SON DAKİKA
Hava Durumu

#Ekrem Imamoğlu

Söz Bursa - Ekrem Imamoğlu haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ekrem Imamoğlu haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

İmamoğlu'na 2 suçtan 1 yıl 8 ay hapis Haber

İmamoğlu'na 2 suçtan 1 yıl 8 ay hapis

Görevinden uzaklaştırılan İBB’nin tutuklu eski Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında katıldığı bir panelde İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek ile ailesini tehdit niteliğindeki sözleri iddiasıyla görülen davada mahkeme, Ekrem İmamoğlu'nu 2 suçtan toplamda, 1 yıl 8 ay hapis cezasına, 1 suçtan ise beraatına hükmetti. İstanbul Büyükşehir Belediyesinin görevinden uzaklaştırılan tutuklu eski başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, katıldığı bir panelde İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek ve ailesini tehdit niteliğindeki sözleri iddiasıyla 7 yıl 4 aya kadar hapis cezası talebiyle yargılandığı dava karara bağlandı. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri'de görülen duruşmaya 'yolsuzluk' soruşturması kapsamında tutuklanan Ekrem İmamoğlu ile tarafların avukatları hazır bulundu. Öte yandan duruşmaya aralarında CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, İmamoğlu’nun eşi Dilek Kaya İmamoğlu’nun da bulunduğu çok sayıda CHP’li milletvekili ve partili de katıldı. "TERÖRÜN BİTMESİNE KATKI SAĞLAYACAK HER GİRİŞİMİN ARKASINDA OLACAĞIZ" Duruşmada savunma yapan Ekrem İmamoğlu, "20 saniyede bir hakkımda iddianame hazırlanıyor. Burada büyük bir tehdit altında olan, resminden bile korkulan Ekrem İmamoğlu var" dedi. İmamoğlu savunma yaptığı sırada duruşma savcısı İmamoğlu'na, "Neden bana bakarak savunma yapıyorsunuz?" dedi. Bunun üzerine İmamoğlu, "Size bakmam yasak mı?" sorusunu üzerine avukatlar, duruşma savcısına tepki gösterdi ve salonda bulunan seyirciler sloganlar attı. Bunun üzerine mahkeme başkanının, avukatlar ve seyircilere uyarısı sonrası savunmasına devam eden İmamoğlu, "Her türlü iftiraya karşı Ekrem İmamoğlu burada. Mevcut Türkiye zor günlerden geçiyor. Şuan önümüzdeki gündemlerden biri Terörsüz Türkiye. Bu gündem çok önemli. Bizler, ‘Yurtta Barış, Dünyada Barış’ ilkesini her zaman savunacağız. Onlarca askerimizin şehadete yürümesine neden olan terörün bitmesine katkı sağlayacak her girişimin arkasında olacağız. İktidar, ucuz siyaseti ile bizi süreçten dışlayamaz, biz bunun karşısında duracağız. Ülkemiz bir sabotajın içerisindedir. Ana muhalefetin seçilmiş başkanlarına cezaevi uygulamalarıyla yargılama sürecindeyiz. Asla başarılı olamayacaklar. DEM Parti ve MHP'ye sesleniyorum; Bunu kendine fırsat gören zihniyetten kendinizi ayrıştırın. Kayyumlardan vazgeçilmelidir, aksi halde bu sürecin düzgün ilerlemesi imkansızdır. Siyasi müdahale son bulmalıdır. Yargının, kanunun kötüye kullanılmasına, siyasi aparat yapılmasına karşı mücadele edeceğim. Ben gelecek seçimleri değil, gelecek nesilleri düşünmeye devam edeceğim. Bu davanın Çağlayan'dan buraya taşınmasından üzüntü ve öfke duyuyorum" ifadelerini kullandı. Duruşmada savunma yapan İmamoğlu’nun avukatları, müvekkillerinin beraatını talep ettiler. 2 SUÇTAN 1 YIL 8 AY HAPİS Esasa ilişkin kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Ekrem İmamoğlu hakkında, 'kamu görevlisine hakaret' suçundan 1 yıl 5 ay 15 gün, 'tehdit' suçundan ise 2 ay 15 gün hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verdi. Heyet, İmamoğlu'nun üzerine atılı 'terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterme' suçundan ise beraatına hükmetti. CEZALANDIRMA İÇİN HEYET ARASI OYLAMA YAPILDIĞI BELİRTİLDİ Öte yandan kararında mahkeme, İmamoğlu'nun cezalandırılması için heyet arası oylama yapıldığını, 'kamu görevlisini hedef gösterme' suçundan 3 hakim de beraatını istedi. 