SON DAKİKA
Hava Durumu

#Kıbrıs

Söz Bursa - Kıbrıs haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kıbrıs haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Kıbrıs depremlerinin nedeni Afrika’nın adayı Anadolu’ya itmesi Haber

Kıbrıs depremlerinin nedeni Afrika’nın adayı Anadolu’ya itmesi

Akdeniz’de peş peşe meydana gelen depremler tedirginliğe neden olurken Prof. Dr. Cavit Atalar, konuya ilişkin değerlendirmede bulundu. Prof. Dr. Atalar, Afrika levhasının kuzeye doğru hareket ettiğini ve Kıbrıs’ı Anadolu’ya ittiğini belirtti. Kıbrıs açıklarında dün meydana gelen 5,2 ve 5,4 büyüklüğündeki depremler, bölgenin jeolojik yapısına ve sismik riskine yeniden dikkat çekti. Cumhurbaşkanlığı Deprem Komitesi Başkanı ve Yakın Doğu Üniversitesi Deprem ve Zemin Araştırma ve Değerlendirme Merkezi Başkanı Prof. Dr. Cavit Atalar, Baf açıklarında kaydedilen depremlerin, Afrika levhasının kuzeye doğru ilerleyerek Anadolu levhasının altına dalması sonucu oluşan dalma-batma zonundaki hareketlerden kaynaklandığını söyledi. Prof. Dr. Atalar, Kıbrıs çevresinde yılda ortalama 500’ün üzerinde küçük ve orta büyüklükte deprem kaydedildiğini belirterek, bölgedeki hareketliliğin doğal bir jeolojik süreç olduğunu vurguladı. Dünyadaki depremlerin büyük çoğunluğunun, yerkabuğunu oluşturan tektonik levhaların sınırlarında meydana geldiğini vurgulayan Prof. Dr. Atalar, dünyada 7 büyük ve 14 küçük levha bulunduğu bilgisini verdi. Kıbrıs’ın Afrika levhası ile Avrasya levhasının sınırında bulunduğunu söyleyen Prof. Dr. Atalar, "Afrika levhasının kuzeye doğru yılda ortalama 2.0 - 2,5 santimetre hızla hareket ederek Anadolu levhasının altına dalması, Kıbrıs dalma-batma zonu olarak adlandırılan bu bölgede büyük gerilimler oluşturuyor. Bu gerilimlerin neticesinde zaman zaman Kıbrıs ve çevresinde hissedilen depremler meydana geliyor" ifadesini kullandı. "YAPMAMIZ GEREKEN, BİNALARIMIZI DEPREME DAYANIKLI HALE GETİRMEKTİR" Yaptığı değerlendirmede Kıbrıs’ın aktif bir deprem kuşağında yer aldığını belirterek, "Kıbrıs bir deprem ülkesi. Yıllardır bu coğrafyada depremler oluyor ve olmaya devam edecek. Bizim yapmamız gereken, binalarımızı depreme dayanıklı hale getirmektir" uyarısında bulundu. Prof. Dr. Atalar, bölgenin sismik geçmişine de dikkat çekerek "Son 130 yılda Kıbrıs’ta en büyük deprem 9 Ekim 1996’da 6.8 büyüklüğünde meydana geldi. İkinci en büyük deprem ise 11 Ocak 2022’de 6.5 büyüklüğünde yaşandı" dedi. Prof. Dr. Atalar, "Depremleri engelleyemeyiz ama depremlerde yıkılmayan, can kaybı yaşanmayan bir ülke olabiliriz. Bunun yolu, binalarımızı ve şehirlerimizi depreme dayanıklı hale getirmekten geçiyor" ifadelerini kullandı.

