Cenaze Haberleri - Son Dakika Cenaze Haber Güncel Gelişmeler

Hayatını kaybeden mimar Ece Gürel'in cenazesi Adli Tıp Kurumuna getirildi

2 Mart Pazar günü Belgrad Ormanı'na gideceğini söyleyerek evden çıkan peyzaj mimarı Ece Gürel, daha sonra Belgrad Ormanı'nda kaybolmuştu. Gürel, 4 günlük arama kurtarma çalışmaları sonrasında, dün gece saat 01.15 sıralarında sarp ormanlık alanda hafif yaralı olarak bulunmuştu. Ece Gürel'in uzun süre soğukta kaldığı için hipotermi geçirdiği belirlenmişti. Gürel, sağlık ekiplerinin olay yerinde yaptığı ilk müdahalenin ardından ambulansla Maslak'ta bulunan özel bir hastaneye kaldırılmıştı. Tedavisi esnasında Gürel'in gündüz saatlerinde bir süre kalbi durmuş ancak doktorların müdahalesinin ardından tekrar hayata döndürülmüş ve entübe edilerek yoğun bakım servisine alınmıştı. Bu gece saat 03.00 sıralarında hayatını kaybeden Gürel'in cenazesi, olay yeri inceleme ekiplerinin hastanede yaptığı çalışmaların ardından, polis ekipleri nezaretinde Yenibosna'daki Adli Tıp Kurumu morguna getirildi.

Minik Nazlı'yı son yolculuğuna tüm mahalleli birlikte uğurladı

Denizli'nin Honaz ilçesi Kocabaş Mahallesi'nde önceki gün anneannesiyle birlikte misafirliğe giden 4 yaşındaki Nazlı Şeşen, oyun oynamak için evin önüne çıktı. Bir süre sonra Nazlı'dan haber alamayan yakınları ilk olarak kendileri çevrede minik Nazlı'yı arama çalışması başlattı. Nazlı'ya dair herhangi bir iz bulamayan aile üyeleri durumu jandarma ekiplerine bildirdi. Jandarma tarafından yapılan incelemelerde minik Nazlı'nın son görüntülerine ulaşıldı. Nazlı Şeşen'in evlerinin önündeki demiryolu raylarının üzerinden Aksu deresi üzerinde kurulu köprüye gittiği görüldü. Aksu deresinde aramaları yoğunlaştıran ekipler minik Nazlı'ya ait terlikleri dere içerisinde buldu. Havadan, karadan ve dere içerisinde jandarma, AFAD, itfaiye, Jandarma Sualtı Arama Kurtarma ve STK'lardan oluşan yaklaşık 500 kişilik ekip bölgede arama çalışmalarını sürdürdü. 28 SAAT SONRA, DÜŞTÜĞÜ YERDEN 5 KİLOMETRE UZAKLIKTA BULUNDU Minik Nazlı'yı bulmak için çalışmalar sürerken acılı haber 28'inci saatte geldi. Antalya'dan arama çalışmalarına destek vermek amacıyla gelen Jandarma Sualtı Arama ve Kurtarma timi yürüttükleri tarama faaliyetleri sırasında Nazlı Şeşen'in düştüğü değerlendirilen köprünün 5 kilometre ilerisinde dere içerisinde cansız bedenini buldu. Olay yerindeki incelemelerin ardından Nazlı Şeşen'in cenazesi otopsi yapılmak üzere Adli Tıp Kurumu Grup Başkanlığı morguna kaldırıldı. TÜM MAHALLE NAZLI'YI SON YOLCULUĞUNA UĞURLADI Otopsi işlemlerinin ardından minik Nazlı'nın cansız bedeni ailesinin Kocabaş Mahallesi'ndeki evinin önüne getirildi. Burada helalliğin alınması sırasında yakınlarının feryatları yürekleri dağladı. Evin önünde helallik alınmasının ardından Nazlı'nın cenazesi Kösem Camii'ne getirildi. Cenaze namazı öncesi Nazlı'nın babası İsmail Şeşen, tabutun üzerine beyaz kıyafet bıraktı. Kılınan cenaze namazının ardından Nazlı Şeşen, Kocabaş Mahalle Mezarlığında toprağa verildi. Cenaze namazına Honaz Kaymakamı Vahit Yılmaz, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanvekili Ali Marım, Honaz Belediye Başkanı Yüksel Kepenek, ailesi ve mahalleli katıldı.

