SON DAKİKA
Hava Durumu

#Kültürel Miras

Söz Bursa - Kültürel Miras haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kültürel Miras haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

BUÜ ve Osmangazi "Karagöz"ü uluslararası platforma taşıyacak Haber

BUÜ ve Osmangazi "Karagöz"ü uluslararası platforma taşıyacak

Rektörlük B Salonunda imzalanan protokole; BUÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İrfan Kırıştıoğlu, Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, BUÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Sait Liman, KARAKUM Müdürü Doç. Dr. İbrahim İ. Öztahtalı, Müd. Yrd. Hayali Nevzat Çiftçi ve Yön. Kur. Ü. Tekin Çanga ile akademik ve idari personelin yanı sıra belediye temsilcileri katıldı. “KARAKUM, BURSA'NIN KARAGÖZ MİRASINI BÜYÜTECEK” Törende konuşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İrfan Kırıştıoğlu, Karagöz'ün Bursa’ya ait bir değer olduğunu belirterek, bilimsel bir platforma taşınmadan ilerlemesinin teknik olarak mümkün olmadığını dile getirdi. Prof. Dr. İrfan Kırıştıoğlu, KARAKUM aracılığıyla üniversitenin önderliğinde birçok sanatçıya fırsat verileceğini aktardı. Karagöz'ün daha da büyümesi ve uluslararası formatının zenginleşmesi gerektiğini vurgulayan Kırıştıoğlu, UNESCO bünyesinde bir açılımın Karagöz ve Bursa adına büyük katkı sağlayacağını ifade etti. OSMANGAZİ MEYDANINA KARAGÖZ EVİ Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın ise yerel yönetimler ve akademinin işbirliği sonucunda insana değer katan, insanı odaklayan projeler üretmenin önemine dikkat çekti. Başkan Erkan Aydın, imzalanan protokolün, Karagöz'ün tanıtılması, yeni nesillere öğretilmesi ve somut bir evreye gelmesi açısından önemli olduğunun altını çizdi. Aydın, süreci devam eden bir projeleri olduğunu belirterek, bu kapsamda Osmangazi Meydanında KARAKUM ve UNESCO iş birliğiyle bir Karagöz Evi açma hedeflerini açıkladı. Başkan Aydın, protokolün söz konusu Karagöz Evi projesinin başlangıcı olacağını ve ulusal, uluslararası projelerde işbirliği yaparak katkı sağlayacağını dile getirdi. KARAKUM, KARAGÖZ ALANINDA FAALİYET GÖSTEREN DÜNYADAKİ TEK AKADEMİK BİRİM! KARAKUM Müdürü Doç. Dr. İbrahim İ. Öztahtalı da Karagöz'ün uluslararası önemine dikkat çekti. Karagöz'ün 2009 yılından bu yana UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'nde yer aldığını hatırlatan ve bu sanatın artık Bursa ve Türkiye'den çıkıp dünyanın ortak bir mirası haline geldiğini belirten Doç. Dr. Öztahtalı; “Karagöz’ü bütün dünyaya anlatabilmenin en etkili yollarından biri, UNESCO çatısı altında olmasıdır. Bu amaçla bir UNESCO kürsüsü kurma serüvenine girdik. Ayrıca, Karagöz konusunda çalışan, akademik altyapısı ve kurumsal yapısıyla dünyadaki tek akademik birim üniversitemiz bünyesinde faaliyetlerini sürdüren KARAKUM’dur” dedi.

