring olmak üzere 2 ayrı branşta toplam 14 sporcu ile 1 antrenörün çeşitli başarılar elde ettiği açıklandı. Milli Takım ve aynı zamanda İnegöl Belediye Spor Kulübü Spor Tırmanış Antrenörü Bülent Aktaş ile sporcular; Mustafa Talha Bilge, Metehan oğuz, Bilal Eltutan, Sefa Yaman, İlker Toy, Ege Alp, Yusuf Hamza Başyiğit, Nurberru Bilgen, Nehir Karakoçak, Yusuf Doğan, Rüzgar Efe Ateş, Demir Kağan Güneş, Zeynep Şeker ve Alperen Şeker’e elde ettikleri başarılardan ötürü hediye takdim edildi. “İNEGÖL’DE SPORLA TANIŞMAMIŞ HİÇBİR ÖĞRENCİMİZ KALMASIN İSTİYORUZ” Belediye Başkanı Alper Taban, “Şehrimiz ve meclis üyelerimiz adına antrenörümüz ve tüm sporcularımıza teşekkür ediyorum. Güzel işler başarıyorlar. Biz İnegöl’de sporla tanışmamış hiçbir öğrencimiz kalmasın istiyoruz. Kim hangi branşı istiyorsa bunun eğitimini alsın, içerisinde yer alsın. Tekrar tüm sporcularımızı ve antrenörümüzü kutluyorum” dedi. ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ İNEGÖL YERLEŞKESİ YERİNDE DÖNÜŞECEK Sporcuların ödül töreni sonrası meclis gündemine geçildi. Meclisin 15’inci maddesinde “Uludağ Üniversitesi İnegöl Yerleşkesi Yerinde Dönüşümü Projesi Zemin Etüt Çalışmalarına İlişkin Protokol Hazırlanması” konusu yer aldı. Konuya ilişkin açıklama yapan Başkan Alper Taban, “Bu geçen dönem de çalıştığımız, İnegöl’e butik ve nitelikli bir üniversite kazandırılmasıyla ilgili projenin bir parçası olarak değerlendirilebilir. Üniversite çok daha kapsamlı, büyük kampüsler içerisinde şehrin farklı yerlerinde de değerlendirilebilir ancak bunu geçen dönem gerek üniversitenin içindeki öğretim görevlileriyle gerek rektörlükle gerekse de paydaşlarla yaptığımız değerlendirmelerde en hazır ve ilerleyebileceğimiz noktanın burası olduğu yönünde kanaat oluşturmuştuk. Burada hayal ettiğimiz şey, niteliği ile öne çıkmış bir üniversiteydi. On binlerce öğrenciden ziyade öğrenci sayısının yeterli miktarda bu şehrin ihtiyacı olan insan sayısını karşılayacak ve beraberinde nitelikli çıktılar sağlayacak kaliteli bir okul olsun. Öğrenciler için de kaliteli, nitelikli bir üniversiteye geliyorum diyerek buraya gelsin. Örneklere baktığımızda 45-46 bin metrekarelik alanlarda hizmet veren üniversiteler var. Bizim de alanımız 43 bin metrekare. 200-300 bin metrekare yerler de bulunur ama bu yerler muhtemelen şehrin çok çok dışında olacaktır. Burada da yol ve ulaşım gibi sorunlar oluşacaktır” dedi. ZEMİN ETÜDÜ KONUSUNDA DESTEK VERİLECEK Burada eğitim devam ederken mevcut alanın önce bir plan tasarımının çıkarılarak sonrasında da yol haritasının belirlenmesini istediklerini kaydeden Başkan Taban, “Ancak önümüzde bir dönüşüm planı olması gerekiyor. Uludağ Üniversitemiz de bu işi bir firmaya verdi. Bizlerden de zemin etüdü noktasında destek istiyorlar. Bu maddeyi de bu sebeple meclisimize getirdik. Önce bu protokolü yapmamız lazım” diye konuştu. Saadet Partisi ve Cumhuriyet Halk Partisi gruplarının ret oyuna karşılık oy çokluğu ile kabul edildi. DEĞİŞEN VE GELİŞEN EĞİLİM, YERİNDE DÖNÜŞÜMÜ DESTEKLİYOR Öte yandan, Bursa Uludağ Üniversitesi İnegöl Yerleşkesi Yerinde Dönüşümü Projesine ilişkin İnegöl Belediyesi Strateji Geliştirme Müdürlüğü tarafından da bir açıklama yapıldı. İnegöl Belediyesi’nin üniversite yerleşkesinin yerinde dönüşümü için ikinci adımı attığına vurgu yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “İnegöl Belediyesinin BEBKA Fizibilite Desteği programından 2019 yılında aldığı destek kapsamında, Haziran 2020’de içerisinde kurulması yönünde beklentilerin olduğu yeni üniversiteye dair detayları da barındıran bir fizibilite raporu hazırlanmıştır. Hazırlanan rapor kapsamında yeni bir üniversite kurulmasının ortaya çıkaracağı ciddi mali yük ve sürdürülebilirlik endişeleri, Dünya’da gelişen ve değişen eğitim trendinin vizyonu, Bursa Uludağ Üniversitesi ile İnegöl Belediyesini mevcut kampüsümüzün yerinde dönüşümünün gerçekleştirilmesi ve yeni fakültelerle