'tehdit' ve 'hakaret' suçlarından ise oy çokluğu ile cezalandırılmasına karar verildi. 1 hakim, karşı oy olarak tüm suçlardan beraat etmesi için muhalif şerhi koydu. Ancak diğer 2 hakim 'hakaret' ve 'tehdit' suçundan cezalandırılmasını, 'hedef gösterme' suçundan ise oy çokluğu ile beraatına hükmedildiğini belirtti. İDDİANAMEDEN İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek ‘mağdur’, Ekrem İmamoğlu ise ‘şüpheli’ sıfatıyla yer aldı. Terörle mücadele eden kişilerden biri olan Gürlek’i hedef gösterme suçunu işlediği aktarıldı Hazırlanan iddianamede, mağdur Gürlek’in geçmişte de terör suçlarına bakmakla görevli Ağır Ceza Mahkemelerinde Başkanlık, Sulh Ceza Hakimliği ve Adalet Bakan Yardımcılığı görevlerinde bulunduğu, vazife yaptığı dönemlerde ve halen başta DHKP/C olmak üzere çeşitli silahlı terör örgütlerince hedef haline getirildiğinin bilindiği, bu kapsamda terör örgütlerinin çeşitli basın ve yayın organları ile sosyal medya hesaplarında açık kimlik bilgileri ve fotoğrafının yayınlanarak tehdit edildiği anlatıldı. İddianamede İmamoğlu’nun, hakkında adli işlem başlatılan CHP Gençlik Kolları Başkanı Cem Aydın hakkında yaptığı konuşmasının silahlı terör örgütlerine hedef gösterme ve servis etme mahiyetinde olduğu, hukuki koruma altına alınan terörle mücadele eden kişilerden biri olan Gürlek’i hedef gösterme suçunu işlediği kaydedildi. DÜŞÜNCEYİ AÇIKLAMA SINIRLARINI AŞTIĞI VE SAYGINLIĞINA ZARAR VERMEYİ AMAÇLADIĞI BELİRTİLDİ İddianamede, İmamoğlu’nun ’’Bak, bak Başsavcı sana söylüyorum. Senin zihnin çürümüş de...’’ şeklinde söylediği sözle Gürlek’i küçük düşürmeye çalıştığı, sözlerin küçültücü ifade niteliğinde olduğu, düşünceyi açıklama sınırlarını aştığı, kişinin saygınlığına zarar vermeyi amaçladığı ve görüş açıklama niteliğinde bulunmadığı aktarıldı. Görevinin getirdiği konumunu kullanarak yargı organları ve mensupları üzerinde baskı oluşturmayı amaçladığı kaydedildi İmamoğlu’nun mahkemeler nezdindeki kamu davalarında görevli bilirkişilerden biri olan şahsı, görevli tek bilirkişi imiş gibi lanse ederek, gerçeğe aykırı şekilde soruşturma şüphelileri lehine sonuç doğuracak karar verilmesi amacıyla alenen hedef gösterdiğinin belirtildiği iddianamede, ayrıca bu amaçla ismini de açıklayarak yargı görevi yapanı etkilemeye teşebbüs ettiği, görevinin getirdiği konumu ve nüfusunu basın önünde aleni olacak şekilde kullanarak yargı organları ve mensupları üzerinde baskı oluşturmayı ve mensubu olduğu parti lehine etkilemeyi amaçladığı ifade edildi. 7 YIL 4 AYA KADAR HAPİS TALEBİ Hazırlanan iddianamede İmamoğlu’nun ‘kamu görevlisine karşı görevinden dolayı alenen hakaret’, ‘tehdit’ ve ‘terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek’ suçlarından 2 yıl 8 aydan 7 yıl 4 aya kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. MEMURİYET HİZMETLERİNDEN YOKSUN BIRAKILMA TALEBİ Öte yandan iddianamede, Türk Ceza Kanunu 53. maddesinin 1. fıkrasında yer alan "kişi, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, ’sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesinden; bu kapsamda, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden veya devlet, il, belediye, köy veya bunların denetim ve gözetimi altında bulunan kurum ve kuruluşlarca verilen, atamaya veya seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten yoksun bırakılır" maddesinin uygulanması da talep edildi.

