SON DAKİKA
Hava Durumu

#Kartalkaya

Söz Bursa - Kartalkaya haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kartalkaya haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Kartalkaya'daki yangın faciasında otel sahibinin eşi ve kızları tutuklandı Haber

Kartalkaya'daki yangın faciasında otel sahibinin eşi ve kızları tutuklandı

Kartalkaya’da 21 Ocak'ta gece saatlerinde Grand Kartal Otel’in restoran bölümünde çıkan yangında 78 kişi hayatını kaybetmişti. Yangının akabinde başlatılan soruşturma kapsamında 31 şüpheli gözaltına alınırken; aralarında otel sahibi Halit Ergül, otelin genel müdürü ve aynı zamanda otel sahibi Ergül’ün damadı Emir Aras, İl Özel İdare Genel Sekreteri Sırrı Köstereli, İtfaiye Müdürü Kenan Coşkun, Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Gülener’in de bulunduğu 22 şüpheli tutuklanmıştı. Sabah saatlerinde 10 kişi daha gözaltına alındı Yangınla ilgili başlatılan geniş çaplı soruşturma kapsamında bilirkişi heyetinin hazırladığı raporun ardından Bolu Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla dün Bolu İl Özel İdaresi Ruhsat Müdürü Yeliz Erdoğan ve eski Ruhsat Müdürü Mehmet Özel gözaltına alınırken, bugün de tutuklu olan sahibi Halit Ergül’ün eşi ve aynı zamanda yönetim kurulu üyesi olan Emine Murtezaoğlu Ergül, kızı Elif Aras, şirket ortaklarından diğer kızı Ceyda Hacıbekiroğlu, otelin yapıldığı yıl statik hesaplamasını yapan inşaat mühendisi İsmail Haluk İnceler, yangın sonrası gözaltına alınan ve sonrasında serbest bırakılan iş güvenliği uzmanı Ece Kayacan, Muharrem Şen, Mustafa Selman Çelen ve Kübra Demir gözaltına alındı. Ergül ailesinin İstanbul’da gözaltına alınarak sabah saatlerinde Bolu’ya getirildiği öğrenildi. Jandarmadaki işlemleri tamamlanan şüpheliler adliyeye sevk edildi. Halit Ergül’ün eşi ve kızları tutuklandı Tutuklu olan sahibi Halit Ergül’ün eşi ve aynı zamanda yönetim kurulu üyeleri olan eşi Emine Murtezaoğlu Ergül, kızları Elif Aras ve Ceyda Hacıbekiroğlu, sevk edildikleri adliyede çıkarıldıkları nöbetçi mahkeme tarafından tutuklandı. İş güvenliği uzmanı Ece Kayacan ve otelin yapıldığı yıl statik hesaplamasını yapan inşaat mühendisi İsmail Haluk İnceler, mimar Muharrem Şen, savcılık ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Bolu İl Özel İdaresi Ruhsat Müdürü Yeliz Erdoğan, Seben İl Özel İdare Müdürü Mehmet Özel, Mustafa Selman Çelen ve iş güvenliği uzmanı Kübra Demir’in adliyedeki işlemlerinin sürdüğü öğrenildi.