ihtiyaçlara cevap veren üniversite çalışmalarına yönlendirmiştir. Ülkemizde ve Dünya’da; teknik yönü ağırlıklı, öğrenci sayısı ve kampüs m2’si ile değil, akademik çalışmalarla elde ettiği kazanımlarla ön plana çıkan, bölgesel ve ulusal beklentilere katma değeri yüksek bir şekilde katkı sunan sürdürülebilir eğitim projeksiyonu önem kazanmaktadır. Fiziksel donatı unsurlarına eğilimin azaldığı, eğitim teknolojilerinin giderek yaygınlaştığı, bürokraside dijital dönüşümün yaşandığı günümüzde, eğitimin gelecek vizyonu odaklı bakış açısı kapsamında mevcut kampüsün yerinde dönüşümünün gerçekleştirilmesi kararlaştırılmıştır.” 2. ETABA GEÇİLDİ “İnegöl Belediyesi 2020-2024 Stratejik Planı ve 2025-2029 Stratejik Planında yer alan ‘Yeni üniversitenin kazandırılması ve mevcut üniversitenin geliştirilmesi için lobi faaliyetleri gerçekleştirmek’ faaliyeti kapsamında 14.02.2022 tarihinde 1980 yılında inşa edilen Bursa Uludağ Üniversitesi İnegöl Yerleşkesinin yerinde dönüşümü odaklı master plan hazırlanmasına yönelik çalışmalara Bursa Uludağ Üniversitesi ile koordineli bir şekilde başlanmıştır. Toplam 3 etap olarak planlanan proje kapsamında ilk etap, Mimarlık Fakültesi ile koordineli bir şekilde 14.03.2023 tarihinde tamamlanmıştır. İlk etap çalışmaları kapsamında 3 avan proje hazırlanmıştır. İlk etap çalışmaları kapsamında, yerinde dönüşüm sürecinin bölgesel etki düzeyine dair fizibilite gerçekleştirilmiştir. Fizibilite çıktıları doğrultusunda; 43.295,95 m2 olan proje sahanın halihazırda verimsiz kullanıldığı, genişleme alanları ile birlikte takip eden dönemlerde oluşturulabilecek İnegöl Üniversitesi için yeterli rezerv alana sahip olduğu, KYK Kız Öğrenci Yurdu ve Erkek Öğrenci Yurdu ile olan güçlü bağının öğrencilerin kampüs kullanımı ve konaklama ihtiyaçlarına cevap vermesi açısından fayda sağlayacağı, saha çevresinde kentsel dönüşüme ihtiyaç duymayan yapılaşmaya sahip olması, Ahmet Türkel Çevre Yolu ve Mahmut Esat Bey Caddesi kesişimi odaklı ulaşım ve otopark sorunu olmayacağı, mevcut donatıların ekonomik ömrünü tamamlaması sebebiyle güçlendirmenin ciddi maliyet oluşturacağı, arsa tahsisi, altyapı imalatları gibi çeşitli olası giderlerin önüne geçileceği gibi çeşitli teknik veriler elde edilmiştir. Elde edilen veriler doğrultusunda projenin II. Etabına 11.02.2025 tarihinde geçilmiştir.” HER ŞEYİ İLE EKSİKSİZ BİR YERLEŞKE OLUŞTURULACAK “Bursa Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz’ın saha ziyaretleri ve ilk etap odaklı yapılan çalışma sonuçlarının değerlendirildiği koordinasyon toplantısı neticesinde, Yapı İşleri ve Teknik Daire Başkanlığı ile koordineli bir şekilde mevcut kampüsün üç etaplı bir şekilde yerinde dönüşümünün gerçekleştirilebilmesi için projelendirme hizmeti alımı ihalesinin yapılması yönünde karar alınmıştır. Bu süreçte de İnegöl Belediyesinin zemin etüt çalışmalarına destek olması kararlaştırılmıştır. Zemin etüt çalışmalarının gerçekleştirilebilmesi için Belediye Kanunu’nun 75. maddesi uyarınca Belediye Başkanımızın yetkilendirilmesi ve konunun Belediye Meclisince değerlendirilerek protokol imzalama yetkisi verilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda 03.12.2025 tarihinde konu Aralık ayı olağan meclis toplantısında görüşülerek kabul edilmiştir. İkinci etabın tahmini tamamlanma tarihinin 2026 yılı sonu olduğu öngörülmektedir. Projelendirme çalışmalarının tamamlanmasının ardından dönüşüme uygun konsept projelerin yapım sürecine geçilecek olup bu etap 3. Etap olarak adlandırılmaktadır. III. Etap kapsamında hâlihazırda İnegöl İşletme Fakültesi ve İnegöl Meslek Yüksekokulumuzun bulunduğu mevcut yerleşkemizin rezerv alanlarının da işlevsel kullanılarak bünyesinde; derslikler, atölyeler, konferans salonu, idari ofisler, kütüphane, kafe, etkinlik alanları ile şehrimize gelen öğrencilerimizin keyif alacağı yeni bir yerleşkeyi Üniversitemizle birlikte dönüştürme gayreti içerisindeyiz.”