CHP Lideri Özel'den İmamoğlu'nun duruşması sonrasında açıklama Haber

CHP Lideri Özel'den İmamoğlu'nun duruşması sonrasında açıklama

Görevinden uzaklaştırılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek ve ailesini tehdit niteliğindeki sözleri iddiasıyla 7 yıl 4 aya kadar hapis cezası talebiyle yargılandığı davanın 2'nci celsesi görüldü. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri'de görülen duruşmaya katılan Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel açıklamalarda bulundu. "8 BİN TANE BİLİRKİŞİ VAR, BUNLARIN İÇİNDEN HEP AYNI ADAMLAR ÇIKIYOR. BU ADAM EKREM BAŞKANIN ALEYHİNDE OLMAYACAK RAPORLAR HAZIRLIYOR" CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Bu olayın faili değil, mağduruyuz. Süleyman Soylu, yurt dışına gidip, bizi şikayet edenler ahmaktır dediğinde o da kazandığımız seçimi kaybettirenler ahmaktır dedi. Yani Süleyman Soylu'ya, 'sensin o' dedi. Bunu Yüksek Seçim Kurulu'na, kamuoyuna 'ahmak' dedi diye oradan ceza verdiler. Niye? Siyasi yasak gelsin diye. Senin bizim evlatlarımıza yaptığını biz size yapmayacağız dedik. Bugün bir mahkeme açtılar. 8 bin tane bilirkişi var, bunların içinden hep aynı adamlar çıkıyor. Bu adam Ekrem Başkanın aleyhinde olmayacak raporlar hazırlıyor. Bu olayın faili değil, hiç olmazsa mağduruyuz. Bir diploma ne durumda verilebilir? Ekrem İmamoğlu Başsavcı'ya 'senin evlatlarına dahi bu kötülükler yapılmasın diye çalışacağız' dedi. Bu savcıyı ve ailesini tehdit etmekmiş. Senin bizim evlatlarımıza yaptığını biz size yapmayacağız. 8 bin tane bilirkişi var hep aynı kişi görevlendiriliyor. Bu aynı adam Ekrem başkanın aleyhinde raporlar yazıyor" diye konuştu. Özel ve diğer partililer, açıklama sonrası Silivri'den ayrıldı.