Bolu'daki otel yangınında hayatını kaybeden Mina Akişli okulunda anıldı Haber

Bolu'daki otel yangınında hayatını kaybeden Mina Akişli okulunda anıldı

Bolu Kartalkaya'daki otel yangınında babası Şenol Akişli ve babaannesi Gülçin Akişli ile birlikte hayatını kaybeden 11 yaşındaki Mina Akişli, öğrenim gördüğü Tuzla Çağrıbey Ortaokulu'nda düzenlenen törenle anıldı. 5. sınıf öğrencisi olan Mina Akişli için okul arkadaşları ve öğretmenlerinin katılımıyla düzenlenen anma töreninde duygu dolu anlar yaşandı. Törende konuşan Okul Müdürü Avni Asil, "Kartalkaya'daki otel yangınında 78 vatandaşımızı kaybettik, onların acısını yaşıyoruz. Bu yangında 5. sınıf öğrencimiz Mina Akişli, babası ve babaannesiyle birlikte hayatını kaybetti. Mina, çok sevdiğimiz, yardımlaşmayı seven, okulunu, öğretmenlerini seven, derslerinde başarılı ve güler yüzlü bir öğrencimizdi. Onun acısı yüreğimizde derin bir yara oluşturdu. Ancak biliyorsunuz ki hayat devam ediyor. Adını içimizde yaşayacağız" dedi. Mina Akişli'nin anısını yaşatmak için adının okul kütüphanesine verileceğini belirten Müdür Asil, "Önümüzdeki günlerde onun anısına etkinlikler yapacağız ve onu yaşatmaya çalışacağız. O kitap okumayı seven bir öğrenciydi. Onun adını okulumuzdaki kütüphaneye vereceğiz. Tabii ki bu süreç bizim için acılı olacak. Hepimizin başı sağ olsun, milletimizin başı sağ olsun. Allah'tan hepsine rahmet diliyoruz. Bu dönemin hepiniz için başarılı geçmesini temenni ediyorum" şeklinde konuştu. Törenin ardından, Mina'nın sınıfında oturduğu sıraya fotoğrafı, anı defteri ve gül bırakılırken, sınıf arkadaşları gözyaşlarına hakim olamadı.

Jandarma'dan Bolu Yangını açıklaması: Müdahale İddiaları gerçeği yansıtmıyor Haber

Jandarma'dan Bolu Yangını açıklaması: Müdahale İddiaları gerçeği yansıtmıyor

Konuyla ilgili Jandarma Genel Komutanlığından yapılan açıklamada, "Bazı yayın organlarında yayımlanan 30 Ocak 2025 tarihli haberlerde Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi’nde gerçekleşen yangın faciası ile ilgili olarak bölgede sabit konuşlu bulunan Jandarma Arama Kurtarma Timlerinin (JAK) yangından önce bölgeden çekildiği ve olaya müdahale etmediği şeklinde gerçeği yansıtmayan ifadeler yer almıştır. Bahse konu Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi’nde Kartalkaya Jandarma Karakol Komutanlığı konuşlu olup, halihazırda Bolu İl Jandarma Komutanlığına ait bir JAK Timi ve kış sezonunu destekleme kapsamında Jandarma Komando Özel Asayiş Komutanlığından (JÖAK) görevlendirilen bir JAK Timi olmak üzere toplam iki JAK Timi, 7 gün 24 saat esasına göre bölgede hazır bulunmaktadır. Grand Kartal Otel’de 21 Ocak 2025 tarihinde yangının haber alınmasını müteakip iki JAK Timi, 8 dakika içerisinde olaya müdahale ederek kurtarma faaliyetlerine başlamış, arama-kurtarma faaliyetlerine destek amacıyla JÖAK’tan bir helikopter ve bir JAK Timi, bir Helikopter Atma ve Toplama Timi (HATU) ile Bolu İl Jandarma Komutanlığından iki Jandarma Asayiş Komando Timi de ivedi olarak bölgeye sevk edilmiştir. Söz konusu haberle ilgili olarak ortaya konulan gerçek dışı iddialar kamuoyunu yanıltmaya ve Jandarma Genel Komutanlığının itibarını olumsuz etkilemeye yöneliktir" ifadelerine yer verildi.

Otel faciasında yürek yakan sözler: "Benim yangınımı kim söndürecek" Haber

Otel faciasında yürek yakan sözler: "Benim yangınımı kim söndürecek"