Osmangazi’ye Dijital Teknolojilerle yenilikçi dokunuşlar Haber

Osmangazi’ye Dijital Teknolojilerle yenilikçi dokunuşlar

Osmangazi Belediyesi’nin Bursa Uludağ Üniversitesi iş birliğinde düzenlediği ‘Video Oyunları ve Yapay Zeka Uygulamalarıyla Katılımcı Tasarım Çalıştayı’ tamamlandı. Mimarlık Fakültesi öğrencileri, Bursa Tarihi İpek Yolu aksındaki atıl kamusal mekanlara yaratıcı çözümler üreterek, dijital teknolojilerle yenilikçi dokunuşlar yaptı. Osmangazi Belediyesi Araştırma ve Geliştirme Müdürlüğü ile Bursa Uludağ Üniversitesi Mimarlık Fakültesi iş birliğinde Video Oyunları ve Yapay Zeka Uygulamalarıyla Katılımcı Tasarım Çalıştayı, Bursa Tarihi İpek Yolu aksındaki ‘Atıl Kamusal Mekanlara Geçici Müdahaleler’ başlığıyla gerçekleştirildi. ‘Pop-Up Mekanlar’ adı verilen bu çalışma ile Bursa’nın fethinin 700’üncü yılı etkinliklerinde kullanılmak üzere geçici, taşınabilir ve dijital teknolojilerle desteklenen tasarımlar oluşturuldu. Üç gün boyunca süren çalıştay kapsamında Panorama 1326 Bursa Fetih Müzesi’nde bir araya gelen Bursa Uludağ Üniversitesi Mimarlık Fakültesi öğrencileri ile gönüllülerden oluşan 40 katılımcı; kentsel tasarım, şehircilik yöntemleri ve dijital araçlardan yararlanarak pop-up mekan fikirleri geliştirdi. Aynı zamanda öğrenciler Tarihi İpek Yolu aksındaki yeni rota çalışmalarını tamamlayarak, kent sorunları ve çözüm önerilerini sahada inceledi. Proje katılımcısı öğrencilere çalıştay boyunca Minecraft Education ve Krea AI araçlarıyla dijital tasarım eğitimleri de verildi. Mimarlık Fakültesi öğrencileri tarafından oluşturulan 6 çalışma grubu, Hisarönü ve Kayhan otoparkı çevresine yönelik yenilikçi ve nitelikli projeler ortaya çıkarttı. Avrupa Sahnesine Taşınacak Bir Proje Osmangazi Belediyesi, gençlerin yaratıcılığını, teknolojiyi ve kent hafızasını buluşturan bu yenilikçi yaklaşımla, kamusal alanlarda ve özellikle tarihi merkezlerin geleceğine dair heyecan verici bir adım daha atmış oldu. Tarihi çevrenin ruhuna saygılı, esnek ve sürdürülebilir çözümler üretmeyi amaçlayan tasarımlar, kentin geleceğine yönelik yenilikçi bir vizyon ortaya koydu. Etkinlik, aynı zamanda akademi–kamu işbirliğinin şehirciliğe nasıl yeni bir soluk kazandırabileceğini güçlü biçimde gösterdi. Bu çalıştay ile Osmangazi Belediyesi ve Bursa Uludağ Üniversitesi iş birliğinin Avrupa sahnesinde boy göstermesi hedefleniyor. “Bu Çalışmaları Artırarak Devam Etmek İstiyoruz” Uludağ Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’ne gelmiş olmaktan büyük mutluluk duyduğunu belirten Osmangazi Belediye Başkan Yardımcısı İbrahim Emre Tonaroğlu, projede ortaya konan çalışmaların beklentilerinin üzerinde olduğunu ifade etti. Tonaroğlu, şunları söyledi: “Göreve başladığımız ilk günden itibaren önemsediğimiz ve sıkça vurguladığımız bir hedefimiz vardı; odağımızı bilim, akıl ve teknolojiye çevirmek. Bu anlayış doğrultusunda önemli çalışmalar yaptık ve yapmaya devam ediyoruz. Bilim ve akıl denildiğinde akla ilk gelen kurumların başında Bursa Uludağ Üniversitesi geliyor. Bu nedenle onlarla birlikte çalışmak bizim için çok kıymetli. Bu tür projeleri artırarak sürdürmek istiyoruz. Üretilen tasarımların kentle buluşması, şehre değer katması ve bir hedef doğrultusunda geliştirilmesi bizim için son derece önemli. Bu çalışmaların amacı tamamen şehre katkı sağlamak ve fark oluşturmaktır. Projeye emek veren herkese teşekkür ediyorum.” “Aktif Olarak Kullanılmayan Kamusal Mekanlar Dijital Teknolojiler Kullanılarak Tasarlandı” Bursa Uludağ Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sibel Polat ise, “Video Oyunları ve Yapay Zeka Uygulamaları Katılımcı Tasarım Çalıştayı’nda gerçekleştirdiğimiz projelerin sonuçlarını görmek için bir araya geldik. Projenin çeşitli aşamalarını içeren bu çalışma, 2026 yılında Bursa’nın Osmanlılar tarafından fethinin 700’üncü yılı kutlamaları kapsamında kentin birçok noktasında gerçekleştirilecek etkinliklere de katkı sağlayacak. Kent merkezindeki atıl kamusal mekanların, kentlilerin beklentileri doğrultusunda mimarlık öğrencileriyle birlikte dijital teknolojiler kullanılarak yeniden tasarlanması bizler için oldukça değerli. Çalıştayımız iki adımdan oluşmaktadır. İkinci adım olarak ders kapsamında Osmangazi’nin çeşitli alanlarına tasarımlar oluşturulmaya devam etmeyi planlıyoruz. Ortaya çıkan pop-up geçici mekanların belediye tarafından üretilip uygulanarak kentlilerin kullanımına açılması amaçlanıyor.” şeklinde konuştu. Proje kapsamında çalıştaydan elde edilen çıktılar ile tüm süreç, Avrupa Komisyonu’nun New European Bauhaus 2026 Festival çağrısı doğrultusunda uluslararası ölçekte değerlendirilmek üzere hazırlanırken; Osmangazi Belediyesi ile Bursa Uludağ Üniversitesi arasında imzalanan iş birliği protokolü çerçevesinde yürütülen ortak çalışmaların da aynı kararlılıkla sürdürülmesi amaçlanıyor.