Ekrem İmamoğlu hakkında istenen ceza belli oldu Haber

Ekrem İmamoğlu hakkında istenen ceza belli oldu

İmamoğlu hakkında 7 yıl 4 aya kadar hapis ve siyasi yasak talep edildi. Duruşma 16 Temmuz'a erteledi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında katıldığı bir panelde İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek ve ailesini tehdit niteliğindeki sözleri iddiasıyla 7 yıl 4 aya kadar hapis cezası talebiyle yargılandığı davanın görülmesine 2'inci celsesi görüldü. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri'de görülen duruşmaya 'yolsuzluk' soruşturması kapsamında tutuklanan ve görevinden uzaklaştırılan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile tarafların avukatları hazır bulundu. Ayrıca duruşmaya, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP İl Başkanı Özgür Çelik, İmamoğlu'nun ailesi, çok sayıda il ve ilçe belediye başkanları ile milletvekilleri ve partiler katıldı. Partililer duruşma salonunda yoğunluk oluşturdu Duruşma başlamadan önce aralarında milletvekillerinin de olduğu kalabalık grup, salona girmek istediği sırada yoğunluk oluşturdu. Duruşma salonunda bulunan jandarma, geçişleri kontrol altına aldı. 7 yıl 4 aya kadar hapis ve siyasi yasak talebi Celse arasında Cumhuriyet Savcısı tarafından sunulan esasa ilişkin mütalaada, İmamoğlu'nun ‘kamu görevlisine karşı görevinden dolayı alenen hakaret', ‘tehdit' ve ‘terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek' suçlarından 2 yıl 8 aydan 7 yıl 4 aya kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Ayrıca savcılık, İmamoğlu hakkında, "kişi, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, 'sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesinden; bu kapsamda, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden veya devlet, il, belediye, köy veya bunların denetim ve gözetimi altında bulunan kurum ve kuruluşlarca verilen, atamaya veya seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten yoksun bırakılır" maddesinin uygulanmasını da istedi. "ÇAĞLAYAN'DA OLMAMIZ GEREKİRDİ, ŞUAN BURADAYIZ. BUNU ASLA KABUL ETMİYORUM VE İÇİME SİNDİREMİYORUM" Duruşmada, evinde geçirdiği kaza sonrası vefat eden Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek'i anarak savunmasına başlayan Ekrem İmamoğlu, "Kendisine Allah'tan rahmet diliyorum. Herkese bu dünyadan böyle göçmeyi nasip etsin. Önemli süreçlerden geçiyoruz. Yargının bu şekilde meşgul edilmesi bu ülkeye yakışmayan bir pozisyondur. Yargının, adaletin ülkemizin böylesi zor bir dönemde adalet duygusunu yükseltmesi gerekiyor. İsrail'in Gazze'ye saldırılarını sadece sözel olarak kınayarak, bir müdahalede bulunmadan geçiştirmeye devam ediyoruz. Öte yandan İran saldırıları da aynı şekilde devam ediyor. Medeniyetin beşiği bu kadim topraklarda büyük bir sorumluluk yüklenmiştir. Çağlayan'da olmamız gerekirdi, şuan buradayız. Bunu asla kabul etmiyorum ve içime sindiremiyorum. Cevabı olmayan bir soruyu bir kez daha soruyorum; Ben ve arkadaşlarım neden buradayız? Bu operasyonun bedelinin yaklaşık 150 milyon doları bulunması ve bunu halka, bize neden ödetildiği sorusunun adaletle ilgisi olmayan cevapları vardır. Bebeklere, annelere elimden geldiğince ettiğim hizmetlerden dolayı buradayım. İstanbul'u kurtarmak üzere olan bir muhafız olarak buradayım. Ön seçimlerde milyonlarca insanın oyunu aldığım için buradayım" ifadelerini kullandı. "BENİM ANAMIN AK SÜTÜ GİBİ HELAL ÜNİVERSİTE DİPLOMAM İPTAL EDİLDİ" İfadesine devam eden sanık İmamoğlu, "Bana, '13 milyon oyla kazanabileceğini mi sanıyorsun' dediler, seçimi iptal ettiler. Oy çaldın dediler, her türlü iftirayı attılar. Bununla ilgili bir yargılama yapıldı mı? Hayır yapılmadı. Ahmak davasını ulusal ve uluslararası arası hiçbir yerde anlatamadım. Söylenen sözü iade etmenin, 2 buçuk yıldır istinafta beklenen davanın sürecini anlatabilecek kimse yok, neden 2 buçuk yıldır istinafta bekletiliyor. Bilirkişi davasında, benimle alakalı 24 davada aynı bilirkişinin gözükmesini şikayet ediyoruz dönüş yok ama benim hakkımda re'sen soruşturma var. Bu mu hukuk? Gelelim en büyüğüne, Turpun büyüğü davasına. Benim anamın ak sütü gibi helal üniversite diplomam iptal edildi. Bir savcının yetkisi olmadan, üniversiteye yazı yazılarak baskılarla iptal edildi. Ne tesadüf ki, benim Cumhurbaşkanı adayı olabilmem için kullanacağım dönemde iptal edildi. Bu anlattıklarım görünen ve yaşananlardır. Türbeye girerken yürüme şeklimden dolayı soruşturma yedim ben. Ülke yanarken, hala Ekrem İmamoğlu'na ne yapabiliriz derdindeler. Resmim yasak, görüntüm yasak, sosyal medya yasak ama bilin ki beni silemeyeceksiniz" dedi. Avukatlardan süre talebi Duruşmaya, İmamoğlu'nun avukatlarının talebi üzerine önceki celse açıklanan mütalaaya karşı savunma yapmaları için süre talep etti. Duruşma 16 Temmuz'a ertelendi Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, Cumhuriyet Savcısının celse arasında sunduğu mütalaaya karşı savunma yapabilmeleri için avukatların talebi üzerine ek süre verilmesine hükmederek, duruşmayı 16 Temmuz tarihine erteledi.