Gölyazı Antik Tiyatrosu yeniden hayat bulacak Haber

Gölyazı Antik Tiyatrosu yeniden hayat bulacak

Bursa ve Nilüfer’in en önemli turistik bölgelerinden olan Gölyazı Mahallesi’ndeki 2 bin yıllık antik tiyatro kazılarında sona gelindi. Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, kazı çalışmalarını yerinde inceleyerek, tiyatronun kültür sanat etkinliklerine ev sahipliği yapacak modern bir mekana dönüştürüleceğini müjdeledi. Kültür ve Turizm Bakanlığı izniyle, Nilüfer Belediyesi'nin destekleri ve Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Ortaçağ Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Derya Şahin başkanlığında 2021 yılından bu yana sürdürülen kazı çalışmalarında son dönemece girildi. Helenistik dönemden kalma ve Roma İmparatoru Hadrianus döneminde yenilenen antik tiyatroda kazılar, bu yıl içinde tamamlanacak. “TÜRKİYE'NİN EN GÜZEL YERLERİNDEN BİRİ OLACAK” Kazı alanını inceleyen Başkan Şadi Özdemir, antik tiyatronun zamanında 5 binden fazla kişiyi ağırlayabildiğini belirterek, “Mevcut halini koruyarak restorasyon çalışması yaptığımızda, burada bir açık hava ortamı oluşturabiliriz. Kültürel ve arkeolojik etkinlikler, öğrencilerin gelip çalışmaları gözlemlemesi, atölye kullanımı gibi faaliyetler düzenlenebilir. Umarız kısa süre içerisinde bu süreci tamamlayarak, belki de Türkiye’nin en güzel yerlerinden birinde güzel kültür sanat etkinliklerini hep birlikte yaşayabiliriz” dedi. Gölyazı’nın yaşamın ve kültürün iç içe geçtiği en güzel bölgelerden biri olduğunu vurgulayan Başkan Şadi Özdemir, “Nilüfer'in tarihi tarafı yeterince bilinmiyor. Yeni bir şehir olarak bilinse de milattan öncesine giden çok sayıda yerimiz bulunmakta. Gölyazı ve Misi gibi tarihi ve kültürel miras açısından çok değerli yerlerimiz var” diye konuştu. BÖLGEYE KAPSAMLI TURİZM VİZYONU Başkan Şadi Özdemir, Gölyazı’nın turizm potansiyelini artırmak için kapsamlı projeler planladıklarını açıkladı. Gölyazı, Akçalar, Fadıllı ve Ayvaköy’ü bir bütün olarak ele aldıklarını belirten Başkan Şadi Özdemir, turistlerin bölgede daha uzun vakit geçirmelerini sağlamak için seyit tepeleri, bisiklet yolları, otoparklar, göl üzerinden ulaşım ve çeşitli aktiviteler planladıklarını ifade etti. Ayvaköy Mahallesi’ni dijital köy haline getirme projesinden de bahseden Başkan Şadi Özdemir, “Dijital göçebelerin gelebileceği ortamlar yaratmak istiyoruz. İnsanlar bilgisayarlarını yanlarına alarak dünyayı gezerek çalışıyor. Biz de bu bölgede dijital göçebelerin gelebileceği ortamlar yaratacağız” dedi. Ayvaköy’deki Ayvaini Mağarası’nın da turizme kazandırılacağını belirten Başkan Şadi Özdemir, “Valimizin desteğiyle, buranın giriş-çıkışlarının Nilüfer Belediyesi’ne devri için gerekli talimatlar verildi. Bürokratik süreç tamamlandığında, herkesin güvenle ziyaret edebileceği bir ortam oluşturacağız” dedi. "TARIM VE TURİZM BİRLİKTE GELİŞECEK" Başkan Şadi Özdemir, tüm bu çalışmaların temel amacının Gölyazı halkının sürdürülebilir bir yaşam standardına kavuşması olduğunu vurgulayarak, “Tarım ve turizmi bir arada düşünmek gerekiyor. Bölgede siyah incir, zeytin gibi çok kaliteli tarım ürünleri bulunmaktadır. Umarız halkımız tarımdan vazgeçmez, tarım yeniden harekete geçer ve tarım dışına düşmüş genç nüfus yine tarıma yönelir" dedi. SIRADA RESTORASYON VAR Kazı Başkanı Prof. Dr. Derya Şahin de, tiyatronun Helenistik dönem kökenli olduğunu ve Roma İmparatoru Hadrianus döneminde ciddi bir renovasyon geçirdiğini belirtti. “D formlu bir Roma tiyatrosu olan yapı, zamanında 5 bine yakın oturma kapasitesine sahipti. Günümüze 44 oturma sırası ulaşabildi” diye konuştu. Şahin, Nilüfer Belediyesi’nin desteğiyle bölgede definecilik faaliyetlerinin neredeyse sona erdiğini de sözlerine ekleyerek, “Burada çalışan arkadaşlarımız hem kendi tarihlerini öğreniyorlar hem de neler çıktığını bizzat görüyorlar. Hem arazileri değerlendi, hem gelen turist sayısı arttı” ifadelerini kullandı. Kazı çalışmalarının 5’inci yılında neredeyse tamamlandığını belirten Prof. Dr. Şahin, bundan sonra uluslararası tüzüklere uygun şekilde restorasyon ve rekonstrüksiyon çalışmalarının başlayacağını, tiyatronun yeniden gösteri mekanı olarak kullanılabilmesinin sağlanacağını ifade etti. Başkan Şadi Özdemir, antik tiyatro kazı bölgesinin ardından bölgede yeni bulunan “Simitçi Kale” bölümündeki ipek atölyesini de ziyaret etti.

