SON DAKİKA
Hava Durumu

#Mehmet Şimşek

Söz Bursa - Mehmet Şimşek haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Mehmet Şimşek haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Bakan Şimşek: "Enflasyon bu sene 20'li rakamlarda bitecek" Haber

Bakan Şimşek: "Enflasyon bu sene 20'li rakamlarda bitecek"

Hazinen ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, katıldığı bir televizyon programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Şimşek, ekonomi programının genel anlamda öngördükleri çerçevede sonuç verdiğini vurgulayarak, programın temel hedefinin enflasyonu kalıcı şekilde tek hanelere indirmek olduğunu dile getirdi. Enflasyon konusunda önemli ilerleme kaydedildiğini ifade eden Şimşek, enflasyonun düştüğünü ve düşmeye devam edeceğini söyledi. Diğer önemli bir hedefin de sürdürülebilir cari açık olduğunu belirten Şimşek, uzun vadede cari fazlaya geçmeyi öngördüklerini kaydetti. Cari açığın uzun süredir milli gelire oranının yüzde 1'in altında olduğunu vurgulayan Şimşek, "Bütçe açığı nispeten yüksek seyrediyor ama deprem yaralarını başarılı şekilde sarıyoruz. Bütçe açığında da düşüş var" açıklamasında bulundu. Kur Korumalı Mevduattan (KKM) çıkışın önemli bir hedef olduğuna işaret eden Şimşek, "Ağustos 2023'te KKM zirveyi buldu, 144 milyar civarına çıktı; bugün 15 milyar doların altına inmiş durumda. Bunu piyasayı bozmadan başardık. Yakında da muhtemelen bu uygulamaya son vereceğiz" ifadelerine yer verdi. "BU PROGRAM TEST EDİLDİ VE ÇOK NET ŞEKİLDE ORTADA BİR BAŞARI VAR" Rezervlerin yeterliliği noktasında kaygılarının olmadığını dile getiren Şimşek, "Rezervlere baktığınız zaman, 2023 Mayıs sonuna göre, nette 90 milyar doların üzerinde rezerv artışı var. Brütte de 55-60 milyar dolarlık bir artış var. Dolayısıyla program öngörüldüğü çerçevede sonuç veriyor. Enflasyon düşüyor, bütçe açığı azalıyor. Cari açık azaldı ve sürdürülebilir noktada. Birtakım riskleri azalttık. Ekonominin direncini artırdık ve dış şoklara, iç şoklara karşı dayanıklı hale getirdik. Bu program mart ve nisan başında yaşanan başlangıçta iç kaynaklı, daha sonra dış kaynaklı çok önemli iki büyük şoku atlattı ve rüştünü ispat etti. Aslında bu program test edildi ve çok net şekilde ortada bir başarı var. Neden? İki büyük şoku üst üste atlatan program demek ki Türkiye'nin hakikaten bünyesini güçlendirmiş, dayanıklılığını artırmıştır" diye konuştu. "REZERV ÖNEMLİ ÖLÇÜDE GERİ GELDİ" Mart ayı ortasından itibaren ortaya çıkan daha sonra nisanda dış kaynaklı devam eden gerilemeyi iyi yönettikleri kanısında olduklarını altını çizen Şimşek, bu süreci piyasa dostu bir perspektifle yönettiklerini dile getirdi. Söz konusu süreçte önemli çıkışlar yaşandığının ama o çıkışların önemli bir kısmının geri geldiğini dile getiren Şimşek, "Demek ki temelde bu programa olan güven devam ediyor. Brüt rezerv 170 milyar doların biraz üzerinden 140 milyar doların altına kadar indi. Bugün 154-155 milyar dolar civarına kadar çıkmış durumda. Rezerv önemli ölçüde geri geldi. Nette de çok ciddi bir artış var" değerlendirmesinde