Ekrem İmamoğlu savunma yapıyor Haber

Ekrem İmamoğlu savunma yapıyor

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu katıldığı bir panelde İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek ve ailesini tehdit niteliğindeki sözleri iddiasıyla 7 yıl 4 aya kadar hapis cezası talebiyle yargılandığı davanın görülmesine 2'inci celsesinin görülmesine başladı. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri'de görülen duruşmaya 'yolsuzluk' soruşturmasında tutuklanan Ekrem İmamoğlu ile tarafların avukatları hazır bulundu. Partililer duruşma salonunda yoğunluk oluşturdu Duruşma başlamadan önce aralarında milletvekillerinin de olduğu kalabalık grup salona girmek istediği sırada duruşma salonunda yoğunluk oluşturdu. Duruma salonda bulunan jandarma, geçişleri kontrol altına aldı. İmamoğlu savunma yapıyor Heyet ve başka suçtan tutuklu sanık Ekrem İmamoğlu'nun salona geldi. İmamoğlu savunmasına başladı. İddianameden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek ‘mağdur', Ekrem İmamoğlu ise ‘şüpheli' sıfatıyla yer aldı. Terörle mücadele eden kişilerden biri olan Gürlek'i hedef gösterme suçunu işlediği aktarıldı Hazırlanan iddianamede, mağdur Gürlek'in geçmişte de terör suçlarına bakmakla görevli Ağır Ceza Mahkemelerinde Başkanlık, Sulh Ceza Hakimliği ve Adalet Bakan Yardımcılığı görevlerinde bulunduğu, vazife yaptığı dönemlerde ve halen başta DHKP/C olmak üzere çeşitli silahlı terör örgütlerince hedef haline getirildiğinin bilindiği, bu kapsamda terör örgütlerinin çeşitli basın ve yayın organları ile sosyal medya hesaplarında açık kimlik bilgileri ve fotoğrafının yayınlanarak tehdit edildiği anlatıldı. İddianamede İmamoğlu'nun, hakkında adli işlem başlatılan CHP Gençlik Kolları Başkanı Cem Aydın hakkında yaptığı konuşmasının silahlı terör örgütlerine hedef gösterme ve servis etme mahiyetinde olduğu, hukuki koruma altına alınan terörle mücadele eden kişilerden biri olan Gürlek'i hedef gösterme suçunu işlediği kaydedildi. Düşünceyi açıklama sınırlarını aştığı ve saygınlığına zarar vermeyi amaçladığı belirtildi İddianamede, İmamoğlu'nun ''Bak, bak Başsavcı sana söylüyorum. Senin zihnin çürümüş de...'' şeklinde söylediği sözle Gürlek'i küçük düşürmeye çalıştığı, sözlerin küçültücü ifade niteliğinde olduğu, düşünceyi açıklama sınırlarını aştığı, kişinin saygınlığına zarar vermeyi amaçladığı ve görüş açıklama niteliğinde bulunmadığı aktarıldı. Görevinin getirdiği konumunu kullanarak yargı organları ve mensupları üzerinde baskı oluşturmayı amaçladığı kaydedildi İmamoğlu'nun mahkemeler nezdindeki kamu davalarında görevli bilirkişilerden biri olan şahsı, görevli tek bilirkişi imiş gibi lanse ederek, gerçeğe aykırı şekilde soruşturma şüphelileri lehine sonuç doğuracak karar verilmesi amacıyla alenen hedef gösterdiğinin belirtildiği iddianamede, ayrıca bu amaçla ismini de açıklayarak yargı görevi yapanı etkilemeye teşebbüs ettiği, görevinin getirdiği konumu ve nüfuzunu basın önünde aleni olacak şekilde kullanarak yargı organları ve mensupları üzerinde baskı oluşturmayı ve mensubu olduğu parti lehine etkilemeyi amaçladığı ifade edildi. 7 yıl 4 aya kadar hapis talebi Hazırlanan iddianamede İmamoğlu'nun ‘kamu görevlisine karşı görevinden dolayı alenen hakaret', ‘tehdit' ve ‘terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek' suçlarından 2 yıl 8 aydan 7 yıl 4 aya kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Memuriyet hizmetlerinden yoksun bırakılma talebi Öte yandan iddianamede, Türk Ceza Kanunu 53. maddesinin 1. fıkrasında yer alan "kişi, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, 'sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesinden; bu kapsamda, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden veya devlet, il, belediye, köy veya bunların denetim ve gözetimi altında bulunan kurum ve kuruluşlarca verilen, atamaya veya seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten yoksun bırakılır" maddesinin uygulanması da talep edildi.