Gölyazı Antik Tiyatrosu yeniden hayat bulacak Haber

Gölyazı Antik Tiyatrosu yeniden hayat bulacak

Bursa ve Nilüfer’in en önemli turistik bölgelerinden olan Gölyazı Mahallesi’ndeki 2 bin yıllık antik tiyatro kazılarında sona gelindi. Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, kazı çalışmalarını yerinde inceleyerek, tiyatronun kültür sanat etkinliklerine ev sahipliği yapacak modern bir mekana dönüştürüleceğini müjdeledi. Kültür ve Turizm Bakanlığı izniyle, Nilüfer Belediyesi'nin destekleri ve Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Ortaçağ Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Derya Şahin başkanlığında 2021 yılından bu yana sürdürülen kazı çalışmalarında son dönemece girildi. Helenistik dönemden kalma ve Roma İmparatoru Hadrianus döneminde yenilenen antik tiyatroda kazılar, bu yıl içinde tamamlanacak. “TÜRKİYE'NİN EN GÜZEL YERLERİNDEN BİRİ OLACAK” Kazı alanını inceleyen Başkan Şadi Özdemir, antik tiyatronun zamanında 5 binden fazla kişiyi ağırlayabildiğini belirterek, “Mevcut halini koruyarak restorasyon çalışması yaptığımızda, burada bir açık hava ortamı oluşturabiliriz. Kültürel ve arkeolojik etkinlikler, öğrencilerin gelip çalışmaları gözlemlemesi, atölye kullanımı gibi faaliyetler düzenlenebilir. Umarız kısa süre içerisinde bu süreci tamamlayarak, belki de Türkiye’nin en güzel yerlerinden birinde güzel kültür sanat etkinliklerini hep birlikte yaşayabiliriz” dedi. Gölyazı’nın yaşamın ve kültürün iç içe geçtiği en güzel bölgelerden biri olduğunu vurgulayan Başkan Şadi Özdemir, “Nilüfer'in tarihi tarafı yeterince bilinmiyor. Yeni bir şehir olarak bilinse de milattan öncesine giden çok sayıda yerimiz bulunmakta. Gölyazı ve Misi gibi tarihi ve kültürel miras açısından çok değerli yerlerimiz var” diye konuştu. BÖLGEYE KAPSAMLI TURİZM VİZYONU Başkan Şadi Özdemir, Gölyazı’nın turizm potansiyelini artırmak için kapsamlı projeler planladıklarını açıkladı. Gölyazı, Akçalar, Fadıllı ve Ayvaköy’ü bir bütün olarak ele aldıklarını belirten Başkan Şadi Özdemir, turistlerin bölgede daha uzun vakit geçirmelerini sağlamak için seyit tepeleri, bisiklet yolları, otoparklar, göl üzerinden ulaşım ve çeşitli aktiviteler planladıklarını ifade etti. Ayvaköy Mahallesi’ni dijital köy haline getirme projesinden de bahseden Başkan Şadi Özdemir, “Dijital göçebelerin gelebileceği ortamlar yaratmak istiyoruz. İnsanlar bilgisayarlarını yanlarına alarak dünyayı gezerek çalışıyor. Biz de bu bölgede dijital göçebelerin gelebileceği ortamlar yaratacağız” dedi. Ayvaköy’deki Ayvaini Mağarası’nın da turizme kazandırılacağını belirten Başkan Şadi Özdemir, “Valimizin desteğiyle, buranın giriş-çıkışlarının Nilüfer Belediyesi’ne devri için gerekli talimatlar verildi. Bürokratik süreç tamamlandığında, herkesin güvenle ziyaret edebileceği bir ortam oluşturacağız” dedi. "TARIM VE TURİZM BİRLİKTE GELİŞECEK" Başkan Şadi Özdemir, tüm bu çalışmaların temel amacının Gölyazı halkının sürdürülebilir bir yaşam standardına kavuşması olduğunu vurgulayarak, “Tarım ve turizmi bir arada düşünmek gerekiyor. Bölgede siyah incir, zeytin gibi çok kaliteli tarım ürünleri bulunmaktadır. Umarız halkımız tarımdan vazgeçmez, tarım yeniden harekete geçer ve tarım dışına düşmüş genç nüfus yine tarıma yönelir" dedi. SIRADA RESTORASYON VAR Kazı Başkanı Prof. Dr. Derya Şahin de, tiyatronun Helenistik dönem kökenli olduğunu ve Roma İmparatoru Hadrianus döneminde ciddi bir renovasyon geçirdiğini belirtti. “D formlu bir Roma tiyatrosu olan yapı, zamanında 5 bine yakın oturma kapasitesine sahipti. Günümüze 44 oturma sırası ulaşabildi” diye konuştu. Şahin, Nilüfer Belediyesi’nin desteğiyle bölgede definecilik faaliyetlerinin neredeyse sona erdiğini de sözlerine ekleyerek, “Burada çalışan arkadaşlarımız hem kendi tarihlerini öğreniyorlar hem de neler çıktığını bizzat görüyorlar. Hem arazileri değerlendi, hem gelen turist sayısı arttı” ifadelerini kullandı. Kazı çalışmalarının 5’inci yılında neredeyse tamamlandığını belirten Prof. Dr. Şahin, bundan sonra uluslararası tüzüklere uygun şekilde restorasyon ve rekonstrüksiyon çalışmalarının başlayacağını, tiyatronun yeniden gösteri mekanı olarak kullanılabilmesinin sağlanacağını ifade etti. Başkan Şadi Özdemir, antik tiyatro kazı bölgesinin ardından bölgede yeni bulunan “Simitçi Kale” bölümündeki ipek atölyesini de ziyaret etti.

