SON DAKİKA
Hava Durumu

#Millieğitimbakanlığı

Söz Bursa - Millieğitimbakanlığı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Millieğitimbakanlığı haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

MEB'den, LGS sonuçlarına yönelik açıklama Haber

MEB'den, LGS sonuçlarına yönelik açıklama

Milli Eğitim Bakanlığı'ndan (MEB) Liselere Geçiş sistemi (LGS) sınavının sonuçlarına yönelik kamuoyunu yanıltıcı iddialarla ilgili yapılan açıklamada, Gelinen aşamada tüm açıklamalarımıza rağmen kamuoyunu yanıltıcı bu tür iddiaları ortaya atanlar hakkında Bakanlığımızca suç duyurusunda bulunulduğunu da paylaşmak isteriz" denildi. Milli Eğitim Bakanlığı'ndan (MEB) LGS sınav sonuçlarına yönelik kamuoyunu yanıltıcı iddialarla ilgili açıklama yapıldı. MEB açıklamasında, 719 öğrencinin birinci olmasıyla ilgili sınav sürecine yönelik asılsız iddialar ve şaibe imalarının gündeme gelmesi üzerine açıklaması yapılmasının gerekli görüldüğü belirtildi. Açıklamada iddiaların asılsız olduğu ve sınav sürecinin titizlikle yürütüldüğü belirtilerek, şunlar kaydedildi: "Sınava müteakip kamuoyu, ayrıntılı açıklamalarla Bakanlığımızca bilgilendirilmiş olup gelen bütün itirazlar da titizlikle incelenmiştir. Tüm bu açıklamalara rağmen, öğrencilerimizin ve ailelerimizin duygularını istismar ederek çıkar elde eden bazı art niyetli kişiler, ‘Konuştuğum kimi öğrenciler sınav zordu, dedi. Onların zor demesine rağmen tüm soruları doğru yapan 719 öğrenci olamaz.' tezviratı ile kamuoyunu yanıltıcı spekülasyonlarını sürdürüp "Bir ilde soruların tamamına doğru cevap veren 300 öğrenci var." gibi akla mantığa sığmayan hayal mahsulü uydurma söylemlerle bilgi kirliliği oluşturmaya devam ediyorlar Millî Eğitim Bakanlığı olarak altını bir kez daha çizerek belirtmek isteriz ki LGS dâhil bütün sınavların her aşaması büyük bir titizlik ve özenle yürütülmüştür. Öğrencilerimizin, velilerimizin ve öğretmenlerimizin hukukunu ve fedakârlıklarını korumak, Bakanlığımızın en önemli önceliğidir. Gelinen aşamada tüm açıklamalarımıza rağmen kamuoyunu yanıltıcı bu tür iddiaları ortaya atanlar hakkında Bakanlığımızca suç duyurusunda bulunulduğunu da paylaşmak isteriz. Sürece ilişkin olarak öğretmenlerimizin, eğitim çalışanlarımızın ve öğrencilerimizin alın terine ve başarılarına gölge düşürecek yanlış bilgi ve yorumlara itibar edilmemesini önemle rica ediyoruz" ifadeleri kullanıldı.

"Meslektaşlarımızın hukukuna bir aile havasında hep beraber sahip çıkalım" Haber

"Meslektaşlarımızın hukukuna bir aile havasında hep beraber sahip çıkalım"