İmamoğlu’nun “bilirkişi” davası ertelendi Haber

İmamoğlu’nun “bilirkişi” davası ertelendi

'Yolsuzluk' soruşturması kapsamında tutuklanan ve görevinden uzaklaştırılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, bir kısım soruşturmalarda görevli bilirkişiyi hedef göstererek yargı görevini yapmasını etkilemeye teşebbüs ettiği iddiasıyla yürütülen soruşturma çerçevesinde görülen davada bugün ilk kez hakim karşısına çıkması bekleniyordu. İmamoğlu ve avukatları duruşmaya katılmadı İstanbul 2'inci Asliye Ceza Mahkemesi'nce Silivri'de görülen duruşmaya, İmamoğlu ile avukatları katılmadı. Avukatlar tarafından duruşmadan bir gün önce akşam saatlerinde yapılan yazılı açıklamada, duruşmanın hukuka aykırı şekilde Silivri'ye alındığı, bu nedenle duruşmaya katılmayacakları belirtildi. Duruşmanın Silivri'de yapılması talep edildi Duruşmada görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı, sanık İmamoğlu'nun başka suçtan Silivri'de tutuklu bulunduğu gerekçesiyle duruşmanın Çağlayan'da yapılmasının güvenlik ve duruşma salonun fiziki yetersizliğinden dolayı Silivri'de yapılmasını talep etti. İmamoğlu'nun Silivri'de hazır edilmesi için cezaevine yazı yazılacak Ara kararını açıklayan mahkeme, Çağlayan'daki duruşma salonun fiziki yetersizliği ve güvenlik gerekçesiyle bir sonraki celsenin Silivri'de yapılmasına, İmamoğlu'nun bir sonraki celse duruşmada hazır edilmesi için bulunduğu Ceza İnfaz Kurumuna müzekkere yazılmasına hükmederek duruşmayı 26 Eylül tarihine erteledi. İddianameden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, İmamoğlu’nun 27 Ocak’ta yaptığı açıklamayla bilirkişi ve yargı organlarının bağımsız ve tarafsız olmadığın yönünde bir kamuoyu oluşmasını amaçladığı anlatıldı. Hazırlanan iddianamede, bu şekilde oluşacak kamuoyu baskısıyla İstanbul Adliyesi ve diğer adliyelerde görülmekte olan çeşitli soruşturma ve kovuşturmalarda yapmakta olduğu resmi bilirkişilik görevinin etkilenmeye çalışıldığı, Büyükçekmece 10. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülmekte olan dava dosyasını etkilemeye teşebbüs ettiği kaydedildi. Soruşturma kapsamında adı zikredilen bilirkişinin ’müşteki’ sıfatıyla verdiği ifadesine de yer verilen iddianamede, müştekinin İmamoğlu’nun açıklamalarıyla bir anda çeşitli basın yayın organları ile sosyal medyada isminin yayınlandığını ve karalama kampanyasına maruz kaldığını söylediği, bugüne kadar hiçbir şekilde hukuksuz işe imza atmadığını, sadece CHP değil diğer partilere ilişkin de birçok davada bilirkişilik yaptığını söylediği ve şikayetinin devam ettiğini söylediği aktarıldı. Hazırlanan iddianamede şüpheli Ekrem İmamoğlu’nun ’yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs’ suçundan 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Öte yandan iddianamede, Türk Ceza Kanunu 53. maddesinin 1. fıkrasında yer alan "kişi, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, ’sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesinden bu kapsamda, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden veya devlet, il, belediye, köy veya bunların denetim ve gözetimi altında bulunan kurum ve kuruluşlarca verilen, atamaya veya seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten yoksun bırakılır" maddesinin uygulanması da talep edildi.