Osmangazi’de veteran sporcular final için ter döktü Haber

Osmangazi’de veteran sporcular final için ter döktü

Osmangazi Belediyesi’nin destekleriyle Bursa Veteran Masa Tenisçileri Spor Kulübü tarafından düzenlenen 12’nci Ulusal Bursa Veteran Masa Tenisi Turnuvası, heyecanlı karşılaşmaların ardından sona erdi. Osmangazi Belediyesi, yıllarını masa tenisine adamış veteran sporcuları dostluk ve rekabetin bir arada yaşandığı 12’nci Ulusal Bursa Veteran Masa Tenisi Turnuvası’nda ağırladı. Dikkaldırım Spor Salonu’nda düzenlenen turnuvaya, Türkiye’nin 36 ilinden gelen oyuncuların yanı sıra Ukrayna, Bulgaristan, Fransa, Suriye, Irak, Kıbrıs ve Rusya’dan oyuncular da katılım sağladı. Tekler ve çiftler kategorilerinde mücadele eden sporcular, hem fiziksel dayanıklılıkları hem de teknik becerileri ile masa tenisine olan tutkularını bir kez daha kanıtladı. 70 yaşın üzerinde sporcuların istekli ve azimli görüntüleri dikkat çekerken, sporcular da turnuvada yer almaktan ötürü duydukları mutluluğu paylaştı. "75 YAŞIN ÜZERİNDE AĞABEYLERİMİZİN KATILDIĞI BİR TURNUVAYI YAŞIYORUZ" Turnuvaya ilişkin düşüncelerini paylaşan Bursa Veteran Masa Tenisi Spor Kulübü Yöneticisi Hüseyin Ceylan, müsabakalarda rekabet düzeyinin yükseldiğini vurguladı. Toplam 250 sporcunun ter döktüğünü ifade eden Ceylan, "Zamanında milli takımlarda oynamış, şimdi veteran olmuş 70 hatta 75 yaşın üzerindeki ağabeylerimizin katıldığı bir turnuva yaşıyoruz. Bu, gerçekten geleneksel hale gelen özel bir organizasyon. Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın olmak üzere turnuvanın gerçekleşmesinde emeği geçen herkese çok teşekkür ederiz" dedi. "80 YAŞINA KADAR OYNAYABİLİYORSUNUZ" Türkiye’nin dört bir yanından gelen masa tenisi tutkunları, Bursa’da sporun birleştirici gücü etrafında buluşarak hem rekabetin hem dostluğun en güzel örneklerini sergiledi. Ankara’dan gelen 58 yaşındaki veteran sporcu Yeşim Cindemir, her yıl büyük bir heyecanla turnuvaya katıldığını söyleyen, "Bursa’nın güzelliklerini keşfediyor, aynı zamanda sporun keyfini doyasıya yaşıyoruz. Maçlar çekişmeli geçse de dostluk her zaman ön planda. Sahada rakibiz ama turnuva bitiminde yine kucaklaşıyoruz. Bu organizasyonlar, belirli yaş gruplarına hitap ediyor. 80 yaşına kadar masa tenisi oynayabiliyorsunuz" diye konuştu. İstanbul’dan gelen 63 yaşındaki sporcu Serpil Pınar, Bursa’da son derece sıcak bir şekilde karşılandıklarını belirterek masa tenisi sayesinde yeni dostluklar kurmanın mutluluğunu paylaştı. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden gelen 58 yaşındaki veteran sporcu Değer Baysal ve İstanbul’dan katılan 46 yaşındaki sporcu Burcu Başaran da organizasyona övgüler yağdırdı. "MASA TENİSİ ZİHNİ DAİMA CANLI TUTAN BİR BRANŞ" Yaşları 70’i aşmasına rağmen masa tenisinin heyecanını ilk günkü gibi yaşayan veteran sporcular Yalçın Kalay ve Halit İbar, azimleriyle gençlere adeta taş çıkartıyor. Sporun sağlığa olan katkılarına değinen deneyimli sporcular, masa tenisinin hem fiziksel hem zihinsel açıdan son derece faydalı olduğunun altını çizdi. Masa tenisi masası etrafında finaller için karşı karşıya gelen ikili, branşta yaş faktörünün olmadığını, masa tenisi sporunun her yaşta yapılabileceğini dile getirdi. Oyun oynanırken sarf edilen efor ile birlikte vücudun her bir noktasının çalıştığını dile getiren veteran sporcular, "Masa tenisi, vücudun her noktasını çalıştıran, refleksleri geliştiren ve zihni daima canlı tutan bir branş. Bizler için hem spor hem de yaşam enerjisi kaynağı. Bu yüzden her yaşta insana masa tenisini gönül rahatlığıyla tavsiye ediyoruz" ifadelerini kıllandılar. Sporun ve dostluğun pekiştirilmesine katkı sağlayan turnuva, heyecan dolu karşılaşmaların ardından düzenlenen ödül töreni ile son buldu.