Doğan, ailesiyle son görüşmesini anlatırken, oteldeki ihmaller zincirine de dikkat çekti. Kayınpederi Yusuf Yaman ise gözyaşları içinde, "Benim yangınımı kim söndürecek? Ben yanıyorum" diyerek yaşananlara tepki gösterdi. Kartalkaya Kayak Merkezi'ndeki Grand Kartal Otel'de 21 Ocak'ta çıkan yangın, 36'sı çocuk 78 kişiyi hayattan koparmıştı. İş adamı Rıfat Doğan'ın eşi Ceren Yaman (45) ile kızı Lalin de (16) bu faciada yaşamını yitirdi. İş yoğunluğundan dolayı ailesiyle birlikte tatil yapamayacak olan Rıfat Doğan, facianın yaşandığı otele eşini ve kızını 20 Ocak Pazartesi Günü bıraktı. Doğan, faciadan saatler önce kızıyla son kez mesajlaştı. Lalin'in uyumadan önce babasına, "İyi geceler babacığım, öptüm" yazılı mesaj gönderdiği öğrenildi. Eşini ve kızını ihmaller zincirinin bulunduğu otelde kaybeden iş adamı Rıfat Doğan ve kayınpederi Yusuf Yaman, İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine konuştu. "Son kez oturup sohbet etme şansını yakaladım" Yarıyıl tatilinde kızının Kartalkaya'da kayak yapmak istediğini söyleyen Rıfat Doğan, "Eşimle konuştuk. 'Biz çıkalım, sen geri dönersin. İki gün sonra da gelir bizi alırsın' dedi. Bu şekilde yerimizi ayarladık. Onlarla aşağı inip kayak hocamıza ayarladık. Kayak hocamız saat 11.00'de değil 12.00'de müsaitti, bizde 1 saat kazanmış olduk. Eşim ve çocuğumla son kez orada oturup sohbet etme şansını yakaladım. Oturduk çayımızı, kahvemizi içtik. Kayak saati yaklaşınca aşağıya indik. Onları giydirdim çünkü bot bağlamalarını, kayak için hazırlanmalarını hep ben yapardım. Ondan sonra otelden çıktım. Kızımı kayak hocasına, Ahmet Bey'e teslim ettim. Eşimin de kaskını takıp öptüm, kızımı öptüm. Ahmet Hoca ile kızım kayak yapmaya başladılar. En son görüşüm oldu. Akşam eve döndükten sonra eşimle telefonlaştık. 'Ne yaptınız? Ne ettiniz? Günün nasıl geçti?' gibi şeyler üzerine konuştuk. Ondan sonra akşam yatmadan önce de kızım en son 23.43'te, 'İyi geceler babacığım' diye mesaj atmıştı. Karşılıklı mesajlaşmamız oldu. Hatta kendi jargonuyla 'İyi geceler babacığımmm' diye uzatarak mesaj attı" dedi. "Bu, 'Kartalkaya katliamı' olarak tarihe geçer" Doğan, otelde bir ihmaller zinciri olduğuna dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı: "Bu bir vicdansızlık, cinayet. Zaten bu durumu ikiye ayırıyorum: kendi içinde bir ihmaller zinciri ve hatalar zinciri var. Hatalar zincirinin en önemlisi, ne yazık ki, oradaki insanları zamanında uyarmamış olmalarıdır. 'Prestijimiz bozulur' diyerek kendi çabalarıyla yangını söndürmeye çalışmışlar. Ancak yangını kontrol altına alamadıkları için zamanında uyarıda bulunmamışlar. Buna karşılık kendi ailelerini zamanında uyardıkları için çizik bile almadan otelden çıkabilmişler. Bu durumu cinayet olarak değerlendiriyorum, başka bir şey diyemem. Hatta bu olayı bir üst seviyeye taşıyarak katliam olarak adlandırıyorum. Bu, 'Kartalkaya katliamı' olarak tarihe geçer. Yangın çıktığında elektrikleri kesince, oda kapılarını enerjileri kesilmiş, odada kilitli kalanlar da varmış, kapı içindeki yedek bataryalar biten odalar, içeride kilitli kalanlar da varmış. Neresinden tutsanız elinizde kalan bir durumdayız" "Önce kendileri söndürmeye kalkmışlar, sonra zapt edememişler" Diğer görgü tanıklarıyla da konuştuğunu anlatan Rıfat Doğan, "Diğer görgü tanıklarından öğrendiğimiz kadarıyla yangın saat 02.00 sıralarında çıkmış. Otel çalışanlarından biriyle görüştüm, o anlatmıştı. 