İBB'ye yönelik yolsuzluk soruşturmasında ifade veren şüpheliler konuştu! Haber

İBB'ye yönelik yolsuzluk soruşturmasında ifade veren şüpheliler konuştu!

Şüpheli genel müdür, "Çalışma kapsamında alana döküm işlemleri yapılmaktadır ancak bu dökümleri fiş veya fatura karşılığı yapılıp yapılmadığı konusunda bir bilgim yoktur" dedi. İBB’ye ve görevinden uzaklaştırılan tutuklu başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik yolsuzluk iddiasına ilişkin yürütülen soruşturma sürüyor. Soruşturma kapsamında, hakkında yakalama kararı bulunan firari şüpheli Murat Gülibrahimoğlu’na ait şirkette genel müdür olarak görev yapan Yağmur Cansu Y. ile müdür yardımcısı olarak görev yapan Adem B. ’şüpheli’ sıfatıyla Savcılığa ifade verdi. "SAHADA İBB İLE İLK GÖRÜŞMELERİ MADEN İŞLETMEK ÜZERE YAPMIŞTIK ANCAK HAFRİYAT, DÖKÜM İŞLEMLERİ SONRADAN GELİŞEN DERİN ISLAHI VE YOL YAPIMI KAPSAMINDA GELİŞMİŞTİR" Kimlik tespitinde harita mühendisi olduğunu da belirten şüpheli Yağmur Cansu Y., ifadesinde Güney Cebeci sahasının satın alınması, oradaki payların pay sahipleriyle yapılan görüşmelerin bir çoğunda bir fiil bulunduğunu söyleyerek, "Güney Cebeci döküm sahasında MAPEK onaylı protokol kapsamında birçok faaliyet yürütülmektedir. Bu faaliyetlerden birisi de dolgu sahası çalışmasıdır. Bu çalışma kapsamında alana döküm işlemleri yapılmaktadır ancak bu dökümleri fiş veya fatura karşılığı yapılıp yapılmadığı konusunda bir bilgim yoktur. Yine bu döküm sahasına gelen kamyonların nereden geldiği veya kimler tarafından yönlendirildiği hakkında da bir bilgim yoktur. Murat Gülibrahimoğlu ve İbrahim Bülbüllü’nün Güney Cebeci maden sahasının satın alınma süreçlerinde tanıştıklarını biliyorum. Bu süreçlerin tamamında İbrahim Bülbüllü buradaydı. Fatih Keleş ise sonraki süreçlerde gördüğüm bir şahıstır ancak bildiğim kadarıyla her iki şahsı da İBB veya İSFALT bu maden ocağına yönlendirildi diye biliyorum. Biz bu sahada İBB ile ilk görüşmeleri maden işletmek üzere yapmıştık ancak hafriyat, döküm işlemleri sonradan gelişen derin ıslahı ve yol yapımı kapsamında gelişmiştir" dedi. "KENDİLERİNİ İSFALT’IN YÖNLENDİRDİĞİNİ BİLİYORUM, BU ŞAHISLARA HUZUR HAKKI OLARAK ÖDEMELER YAPILMAKTAYDI" Şüpheli Adem B. ise ifadesinde, Kuzey İstanbul Gayrimenkul ve Danışmanlık A.Ş. firmasında çalıştığı zaman firmanın 2021 yılında Kuzey Cebeci Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin yüzde 20’lik payını, Güney Cebeci Madencilik Ticaret A.