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Eğitim İş Sendikası, Eğitim-Sen, Türk Eğitim-Sen ve Eğitim Bir-Sen genel başkanları ile Bakanlıkta istişare toplantısı gerçekleştirdi. Toplantının ardından açıklamalarda bulunan Bakan Tekin, öğretmenlere ve eğitimcilere yönelik her türlü şiddeti Türkiye’nin geleceğine ve varlığına yapılan bir saldırı olarak nitelendirdiklerini ifade ederek, "Şiddetle kınıyoruz. Meslektaşlarımıza yapılan bu tür çirkin saldırıların son bulması için tüm gücümüzle mücadele etmeye kararlıyız. Bu konuda bizzat Cumhurbaşkanımız sürecin sonuna kadar takipçisi olmamız konusunda bizleri talimatlandırdı. Bakanlık olarak bizler de bu tür olaylarla ilgili yargı süreçlerine bizzat müdahil olup, takip etmek üzere alabileceğimiz bütün tedbirleri alıp, her türlü adım atmaya kararlıyız. Bu süreçte bize destek olan emniyet mensuplarımıza ve yargı mensuplarımıza huzurlarınızda teşekkür etmek istiyorum. Bir eğitimci, bir baba ve bir vatandaş olarak öğretmenlerimizin ve öğrencilerimizin güven içinde eğitim görebilmeleri, öğretebilmeleri için gereken her şeyi yapma konusunda kararlıyız. Öğretmenlerimize yönelecek hiçbir baskı ve şiddeti asla kabul etmeyeceğimizi, öğretmenlerimizi asla kimseye ezdirmeyeceğimizi buradan bir kez daha tüm Türkiye ile paylaşmak istiyoruz" diye konuştu. "Meslektaşlarımızın hukukuna bir aile havasında hep beraber sahip çıkalım" "Bu acı olay, eğitim camiası olarak üzerinde sürekli düşündüğümüz ve derinlemesine mücadele ettiğimiz bir konu olan eğitimde şiddetin kökünü kazıma çabamızın ne kadar hayati olduğunu bir kez daha gösterdi" ifadesini kullanan Bakan Tekin, şunları aktardı: "Bu sorun ve bu soruna çözüm üretmek topyekûn ve kararlı bir mücadele ile mümkündür. Öncelikle şunun altını çizmek istiyorum. Bizler bu konuda alınması gereken bütün tedbirleri bugüne kadar almaya çalıştık, bugün alıyoruz, bugünden sonra da almaya devam edeceğiz. Ancak bu konuda velilerimizden, sivil toplum örgütlerinden, kamu kurumlarından ve kısacası tüm paydaşlarımızdan bize destek olmalarını, kendi sorumluluklarını daha özenli bir biçimde yerine getirmelerini özellikle istirham ediyoruz. Bu kapsamda bize öğretmen başta olmak üzere ailesine, topluma ve milletine saygıyı emreden geleneğimizi ve değerlerimizi eğitim öğretim süreçlerinin içinde daha belirgin bir biçimde yer vermeyi önemsiyoruz. Öğretmen arkadaşlarımızdan da bir beklentim var. Aramızdaki her türlü fikir ayrılıklarını, düşünce ayrılıklarını, yaşam tarzı farklılıklarını bir tarafa bırakarak mesleğimizin onuruna ve meslektaşlarımızın hukukuna 1 milyondan fazla mensubu bulunan bir aile havasında hep beraber sahip çıkalım." Bakan Tekin, Öğretmenlik Meslek Kanunu'na ilişkin de, "Hepinizin bildiği gibi Öğretmenlik Meslek Kanunu Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildikten sonra Bakanlığımız kanun süreciyle ilgili yeni bir hazırlık aşaması başlattı. Bu süreç devam ediyor. Hazırladığımız Öğretmenlik Meslek Kanunu içerisinde öğretmenlere ve eğitim çalışanlarına yönelik şiddet içeren fiillerle ilgili olarak şu hükümlere de taslakta yer verdik. Bu türden fiillere karşılık ceza kanunlarında öngörülen cezaların yüzde 50 oranında artırımlı olarak verilmesini teklif ettik. Bu fiilleri işleyenlerin hapis cezalarının ertelenmesinin engellenmesini talep ettik. Bu fiillerin doğrudan tutuklanma sebebi sayılarak, bu fiilleri işleyenlerin tutuksuz yargılanmasının yolunun kapatılmasını talep ettik. Bir de kanun metninde özel öğretim kurumlarında görev yapan öğretmen ve diğer eğitim çalışanlarının da görevleri sebebiyle kendilerine karşı işlenen suçlar bakımından kamu görevlisi sayılmalarını teklif ettik. Hazırladığımız taslak metin önümüzdeki günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin onayına gelecek. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde milletvekillerimizin de siyasi parti ayırt etmeksizin hepsinin bu sürece sahip çıkacağından eminim" dedi. Bu süreçte öğretmenlerin yanlarında olacaklarını vurgulayan Tekin, "Onların sorunlarına kulak vermek, onların sesi olmak bizim en önemli görevimiz olacak. Onlara yönelik şiddeti asla ve asla kabul etmediğimizi, etmeyeceğimizi her ortamda dile getireceğiz. Bu minvalde çalışmalarımızı devam ettireceğiz" dedi. "Başka tür şiddet olayları açısından hedef gösterilme riski bulunduğundan hassasiyetle yaklaşılmalı" Basın mensuplarına bu konuda duyarlılığı arttırma çabalarından dolayı teşekkür eden Bakan Tekin, "Şiddete uğrayan arkadaşlarımızla ilgili olarak bu konuda farkındalığı arttırmak, duyarlılığı arttırmak yönündeki çabalarınızdan dolayı sizlere teşekkür ediyorum. Ancak bu süreçte bazı öğretmen arkadaşlarımızın yayınlanan görüntülerden kişisel hak ve hukuklarının ihlal edildiğinden veyahut başka tür şiddet olayları açısından hedef gösterilme riski bulunduğundan dolayı bu konudaki görüntülerde ve haberlerde biraz daha bu konuya hassasiyetle yaklaşılmasını özellikle istirham ediyorum. Bu konuda sizin yapacağınız yayınların, oluşturacağınız medya havasının bizim açımızdan çok önemli olduğunu ve bu anlamdaki desteklerinizi her daim beklediğimizi bir kez daha ifade ediyorum. Destekleriniz için teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu. Bakan Tekin’e basın açıklaması sırasında Türk Eğitim-Sen ve Eğitim Bir-Sen genel başkanları da eşlik ederken, Eğitim İş Sendikası ve Eğitim-Sen genel başkanları ise basın açıklamasına katılmadı. "Ayrım yapmaksızın meseleyi ortak meselemiz olarak görürüz" Bakan Tekin’in açıklamalarının ardından konuşan Eğitim Bir-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, yapılan daveti önemli ve kıymetli bulduklarını belirterek, "Söz konusu eğitimcinin, eğitim çalışanlarının canı, kamu görevlilerinin canı burada hiçbir ayrılık konusu gözetmez ve bu konuda ortak hareketi son derece önemli buluruz. Meslek kanunu tartışması geçen dönem yapıldığında biz meslek kanununda şiddete ilişkin düzenlemeyi ısrarla istemiş, bunun da fikri takibini yapmış, Genel Kurul aşamasında da elimizden gelen tüm gayreti göstermiştik ama bunda muvaffak olamadık. O günden bugüne cereyan eden hadiselerin de hepsinde tepkimizi, tavrımızı ortaya koyduğumuz gibi bu anlamda acıda ailelerin, yaralı arkadaşlarımızın yanında olmayı bir görev addettik. Biz eğitim çalışanlarının örgütlendiği bir yapıyız. Bu konuda hiçbir eğitim çalışanı ayrım yapmaksızın meseleyi ortak meselemiz olarak görürüz" dedi. "Bir daha böyle elim hadiselerin yaşanmasına engel olacak tedbirler hayata geçirilir diye düşünüyorum" Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan ise, eğitimcilere yönelik şiddetin son olmasını arzu ettiklerini söyleyerek, "Öğretmenlik Meslek Kanunu içerisinde eğitim çalışanlarına yönelik şiddeti önleyici tedbirlerin bir an önce yapılacağı haberini memnuniyetle karşıladık. Meclis aşamasında süreç inşallah inkıtaaya uğramaz. Bir daha böyle elim hadiselerin yaşanmasına engel olacak tedbirler hayata geçirilir diye düşüyorum" ifadesini kullandı.