Büyükataman’dan Dervişoğlu’na sert tepki: ''KKTC üzerinden Sayın Bahçeli’ye saldırmak milli şuursuzluktur'' Haber

Büyükataman’dan Dervişoğlu’na sert tepki: ''KKTC üzerinden Sayın Bahçeli’ye saldırmak milli şuursuzluktur''

MHP’li Büyükataman açıklamasında şu ifadeleri kullandı: Türk milliyetçiliğini idrakten aciz olan, devlet aklını koltuk hesabına kurban eden, vatanın bekası nedir dendiğinde; parmağıyla alacağı oyu hesaplama telaşına düşen Dervişoğlu! KKTC seçimleri hakkında CHP’nin kuyruğuna takılmış, münasebetsizce ve haddini aşarak Genel Başkanımızı hedef almaya yeltenmiştir. Seçim sonuçlarının hemen ardından “Türkiye büyükelçisini çeksin” diyen zihniyete karşı tek kelime edemeyen Müsavat Bey, Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’nin milli bir sorumlulukla Kıbrıs Türklüğünü ve Türkiye Cumhuriyeti’nin menfaatlerini savunan tavrına saldırmıştır. Oysa bugün, İsrail’in Güney Kıbrıs’ı silahlandırma girişimleri Türkiye’nin Kıbrıs’taki varlığının ne kadar hayati olduğunu açıkça göstermektedir. Böylesi bir dönemde, milli duruşu eleştirmek değil; desteklemek gerekir. Çünkü mesele parti değil, vatan meselesidir! Kıbrıs konusunda emperyalizmin kuyruğuna takılıp Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’ye dil uzatmak hadsizlikten de öte; milli şuursuzluktur. Kıbrıs seçimlerinin sonucunu sanki Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı bir zafer kazanmış gibi gören teslimiyetçi zihniyete ses çıkaramayan İP Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu’nun Kıbrıs Davası, Türkiye’nin bekası ve Türk milliyetçiliği konusundaki tavrı defoludur. Kıbrıs, Türk milletinin namusu, Mavi Vatan’ın kalbidir. Kıbrıs Türklüğüne uzanan her el, Türk’ün çelik iradesi tarafından parçalanmaya mahkûmdur! Ve unutulmasın ki; tarih, MHP ve Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin milli duruşunu not aldığı gibi; İP’in menfaatperest, teslimiyetçi tavrını da not almaktadır. Size ve taşeronluğunu yaptığınız emperyalist şebekeye rağmen Kıbrıs Türk’tür, Türk kalacaktır! Türk milliyetçiliğini idrakten aciz olan, devlet aklını koltuk hesabına kurban eden, vatanın bekası nedir dendiğinde; parmağıyla alacağı oyu hesaplama telaşına düşen Dervişoğlu!KKTC seçimleri hakkında CHP’nin kuyruğuna takılmış, münasebetsizce ve haddini aşarak Genel Başkanımızı…— İsmet Büyükataman (@buyukataman) October 22, 2025

MHP’li Büyükataman’dan Özgür Özel'e tepki: “Kıbrıs Türk’tür ve sonsuza kadar Türk kalacaktır” Haber

MHP’li Büyükataman’dan Özgür Özel'e tepki: “Kıbrıs Türk’tür ve sonsuza kadar Türk kalacaktır”

MHP’li Büyükataman açıklamasında şu ifadeleri kullandı: Mandacı zihniyetin sözcüsü gibi yurt dışında Türkiye’yi şikayet etmeyi gelenek haline getiren CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bugün TBMM kürsüsünde teslimiyetçi söylemlerine bir yenisini daha eklemiştir. Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’yi ve vatan sevdamızı utanmadan hedef almaya yeltenen Özgür Efendi şunu iyi bilmelidir; Kıbrıs Türklüğü asla vazgeçmeyeceğimiz milli bir davadır. Meselenin demokrasi ve sandığa saygı duymakla hiç ilgisi yoktur. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatan toprağıdır. Sayın Genel Başkanımızın yaptığı da Türk milliyetçilerinin sarsılmaz iradesiyle vatan toprağına ve milletin bekasına sahip çıkmaktır. Yabancıların konforlu sahnelerinde gezip iktidar hayali kuranların, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin milli mesele olduğunu anlaması elbette beklenemez. Bilinmelidir ki; Kıbrıs’tan taviz vermek Anadolu’nun ateşe atılmasıdır. Genel Başkanımızın da ifade ettiği gibi; “Kıbrıs Doğu Akdeniz’deki sancak, Türk milletinin can damarı, Türk istiklal ve varoluş ruhunun siyasi, stratejik ve jeopolitik misyonudur. Kıbrıs’ın güvenliği ve geleceği Türkiye Cumhuriyeti’nin güvenlik ve geleceğiyle bir ve aynıdır.” Özgür Efendinin EOKA ve ENOSİS ile söylem birliğine girmiş gibi Genel Başkanımızı hedef alması büyük bir ciddiyetsizlik ve gaflettir. Türk’süz ve Türkiye’den koparılmış bir Kıbrıs hayal edenlerin hesapları mutlaka bozulacaktır. Kıbrıs Türk’tür ve Sonsuza Kadar da Türk Kalacaktır! Mandacı zihniyetin sözcüsü gibi yurt dışında Türkiye’yi şikayet etmeyi gelenek haline getiren CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bugün TBMM kürsüsünde teslimiyetçi söylemlerine bir yenisini daha eklemiştir.Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’yi ve vatan sevdamızı utanmadan hedef…— İsmet Büyükataman (@buyukataman) October 21, 2025