bulundu. Şimşek, kredi risk primlerinde düşüşe ve gösterge referans denilen iki yıl vadeli hazinenin benchmark tahvilinin faizlerinin de gerilediğine dikkati çeken Şimşek, "Faizler ve ülke risk primi düşüyor, rezervler artıyor, KKM'den çıkış devam ediyor. Bu perspektifle baktığınız zaman aslında bu program rüştünü ispat etti. Program rayından çıkmadı. Program güçlü bir şekilde devam ediyor" şeklinde konuştu. "PROGRAM ARZULANAN SONUÇLARI VERİYOR" Şimşek, yapısal reform ayağının kritik olduğunu, onu da güçlendirecek çaba içerisinde olduklarını dile getirerek, enflasyondaki gelişmelere ilişkin, "Son bir yıldır enflasyonda 40 puanlık düşüş var. Mal enflasyonu mayıs itibarıyla yüzde 28,7'ye düştü. Hatta temel mallarda enflasyon yüzde 20'ye düşmüş. Enflasyonu yüksek kılan yani şu anda yani yüzde 35,4'te tutan ana faktörlerden biri hizmetlerdir. Hizmet enflasyonu hala yüzde 51 civarı. Kirayı bir kenara bırakırsanız, hizmet enflasyonu bile yüzde 97'den yüzde 43'e düştü. Neden? Çünkü kiralara yüzde 25 limiti getirilmişti. Biz bu limiti kaldırdık. Kaldırınca kiralarda bir süre yüzde 120'lerin üzerinde artışlar oldu. Bu, manşet enflasyonu yukarı çekti. Benzer durum özel eğitimde de geçerli. Bu iki faktörü dikkate alırsanız çoktan yüzde 30'ların altındayız. Enflasyonda kalıcı bir düşüşün geçen sene bu vakitlerde eşiğindeyiz diyorduk. Şimdi içindeyiz. Peki niye düşmeye devam etsin? Finansal koşullar sıkı kalacak, destekleyici maliye ve gelirler politikası devam edecek, yönetilen ve yönlendirilen yani kamunun belirlediği fiyatlarda biz hedef enflasyonu gözeteceğiz. Çok net" bilgilerini paylaştı. "ENFLASYON BU SENE 20'Lİ RAKAMLARDA BİTECEK" Yılsonu enflasyon tahminlerine ilişkin de konuşan Bakan Şimşek, "Son bir yıla baktığımızda dezenflasyon programı uygulanıyor. Son bir yılda enflasyonda 40 puanlık bir düşüş var. Mal enflasyonu mayıs itibarıyla yüzde 28,7 düştü. Temel mallar burada yüzde 20'ye düştü. Enflasyonu yüksek kılan ana faktörlerden biri hizmetlerdir. Kirayı bir kenara bırakırsak, hizmet enflasyonu yüzde 97'den 43'e düştü. Yüzde 25 limitini kaldırdıktan sonra kısa bir süre artış oldu; bu da enflasyonu yukarı çekti. Temel dinamiğe baktığımızda enflasyon yüzde 30'un altında. Son 4 yılında en düşük enflasyonundayız. Düşmeye de devam edecek çünkü finansal koşullar sıkı kalacak, destekleyici maliye ve gelirler politikası devam edecek. Kamunun belirlediği fiyatlarda biz hedef enflasyonu gözeteceğiz. Emtia fiyatları düşük seyrediyor. Arz yönlü tedbirler alıyoruz. Enflasyon bu sene 20'li rakamlarda bitecek. 2026'da refah artışı daha fazla hissedilecek, fiyatlar çok daha yavaş artacak" şeklinde konuştu. "REEL SEKTÖRÜN ÖNÜNDEKİ BELİRSİZLİKLER AZALACAK" Şimşek, reel sektörün 2026'dan itibaren finansmana erişiminde de büyük rahatlama yaşanacağını belirterek, "Çünkü enflasyon düşüyor, düşünce finansmana erişim kolaylaşacak. Reel sektörün önündeki belirsizlikler azalacak" diye konuştu. Şimşek, reel sektörün finansmana erişim konusunda avantaj istediğini belirterek, "Bizim avantaj sağladığımız kesimler var. Belli alanlarda