Arena Eğitim Kurumları’nda "Anne Baba Okulu"nun yeni dönemi başlıyor Haber

Arena Eğitim Kurumları’nda "Anne Baba Okulu"nun yeni dönemi başlıyor

Günümüz dünyasında dijitalleşme, değişen sosyal yapılar ve artan beklentilerle birlikte ebeveynlik rolleri de sürekli bir dönüşümden geçiyor. Bu dönüşüme uyum sağlayarak çocuklarıyla daha sağlıklı, güçlü ve empatik bir bağ kurabilmeleri amacıyla Arena Eğitim Kurumları, sadece kendi velilerine değil, katılmak isteyen tüm ebeveynlere bir eğitim programı sunuyor. İlki geçtiğimiz yıl gerçekleştirilen ve büyük ilgi gören “Anne-Baba Okulu”, ailelere çocuklarının gelişimsel ihtiyaçlarını doğru anlamalarına, olası kriz anlarını yönetebilmelerine ve onların potansiyellerini en üst düzeyde destekleyebilmelerine rehberlik edecek şekilde, alanında uzman isimler tarafından özenle hazırlandı. "EN DEĞERLİ PAYDAŞIMIZ AİLELERİMİZDİR" Programın eğitimdeki bütüncül yaklaşım için önemini vurgulayan Arena Okulları Yönetim Kurulu Başkanı Celal Arslan, "Eğitimin sadece okul duvarları arasında kalmadığına, ailenin bu sürecin en temel ve en güçlü yapı taşı olduğuna inanıyoruz. Arena Okulları olarak, en değerli paydaşlarımız olan velilerimizin her zaman yanında olmak bizim öncelikli görevimizdir. Bursa Uludağ Üniversitesi'nin değerli akademisyenleriyle yürüttüğümüz 'Anne Baba Okulu', ebeveynlerimize güncel bilgilerle donatılmış, bilimsel temelli bir rehber sunuyor. Amacımız, değişen dünyanın dinamiklerine uyum sağlayabilen, mutlu, özgüvenli, başarılı ve donanımlı nesiller yetiştirme yolculuğunda ailelerimize destek olmaktır. Bu programın, hem ailelerimizin hem de çocuklarımızın yaşamında olumlu ve önemli katkılar sağlayacağına eminim" ifadelerini kullandı. UZMAN İSİMLERDEN 10 HAFTALIK KAPSAMLI EĞİTİM Program, 8 Kasım'da Doç. Dr. Nuray Koç'un “21. Yüzyılda Çocukların Gelişimsel Özellikleri ve Ebeveynlik” başlıklı açılış sunumuyla başlayacak. 10 hafta boyunca devam edecek olan eğitim serisinde, alanında uzman akademisyenler ve profesyoneller, ebeveynliğin temel taşlarını ve güncel zorluklarını ele alacak. Katılımcılar, çocuklarıyla güvenli bağlanma kurmanın psikolojik temellerinden, onların akademik ve psiko-sosyal gelişimlerini destekleyecek motivasyon stratejilerine kadar geniş bir yelpazede bilgi edinecek. Programda ayrıca, etkili iletişim becerileri, aile-okul ilişkilerinin sağlıklı yürütülmesi, akran zorbalığı ve siber zorbalıkla baş etme yöntemleri gibi kritik konulara odaklanılacak. Bunların yanı sıra, medya okuryazarlığı, sağlıklı beslenme alışkanlıkları, madde bağımlılığı gibi risklere karşı önleyici yaklaşımlar ve çocukların yaratıcılığını kültürel etkinliklerle geliştirme yolları gibi hayati başlıklar da uzmanlar tarafından detaylıca işlenecek. Ayrıca ebeveynlere, çocuklarının hem akademik hem de sosyal-duygusal gelişimlerini desteklerken karşılaşabilecekleri zorluklara karşı pratik çözüm önerileri ve stratejiler sunulacak. NASIL KATILABİLİRSİNİZ? Tüm eğitimlerin ücretsiz olarak gerçekleştirileceği program, Arena Okulları Beşevler Kampüsü Konferans Salonu’nda her Cumartesi günü saat 10.00’da düzenlenecek. Katılmak isteyen ebeveynlerin, 0850 244 22 76 numaralı telefonu arayarak kayıt yaptırmaları gerekiyor. Başvurular 7 Kasım Cuma günü sona erecek.