Bakan Fidan'dan Kıbrıs açıklaması Haber

Bakan Fidan'dan Kıbrıs açıklaması

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Norveç Dışişleri Bakanı Espen Barth Eide ile düzenlediği ortak basın toplantısının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bakan Fidan, "Türk dünyası bir bütün olarak Kıbrıs Türkü'nün yanında olmaya devam edecektir" dedi. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Norveç Dışişleri Bakanı Espen Barth Eide ile düzenledikleri ortak basın toplantısının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Orta Asya devletlerinin Kıbrıs bağlamında attıkları son adıma dair görüşlerinin sorulması üzerine Bakan Fidan, "Son yıllarda meydana gelen küresel gelişmeler ve Orta Asya'daki kardeşlerimizin ortaya koyduğu kapasite gelişimi, çalışmalar, ilerlemeler, küresel aktörlerin dikkatini çektiği gibi AB'nin de Orta Asya'ya olan ilgisini malumunuz arttırdı. Bu bizim açımızdan anlaşılabilir bir durum. Ancak bu karşılıklı ilginin AB tarafından istismar edilmeye çalışıldığını gördüğümüz alanlar da var. Elbette biz bu gelişmeleri tüm boyutlarıyla yakından takip ediyoruz. Gerekli girişimleri yapıyoruz. Dostlarımızla temas halindeyiz. Görüş alışverişi halindeyiz, bilgilendirme halindeyiz. Türk dünyası idealimize uygun bir biçimde hareket etmeye devam edeceğiz. Fakat burada başka bir sorunsal var. Bu son olaydan hareketle aramızı bozmak isteyen bazı çevreler bu sorunu bizim açıktan kamuoyunun önünde tartışmamızı istiyorlar. Biz prensip olarak ailevi konuları kamuoyu önünde tartışmamayı tercih etmiyoruz. Türk dünyasıyla aramızı bozmak isteyenlerin manipülasyonları bu açıdan başarılı olmayacak. Buradan hükümetimize yönelik bir negatif not yüklemeye çalışanların çabaları da başarılı olmayacak. Burada attığımız adımlar belli, durduğumuz yer belli. Türk Cumhuriyetleri'nin bizim gittiğimiz istikamet belli. Her türlü konuyu aile meclisimizde ele almaya devam edeceğiz. Bu konudaki pozisyonumuz nettir. Kıbrıs Türkleri de büyük Türk dünyası ailesinin asli ve ayrılmaz bir unsurudur. Bu gerçek de asla değişmeyecek. Türk dünyası bir bütün olarak Kıbrıs Türkü'nün yanında olmaya devam edecektir. Bu konudaki politikalarımızı sabırla sürdüreceğiz. Herkesin aynı anlayış ve kararlılıkla hareket etmesi ailemizi daha da büyütecek ve güçlendirecektir" dedi. "KIBRIS TÜRKLERİNİN İRADESİNE SAYGI DUYUYORUZ" 2017'de Crans-Montana'da gerçekleşen görüşmelerde Rum tarafının Kıbrıs Türkleri ile siyasi gücü ve ekonomik refahı paylaşmayı reddettiğini hatırlatan Bakan Fidan, şöyle devam etti: "Bu Annan Planına ortaya cevabı konurken de böyleydi. 2017’de Crans Montana'da da böyle oldu. Bugün kendileri burada, Sayın Espen Eide de bu son süreci son derece iyi hatırlıyor. Kendisiyle de aslında bu konuyu içeride konuştuk. Kendisi bana o dönem Kıbrıs özel temsilcisi olduğu için o günlere ilişkin tecrübelerini aktardı, vizyonunu anlattı. O günden sonra Kıbrıs Türk tarafı federasyon modelinden çekilmiş durumda. Biz de sonuç vermeyecek müzakerelerle vakit kaybetmeyeceğimizi defaatle ifade ettik. Ondan sonra iki devletli çözüm modeli ortaya konuldu ve biz bu modelin arkasında durmaya devam ettik. Geçtiğimiz mart ayında Cenevre'de yapılan toplantıda federal model BM tarafından telaffuz dahi edilmedi. Bunun yerine biz adadaki iki tarafın iş birliği yapabileceği alanlar üzerinde durduk. Biz Türkiye olarak şunu görüyoruz. Bir taraftan adada bir dondurulmuş sorun var. İki tarafta kendi sınırları içerisinde kendi idarelerinin yönetimi altında yaşamaya devam ediyor. Ama birbirlerine karşı koydukları karşılıklı izolasyon adanın topyekun refahını etkiler bir durumda olmaya başladı. Hele son yıllarda Akdeniz'de meydana gelen jeostratejik, jeoekonomik gelişmeler dikkate alındığında Kıbrıs Adası'nın Rum'uyla, Türkiye'yle giderek daha fazla bölgeden izole olduğu yalnızlaşmaya başlayacağı bir ada haline dönmeye başlayacak. Bunun yerine adadaki iş birliği ruhunun arttırılmasının önemli olduğu konusunda biz Birleşmiş Milletler'in vizyonuyla örtüştüğümüzü söyledik. Rumlar ve Avrupa Birliği ne derse desin tükenmiş federasyon modeli artık masadan kalkmış durumda. Bu modelde biliyorsunuz Rumlar tarafından ortadan kaldırıldı. Kıbrıs Türklerinin daha fazla izolasyonunu hedef alan daha fazla imkansızlıklar içerisinde boğuşmasına sebep olan bir müzakere süreci, bir çözüm süreci, bir anlaşma süreci bizim hiçbir şekilde kabul edeceğimiz bir yaklaşım değildir. Tabii ki Kıbrıs Türklerinin biz iradesine saygı duyuyoruz. Onların kendi seçimleri, kendi tercihleri ortada. Ama biz garantör ülke olarak, ana vatan olarak kendi görüşlerimizi, kendi tavrımızı her zaman büyük bir netlikle ortaya koyuyoruz. Biz bu konuda son derece netiz. Uluslararası toplumun getirdiği bütün çözüm önerilerine bugüne kadar biz hep evet dedik. Bunun arkasında olduk." "OLDU, BİTTİYE İZİN VERMEYECEĞİMİZİ HERKES BİLİYOR" Ege Denizi ile ilgili Deniz Mekansal Planlamasının hazırlandığını aktaran Fidan, Birleşmiş Milletler’in ilgili birimlerine sunulacağını kaydetti. Bakan Fidan, "Kıbrıs Ege ve Doğu Akdeniz'de tek taraflı herhangi bir adıma veya ‘oldu, bittiye’ izin vermeyeceğimizi zaten herkes biliyor. Her şekilde söyledik, söylemeye de devam edeceğiz. Ama duymayanlara yani kulakları sağırdır, duymazlar, işitmezler yapacak fazla bir şey yok. Propaganda makinesi haline dönüşmüş, belli konuları doğruluğundan bağımsız, gerçekliğinden bağımsız sırf öyle olarak görmek istedikleri için propagandasını yapan insanlara kulak asılmaması fevkalade önemli" diye konuştu.