"Hazine ve Maliye Bakanlığımızla 20 bin öğretmen ataması konusunda uzlaştık" Haber

"Hazine ve Maliye Bakanlığımızla 20 bin öğretmen ataması konusunda uzlaştık"

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, öğretmen atamalarına ilişkin Bakanlık binasında açıklamalarda bulundu. Dün Cumhurbaşkanlığı Kabinesi sonrasında Hazine ve Maliye Bakanı ile ilgili ekonomi kurmaylarıyla son bir görüşme yaptıklarını belirten Bakan Tekin, "Ardından da elde edilen rakama göre Personel Genel Müdürlüğümüz branş dağılımlarına ilişkin simülasyonlarını yaptılar. Milli Eğitim Bakanı olarak genç öğretmen arkadaşlarımızın heyecanını, bu heyecanı duyan arkadaşlarımızı mümkün olan sayıda aramıza dahil etmek için ciddi çabalar sarf ettik. Son 4 yılda tüm dünyada ekonomik, sosyal hayatı alt üst eden, edilmeyen gelişmeler yaşandı. Pandemi ile başlayan süreçte hem Türkiye’de hem dünyada ekonomi ciddi şekilde daraldı. Ardından ‘asrın felaketi’ dediğimiz süreci yaşadık. İçinde bulunduğumuz konjonktürde Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla bahsettiğim parametreler ışığında Hazine ve Maliye Bakanlığımızla 20 bin öğretmen ataması konusunda uzlaştık. Öğretmen adayı arkadaşlarımıza hayırlı olsun" diye konuştu. En çok atama yapılacak 5 alan Personel Genel Müdürlüğünün rakamlar üzerine branş dağılımları ile ilgili çalışmalarını yürüttüğünü belirten Bakan Tekin, "Milli Eğitim Bakanı olarak ‘şu branş önemlidir, şu branş önemsizdir’ gibi bir bakış açım yok. Atama alanlarına seçilen 130’a yakın branşın tamamı benim için eşit önemdedir. Branş isimlerini kapatarak ihtiyaçlar doğrultusunda alım yapılmasını istedik. En çok yapmayı planladığımız 5 alan: sınıf öğretmenliği için 3 bin 263, özel eğitim öğretmenliği için 2 bin 499, rehberlik bin 597, din kültürü ve ahlak bilgisi bin 594, İngilizce 968" bilgisini paylaştı. Atamalarda yüzde 50 KPSS, yüzde 50 mülakat puanı esas alınacak "Öğretmen atamalarında deneme tarzı bir mülakatın gerekli olduğunu dile getirmiştim" diye konuşan Milli Eğitim Bakanı Tekin, şunları aktardı: "Süreçle ilgili olarak adalet kaygısı, güven kaygısı güden bütün arkadaşlarımızı bu konuda aldığımız tedbirleri bir kez okumaya davet ediyorum. Tedbirler çerçevesinde hiçbir arkadaşımızın hakkını yenmediği bir süreç yürüteceğiz. KPSS skorunun yüzde 50’si ve mülakatların yüzde 50’si alınarak hesap edilecek bir atama puanı üzerinden sürecin yürütülmesine ilişkin de yönetmelik değişikliğimizi yayımlanmak üzere Resmî Gazete’ye göndereceğiz. 20 Mayıs günü başvuru takvimi açıldığında öğretmen adayı arkadaşlarımıza sürecin kalan kısmıyla ilgili olarak da bilgi vermiş olacağız." "63 bin 108 görüş bize ulaştırılmış" Yeni müfredat taslağına ilişkin de bilgi veren Bakan Tekin, "Yeni programımızı askıya çıkarmıştık, bir haftalık süre vermiştik. Devamında da bu konuda bize katkı, destek, öneri, teklif sunacak arkadaşlara açığız. Süre kısıtını uzatabiliriz. Cuma günü süreç dolmasına rağmen yoğun bir öneri talebi geldiği için uzatmıştık. Bu hafta sonu cuma günü mesai saati bitimine kadar bu konudaki ekranımızı açık tutacağız. 26 Nisan’dan itibaren programlarımız 1 milyon 542 bin defa indirilmiş. Ayrıca 63 bin 108 görüş bize ulaştırılmış. Çok büyük bir katılımın olduğunu söylemek lazım" dedi.