Karagöz Kukla ve Gölge Oyunları Festivali başlıyor Haber

Karagöz Kukla ve Gölge Oyunları Festivali başlıyor

Bursa Büyükşehir Belediyesi adına Bursa Kültür Sanat ve Turizm Vakfı (BKSTV) tarafından düzenlenen ’21. Uluslararası Karagöz Kukla ve Gölge Oyunları Festivali, 14-23 Kasım tarihleri arasında dünyaya kapılarını açıyor. Bursa’nın dünyada ve Türkiye’de ses getirebilecek bir kültürel birikime sahip olduğunu söyleyen Başkan Mustafa Bozbey, tüm Bursalıları festivale katılmaya ve Karagöz’ün gölgesinde buluşmaya davet etti. Gölgelerin ışıkla dans ettiği, kökleri asırlar öncesine dayanan, Bursa’nın kültürel mirası Karagöz oyunu, Uluslararası Karagöz Kukla ve Gölge Oyunları Festivali ile 21. kez kapılarını açıyor. FESTİVALDE, 38 TEMSİL GERÇEKLEŞTİRİLECEK Büyükşehir Belediyesi adına BKSTV tarafından UNIMA Türkiye Millî Merkezi'nin desteğiyle 14-23 Kasım tarihleri arasında düzenlenecek olan festivalde, 11’i ulusal, 10’u yabancı toplam 21 ekip yer alacak. Arjantin, Bosna-Hersek, Meksika, İran, Yunanistan, Fransa, Endonezya ve Guatemala gibi ülkelerden sanatçılar, festival kapsamında kente konuk olacak. Festivale katılan sanatçılar, kendi kültürlerinden örnekleri paylaşırken; 9’u biletli olmak üzere toplam 38 temsil gerçekleştirilecek. Festivalin merkezi Atatürk Kültür Merkezi Merinos Yerleşkesi olurken, Tayyare Kültür Merkezi, Podyum Sanat Mahal ve Karagöz Müzesi de de farklı etkinliklere ev sahipliği yapacak. Yaklaşık 100 sanatçı, eğitmen ve uzma nın katılacağı festivalde, her yaştan bireye uygun 5 atölye çalışması, 1 söyleşi, 1 yuvarlak masa toplantısı ve 1 çalıştay düzenlenecek. Gelecek nesillere Karagöz’ü taşımak için özellikle çocuklar için özel etkinlikler olacak. “DEĞERLERİMİZİ GELECEK KUŞAKLARA AKTARMALIYIZ” Festivalin tanıtım toplantısında konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Karagöz’ün Bursalıların sahip çıkması gereken değerlerden birisi olduğunu söyledi. Hedeflerinin, kültür ve sanat kenti Bursa’yı oluşturmak olduğunu belirten Başkan Mustafa Bozbey, “Bursa sadece sanayi, tarım kenti değildir. Kültürel birikimi olan, 8500 yıllık tarihi içerisinde barındıran, dünyada ve Türkiye’de ses getirebilecek potansiyele sahip olan bir kenttir. Bu değerlerimizi gelecek kuşaklara aktarmalıyız. Bu kentte yaşayan herkesin değerlerimize sahip çıkma sorumluluğu var. Bir yere yol yaparsınız ama yolu kullanmaya başladıktan sonra insanlar yapıldığı tarihi bile unuturlar. Ancak bir yere kültür ve sanatı götürürseniz, insanların o sanatın değerini hiç unutmadığını göreceksiniz" ifadeleri ile sanatı kente yayarak değişim sürecini başlattıklarını vurguladı. “BURSAMIZI KEŞFETMEYE DAVET EDİYORUZ” Türk gölge tiyatrosunun simgesi Karagöz’ün 2009 yılında UNESCO Dünya Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne dahil edildiğini hatırlatan Başkan Bozbey, Karagöz’ün doğduğu kent olan Bursa’da düzenlenen festivalin önemine değindi. Festivalin kültür köprüsü kuracağını anlatan Başkan Bozbey, diğer kültürlere ait kukla ve gölge oyunlarının keşfedilmesine de pencere açılacağını belirtti. Karagöz’ün, asırlar öncesinde olduğu gibi bugün de halkın sesi olduğunu söyleyen Başkan Bozbey, “Karagöz gölge oyunu; yalnızca figürlerin perdeye yansıtılması değildir. Günceli yakalayan, halkın duygularını ve düşüncelerini ifade eden bir sanattır. Bu anlayışla dopdolu bir festival hazırladık. Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak kültür ve sanatı; kentimizin dünyaya açılan güçlü bir vitrini olarak görüyoruz. Bursamızın dünya miraslarını, kadim kültürünü ve eşsiz güzelliklerini sergiliyoruz. Uluslararası etkinlikler sayesinde dünya insanlarını Bursamızı keşfetmeye davet ediyoruz. Festivalde emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Gelin, hep birlikte Karagöz’ün köklü ve evrensel perdesinde buluşalım. Farklı ulusların gölge ve kukla oyunlarıyla tanışalım. Tüm Bursalıları festivalimize katılmaya ve Karagöz’ün gölgesinde buluşmaya davet ediyorum” diye konuştu. “FESTİVALİ 9 GÜNLÜK BİR SÜREYE ÇIKARTTIK” UNIMA Türkiye Başkanı Enis Ergün, Uluslararası Karagöz Kukla ve Gölge Oyunları Festivali’nin çok köklü bir organizasyon olduğunu belirtti. Bursa’nın bir festivaller şehri olduğunu ifade eden Ergün, “Karagöz, bizim gözbebeğimiz ve bayraktarımızdır. Festival, bugüne kadar ulusal ve uluslararası anlamda bir çekim merkezi oldu. Bu sene festivali, İpek Yolu vizyonu ve farklı ülkelerden daha fazla katılım sağlanması noktasında yeniden tasarladık. Tarihimizde ilk defa festival, çok ciddi bir başvuru aldı. 37 farklı ülkeden 150 başvuru aldık. Festivali 9 günlük bir süreye çıkarttık. İnsanlar, birçok farklı ülkeden kukla oyunlarını izleyebilecek. UNESCO Listesi’nde tanımlandığı gibi Karagöz oyunlarının doğru örneklerini seyirciyle buluşturacağız. 2026 yılında dünyaya örnek olacak daha iyi bir festivali tasarlamak için çalışacağız. Aynı zamanda BKSTV ve Bursa Miras ile birlikte ‘Bursa Karagöz ve Kukla Çalıştayı’nı gerçekleştireceğiz. Herkesi festivalimize bekliyoruz” dedi. BKSTV Genel Sekreteri Emre Feza Soysal, dünyada her kentin bir şeyle anıldığını, Karagöz’ün de Bursa’nın en önemli markalarından birisi olduğunu söyledi. 21. kez yapılacak olan festivali çok önemsediklerini söyleyen Soysal, festival kapsamındaki oyunların 17 ilçede vatandaşlarla buluşturulacağını söyledi. Soru cevap bölümüyle devam eden programa, Başkan Mustafa Bozbey’in yanı sıra Usta Hayali (Karagöz oynatıcısı) Recep Şinasi Çelikkol, Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Ali Düşenkalkar ve Büyükşehir Belediyesi yöneticileri katıldı.