Nilüfer’de Cumhuriyet ve eğitim vizyonu konuşuldu Haber

Nilüfer’de Cumhuriyet ve eğitim vizyonu konuşuldu

Nilüfer Belediyesi tarafından düzenlenen “Tematik Buluşmalar” kapsamında, Prof. Dr. Rüyam Küçüksüleymanoğlu, Cumhuriyet, eğitim ve sosyal adalet ilişkisini konu alan bir söyleşi gerçekleştirdi. Nilüfer Belediyesi’nin düzenlediği “Tematik Buluşmalar”a Bursa Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi Temel Eğitim Bölümü Sınıf Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Küçüksüleymanoğlu konuk oldu. Nazım Hikmet Kültürevi Balaban Salonu’ndaki programda Prof. Dr. Küçüksüleymanoğlu, “Cumhuriyet ve Eğitim: Sosyal Adaletin Temeli” başlıklı bir söyleşi gerçekleştirdi. Atatürk’ün eğitime bakış açısının son derece vizyoner olduğunu ifade eden Küçüksüleymanoğlu, bir ülkenin gerçek zaferinin ve kurtuluşunun ulusal bir Milli Eğitim programından geçmesi gerektiği görüşünü benimsediğini vurguladı. Cumhuriyet’in ilanından hemen sonra eğitimde hızlı adımlar atıldığını söyleyen Küçüksüleymanoğlu, “Zira yeni Cumhuriyet’in temel inancı, ülkenin her türlü sorununun eğitimle çözüleceğiydi. Bu kapsamda Kurtuluş Savaşı yıllarında bile 1’inci Maarif Kongresi toplanarak eğitimde planlamalar yapıldı. Cumhuriyet’in ilanından sonra eğitim adına atılan hızlı adımlar arasında millet mektepleri, halk evleri ve halk odaları, çeşitli illerde açılan kütüphaneler, müzeler, Köy Enstitüleri ve gençlerin yurt dışına eğitime gönderilmesi sayılabilir. Dünya Klasikleri’nin Türkçe’ye çevrilmesi de çok geniş bir perspektifte yürütülen eğitim çalışmalarındandı” diye konuştu. Sosyal adaleti, fırsatlara ve imkanlara herkesin eşit şekilde ulaşabilmesi ve dağılımın hakkaniyetli olması olarak tanımlayan Küçüksüleymanoğlu, eğitime erişimin adil olması gerektiğini vurguladı. Eğitimdeki adaletsizliğin temel sebeplerine değinen Küçüksüleymanoğlu, bunları ekonomik koşullar ve maddi durumu düşük öğrenciler, eğitime ayrılan payın düşmesi, kitap eksikliği, dijital uçurum, bölgesel farklar ve PISA puanları, ev genci oranının yüksek olması, özel gereksinimli öğrenciler, farklı dil konuşulan öğrenciler ile travma ve göç olarak sıraladı. Türkiye’nin zengin ve güçlü bir ülke olduğunu ve bu sorunların üstesinden gelebileceğini söyleyen Küçüksüleymanoğlu, bunlarla ilgili çözüm önerilerini de paylaştı. Önerilerinin başında kaliteli öğretmen ihtiyacı geldiğini anlatan Prof. Dr. Küçüksüleymanoğlu, öğretmenin bir çocuğun kaderini değiştirebileceğini belirterek, Cumhuriyet’in en büyük nimetinin, annesi babası okuryazar olmayan birinin dahi en önemli beyin cerrahı olabilmesi gibi başarı hikayelerini yaratan iyi öğretmenler olduğunu vurguladı. Sonraki çözüm önerilerini de anlatan Küçüksüleymanoğlu, okullarda fiziksel koşulların iyileştirilmesi, derslik başına düşen öğrenci sayısının azaltılması, okullarda ücretsiz yemek verilmesi, eğitim harcamalarında burs ve desteklerin arttırılması, kapsayıcı eğitim politikaları, destekleyici programların yaygınlaştırılması, dijital uçurumu azaltacak altyapı yatırımlarının arttırılması, liyakat, paydaşlara yeterince söz hakkı verip karar alma mekanizmalarında daha çok yer almalarının sağlanması ile şeffaflık ve hesap verebilirlik olarak sıraladı. Sadece “Cumhuriyet çok yaşasın” demenin yeterli olmadığını dile getiren Prof. Dr. Küçüksüleymanoğlu, Cumhuriyet’e ve ilkelerine sahip çıkılması gerektiğini belirterek, “Cumhuriyetin ilelebet yaşayabilmesi için adalet, liyakat ve hukukun var olması gerekiyor” dedi.