CHP’li Karabat: Katar Türkiye’nin aleyhine tatbikatlara katılıyor, AKP Kıbrıs’ta Seyirci Kalıyor! Haber

CHP’li Karabat: Katar Türkiye’nin aleyhine tatbikatlara katılıyor, AKP Kıbrıs’ta Seyirci Kalıyor!

CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamalarda AKP iktidarının Kıbrıs ve Doğu Akdeniz politikalarını sert sözlerle eleştirdi. Karabat, Katar’ın Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ile birlikte enerji sondajı yaptığını ve Yunanistan’da düzenlenen tatbikatlara katıldığını belirterek, “AKP seyirci kalıyor” dedi. Karabat, AKP'nin halk desteğini yitirdikçe jeopolitik hamlelerle ayakta kalmaya çalıştığını ve bu süreçte Türkiye’nin ulusal çıkarlarının göz ardı ettiğini ifade etti. “AKP kendini oyun kurucu zannediyor; ama aslında figüran” diyen Karabat, Katar’ın hem enerji hem de askeri alanda Türkiye aleyhine konumlandığını vurguladı. KATAR, GKRY ADINA SONDAJ YAPIYOR Karabat’ın açıklamalarına göre, Katar şu anda GKRY adına Doğu Akdeniz’de enerji sondajı yürütüyor. Bu adımın yalnızca ticari değil, stratejik sonuçlar doğurduğunu belirten Karabat, aynı zamanda Katar’ın askeri alanda da GKRY ve Yunanistan’la hareket ettiğine dikkat çekti. KATAR, NATO TATBİKATINDA TÜRKİYE’NİN KARŞISINDA Karabat’ın paylaştığı bilgilere göre, Nisan ayının ilk haftasında Yunanistan’da düzenlenen ve “INIOCHOS” adı verilen çok uluslu hava tatbikatına Katar, İsrail, Fransa, Hindistan ve NATO üyesi birçok ülke katıldı. Tatbikat kapsamında hava savunma sistemlerine karşı operasyonlar, stratejik hedeflerin vurulması ve özel görev senaryoları çalışıldı. Tatbikatın kamuoyunda dikkat çekmemesi için Katar medyasında geri planda tutulduğunu belirten Karabat, “Bu tatbikat, Katar, İsrail ve NATO’yu ilk kez bir araya getirdi” dedi. TÜRK CUMHURİYETLERİ GKRY’Yİ TANIYOR, AKP SESSİZ Karabat, Yunanistan’daki tatbikatın yapıldığı günlerde Türkmenistan, Kazakistan ve Özbekistan’ın GKRY’yi “Kıbrıs Cumhuriyeti” olarak tanıdığını ve büyükelçi atadığını belirtti. Karabat, bu gelişmelere karşı AKP'nin yalnızca sembolik tepkiler verdiğini, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un da bu konuyu Özbekistan ziyaretinde gündeme almadığını söyledi. “23 YILDA KKTC’Yİ TANIYAN TEK BİR ÜLKE YOK” Karabat, AKP'nin iktidarda olduğu 23 yıl boyunca KKTC’yi tanıyan tek bir ülke bile bulunmadığını belirterek, “AKP içeride yerli ve milli söylemleriyle halkı kandırırken, dışarıda KKTC’nin statüsünün zayıflatılmasına göz yumuyor” ifadelerini kullandı. KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın, Avrupa Birliği’nin Türkiye’nin Kıbrıs’tan çıkmasını istediği yönündeki açıklamasını hatırlatan Karabat, Türkiye’nin garantörlük hakkının da tehlikeye girdiğini belirtti. KARABAT’TAN UYARI: OTORİTERLEŞME PLANLARI TUTMAYACAK CHP’li Karabat, AKP’nin Kıbrıs’ı feda ederek doğal gaz boru hattı üzerinden ekonomik kaynak yaratma ve yandaşlara komisyon sağlama hesapları yaptığını iddia etti. Bu süreçte Türkiye’nin otoriter bir yapıya sürüklendiğini ifade eden Karabat, “Muhalefeti yok edip otoriter rejime geçme planları tutmayacak. Buna hizmet edenler halk ve hukuk önünde hesap verecek” diyerek sözlerini tamamladı. KARABAT’IN SOYAL MEDYA HESABINDAKİ PAYLAŞIMI ŞÖYLE: https://x.com/OzgurKarabatCHP/status/1910950723606421729  KATAR YUNANİSTAN İLE TATBİKAT YAPIYOR, AKP KIBRIS’TA SEYİRCİ KALIYOR 1-Halk desteğini yitiren AKP, varlığı sürdürmenin yolunu jeopolitikte arıyor. Kendini “oyun kurucu” zanneden AKP, aslında figüran olduğunu görmüyor. Dost dedikleri Katar bile neler yapıyor, tek tek anlatalım. 