İş adamı Yılmaz Ulusoy son yolculuğuna uğurlandı

Ulusoy Denizcilik'in ortaklarından ve Yılmaz Ulusoy Holding Yönetim Kurulu Başkanı olan Yılmaz Ulusoy'un uzun süredir pıhtı atması nedeniyle tedavi gördüğü öğrenildi. 84 yaşında hayatını kaybeden Yılmaz Ulusoy için Levent'teki Barbaros Hayrettin Paşa Camii'nde tören düzenlendi. Törene; Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç, Eski İçişleri Bakanı Muammer Güler, Eski Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, AK Parti İstanbul Milletvekili Süleyman Soylu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, Galatasaray Kulübü Başkanı Dursun Özbek, Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Ali Koç'un yanı sıra sanat camiasının önde gelen isimleriyle Ulusoy'un ailesi ve sevenleri katıldı. Yılmaz Ulusoy'un yakınları cami bahçesinde taziyeleri kabul etti. Ulusoy, öğle namazını müteakip kılınan cenaze namazının ardından defnedilmek üzere Zincirlikuyu Mezarlığı'na götürüldü.

Kahtalı Mıçe'nin cenazesi Antalya'dan dualarla uğurlandı

‘Kahtalı Mıçe' olarak bilinen Mustafa Kahtalı'nın cenazesi, Uncalı Mezarlığı gasilhanesinde yıkandıktan sonra sevenlerinin duaları eşliğinde uğurlandı. Mustafa Kahtalı'nın cenazesi, 16 Şubat Pazar günü saat 11.00'de Kahta'da adını taşıyan kültür merkezinde yapılacak törenin ardından, Kahta Çağrı Camii'nde kılınacak öğle namazı sonrasında Kahta Karşıyaka Belediye Mezarlığı'nda toprağa verilecek. Antalya'daki uğurlama törenine, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, sanatçının yakınları ve hayranları katıldı. Katılımcılar, Kahtalı Mıçe'nin sanata ve insanlığa olan katkılarını vurgulayarak kendisini rahmetle andı. Mustafa Kahtalı, geçen yıl Şubat ayında ince bağırsak kanseri teşhisi almış ve Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde tedavi görmeye başlamıştı. Karaciğerine metastaz yapan hastalıkla mücadele eden sanatçı, son dört ayını Yaşam Vakıf Hastanesi'nde geçirdi. Sanatçı dostları ve sevenleri, tedavi sürecinde kendisini yalnız bırakmadı. Sanatçının kızı Berivan Aslan, "Kahtalı Mıçe bugün sabah Hakkın rahmetine kavuştu. Burada olduğunuz için hepinize teşekkür ederim. O bir gönül dostuydu" diyerek üzüntüsünü dile getirdi. Kahtalı Mıçe'nin ismi Antalya'da yaşayacak Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Kahtalı Mıçe'nin ismini Antalya'da yaşatacaklarını belirterek, "O gerçekten bir vatan sevdalısı, yurt sevdalısı, çok kıymetli bir büyüğümüz, sanatçımız. Onun ismini Antalya'da uygun bir yerde yaşatacağız. O zaten ölmeyecek, bütün gönüllerde var" dedi. Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal ise, "Mustafa ağabey yıllardır Antalya'da yaşıyordu. Tüm dünyayı yüreğine sığdıracak kadar geniş düşünen, geniş bakan, yaptığı meslek ve sanatı üzerinden de insanları birbirine yaklaştıran, bütün Anadolu insanının ruhunu temsil eden harika birisiydi. Anısı hep yaşayacak, sanatıyla yaşayacak, dostluklarıyla yaşayacak" ifadelerini kullandı. Sanatçının hayranlarından Kemal Yazar, "Türkiye'nin sevilen bir sanatçısıydı, her bölgeye hitap eden bir sesi vardı" derken, Mehmet Eroğlu, "Sanatı ve kişiliğiyle öne çıkan, ülkemize mal olmuş bir sanatçıydı" ifadelerini kullandı. Antalya'da 10 yıldır kaldığı 5 yıldızlı bir otelde çalışan Hasibe Ortak ise, "Çok değerli bir insandı, kendisini uzun yıllardır tanıyorum. Her gün gördüğümüz bir kişiydi. Kalbi kendisi o kadar güzel o kadar doğal bir insandı ki, ben sadece üzüntümü paylaşabiliyorum. Başımız sağ olsun. Güzel sohbetlerimiz oldu, hep ‘bacım' diye hitap ederdi. Ailemden birini kaybetmiş gibi oldum. Sağlıklı sürecinden hastane sürecine ve şu anki sürecine kadar bizzat yakından gördüğümüz ve baştan sona dua ettiğimiz bir insandı. Çok değerli bir insanı kaybettik" diyerek üzüntüsünü dile getirdi. Sanatçının vefatı, hayranları ve sanat camiası tarafından derin üzüntüyle karşılandı. "Kahtalı Mıçe" olarak tanınan Mustafa Kahtalı, ünlü türküleriyle hafızalarında ve sanatseverlerin kalbinde yaşamaya devam edecek.