Ş. firmasının ise yaklaşık yüzde 70’lik devrini aldığını belirterek, "Hisseler devir anılırken Murat Gülibrahimoğlu’nun bir toplantıda ’ben burada emanetçiyim, bu hisselerin tamamını İSFALT’a devir etmek üzere alıyorum’ dediğine şahit oldum. Bu firmaların diğer hissedarları İSFALT A.Ş. idi. İbrahim Bülbüllü ile Fatih Keleş’in Murat Gülibrahimoğlu ile ilişkileri hatırladığım kadarıyla 2021 yılının sonralarına doğru başlamıştır. Kendilerini İSFALT’ın yönlendirdiğini biliyorum. Bu şahıslara elden para verildiğine şahit olmadım ancak huzur hakkı olarak ödemeler yapılmaktaydı. Güney Cebeci’de agrega (betonun ham maddelerini oluşturan kum ve çakıl karışımı) satışı yapılır. Bu alana dışarıdan herhangi bir döküm yapılmamaktadır ancak bildiğim kadarıyla bu bölgeye yakın bir alan olan yerde İSFALT’ın sütre yapım işi kapsamında döküm işleri yapılıyor. Bu işe ilişkin herhangi bir ihale olup olmadığını bilmiyorum. Burada Kuzey İstanbul Modern firmasının kantarları var ve fişlerde bu şirket tarafından kesilmektedir. Bu alanda İSTAÇ’a müşavirlik bedelleri ödenmiştir, hatırladığım kadarıyla bu miktar en son aylık olarak 400 bin lira civarındaydı. Bu alan ile ilgili hafriyat döküm izni var diye biliyorum ancak herhangi bir evrak gördüğümü hatırlamıyorum" şeklinde konuştu. "125 MİLYON LİRA ŞİRKETİN YARISININ DEVRİ İÇİN PARA GÖNDERMİŞTİ ANCAK HERHANGİ BİR DEVİR İŞLEMİ YAPILMADI" Şüpheli Adem B. ifadesinin devamında, bildiği kadarıyla Gülibrahimoğlu’nun gizli bir ortağının olmadığını söyleyerek, "Ancak 2024 yılı Kasım ayı içerisinde Fatih Keleş, Murat Gülibrahimoğlu’nun şahsi hesabına 125 milyon lira şirketin yarısının devri için para göndermişti ancak herhangi bir devir işlemi yapılmadı. Bu şirketin değerlemesi de tahminlerimce 7-8 milyar lira arasındadır. Bizim şirketimizin kendi muhasebe birimi vardı ancak 2 şahıs 2021 yılı sonrasında dahil oldular, dahil olma süreçleri ile ilgili net bir isim veremem. Fakat bildiğim kadarıyla İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yakın şahıslardır. Ben herhangi bir suça dahil olmadım. Herhangi bir örgüt ile de bağlantım yoktur. Maaşla çalışan bir personelim. Bunun dışında herhangi bir gelir de elde etmedim. Gayri resmi ve gayri hukuki hiçbir iş ve eylem içerisinde bulunmadım" ifadelerini kullandı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.