yatırım yapanlara biz bütçe üzerinden birtakım avantajlar sunuyoruz ama kalıcı şekilde makul maliyetli finansmana erişimin tek yolu var, enflasyonu kalıcı şekilde düşürmek. Dolayısıyla reel sektörün 2026'dan itibaren finansmana erişiminde de büyük rahatlama olacak çünkü enflasyon düşüyor, düşünce finansmana erişim kolaylaşacak, reel sektörün önündeki belirsizlikler azalacak. Piyasalarda öngörülebilirlik ciddi şekilde artacak, 2026'da istihdam ve reel gelir artışı kendini güçlü şekilde hissettirecek" diye konuştu. "2026'DA REFAH ARTIŞI DAHA İYİ HİSSEDİLECEK" Reformlarda da sonuç almaya başlayacaklarına işaret eden Şimşek, şu ifadelere yer verdi: "5G'den tutun büyük veri merkezleri yatırımlarına kadar, Türk Telekom'un imtiyaz sözleşmesi kapsamında fiber optik konusundaki yeni seferberlik anlayışına kadar çok önemli başlıklar var. Yapısal dönüşümün de yavaş yavaş meyvelerini alacağız. Bizim amacımız, sürdürülebilir yüksek büyüme, vatandaşımızın refahını artırmak, yaşam standartlarını yükseltmek, elde edilen gelirin adil dağılımını sağlamak. Bu programın özü bu. Programın kısa ve orta vadeli perspektifinde fiyat istikrarını sağlamanız lazım. Bunların kalıcı olması için cari açığı sürdürülebilir düzeyde tutmanız, bütçe disiplinini tekrar sağlamanız lazım. Makro finansal risk unsurlarını ortadan kaldırmanız lazım. Bir bütün olarak bakıldığında 2026, refah artışının daha iyi hissedildiği, fiyatların göreceli olarak çok yavaş arttığı bir yıl olacak. Enflasyonun düşmesi, fiyatların düşmesi demek değildir. Gelecek yıl enflasyon 10'lu rakamlar, bir sonraki yıl tek hane olacak. Bizim hedefimiz sürdürülebilir yüksek büyüme, makro dengesizliklerin giderildiği bir dönem ve kalıcı refah artışı." "TERÖRÜN TÜRKİYE'YE MALİYETİ 1,8 TRİLYON DOLAR OLARAK ÖLÇÜLDÜ" ‘Terörsüz Türkiye' sürecinin ekonomiye etkisine ilişkin de konuşan Şimşek, "Terörün Türkiye'ye maliyeti 1,8 trilyon dolar olarak ölçüldü. Terörsüz Türkiye demek, kardeşliğimizin pekiştiği bir Türkiye demek. Doğu ve Güneydoğu'da yatırımın artmamasının nedeni terördür. Bu bölgeler, terörsüz Türkiye ile yeni büyüme motoru haline gelecek. Terörsüz Türkiye demek, komşularımızla bölgesel entegrasyonun açılması demek. Bölgemizde barış huzur artışı olursa en çok biz faydalanırız. Terörsüz Türkiye ile Türkiye'nin risk primi düşecek" değerlendirmesinde bulundu. "'TERÖRSÜZ TÜRKİYE' DEMEK, KARDEŞLİĞİMİZİN PEKİŞTİĞİ BİR TÜRKİYE DEMEK" Son 2-3 yıl da hesaba katıldığında bu rakamın 2 trilyon dolara ulaştığına dikkati çeken Şimşek, "'Terörsüz Türkiye' demek, kardeşliğimizin pekiştiği bir Türkiye demek. Huzur, refah artışı için çok kritik bir bileşen. Güneydoğu'ya, Doğu Anadolu'ya biz o kadar yüksek teşvikler veriyoruz ama özel sektör hep temkinli durdu. Orada beşeri sermayede eksiklik yok, üniversiteler, genç nüfus var. Altyapı yapmışız, büyük teşvikler veriyoruz. Bu bölgelerde yatırımın çok daha güçlü artmamış olmasının en önemli sebebi terördü. 