'Abi kapıları vurduk, kendimizi zor attık' dedi. Yangın, onun da söylediğine göre saat 02.00 civarlarında çıkmış. İtfaiyeye ihbarda bulunmak için 1.5 saat beklemişler. Ne yazık ki önce kendileri söndürmeye kalkmışlar, sonra zapt edememişler. O anda otelde bulunan ve yangından kurtulan bir çalışan, 'Kendimizi zor kurtardık. Bu yangın 02.00 sıralarında çıktı ve enerji kesildiği için yedek bataryaları da biten odaların içinde kalanlar da oldu. Kapı kırılmadı, yapılamadı' gibi birçok beyanlarda bulundu. Zaten bu iddiaların hepsi ortaya çıkacaktı diye tahmin ediyorum" şeklinde konuştu. "Malları kurtarmaya çalışmışlar" Gözyaşlarına hakim olamayan Ceren Doğan'ın babası iş adamı Yusuf Yaman ise kızıyla son kez 20 Ocak Pazartesi Günü saat 20.00 sıralarında konuştuğunu söyledi. Bodrum'da yaşadığını, olayı öğrenir öğrenmez Bolu'ya geldiğini ifade eden Yaman, sözlerini şöyle sürdürdü: "Olayı ertesi sabah televizyondan öğrendik ve hızlıca otele geldik. Tabii ümitlendik. Soru sorduğumda bana, 'Odada yoklar' dediler. 'Odada yoklar' denilince ümitlendim. Acaba kurtuldular mı? Yaralı mı? diye ümitli olarak geldik. Meğer zaten çocuklar otel odasından hiç çıkamamışlar, zehirlenmişler. Yangın saat 03.30'da değil, 02.00-02.15 gibi çıkmış ama otel sahipleri 12'nci kattan çocuğunu, torununu, yakınlarını kurtarmışlar. Diğer katları ihmal etmişler, insanı ihmal etmişler, malları kurtarmaya çalışmışlar. Hazmedemediğimiz, sabredemediğimiz, kabullenemediğimiz şey bu. 'İmaj silinir' düşüncesiyle hareket etmek, cehaletin en büyüğüdür. Orada kalan, o otelde yaşayan kaç kişi varsa size canlarını emanet ediyor. Ancak siz bu canları koruyamıyorsunuz. Yangın her zaman çıkabilir. 'Yangın çıkmaz' diye bir şey yok. Bu bir hata olabilir ancak hatanın telafisi mümkündür. Buna rağmen koskoca otelde yangına karşı alınması gereken önlemler, uyandırma sistemleri ve diğer gerekli tedbirler tamamen ihmal edilmiş. Bu gerçekten yazıktır" "Benim yangımı kim söndürecek" Bu olayın turizme de darbe vurduğunu söyleyen Yaman, "Bunlar ne yaptı Türkiye'ye? Yalnız kendilerine değil, yalnız insanlara değil...Türkiye'nin imajını sildiler. Türkiye'ye turizm olarak büyük bir darbe vuruldu. Bu olay darbe vurdu. O kadar cana mal oldu. Sömestr tatili dolayısıyla başarılı öğrencilerin dinlenmek amacıyla gittikleri bir yerdi. Benim torunum fen lisesinde okuyordu. Dereceyle girdi oraya, çok başarılıydı. Gelecek vaat ediyordu ama benden aldılar kızımı, torunumu aldılar. Onlara 'Katil' diyorum. Kabullenemiyorum, yanıyorum, yanıyorum. Benim yangınımı kim söndürecek? Ben yanıyorum. Bir haftadan beri bende uyku yok, uyuyamıyorum. Sorumlular kimse cezasını çeksin. Cezasız kalmasınlar" ifadelerini kullandı.