İznik Bazilikası ziyaretçilerine kapılarını açtı Haber

İznik Bazilikası ziyaretçilerine kapılarını açtı

Tarih boyunca birçok uygarlığa ev sahipliği yapan İznik’in kültürel mirasına yeni bir değer kazandıran İznik Göl Bazilikası Ören Yeri Karşılama Merkezi, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Bursa Büyükşehir Belediyesi iş birliğiyle hayata geçirildi. Törende konuşan Başkan Mustafa Bozbey, "UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan İznik’in, asil listeye girmesi için de el birliğiyle çalışıyoruz. Açılışı yapılan karşılama merkezi, bu anlayışın en güzel yansımalarından biridir" dedi. Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin tarihi kültürel miras çalışmaları kapsamında yaptığı hava çekimlerinde ortaya çıkan ve 2014 yılında Amerika Arkeoloji Enstitüsü tarafından ‘Dünyadaki en önemli 10 arkeolojik keşif’ arasında gösterilen İznik Göl Bazilikası Ören Yeri’nin karşılama merkezi, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Bursa Büyükşehir Belediyesi iş birliğiyle hayata geçirildi. Törene; Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in yanı sıra Kültür ve Turizm Bakanlığı Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, Bursa Vali Vekili Hulusi Doğan, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Birol İnceciköz, İznik Kaymakamı Arif Karaman, Bursa milletvekilleri, siyasi parti temsilcileri, ilçe belediye başkanları ve vatandaşlar katıldı. "İZNİK; İNANÇLARIN, KÜLTÜRLERİN VE FİKİRLERİN KESİŞTİĞİ KAVŞAK NOKTASIDIR" Törende konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, açılışı yapılan alanın yalnızca Bursa için değil, Türkiye ve dünya kültürel mirası için de büyük bir anlam taşıdığını söyledi. Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin her aşamasına katkı sağladığı İznik Göl Bazilikası Ören Yeri Karşılama Merkezi'nin hizmete açılmasından onur ve mutluluk duyduklarını belirten Başkan Bozbey, "İznik ilçemiz, antik çağlardan bugüne uzanan binlerce yıllık geçmişiyle; inançların, kültürlerin ve fikirlerin kesiştiği bir kavşak noktasıdır. İznik, antik çağın kent planını hâlâ koruyan, Paganizm’den Hristiyanlığa, oradan Osmanlı’nın hoşgörülü kültürüne uzanan bir inançlar mozaiğidir. Helenistik, Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerinde üstlendiği rollerle, insanlık tarihinin ortak hafızasında çok özel bir yere sahiptir" diye konuştu. "KAZI SÜRECİ, BİLİM DÜNYASININ DİKKATİNİ İZNİK’E ÇEKMİŞTİR" İznik Gölü’nün suları altında yer alan bazilikal kilisenin, 2014 yılında Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin gerçekleştirdiği havadan fotoğraflama çalışmaları sırasında Prof. Dr. Mustafa Şahin tarafından keşfedildiğini ve dünya arkeoloji tarihinde büyük yankı uyandırdığını hatırlatan Başkan Bozbey, "Aziz Neophytos’a adanmış olan bu yapı, sadece bir ibadet mekânı değildir. İnsanlık tarihinin ortak mirasına ışık tutan bir eserdir. Dünyaca saygın ‘Archaeology Magazine’ Dergisi tarafından yılın en önemli keşiflerinden biri olarak gösterilmesi de bu önemin en somut göstergesidir. Bu önemli keşfin ardından; 2015 yılında, Kültür ve Turizm Bakanlığımızın izinleriyle başlayan kazı süreci, bilim dünyasının dikkatini İznik’e çekmiştir. Bizler de Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak; bilimsel ekipman desteğinden lojistiğe, ofisinden kazı deposuna kadar her aşamada bu değerli çalışmaya altyapının yanı sıra ayni olarak da destek olduk" dedi. "İZNİK ÇOK ÖZEL BİR YER" Yönetim planı kapsamında; kentin ulusal ve uluslararası tanıtımına katkı sağlayacak çalışmalar için yatırım planında gerekli bütçeyi ayırdıklarını vurgulayan Başkan Bozbey, "Desteklerimize kararlılıkla devam edeceğiz. İznik çok özel bir yer. Bakanlığımızın destekleriyle birçok önemli eseri açığa çıkarmak mümkün olacaktır. Farkındalığı artırmak amacıyla İznik İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüzün iş birliğiyle 11 köy ilkokulumuzdan öğrencilerimizi, İznik’in büyüleyici tarihinde misafir ettik. Çocuklarımızın tarihle ve kültürle iç içe büyümelerini sağlamayı hedefliyoruz. Bununla birlikte, İznik’in tarihi kimliğini dünyaca ünlü sanatçımız Fazıl Say’ın notalarına taşıdığı ‘İznik Türküsü" ile uluslararası arenada daha görünür hale getirdik" diye konuştu. "BU TOPRAKLARIN GÜCÜNE VE MİRASINA İNANIYORUZ" Sanatın evrensel diliyle İznik’in hikâyesini dünyaya duyurmaktan büyük bir mutluluk duyduklarını anlatan Başkan Bozbey, "Biz bu toprakların gücüne ve mirasına inanıyoruz. UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan İznik’in, asil listeye girmesi için de el birliğiyle çalışıyoruz. Açılışı yapılan İznik Göl Bazilikası Ören Yeri Karşılama Merkezi, bu anlayışın en güzel yansımalarından biridir. Kültür ve Turizm Bakanlığımızla birlikte yürüttüğümüz çevre düzenleme projesiyle, 2022 yılında ören yeri ilan edilen bu alan; Hristiyanlığın resmî din olarak kabul edilişinin 1700. yılında yeniden hayat buluyor" dedi. "İZNİK GÖL BAZİLİKASI, BARIŞA, HOŞGÖRÜYE IŞIK TUTSUN" Açılışı yapılan merkezin, yalnızca bir karşılama noktası olmadığını söyleyen Başkan Bozbey, inançların, kültürlerin ve medeniyetlerin buluştuğu bir barış ve hoşgörü kapısı olduğunu ifade etti. İnsanlığın ortak değerlerinin bir araya geldiğini, geçmişin bilgeliğiyle geleceğin umudunun buluştuğunu dile getiren Başkan Bozbey, "Bu süreçte emeği geçen başta Kültür ve Turizm Bakanlığımıza, Valiliğimize, Prof. Dr. Mustafa Şahin’e, kazı ekibine, tüm bilim insanlarına, çalışma arkadaşlarıma, bu mirasa sahip çıkan, onu koruyan ve geleceğe taşıyan herkese yürekten teşekkürlerimi sunuyorum. Diliyorum ki İznik Göl Bazilikası, yalnızca Bursamızın değil; insanlığın ortak mirası olarak daima barışa, hoşgörüye ve birlikte yaşama kültürüne ışık tutsun. Bu eşsiz eserin kentimize, ülkemize ve insanlığa hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu. "BURSA, HER ŞEYİN EN GÜZELİNE LAYIK" Kültür ve Turizm Bakanlığı Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, İznik’in medeniyet heybesinde kültürden inanca kadar birçok zenginliği barındırdığını söyledi. İznik Göl Bazilikası Ören Yeri’nin tek başına bu zenginliği gözler önüne serdiğini anlatan Yazgı, "Günümüz dünyasının sosyal ve siyasi yapısını da şekillendiren kararların alındığı yapı, İznik’i bir kültür varlığı ve inanç merkezi olarak benzersiz kılmaktadır. İznik’e yeni değer kazandırmak amacıyla gerçekleştirdiğimiz çalışmalar kapsamında göl bazilikasını 2022 yılında projelendirmeye başladık. Gelen ziyaretçilerin en güzel şekilde ağırlanabileceği özel bir mekan tasarlandı. Bursa Valiliği ve Bursa Büyükşehir Belediyesi ile yürüttüğümüz ortak çalışmayla özel yapının tüm katmanları incelendi. Kazı çalışmalarını bu doğrultuda hızlandırdık. Böylesine önemli kültür sahasını, en etkin şekilde turizme kazandırmak ve misafirlerimize etkileyici bir deneyim yaşatmak istiyoruz. Ecdadın bize bıraktığı İznik’i, Bakanlık olarak çok önemsiyoruz. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanımız Mustafa Bozbey ile de görüşme halindeydik. Birbirimize neler yapabileceğimizi anlattı. Bursa, her şeyin en güzeline layık. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum" dedi. Konuşmaların ardından kurdele kesimiyle karşılama merkezi hizmete açıldı. Başkan Mustafa Bozbey ve protokol üyeleri, daha sonra seyir alanından ören yerini inceleyerek Prof. Dr. Mustafa Şahin’den çalışmalar hakkında bilgi aldı. Ardından iç alanda oluşturulan müzeyi de gezen konuklar, görsel olarak oluşturulan tarihi süreci Mustafa Şahin’den dinledi. Başkan Bozbey, Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı ve Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Birol İnceciköz’e günün anısına ‘Dede Korkut’ kitabı hediye etti.