2-Öncelikle, bir önceki paylaşımımızı hatırlayalım. AKP’nin Kıbrıs üzerine planlarını deşifre ettiğimiz tespitlerimiz büyük ses getirdi. Aşağıda paylaşacağımız yeni bilgilerle bu floodu beraber okuyun. 3-Doğu Akdeniz’deki enerji kaynaklarının çıkarılması için pek çok ülke çalışma yürütüyor. Peki, AKP’nin dost dediği Katar ne yapıyor? Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) adına sondaj yapıyor! 4-Bunlar ticari ilişkiler deyip geçemezsiniz. Çünkü Katar askeri alanda da Türkiye’nin aleyhine pozisyon alıyor. GKRY ve Yunanistan’daki askeri tatbikatlara katılıyor. 5-Yunanistan’da Nisan’ın ilk haftasında düzenlenen INIOCHOS isimli hava tatbikatına Katar, İsrail, Fransa, Polonya, Hindistan, İtalya’nın aralarında olduğu 13 ülke katıldı, savaş uçakları birlikte uçuş yaptı. 6-Bu tatbikatın Türk kamuoyunda dikkat çekmemesi için Katar medyasında ön plana çıkarılmaması istendi. Ancak Yunanistan Hava Kuvvetleri bütün görüntüleri paylaştı. Yunanistan’daki tatbikat, Katar, İsrail ve NATO’yu ilk kez bir araya getirdi! 7-INIOCHOS tatbikatında simüle edilen bazı görevlere dikkatinizi çekerim: -Entegre hava savunma sistemine karşı hava operasyonları, -Karşı saldırı, hava/havaalanı saldırısı, -Özel hedefler (köprüler, elektrik santralleri, araçlar vb.) 8-Suudi Arabistan'ın başını çektiği Arap ülkeleri Katar'a ambargo uygularken, Türkiye zor durumda kalan Katar'a başta gıda ve sağlık malzemeleri olmak üzere her türlü ürünü göndermişti. Şimdi Katar, Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin aleyhine ne varsa orada yer alıyor. 9-Yunanistan’da tatbikat gerçekleştirilirken başka gelişmeler de oldu. Türkmenistan, Kazakistan ve Özbekistan GKRY’yi “Kıbrıs Cumhuriyeti” olarak tanıyıp büyükelçi atadı. AKP’den göstermelik tepki dışında bir ses çıkmadı. 10-Aynı günlerde TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş Özbekistan’ı ziyaret etti ve o da GKRY’nin tanınması konusunda tek kelime etmedi. Çünkü AKP bu işin tam ortasında ve Türk cumhuriyetlerinin GKRY’yi tanımasını görmezden geliyor. 11-Tam 23 yıldır Türkiye’yi yöneten AKP, bir ülkenin bile KKTC’yi tanımasını sağlayamadı. Üstüne, GKRY’nin devlet statüsünün güçlenmesine göz yumdu. İçeride ise yerli ve milli söylemleriyle “oyun kurucu” olduğu yalanını yaydı. 12-KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, açıkça söylüyor: “Avrupa Birliği Türkiye’nin Kıbrıs’tan çıkmasını istiyor.” Türkiye’nin Kıbrıs’taki garantörlüğü AKP eliyle yok ediliyor. Katar gibi AKP’nin iş birliği içinde olduğu ülkeler de buna destek veriyor. 13-AKP, Kıbrıs’ı verip orada kurulacak doğalgaz boru hattından ekonomik krize kaynak sağlama, yandaşlara da komisyon alma planları yapıyor. Bunları yaparken de Türkiye’yi otoriter bir yapıya sürüklüyor. 14-Tekrar uyarıyorum: Türk milleti AKP’yi istemiyor. Türkiye 1’den büyüktür ve ülkenin jeopolitik güvenliğini yok edecek hamleler yapmaktan uzak durun. Muhalefeti yok edip otoriter rejime geçme planları tutmayacak. Buna hizmet edenler hem halkımız hem de yargı önünde hesabını tek tek verecek.