Facia otelinin müdürü: “Yangın sırasında, yangın dedektörleri çalışıyordu” Haber

Facia otelinin müdürü: “Yangın sırasında, yangın dedektörleri çalışıyordu”

Bolu Cumhuriyet Başsavcılığınca 21 Ocak'ta Grand Kartal Otel'de çıkan yangına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında 19 kişi tutuklandı. Soruşturma süreci devam ederken Grand Kartal Otel'in Müdürü Zeki Yılmaz'ın ifadesi ortaya çıktı. Grand Kartal Otel Müdürü Zeki Yılmaz, “Yangın olayı meydana geldiği sırada, Grand Kartal Oteli'nin 9. katında, 9050 numaralı odada kalıyordum. Koridordan sesler duymam üzerine uyandım. Aynı anda resepsiyondan cep telefonum aranarak otelin 4. katında yangın çıktığı haber verildi. Hızlı bir şekilde odadan çıkarak yangın merdivenini kullanıp 4. kata indim. 9. katta odadan çıktığım anda dumanlar vardı ancak yangını bizzat görmedim. 4.kata indiğimde, yangın merdiveninden restoran kısmına inmeye çalıştım. Ancak kapıları açamadığım için misafirlerin kullandığı koridora geçtim. Buradan restoran kısmına geçmek istedim. Ancak dumanın çok yoğun olması ve içeride kimseyi görememem sebebiyle 5. kattaki resepsiyon kısmına çıkmayı denedim. İki kez merdivenle çıkmaya çalıştım fakat yoğun duman nedeniyle başarılı olamadım. Daha sonra, merdivenlerden 3. kata indim. 3. katta gördüğüm bir grup kalabalığı, 1. katta bulunan kayak odasından çıkmaları için yönlendirdim. Ardından odaları gezerek kapılara vurdum ve bağırarak insanları uyarmaya çalıştım. Daha sonra kendim de otelden dışarı çıktım. Otel ile ilgili güvenlik ve diğer tüm önlemler, otel sahibi Halit Ergül'ün damadı Emir Aras tarafından takip edilmektedir. Ben de bu süreçlerde Emir Aras'a yardımcı olmaktayım. Otel sahibi Halit Ergül'ün, bu denetimlerden ve alınan önlemlerden bilgisi bulunmaktadır. Söz konusu otelde, Turizm Bakanlığı, İl Özel İdaresi ve İl Tarım Müdürlüğü düzenli olarak kendi alanlarıyla ilgili denetim yapmaktadır. En son denetim, 2024 yılının Aralık ayında, sezon açıldıktan birkaç gün sonra Turizm Bakanlığı tarafından gerçekleştirilmiştir. Bu denetimde, nitelikli bir eksiklik bulunmamıştır. Ancak, engelli odasının olmaması, çamaşırhanede halının bulunması ve kazan dairesinden koku gelmesi nedeniyle bazı eksiklikler tespit edilmiştir. Bunun dışında herhangi bir eksiklik hatırlamıyorum” diye konuştu. “OTELDE YAĞMURLAMA SİSTEMİ BULUNMAMAKTADIR” Turizm Bakanlığı tarafından yapılan denetimlerde duman sensörü, yangın merdiveni ve yangın hortumlarında sorun tespit edilmediğini belirten Müdür Yılmaz, “Otelde bulunan duman sensörleri, yangın merdivenleri, katlardaki yangın tüpleri ve yangın hortumları, son denetimde Turizm Bakanlığı tarafından incelenmiştir. Bu denetimde herhangi bir sorun tespit edilmemiştir. Otelde yağmurlama sistemi bulunmamaktadır. Duman sensörleri, yangın tüpleri ve yangın hortumlarından, otelin teknik personeli olan Hüseyin Bey sorumludur. Şu an soyadını hatırlamıyorum. Yangın merdivenlerinde, afet anında kaçışı engelleyecek herhangi bir eşyanın bulunup bulunmadığını bilmiyorum. Bu tür malzemelerin rutin kontrolleri, teknik personel Hüseyin Bey tarafından yapılmaktadır. Bu sezonun başında da bu kontroller gerçekleştirilmiştir. Yangın sırasında, yangın dedektörleri çalışıyordu. Zaman zaman teknik personelle birlikte bu denetimleri yapıyordum. Gösterilen video, otelin 4. katında bulunan restoran kısmına aittir. Videoda görülen dumanın çıktığı yer, “show” olarak tabir edilen ve kahvaltılarda omlet ve yumurta gibi yiyeceklerin hazırlandığı alandır. Bu alan, mutfak ve orada çalışan aşçılara aittir. Show alanında, ısıtma ve pişirme işlemleri için kullanılan cihazlar bulunmaktadır. Bu cihazların fişlerinin, normal şartlarda takılı olmaması gerekir; yalnızca kullanılacağı zaman fişin takılması gereklidir. Aşçıbaşının olay tarihinde bu alan için kimi görevlendirdiğini bilmiyorum. Meydana gelen yangın olayında, Grand Kartal Otel isimli işletmede alınması gereken tedbirler konusunda benim herhangi bir kusurum olup olmadığını bilemiyorum” ifadelerini kullandı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.