Bursa'da Cumhuriyet Bayramı coşkusu Haber

Bursa'da Cumhuriyet Bayramı coşkusu

Bursa’da da 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın 102. yılı büyük coşkuyla kutlandı. Türk bayraklarıyla Heykel’deki tören alanına akın eden vatandaşlar, Cumhuriyet coşkusunu hep birlikte yaşadı. Cumhuriyet Bayramı’nın 102. yılı, Bursa Valiliği’nin Atatürk Caddesi’nde düzenlediği programla kutlandı. Vatandaşların büyük ilgi gösterdiği törene, Bursa Valisi Erol Ayyıldız, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Bursa Emniyet Müdürü Kadir Gökce, Bursa İl Jandarma Komutanı Tümgeneral İdris Tataroğlu, Bursa Milletvekilleri, siyasi parti temsilcileri de katıldı. İstiklal Marşı’nın okunarak Türk Bayrağı’nın göndere çekilmesinin ardından konuşan Vali Ayyıldız, vatandaşların Cumhuriyet Bayramı’nı kutladı. Yıldırım Belediyesi ve Bursa Uludağ Üniversitesi halk oyunları ekiplerinin, mehteran takımının ve kılıç kalkan gösterisinin büyük ilgiyle izlendiği program, tören geçişinin ardından tamamlandı. Balıkesir 9. Ana Jet Üs Komutanlığı'na bağlı F-16 savaş uçaklarının Bursa semalarındaki gösteri uçuşu da hayranlıkla izlendi. Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından Cumhuriyet Bayramı kutlamaları kapsamında kentin farklı noktalarında da etkinlikler yapıldı. Gençlik ve Spor Hizmetleri Dairesi Başkanlığı Spor İşleri Şube Müdürlüğü tarafından Kapanca-Tirilye rotasında doğa yürüyüşü, ayak tenisi, yetişkinler tenisi ve U-13 futbol turnuvası düzenlendi. Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı Aktif Yaşam Merkezleri Şube Müdürlüğü tarafından Kaplıkaya Huzurevi’nde Cumhuriyet etkinlikleri yapılırken, BURULAŞ tarafından metro istasyonları ve BUDO iskelesinde canlı müzik performansı sergilendi. Park ve Bahçeler Dairesi Başkanlığı Kent Estetiği Şube Müdürlüğü tarafından UNESCO Meydanı’nda hazırlanan Atatürk’ün siluetinden oluşan dev puzzle çalışması vatandaşlar tarafından renklendirildi. Kentin birçok noktasına yerleştirilen yapay zekâ kioskları da Bursalılardan büyük ilgi görüyor. Kiosklar aracılığıyla fotoğraf çektiren vatandaşlar, yapay zekâ teknolojisi sayesinde Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ile aynı karede yer alma mutluluğunu yaşıyor. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Cumhuriyet’in 102. yıl dönümünü büyük bir coşkuyla kutladıklarını söyledi. Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere herkese minnet borçlu olduklarını belirten Başkan Bozbey, tüm vatandaşların Cumhuriyet Bayramı’nı kutladı.