'Terörsüz Türkiye' demek, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun Türkiye'nin yeni büyüme motoru haline gelmesi demek. Kaynakların terörle mücadele yerine, refah artışına, istihdama, yatırıma gitmesi, kaynak tahsisinin çok daha verimli alanlara gitmesi demek" şeklinde konuştu. "KOMŞULARIMIZIN DURUMU İYİYSE DURUM BİZE DE OLUMLU YANSIR" Şimşek, Türkiye'nin bölge ülkeleriyle de hiçbir sorun yaşamadığını vurgulayarak, "Komşularımızın durumu iyiyse durum bize de olumlu yansır. 'Terörsüz Türkiye' demek, komşularımızla çok daha yapıcı, güçlü ve bölgesel entegrasyonun önünün açılması demek. Bu, Türkiye'nin faydasınadır çünkü imalat sanayisi ve hizmet üretimi açısından hangi faktöre bakarsanız bakın Türkiye, bölgenin en ileri ülkesidir. Bölgemizde barış, huzur ve istikrar artışı olursa en çok biz faydalanırız, turizm, sağlık turizmi, müteahhitlik, mal ihracatı üzerinden... Dolayısıyla 'Terörsüz Türkiye', aslında Türkiye için çok yeni bir dönem. Türkiye'nin risk primi düşecek, algısı değişecek. Terörle demokrasi birlikte yaşamıyor. 'Terörsüz Türkiye' demek, daha kapsayıcı, demokratik standartlar alanında daha ileri bir Türkiye demek. Bu nedenle biz Terörsüz Türkiye'yi çok önemsiyoruz. Ben inanıyorum ki yatırımcılar, yavaş yavaş bu konuyu anlamaya başlayacak. Bölgemizde riskler azalıp istihdam arttıkça 'Terörsüz Türkiye'nin risk primi çok düşük olur" dedi. Yeni yatırımlarda eski yaklaşımların fayda getirmeyeceğini dikkati çeken Şimşek, küresel kapasite fazlası olan alanlara yatırım yapılmaması gerektiğini aktardı. "ÇİFTÇİMİZİN, ESNAFIMIZIN, İHRACATÇIMIZIN YANINDAYIZ" Şu anda kullanıma hazır 114 milyar liralık Kredi Garanti Fonu (KGF) limiti olduğunun bilgisini veren Şimşek, "Bu destekleri, bütçeden, Merkez Bankasından veya Türk Eximbank üzerinden veriyoruz. Geçici yan etkileri tabii ki yaşayacağız. Tarım, yatırım, ihracat gibi birçok alanda kredi sınırlaması yok. Mart ayında ihracatçı KOBİ'lere 50 milyar liralık kredi imkanı sağlayacak KGF imkanını ortaya koyduk. Geçen ay imalatçı KOBİ'lere 30 milyar lira kredi sunacak yeni bir KGF paketi açıkladık. Geçen yıl ihracatçımıza 49 milyar dolarlık düşük faizli kredi kullandırmışız, bunun yüzde 83'ü KOBİ'lere gitmiş. Çiftçimizin, esnafımızın, ihracatçımızın yanındayız" ifadelerini kullandı. "DOĞRUDAN YATIRIMLAR HIZLANACAK" Türkiye'nin yabancı sermaye için de cazibesini koruduğuna dikkati çeken Şimşek, "Türkiye, önemli bir ekonomi, küresel hiçbir firma burayı ihmal edemez. Altyapısı, dünyadaki ülkelerin büyük bir kısmından çok daha iyi. Yıllık üniversite mezunumuz 900 binin üzerinde. Teknik mesleki eğitimden geçen insan sayısı 430 bin. Beşeri sermaye var. Son 100 yılda ortalama yüzde 4,8, son 20 yılda ortalama yüzde 5,5 civarında büyümüşüz, büyük ekonomi, büyüyen ekonomi. Küresel trendleri de ıskalamıyoruz. Bu reformlar, büyük fırsatlar ortaya koyacak. Türkiye'nin toplam borçluluğu çok düşük, yüzde 90 civarı. Terörle mücadelede büyük bir başarı var, terörsüz Türkiye'nin arifesindeyiz. Bu süreçte savunma sanayisinde büyük bir birikim sağladık. Önümüzde büyük fırsatlar var. Türkiye, uzun vadeli yatırımlarda cazip, ben inanıyorum ki doğrudan yatırımlar hızlanacak" diye konuştu.