Mudanya’nın turizmi ortak akılla şekilleniyor Haber

Mudanya’nın turizmi ortak akılla şekilleniyor

Mudanya Belediyesi’nin, “Geçmişin İzleri, Geleceğin Turizmi” temasıyla düzenlediği ve ilçenin turizm vizyonunu ortak akılla belirleyecek “Mudanya Turizm Çalıştayı” tamamlandı. Tirilye Taş Mektep’te üç gün süren çalıştayda akademisyenler, işletmeciler, turizm profesyonelleri ve sivil toplum temsilcileri Mudanya’nın turizm geleceğini bütüncül bir bakışla ele aldı. “Doğa ve Ekoturizm”, “Gastronomi ve Kültürel Miras”, “Yerel Ekonomi ve Girişimcilik” ile “Deniz Turizmi ve Kıyı Kimliği” başlıklarında düzenlenen tematik oturumlarda; halkın turizme katılımı, tarihi mirasın korunması, teknolojinin sektöre etkisi, kooperatiflerin ve esnafın kalkınmadaki rolü gibi başlıklar tartışıldı. Çalıştayda, Mudanya’nın somut ve somut olmayan kültürel mirasının turizme kazandırılmasının yolları da masaya yatırıldı. DALGIÇ: MUDANYA KENDİ HİKAYESİNİ YAZIYOR Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, çalıştayın ardından yaptığı değerlendirmede, Mudanya’nın artık kendi turizm hikayesini yazdığını söyledi. Dalgıç, “Akademisyenlerden turizm profesyonellerine, üreticilerden genç girişimcilere kadar çok geniş bir katılım vardı. Ortaya çıkan fikirler, Mudanya’nın doğasına, tarihine ve üretken insanına yakışan bir vizyon çizdi.” dedi. Dalgıç, şöyle konuştu: “Mudanya’nın geleceğini, kimliğini, değerlerini konuştuk. Bu süreç, sürdürülebilir ve katılımcı bir turizm anlayışını kalıcı hale getirmenin başlangıcıdır. Her oturumda, yerel zenginliklerimizi koruyarak büyümenin mümkün olduğunu gördük. Şimdi bu fikirleri, Mudanya Turizm Vizyon Planı ile kalıcı bir stratejiye dönüştürme zamanı.” “MUDANYA’NIN GELECEĞİNİ BİRLİKTE PLANLIYORUZ” Yıl boyuna yayılacak tematik buluşmalarla Mudanya Turizm Stratejisi ve Master Planının oluşturulacağını belirten Dalgıç, çalıştayın bu sürecin önemli bir dönüm noktası olduğunu söyledi. Başkan Dalgıç, sürecin bir başlangıç olduğuna vurgu yaparak, sözlerini şöyle tamamladı: “Bu plan, ‘Mudanya nasıl bir turizm kenti olmalı?’ sorusuna ortak akılla yanıt verecek uzun soluklu bir sürecin ürünü olacak. Doğa ve deniz turizmi, gastronomi, yerel üretim ve kültürel miras başlıklarında somut bir yol haritası oluşturuyoruz. Böylece Mudanya hem kimliğini koruyan hem de sürdürülebilir kalkınmayı hedefleyen bir turizm modeliyle geleceğe hazırlanacak. Bu bir başlangıç. Mudanya’nın turizm vizyonunu herkesin katkısıyla yazıyoruz. Her fikir, her öneri bu yolculuğun parçası olacak. Mudanya’nın geleceğini birlikte planlıyoruz.”