Nilüfer’de ‘Arkeoloji Gündemi’ başladı Haber

Nilüfer’de ‘Arkeoloji Gündemi’ başladı

Nilüfer Belediyesi, Bursa Uludağ Üniversitesi Arkeoloji Bölümü ve Arkeologlar Derneği Bursa Şubesi iş birliğiyle düzenlenen "Arkeoloji Gündemi" söyleşi serisi Pancar Deposu’nda başladı. Programın ilk konuğu Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Türkteki, "Mayalanan Hayat, Mayalanan Toplum: Küllüoba Verileri Üzerinden Batı Anadolu Erken Tunç Çağı’na Bakış" başlıklı sunum gerçekleştirdi. Bu tür etkinliklerin arkeologlar için çok önemli ve anlamlı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Türkteki, bu sayede hem kendi çalışmalarının bir sonucunun alındığını, hem de eğitici bir programın gerçekleştirildiğini söyledi. Etkinlikle toplumla bağ kurulabildiğine de dikkat çeken Türkteki, emeği geçenlere teşekkür etti. Küllüoba kazı çalışmalarının 1996 yılında Prof. Dr. Turan Efe tarafından başlatıldığını hatırlatan Türkteki, kendisinin 2001 yılından itibaren kazılarda yer aldığını ve 2019’dan itibaren de kazı başkanı olarak görevi devraldığını söyledi. Küllüoba Höyük’ün, Erken Tunç Çağı’nın tamamını temsil ettiğini söyleyen Türkteki, Höyük’ün, yaklaşık 7-8 hektarlık alana yayılmış olduğunu, ova seviyesinden yüksekliğinin de 10 metreyi bulan yayvan, orta büyüklükte bir yer olarak tanımladı. Erken Tunç Çağı’nın temel özelliklerine de değinen Prof. Dr. Türkteki, bu dönemin en belirleyici unsurunun tarımsal bir yaşam tarzı ve kırsal üretim olduğunu söyledi. Tarımsal üretimi hızlandıran önemli bir keşfin sabanın kullanılması olduğunu aktaran Türkteki, bu dönemde dokumacılık ve metalurjinin öne çıktığını kaydetti. MİMARİSİ VE GÖMME PRATİĞİ Küllüoba’daki yapılardan da bahseden Türkteki, duvarları 3 metre yüksekliğe kadar korunmuş evler tespit edildiğini kaydetti. Türkteki, "Bu yapılar, birbirine bitişik, ortak duvarlı ve dikdörtgen planlı inşa edilmişti. En dikkat çekici durum ise bu yapıların yıkılmayıp, içlerine kırmızı toprak yığılarak tamamen gömülmüş olmasıydı. Gömme işlemi sırasında evin kapısı taşlarla örülmüş ve kapının boşluğunda oğlak kemikleri tespit edilmiştir. Bu parçalar, kurban eyleminin burada gerçekleştiğini göstermektedir" diye konuştu. 2024 YILI KEŞFİ KÜLLÜOBA EKMEĞİ En çarpıcı keşiflerinden birisinin geçtiğimiz sene ortaya çıkarılan Küllüoba ekmeği olduğunu söyleyen Türkteki, "Bir evin arka odasında, eşiğin hemen yanında, yakılmış bir halde bulunan ekmek, bütün halde karbonlaşmış olarak ele geçti ve nadir bir bulgu niteliği taşıyor. Yapılan analizler, ekmeğin yakılmadan önce gerçekten pişirildiğini gösterdi. Kesitine bakıldığında, ekmeğin ana bileşeninin gergin buğday olduğu ve az miktarda da olsa mercimek içerdiği anlaşıldı. Ekmeğin pişirildikten sonra koparıldığı, yakıldığı ve sonrasında kırmızı toprakla eşiğe gömüldüğü tespit edildi" dedi.

BUÜ Yanık Ünitesi hasta kabulüne başladı Haber

BUÜ Yanık Ünitesi hasta kabulüne başladı

Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Hastanesinde, bir süreliğine hizmetlerine ara veren Yanık Ünitesi, gerçekleştirilen yenileme ve tadilat çalışmalarının ardından yeniden hasta kabulüne başladı. Düzenlenen törende BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, BUÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. İrfan Kırıştıoğlu ve Prof. Dr. Cafer Çiftci, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Funda Coşkun,BUÜ Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Halil Sağlam ile akademik ve idari personel de hazır bulundu. "YENİLENME ADIMLARIMIZ SÜRECEK" Törende konuşan Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, ünitenin yeniden hizmete açılmasında emeği geçen herkese teşekkürlerini sundu. Hastane binasının yenilenme ihtiyacına dikkat çeken Prof. Dr. Yılmaz; "Burası tecrübeli ve güçlü bir hastane olmasına rağmen, binanın yaşı nedeniyle birtakım zorunluluklar ortaya çıkıyor. Bu ihtiyaçlar, hastanenin sürekli iç yenilenme ve tazelenme süreçleriyle gideriliyor. Bugün burada bu yenilenme adımlarından birine şahitlik ediyoruz. Ünitemizin hepimize hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum" ifadelerini kullandı. "TIP EĞİTİMİNE, ARAŞTIRMALARA VE HASTA HİZMETİNE KATKI SAĞLAYACAK" BUÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Necmiye Funda Coşkun ise; "Burada çok emek harcandı ve çalışanlarımız çok başarılı bir süreç ortaya koydu. Süreklilik arz eden bu inşaat ve yenileme çalışmaları hastanenin yaşlanması sebebiyle devam edecek. Yanık ünitesi, her zaman iyi bir çalışma ortamı sunan bir birimdi. Bu nedenle çok mutluyuz. Emeği bulunan herkese gönülden teşekkür ediyoruz" dedi. BUÜ Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Halil Sağlam da; " Geçmişte çok başarılı hizmetler veren ancak faaliyetlerine bir süre ara veren Yanık Ünitemize yeniden kavuştuk. Bu ünitemiz, önceden olduğu gibi, bundan sonra da tıp eğitimine, bilimsel araştırmalara ve hasta hizmetlerine güzel katkılar sunacaktır. Hepimize hayırlı olsun" şeklinde konuştu. Program, kurdele kesimi ve ünitenin incelenmesinin ardından son buldu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.