Bakan Şimşek: "2025 yılında enflasyon düşmeye devam edecek" Haber

Bakan Şimşek: "2025 yılında enflasyon düşmeye devam edecek"

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı İbrahim Ömer Gönül ile birlikte 22 Mayıs Finansal Okuryazarlık Günü programına katıldı. Hazine ve Maliye Bakanlığı ev sahipliğinde gerçekleşen programda, 22 Mayıs 2024'te hayata geçirilen ‘Finansal Okuryazarlık Platformu'ndan yararlananların sayısı, verilen eğitimler ve yapılan işbirliklerine ilişkin bilgi verilerek, finansal okuryazarlığın ekonomideki önemine vurgu yapıldı. "Finansal okuryazarlığın bir kültüre dönüşmesini istiyoruz" Programda konuşan Bakan Şimşek, 22 Mayıs'ın resmi olarak Finansal Okuryazarlık Günü olmasından dolayı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür etti. Şimşek, finansal okuryazarlığın bir günde sınırlı kalmayacak kadar hayati öneme sahip olduğunu söyleyerek, "Bugün farkındalık oluşturmak açısından tabii ki önemli bir gün. Yani bu bilinci görülür kılmak açısından bir günün olması anlamlı. Ama biz aslında yılın tamamına yayılan bir kültüre dönüşmesini istiyoruz. Aslında bence o da yetmez. Bu hayat boyu lazım olan bir beceri" açıklamasında bulundu. "Finansal bilinçli bireylerin çoğunlukta olduğu ülkelerde daha çok tasarruf yapılıyor" Şimşek, finansal okuryazarlığın tasarruf yapmak, yatırım yapmak, borç yönetmek gibi bütün temel konularda birtakım bilgi, beceri ve birikimin olmasının en basit tarifi olduğunu belirterek, "Peki bu beceri ekonomiler açısından neden hayati bir önem taşıyor? Aldığımız bütün kararlar, en ufak karardan emekliliğin planlamasına kadar finans bilgisi ve becerisi çok değerli. Birtakım çalışmalar yapılmış dünyada bu konuda. Bu çalışmalara baktığımız zaman finansal olarak bilinçli bireylerin çoğunlukta olduğu ülkelerde daha çok tasarruf yapıldığını gösteriyor. Yatırım yoluyla ülkedeki sermaye birikimine daha çok katkı oluştuğu görülüyor. Tersi durumlarda, yani finansal okuryazarlığı düşük olduğu ülkelerde ise genelde bir tasarruf açığı problemi var" dedi. "Türkiye'de finansal okuryazarların toplam nüfusa oranı yüzde 24" Şimşek, ‘Standard & Poor's'un küresel finansal okuryazarlık konusunda yaptığı çalışmaya da değinerek, "Orada yayınlanan çalışmaya göre, oradaki verilere göre dünya genelinde her 100 kişiden 33'ü finansal okuryazar iken, Türkiye'de bu sayı yalnızca 24. 2022 yılında yapılmış bu çalışmaya göre Türkiye'de finansal okuryazarların toplam nüfusa oranı yüzde 24. Dolayısıyla dünya ortalamasına göre biz biraz daha burada bir açığa sahibiz" diye konuştu. "Uyguladığımız programla 2025 yılında da enflasyon düşmeye devam edecek" Finansal okuryazarının düşük olmasından dolayı bireylerin istismara ve manipülasyona açık olabileceğini söyleyen Şimşek, bu çerçevede 2024 yılında döviz alımına ilişkin çağrıların olmasına rağmen kendilerinin cari açığın azalacağı bir yıl olacağı, ikinci çeyrekten itibaren enflasyonun düşeceği ve yerel para biriminin değer kazanacağı bir yıl olacağını açıkladıklarını aktardı. Şimşek, yapılan manipülasyonların aksine geçen sene cari açığın milli gelire oran olarak yüzde 1'in altına düştüğünü ve enflasyonun da yüzde 75'lerden yüzde 44 civarına gerilediğini dile getirdi. Enflasyonun düşmeye devam edeceği mesajını da veren Şimşek, "Uyguladığımız programla 2025 yılında da enflasyon düşmeye devam edecek. Biz buna inanıyoruz. Düşüş devam edecek. Bizim en büyük önceliğimiz hayat pahalılığıyla mücadeledir. Yani vatandaşımızın tabii ki