Otel yangınında hayatını kaybeden ünlü Stilist Feray Kanpolat ve kızı Oya Kanpolat son yolculuğuna uğurlandı

Bolu Kartalkaya'da çıkan otel yangınında 78 kişi yaşamını yitirmişti. Açıklanan isimler arasında İstanbul'un Sarıyer ilçesinde yaşayan ve ünlü isimlere stil danışmanlığı yaptığı öğrenilen Feray Kanpolat ve kızı Oya Kanpolat da yer aldı. Anne ve kızının Bolu'ya sömestir tatili için gittikleri anlaşıldı. Baba Nogay Kanpolat'ın ise yoğun iş programı nedeniyle katılamadığı öğrenildi. Oteldeki yangın haberini duyan aile yakınlarının ünlü isim ve kızından haber alamamasının ardından otelin bulunduğu bölgeye gittikleri ve sonrasında Ankara Adli Tıp Kurumu'nda yapılan kimlik teşhisinin ardından acı haberi duydukları öğrenildi. Cenazeleri İstanbul'a getirilen Kanpolat ailesinden anne ve kızı için Sarıyer Demirciköy'deki Aksüt Camii'nde cenaze töreni düzenlendi. Törene Kanpolat ailesinin yakınları ve sevenleri katıldı. Baba Nogay Kanpolat cenaze töreninde taziyeleri kabul etti. Anne Feray Kanpolat ile 14 yaşındaki kızı Oya Kanpolat, Aksüt Camii'nde öğle namazını müteakip kılınan cenaze namazının ardından defnedilmek üzere Sarıyer'deki Kilyos Mezarlığı'na götürüldü.