Mudanya’nın Turizm Rotası çiziliyor Haber

Mudanya’nın Turizm Rotası çiziliyor

Mudanya Belediyesi’nin, ilçenin doğal, tarihi ve kültürel değerlerini sürdürülebilir turizm anlayışıyla buluşturmak hedefiyle düzenlediği Turizm Çalıştayı, Tirilye Taş Mektep’te başladı. Akademisyenler, işletmeciler, turizm profesyonelleri ve sivil toplum temsilcilerinin bir araya geldiği çalıştayda, Mudanya’nın turizm vizyonu ortak akılla şekillendirilecek. Açılışta konuşan Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, Mudanya’nın tarihine, doğasına ve kültürel zenginliklerine sahip çıkarak yeni bir turizm anlayışı inşa ettiklerini söyledi. Mudanya’nın çok zengin bir turizm potansiyeline sahip olduğunu belirten Dalgıç, “2700 yıllık çok önemli bir tarihe sahibiz. Bir ilçede yapılmış tek ateşkes anlaşmasına ev sahipliği yapan bir ilçeyiz. Mütarekemiz, mübadelemiz, antik kentlerimiz, denizimiz var. Tüm bu değerleri bir araya getirip, geleceğe dönük planlarımızı yapmak zorundayız.” dedi. Dalgıç, Mudanya’yı geleceğe hazırladıklarına dikkat çekerek, şöyle konuştu: “Çok önemli bir iş yapıyoruz. Bu çalıştay, ilçemizin doğal, tarihi ve kültürel mirasını sürdürülebilir turizm anlayışıyla buluşturacak Mudanya Turizm Master Planı’nın çekirdeğini oluşturacak. Yapacağımız toplantılarda Mudanya’nın turizm hikayesini birlikte yazacağız. Nihai hedefimiz; Mudanya Turizm Stratejisi ve Master Planı’nı tamamlayarak, sürdürülebilir, katılımcı ve kimlikli bir turizm vizyonunu kalıcı hale getirmek.” TURİZM YOL HARİTASI BELİRLENECEK Açılışın ardından gerçekleştirilen oturumda Mudanya’nın turizm potansiyeli, güçlü ve zayıf yönleri masaya yatırıldı. Katılımcılar, ilçenin tanıtımının güçlendirilmesi, yerel ürünlerin markalaşması, iç ve inanç turizminin geliştirilmesi, festivallerin çeşitlendirilmesi ve gastronomi turizminin ön plana çıkarılması yönünde görüşlerini paylaştı. 26 Ekim’e kadar sürecek üç günlük çalıştay kapsamında, Mudanya’nın turizm yol haritasını şekillendirecek stratejik öncelikler belirlenecek. Çalıştayda, “Doğa ve Ekoturizm”, “Gastronomi ve Kültürel Miras”, “Yerel Ekonomi ve Girişimcilik” ile “Deniz Turizmi ve Kıyı Kimliği” başlıklarında tematik oturumlar düzenlenecek.