KKTC’nin 41’inci kuruluş yıl dönümü kutlandı Haber

KKTC’nin 41’inci kuruluş yıl dönümü kutlandı

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) 41’inci kuruluş yıl dönümü kutlamaları kapsamında Lefkoşa’da Dr. Fazıl Küçük Bulvarı’nda resmigeçit töreni düzenlendi. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 41’inci kuruluş yıl dönümü ülke genelinde çeşitli tören ve etkinliklerle kutlandı. Başkent Lefkoşa'daki Dr. Fazıl Küçük Bulvarı'nda düzenlenen tören, İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın tören birliklerini denetlemesi ve halkın bayramlarını kutlamasıyla başladı. Halk dansları gösterisi ile Milli Savunma Bakanlığı Mehteran Birliği konserinin ardından tören resmigeçit ile sona erdi. Törene Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, TBMM Başkan Vekili Celal Adan, KKTC Başbakanı Ünal Üstel, Yüksek Mahkeme Başkanı Bertan Özerdağ, 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, 3. Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Lefkoşa Büyükelçisi Yasin Ekrem Serim, KTBK Komutanı Tümgeneral Sebahattin Kılınç, GKK Komutanı Tümgeneral İlker Görgülü, ana muhalefet partisi CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bakanlar, bazı milletvekilleri, askeri erkan, kurum, kuruluş, dernek temsilcileri ve vatandaşlar katıldı. Törende, bazı siyasi parti temsilcileri, Türkiye ve Azerbaycan’dan gelen heyetler de yer aldı.