Yangın faciasında hayatını kaybeden Defne Arkadaş İnal ile kızları Dila ve Ela İnala ağlatan veda

Bolu Kartalkaya'daki otel yangınında 36'sı çocuk 78 kişi hayatını kaybetmişti. Beşiktaş'ta yaşayan ve bir şirkette yöneticilik yapan 44 yaşındaki Defne Arkadaş İnal, 8 yaşındaki kızı Dila İnal ve 6 yaşındaki kızı Ela İnal da yangında yaşama veda etmişti. Cenazeleri İstanbul'a getirilen anne ve iki kızı için Barbaros Hayrettin Paşa Camii'nde cenaze töreni düzenlendi. Törene Sanayi ve Ticaret Bakan Yardımcısı Mustafa Tuzcu, İstanbul Vali Yardımcısı Mehmet Sülün, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanvekili Nuri Aslan, ailenin yakınları ve sevenleri katıldı. Törende gözyaşları sel olurken yangın faciasında eşi ve iki kızını kaybeden baba Burak İnal, taziyeleri kabul etti. Anne ve iki kızı, öğle namazının ardandan kılınan cenaze namazından sonra defnedilmek üzere Yeni Ayazağa Mezarlığı'na götürüldü. İnal ailesi ile birlikte Ela ve Dila kardeşlerin bakıcılığını yapan Gürcistan uyruklu Laura Kurtanidze'nin de bu yangında hayatını kaybettiği, cenazesinin ise ülkesine gönderildiği öğrenildi.

Yangın faciasında hayatını kaybeden Esra Nazik son yolculuğuna uğurlandı

Edinilen bilgiye göre, Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi'ndeki Grand Kartal Otel'de çıkan yangında hayatını kaybeden Esra Nazik'in cenazesi Ankara Adli Tıp Kurumu'nda tamamlanan işlemlerinin ardından dün ailesine teslim edildi. Nazik'in cenazesi ailesi tarafından memleketi Konya'ya getirildi. Esra Nazik için Meram Anasultan Mezarlığında cenaze töreni düzenlendi. Cenaze namazı için getirilen Nazik'in tabutuna önce annesi Şerife Nazik daha sonra babası Süleyman Nazik sarılarak vedalaştı. Öğle namazını müteakip kılınan cenaze namazının ardından Nazik'in cenazesi Anasultan Mezarlığında defnedildi. Cenaze namazına, Esra Nazik'in ailesi, yakınları, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Burak Demiralp, Konya Valisi İbrahim Akın, Konya İl Emniyet Müdürü Maksut Yüksek, AK Parti Konya İl Başkanı Fatih Özgökçen, Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş, arkadaşları ve vatandaşlar katıldı. Akdeniz Üniversitesi Gastronomi Bölümü'nden mezun olan Esra Nazik'in 1 ay önce işe başladığı ve yanındaki iki oda arkadaşıyla otelin 12. katında kaldıkları, yangın sırasında telefonla ailesini aradığı, yangın çıktığını söyleyerek telefonu kapattığı öğrenildi. Esra Nazik'in oda arkadaşları Esra ve Şevval de yangında 12. kattaki odalarından atlayıp hayatını kaybetti.

1,5 ay önce sarılarak yolcu ettiği kızını bu kez öpücük göndererek son yolculuğuna uğurladı

Baba Bilhan Şahin, yaklaşık 1,5 ay önce sarılarak çalışmaya gönderdiği kızını bu kez ise öpücük göndererek son yolculuğuna uğurladı. Otel yangınında 12. kattan atlayarak ağır yaralı olarak Abant İzzet Baysal Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan Şevval Şahin, 2 günlük yaşam mücadelesini kaybetti. Bu sabah baba ocağına getirilen Şevval Şahin, evinin önünde okunan Kur'an-ı Kerim ve yapılan duaların ardından cenaze namazı kılınmak üzere evin önünden çıkarıldı. Yaklaşık 1,5 ay önce kızına sarılıp Bolu'ya çalışmaya gönderen anne Bilhan Şahin, bu kez ise cenaze aracına konan kızının tabutu başına kadar giderek, "güle güle kızım" diye vedalaştı. Cenaze aracı hareket edince ise acılı anne, art arda gönderdiği öpücükle kızına veda etti.