SOKÜM Fotoğraf Yarışması başlıyor Haber

SOKÜM Fotoğraf Yarışması başlıyor

Türkiye’nin UNESCO listelerine giren ve girmek üzere aday listelerde yer alan tüm somut olmayan kültür miraslarının yaşatılması için önemli çalışmalar gerçekleştiren Bursa UNESCO Derneği, SOKÜM Ulusal Fotoğraf Yarışması düzenliyor. Geleneksel hale gelmesi hedeflenen yarışma kapsamında Türkiye’nin somut olmayan kültürel miras listesinde olan başlıklarda üretilen fotoğraflar yarışacak. Türkiye sınırlarında çekilmek kaydıyla her kentten ve bölgeden fotoğrafların kabul edileceği yarışmada renkli veya siyah-beyaz tüm fotoğraflar tek kategoride değerlendirilirken, her bir katılımcı en fazla 4 adet eserle yarışmaya katılabilecek.  “200’e Yakın Başvuru Bekliyoruz” Bursa UNESCO Derneği Yönetim Kurulu Başkanı İlker Özaslan derneğin yürüttüğü çalışmalar hakkında bilgiler verdi. 2024 yılında çok önemli başarılar elde ettiklerini belirten Özaslan, “11-12 Haziran tarihlerinde Paris UNESCO Genel Merkezi’nde 70 ülkeden akredite olan 270 dernek arasına girdik. Bu akreditasyon ile Türkiye’deki 8 sivil toplum kuruluşu arasında kendimize yer bulduk. Tüm bunlar çerçevesinde bu sene de çok önemli bir organizasyona imza attık. Bursa UNESCO Derneği olarak ‘Ulusal Somut Olmayan Kültürel Miras Fotoğraf Yarışması’nı düzenledik. Bu yarışma kapsamında el ve göz becerisi ile eserini icra eden sanatçıların değerini ortaya çıkaracağız. Bunu da Türkiye Fotoğraf Sanatı Federasyonu (TFSF) çatısı altında yapıyoruz. Yarışmamıza 21 Ağustos’a kadar 200’e yakın fotoğraf sanatçısının başvurmasını bekliyoruz. Şu anda olarak başvurular online olarak devam ediyor. Yarışma sonunda ortaya çıkan değerli eserleri ödüllendireceğiz. Devamında ise arşivleyip bir kitap haline getirmeyi amaçlıyoruz. Bu kitap da Türk kültürüne bir armağan olacak.” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin En Kapsamlı İkinci Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi Bursa’da Açıldı Türkiye’nin en kapsamlı ikinci Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi’nin Bursa’da açıldığını belirten Özaslan, kültürel birikimin korunması, tanıtılması, yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılmasını sağlayan en önemli kurumlardan birinin de müzeler olduğunu vurguladı. Özaslan, “Müzemiz, somut olmayan kültürel mirasın beş ana alanını da kapsıyor. Müzede aynı zamanda, gölge oyunları, atölye çalışmaları, eğitim programları gerçekleştiriyoruz. Amacımız yaşayan bir müze olmak. Türkiye sahip olduğu 30 kültürel miras ile 145 ülke arasında ikinci sırada yer alıyor. Önümüzdeki yıllarda liderliği alacağımızı umuyorum. Biz de Türkiye’deki somut olmayan kültürel mirasa katkı koymak adına somut olmayan kültürel mirası araştırmak, ortaya çıkarmak, onu yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak için çeşitli faaliyetlerde bulunuyoruz.  Burada bizimle olan sanatçılarımız gelen ziyaretçilere uygulamalı olarak icra ettikleri sanatları tanıtıyorlar. İğne oyası, ipek dokuma, çini, kozadan takı, ahşap oymaca gibi alanlarda uzman olan birçok sanatçıyla birlikte çalışıyoruz. Türkiye’deki somut olmayan kültürel miras müzeleri arasında en zengin ve profesyonel kadroya sahip müzelerden biriyiz. Gençlerimizin, çocuklarımızın ve tüm halkımızın buraya daha sık gelmelerini bekliyoruz.” diye konuştu. Birinciye 30 Bin TL Ödül Yarışma sonunda yapılacak jüri değerlendirmesi ile birinciye 30 bin TL, ikinciye 20 bin TL, üçüncüye 10 bin TL ödül verilecek. Ayrıca 5 bin TL mansiyon ödülü ve katılımcılara bin TL sergileme ödülü verilecek. Yarışmaya katılmak isteyenler başvurularını web sitesinden gerçekleştirebilecek.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.