Tarih eğitiminde köklü değişiklik Haber

Tarih eğitiminde köklü değişiklik

Yeni müfredatla birlikte, liselerde haftada iki ders saati olarak okutulan tarih dersi programında, insanı ve onun faaliyetlerini "geçmiş-bugün-gelecek" bağlamında anlamlandırabilmek için gerekli bilgi, beceri ve değerlerle donanmış "tarih okuryazarı" bireyler yetiştirmek amaçlandı. Bunların yanı sıra tarih dersi aracılığıyla öğrencilerin Türk milletinin insanlığa katkılarına dair kanıtlar göstermeleri, Türk tarihini ve kültürünü oluşturan temel öge ve süreçleri açıklamaları, millî kimliğin oluşum sürecini çözümlemeleri, medeniyetin dayandığı millî ve manevi değerleri davranışlarına yansıtmaları ve insanlığın ortak mirasının korunmasında ve yaşatılmasında duyarlılık göstermeleri hedeflendi. Lise 12. sınıflardaki T.C. inkılap tarihi ve Atatürkçülük dersi öğretim programının temel amacı, Türk milletinin yakın tarihte gösterdiği millî birlik, beraberlik ve dayanışmayı kavrayarak Türk inkılabının ruhunu ve amaçlarını geliştirecek bilgi, beceri ve değerlere sahip bireyler yetiştirmek olarak yer aldı. Ders aracılığıyla öğrencilerin Atatürk'ün kişilik özelliklerini ve yeteneklerini örnek almaları, Atatürk'ün ve Türk milletinin insanlığa katkılarına dair kanıtlar göstermeleri, Millî Mücadele'nin ve Türk inkılabının anlamını ve önemini yorumlamaları, Türk modernleşmesi ile Atatürk ilke ve inkılapları arasındaki ilişkiyi çözümlemeleri, Türkiye'nin jeopolitik önemini bölgesel ve küresel etkileri açısından değerlendirmeleri hedeflendi. "TARİHSEL ANALİZ VE YORUM" BECERİLERİ DE GELİŞTİRİLECEK Tarih dersi ile T.C. inkılap tarihi ve Atatürkçülük dersi öğretim programının geliştirilme sürecinde köklü bir anlayış değişikliğine gidildi. Milli Eğitim Bakanlığı'nın resmi internet sitesinde yer alan habere göre programlarda bireyin hem kendi yaşamıyla hem de içinde yaşadığı toplumla ilişkisini dikkate alan bir yapı oluşturuldu. Beceri temelli tarih öğretimi kapsamında zamanı algılama ve kronolojik düşünme, kanıta dayalı sorgulama ve araştırma, tarihsel empati, değişim ve sürekliliği algılama ile tarihsel analiz ve yoruma yer verildi. "SOSYAL TARİH" YENİ MÜFREDATTA Beceri temelli öğretimin etkili bir şekilde gerçekleştirilebilmesi adına öğretim programlarında sadeleştirmeye gidildi. Siyasi ve askerî tarih konularının yanı sıra "insanı" öne çıkaran sosyal tarih konuları da içeriğe dâhil edildi. Böylece öğrencilerin tarihte insan faktörünü ve sosyal tarih çalışmalarının önemini kavramaları, tarihte meydana gelen kültür ve medeniyete ilişkin konuların yanı sıra afet, salgın ve göç gibi sosyal hayata dair konuları öğrenmeleri, bugünün dünyasının köklerinin geçmişte olduğunu öğrenirken diğer yandan tarihsel olayların geleceği inşa ettiğinin farkına vararak geçmiş, günümüz ve gelecek arasında köprü kurmaları hedeflendi. "DİJİTAL TARİH" YAKLAŞIMI GELDİ Tarih dersi ile T.C. inkılap tarihi ve Atatürkçülük dersi öğretim programlarının geliştirilme sürecinde dikkate alınan unsurlardan biri, güncel teknolojik ve bilimsel gelişmeler oldu. Programlarda "dijital tarih" yaklaşımına yer verildi, yapılan araştırmalar sonucunda ortaya çıkan yeni tarihsel bilgi ve bulgular da içeriğe yansıtıldı. Öte yandan, öğretme-öğrenme uygulamalarında çevrim içi ortamların kullanımına da önem verildi. Öğretme-öğrenme ile ölçme ve değerlendirme etkinliklerinin kurgulanmasında tarih eğitimine yönelik güncel araştırmaların ortaya koyduğu birikim dikkate alındı. Buna ek olarak örnek olay ve metinler üzerinden konularla değerler ilişkilendirildi, özellikle Türk-İslam medeniyetinin temel referansları olan milli ve manevi değerlerin uygulamalı olarak verilmesi de yer aldı. "TEMATİK YAKLAŞIM" VE "EŞ ZAMANLI BAKIŞ AÇISI" Tarih ve T.C. inkılap tarihi ve Atatürkçülük derslerinin öğretim programları sosyal bilimlerin bakış açısı ve disiplinler arası bir anlayış ile hazırlandı. Programın içeriği oluşturulurken coğrafya, ekonomi, felsefe, hukuk, siyaset bilimi ve sosyoloji gibi disiplinlerden yararlanıldı. Öte yandan, programlarda tarih konuları belirlenirken tematik yaklaşım benimsendi, tema içeriklerinin oluşturulmasında ise kronoloji esas alındı. Ayrıca öğrenme hedeflerinin öğretme-öğrenme uygulamaları bölümü yapılandırılırken uygun olan içerikler eş zamanlı bir bakış açısıyla ele alındı. Tarihin dönemsel gelişimi esas alınarak önemli kırılma noktaları belirlendi ve içerik buna göre yapılandırıldı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.