Nedim Türkmen ve ailesi son yolculuğuna uğurlandı

76 kişinin hayatını kaybettiği Bolu’daki otel yangınında, bir dönem Orduspor Kulüp Başkanlığı da yapan gazeteci yazar Nedim Türkmen ile birlikte eşi Ayşe Neva Türkmen (57), kızı Ala Dora Türkmen (18) ve oğlu Yüce Ata Türkmen (22) de yer alıyordu. Yangında hayatını kaybeden Türkmen ailesi için bugün ikindi namazında Üsküdar’daki Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Camii’nde cenaze töreni düzenlendi. Törene, TBMM Başkanvekili Celal Adan, İstanbul Valisi Davut Gül, eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Genel Başkan Yardımcıları Gökhan Zeybek ve Volkan Demir, Üsküdar Belediye Başkanı Sinem Dedetaş, Kadıköy Belediye Başkanı Mesut Kösedağ ile yakınları ve sevenleri katıldı. Aile fertleri taziyeleri kabul etti. Nedim Türkmen’in ablaları Fatma Korkmaz ile Hanife Arslan’ın güçlükle ayakta durabildiği görüldü. Türkmen’in vefat eden eşi Ayşe Neva Türkmen’in annesi Meral Yılmazer ise üzüntüden sinir krizi geçirdi. İlahiyat Fakültesi camiinde sağlık görevlileri de hazırda bekledi. Nedim Türkmen’in diğer kızı Pelin Türkmen’in (28) ise facianın yaşandığı gece Kartalkaya’da olmadığı öğrenildi. İkindi namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından Türkmen ailesi defnedilmek üzere Ümraniye’deki Ihlamurkuyu Mezarlığı’na götürüldü. "Kaç tane can gitti, tek bizimkiler değil" Cenazeye katılanlar arasında bulunan ve güçlükle ayakta duran Nedim Türkmen’in ablası Fatma Korkmaz, "Kaç tane can gitti, tek bizimkiler değil. Ateş düştüğü yeri yakıyor sonuçta. Çok üzgünüz. Sözün bittiği yer gerçekten. Ben Ordu’da yaşıyordum bilmiyordum. Tesadüfen öğrendim. Ben en son ne zaman konuştuğumu bilmiyorum. Kardeşlerim konuşmuş Nedimle" diye konuştu. Nedim Türkmen’in diğer ablası Hanife Arslan ise, "Hiçbir şey demiyorum. Bu olayın sorumlularını Allah nasıl biliyorsa öyle yapsın. Kendisiyle en son cuma Kartalkaya’ya gittiklerinde konuştum" dedi. "Türkiye için çok üretken bir insandı" Nedim Türkmen’in köylüsü Bahtiyar Pala ise, "Kendisi hem hemşehrim hem de meslektaşımdı. Türkiye için çok üretkendi, meslektaşım olarak mali ve hukuki açıdan çok bilgiliydi. Tüm sevenlerine baş sağlığı diliyorum. Yazdığı yazılar ve kitaplarla toplumda kendisine yer edinmiş bir insandı. Bildiğim kadarıyla büyük kızı onlarla beraber tatile gitmedi. Biz bu olayı duyduktan sonra da buraya geldik. Herkesin başı sağ olsun" ifadelerini kullandı. ‘’Toplumda çok sevilen bir insandı’’ Türkmen’in yakın akrabası Muzaffer Türkmen, şokta olduklarını belirterek, "Şu kadarını söyleyeyim ‘ateş düştüğü yeri yakar’ derler ama biz tamamen yandık. Ülke için çok büyük bir kayıp. Yani anlatılabilecek hiçbir şey yok sözün bittiği yerdeyiz. Şu kalabalıktan da anlayacağınız üzere onun ne kadar naif ve topluma ne kadar faydalı bir insan olduğunu görebilirsiniz. Konuşmakta güçlük çekiyorum. Kendisi benim hem akrabam hem de meslektaşımdı. Toplumda çok sevilen bir insandı hepimizin başı sağ olsun" diye konuştu.