alım gücünün artması için enflasyonu düşürmek bizim en büyük önceliğimiz. Bu çerçevede çalışmalarımıza devam edeceğiz. Bu sene de cari açık nispeten düşük kalacak. Geçen sene bile biraz yükselecek ama nispeten düşük kalacak. Petrol fiyatlarının düşmesi bu noktada destekleyecek. Ama tabii mal sattığımız piyasalar, pazarlar, yani küresel ekonomi yavaş büyüdüğü için dış talep de zayıf. Ama ona rağmen cari açık milli gelir oranını yüzde 1,5 civarında öngörüyoruz bu aşamada" değerlendirmesinde bulundu. "Nisan ayı itibarıyla Türkiye'nin toplam elektrik üretiminin yüzde 53'ü yenilenebilir kaynaklardan elde edildi" Şimşek, gelecek dönemde yeşil dönüşümü hızlandıracaklarının da altını çizerek, "Tabii önümüzdeki döneme baktığımız zaman yeşil dönüşümü hızlandırıyoruz. Türkiye giderek daha fazla yenilebilir enerjiden tabii ki ihtiyacını karşılıyor. 2003 yılından itibaren bakarsanız bugüne kadar Türkiye petrol ve doğalgaz ithalatına yaklaşık 1 trilyon dolar ödedi. Ufak bir rakam değil. Yani Türkiye 2000'li yılların başından bu yana 1 trilyon doları petrol, doğalgaz ve türevlerini almak üzere dışarıya aktardı. Şimdi yeşil dönüşümle, yerli ve yenilenebilir enerji imkanlarıyla biz bu tabloyu değiştiriyoruz. Nisan ayı itibarıyla Türkiye'nin toplam elektrik üretiminin yüzde 53'ü yenilenebilir kaynaklardan elde edildi. 2024'ün tamamına bakarsan bu oran yüzde 48" şeklinde konuştu. "ALTIN İTHALATI HARİÇ TÜRKİYE CARİ FAZLA VERDİ" Yeşil dönüşümle beraber Türkiye'nin petrol, doğalgaz ithalat faturasının da düşeceğinin altını çizen Şimşek, şu ifadelere yer verdi: "Gelecekte Türkiye'nin petrol, doğalgaz ithalat faturası düşecek, diş ticaret açık düşecek, cari açık düşecek demektir. Bir taraftan da bir seferberlik anlayışıyla Karadeniz'deki doğalgazı, Güneydoğu Anadolu'da, Gabar'da başta olmak üzere petrol üretiminin hızlandırıyoruz. Bir taraftan da aktif sanayi politikalarıyla Türkiye'nin orta yüksek ve yüksek teknoloji ürünlerini üretmesini sağlamak üzere aktif sanayi politikaları bağlamında programlar uyguluyoruz. HİT-30 gibi, İTAK programları gibi. Bu programların sayesinde de Türkiye'nin dış ticaret açığı yapısal olarak azalacak diye inanıyorum. Belki önümüzdeki birkaç yıl içerisinde cari fazlayı konuşuyor olacağız. Hatta şunu söyleyebilirim size açık bir şekilde, 2024 yılında altın ithalatını bir kenara bırakırsanız, aslında Türkiye bir cari fazla vermiş. Yani ılımlı düzeyde bir büyüme ile çok istisnai olarak altın ithalatı hariç Türkiye fazla verdi. Bu fazla devam ediyor şu anda. Neden altın hariç diyoruz? Çünkü altın bir petrol tercihidir. Yani sanayide kullanılmak üzere veya tüketmek üzere ithal edilen bir ürün değildir." "FİNANSAL EĞİTİMİN GENÇLERLE SINIRLI KALMAMASI GEREKTİĞİNE İNANIYORUZ" Şimşek, bu çerçevede finansal okuryazarların kendi aktardığı veriler dahil tüm verilerin arka planını sorgulamaları gerektiğini dile getirdi. Finansal okuryazarlığın temelinin eğitim olduğunu da kaydeden Şimşek, "O nedenle Milli Eğitim Bakanlığımızla ortak çabalarımız inşallah güçlü sonuç verecek. Aslında her yaşta finansal okuryazarlık eğitimi zaten bir zaruret. O nedenle sadece Milli Eğitim'de değil, sadece üniversitelerimizde değil, birçok kamu kurum ve kuruluşla veya STK ile protokoller imzalanıyor, programlar yapılıyor, çalışmalar sürdürülüyor. Ama dediğim gibi ne kadar erken yaşta bu konularda bir farkındalık oluşturulursa, temel eğitimin parçası olursa tabii ki daha iyi sonuç alma imkanımız var. Finansal eğitimin