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar: “Arkamda Türkiye Cumhuriyeti var” Haber

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar: “Arkamda Türkiye Cumhuriyeti var”

AHBVÜ'nün Asya Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50'nci yıldönümü sebebiyle Itri Kongre ve Kültür Merkezi'nde sergi, söyleşi ve imza günü düzenlendi. Sergide KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın faaliyetlerinin bulunduğu gazete manşetleri ve fotoğraflara yer verildi. Söyleşide ise Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC'nin uluslararası alanda tanıtılmasıyla ilgili konuşma yaptı. Etkinliğin sonunda Tatar, kitaplarını katılımcılar için imzaladı. Düzenlenen etkinliğe, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs gazileri ve AHBVÜ rektörü Prof. Dr. Naci Bostancı katıldı. “HEP DİRENDİK, ANA VATANA GÜVENDİK” Kıbrıs'ın düşman elinden alınış hikayesini anlatarak konuşmasına başlayan Tatar, “Biz Kıbrıs'ta belki yarım milyonluk bir nüfusa sahibiz. Ama en az onun kadar Türkiye'de, en az 300 bin İngiltere'de, en az 100 bin Avusturalya'da, en az 50 bin Kanada'da ve şair Behçet Kemal'in dediği gibi ‘En az onlar kadar toprağın altında insanlarımız yatmaktadır' dolayısıyla değerli öğrenciler Kıbrıs'ta Kıbrıs Türk'ü son buluyor, Kıbrıs'ı Yunanistan'a bağlayalım, Kıbrıs'ı bir Yunan adası yapalım şeklinde bize yapılan saldırılara hep direndik, ana vatana güvendik” diye konuştu. “İKİ DEVLETLİ SİYASETİ ONAYLAMAYA DEVAM EDİYOR” Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın KKTC'nin tanıtılmasının ve siyasette desteklenmesi konusunda çok desteği olduğunu söyleyen Tatar, “Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan'ın 79'uncu Genel Kurul toplantısında bundan 2 hafta kadar önce New York'ta yaptığı konuşmada ‘hem Doğu Akdeniz'de hem Batı Akdeniz'de orada hem Türkiye Cumhuriyeti'nin enerji zenginlikleri bakımından hakkının hukukunun hem de Kıbrıs Türk'ünün Kıbrıs adası etrafındaki bütün zenginliklerin hakkını korumak bizim sorumluluğumuz' demişti. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin tanıtılması gerektiğini, konulan ambargoların kalkmasını gerektiğini, Kıbrıs Türk'ünün özden gelen haklarının feshedilmesi gerektiğini söylerken, sayın cumhurbaşkanı Türkiye Cumhuriyeti'ne bizimle şu anda sürdürmekte olduğu 2 devletli siyaseti onaylamaya devam ediyor” ifadelerini kullandı. “BENİM ARKAMDA 85 MİLYONLUK TÜRKİYE CUMHURİYETİ VAR” KKTC'nin Türkiye Cumhuriyeti'nin desteğiyle yaşadığını belirten Tatar, “Kıbrıs Türk halkının kendi diliyle, kendi diniyle, kendi kültürüyle, kendi kaderiyle, kendi mücadelesiyle, kendi çizdiği yolla, ana vatanı Türkiye Cumhuriyeti'nin desteğiyle orada kendi devletini yaşatmanın Kıbrıs Türk halkının insanlık hakkı olduğunu kimsenin reddedemeyeceğini ve bu çağda Kıbrıs halkına direkt uçuş yasağı, direkt ticaret yasağı, direkt temas yasağı, spor ambargosu gibi birtakım kısıtlamalarla Kıbrıs Türk'ünü çökertemeyeceklerini, sonuna kadar direneceğimizi ve devletimizi sonuna kadar savunacağımızı kendilerine ifade ettiğimizde ama dediklerinde ne diyorum ben, benim arkamda 85 milyonluk Türkiye Cumhuriyeti var diyorum” dedi. “PROGRAMLARI İPTAL ETTİM GERİ KIBRIS'A DÖNÜYORUM” Programlarını erken bitirip Kıbrıs'a dönmek zorunda olduğunu kaydeden Tatar, “Bundan sonra Samsun'a gidecektim. Perşembe günü Trabzon'a gidecektim. Böyle programlarım vardı. Programları iptal ettim geri Kıbrıs'a dönüyorum. Neden biliyor musunuz? Kıbrıs'ta meclis başkanını seçemedik. Ben cumhurbaşkanı olduğum için adadan ayrıldığım için şu andaki meclis başkanı cumhurbaşkanı vekilidir ve onun vekaletiyle meclis başkanı olan muhalefet temsilcisi Tatar gelmeden meclisi açmam demiş. Ben de tabii ki hükümetle de istişare ettim. Büyün bu programları iptal edip şimdi ilk uçakla Kıbrıs'a geri dönüyorum. Meclis açılsın ve meclis başkanı seçilsin diye” açıklamasında bulundu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.