biz gençlerle sınırlı kalmaması gerektiğine inanıyoruz. Aslında toplumun bütün kesimleri için bir gereklilik" diye konuştu. "TÜRKİYE'NİN FİNANSAL OKURYAZARLIK ORANI YÜKSELECEK" Şimşek, yaklaşık 1 milyon kişinin Finansal Okuryazarlık Platformu üzerinden sertifikalandırıldığını da hatırlatarak, "Herhalde küresel bu yönde yapılacak çalışmalarda Türkiye'nin finansal okuryazarlık oranı yükselmiş olacak. Bu katılımcıların yüzde 41'i kadınlardan, yüzde 42'si de gençlerden oluşuyor. Bu gerçekten çok anlamlı ve kapsayıcı" dedi. "ÜLKE OLARAK FİNANSAL OKURYAZARLIK EKSİKLİĞİNDEN DOLAYI BİR BEDEL ÖDEMEK İSTEMEYİZ" Şimşek, finansal okuryazarlığı bir kez öğretilip unutulan bir bilgi olarak görmediklerini, aksine hayat boyu gelişen ve uygulamayla pekişen bir beceri olarak gördüklerini vurgulayarak, "Finansal okuryazarlık eksikliğinin bireysel refahımızla doğrudan ilişkili olduğunu, ama aynı zamanda ekonomimizin geleceğiyle ilişkiliyle çok yakın görüyoruz. Eğer finansal okuryazarlık yüksekse büyüme potansiyeli yükselten bir faktör olarak, eğer düşük kalırsa potansiyelimizi aşağıya çeken bir faktör olarak görüyoruz. Yani toplum olarak, ülke olarak finansal okuryazarlık eksikliğinden dolayı bir bedel ödemek istemeyiz. O nedenle de bu çabalarımızı hızlandıracağız, geliştireceğiz" ifadelerinin kullandı. Program, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in konuşmasının ardından ‘Finansal Okuryazarlık Geleceğimi Nasıl Şekillendirir' adlı resim ve kompozisyon yarışmasında dereceye girenlere ödüllerinin verilmesiyle son buldu.

Bakan Şimşek’ten o iddialara yanıt: İtibar suikastı başarısız kalacak Haber

Bakan Şimşek’ten o iddialara yanıt: İtibar suikastı başarısız kalacak

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, sosyal medya üzerinden kendisi hakkında yürütülen iddialara ilişkin açıklama yaptı. Bakanlık görevinde olmadığı dönemde (Temmuz 2018-Mayıs 2023) Londra ve Batman’da çekilen fotoğraflar ile Londra’da edinilen 163 metrekarelik bir konut üzerinden “algı operasyonu” yapıldığını ifade eden Bakan Şimşek, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkeleri doğrultusunda kamuoyunu bilgilendirdi. Bakan olmadığım (Temmuz 2018 - Mayıs 2023) dönemde Londra ve Batman'da çekilmiş birkaç fotoğraf ile Londra’da edindiğim 163 metrekarelik konut üzerinden sosyal medyada bir algı operasyonu yürütülmektedir. Şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkeleri doğrultusunda, kamuoyunun doğru…— Mehmet Simsek (@memetsimsek) May 16, 2025 “İHALE KRALI İDDİASI GERÇEK DIŞI” Bakan Şimşek, sosyal medyada “ihale kralı” olarak anılan kişiyle ticari ortaklığı bulunmadığını, bu kişiyle yer aldığı fotoğrafların bakanlık dışı dönemde Londra ve Batman’da çekildiğini belirtti. Ağustos 2021’de İngiltere’de Abdurrahman Reşitoğlu ile yalnızca konut alımı için kurulan şirketin başka bir ticari faaliyeti veya varlığı olmadığını vurgularken, söz konusu konutun, 3 Haziran 2023’te verdiği mal beyanında yer aldığını ifade etti. Birkaç fotoğraf ve bir konut üzerinden ihalelere karışmış gibi gösterilmesini “gerçek dışı” olarak nitelendirerek kınayan Bakan Şimşek, “Bu mesnetsiz iddialar, şahsımı ve başarıyla uyguladığımız programı hedef alan bir itibar suikastı teşebbüsüdür. Bu çabalar başarısız kalmaya mahkumdur. Bu zararların tazmini için her türlü hukuki hakkım saklıdır” ifadelerini kullandı.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Söz Bursa En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.