SON DAKİKA
Hava Durumu

#Müfredat

Söz Bursa - Müfredat haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Müfredat haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Tekin'den müfredat açıklaması Haber

Tekin'den müfredat açıklaması

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, müfredat değişikliğine ilişkin, “Biz çocuklarımızın Harezmi Modeli'nde olduğu gibi okulda öğrendikleri teorik bilgileri pratik hayata geçirebilmeleri, beceriye dönüştürebilmeleri için müfredatı değiştirdik. Çocuklarımızın üzerindeki bilgi yükünü, okullarımızdaki müfredatın ağırlığını yüzde 35'in üzerinde azaltmak için müfredatımızı değiştirdik” dedi. Milli Eğitim Bakanlığı'nın çocukların teorik bilgilerini pratiğe dönüştürmesi için organize ettiği Harezmi Eğitim Modeli Şenliği, Sultangazi'de de gerçekleştirildi. Sultangazi Belediyesi'nin ev sahipliğinde gerçekleşen şenlikte ilçedeki 71 okulda 140 ekiple uygulanan Harezmi Eğitim Modeli projeleri sergilendi. “Çocuklarımızın okulla bilgi yüklenen kişilerin olmasını değil, öğrendiklerini hayata geçirebilecekleri ortamlar oluşsun” Programa katılan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, “Biz çocuklarımızın Harezmi Modeli'nde olduğu gibi okulda öğrendikleri teorik bilgileri pratik hayata geçirebilmeleri, beceriye dönüştürebilmeleri için müfredatı değiştirdik. İtiraz edenler buna mı itiraz etmiş anlamış değilim. Biz diyoruz ki, çocuklarımız Türkçe'yi, ana dilini güzelce kullansın. Bunu uygulayarak göstersin diyoruz, geleceğin yazarları olsun. Buna mı itiraz ediyorlar, anlamış değilim. Müfredat değişiklikleri ile yapmak istediklerimiz işte budur. Çocuklarımızın okulla bilgi yüklenen kişiler olmasını değil, öğrendiklerini hayata geçirebilecekleri ortamlar oluşsun. Öğrendiklerini beceriye dönüştürebilecekleri şeyler oluşsun diye şu ortamı oluşturalım diye müfredatlarımızı değiştirdik. Çocuklarımızın üzerine şu ortamlara zaman bırakmayacak bilgi yükünü alalım diye müfredatlarımızı değiştirdik” dedi. Müfredat değişikliği ile ilgili gelen eleştirilere değinen Bakan Tekin, “Çocuklarımızın üzerindeki bilgi yükünü, okullarımızdaki müfredatın ağırlığını yüzde 35'in üzerinde azaltmak için müfredatımızı değiştirdik. Uluslararası raporlarda çağdaş dünyanın verilerinde bize yöneltilen eleştirileri ortadan kaldırabilmek, sizin müfredatınız çok ağır, sizin müfredatınız sadece bilgi odaklı, beceriye dönük değil eleştirilerini ortadan kaldırmak için müfredatımızı değiştirdik. Çocuklarımız, geleceğe, geleceğin Türkiye'sine, toplumuna, milletine, bayrağına faydalı olabilmek için değerlerine sahip çıkabilsin diye müfredatımızı değiştirdik. Bu değişikliğin sonuçları böyle olacak” şeklinde konuştu. "Önümüzdeki yıl 76 bin okulumuzun tamamında Geleceğin Yazarları Projesi hayata geçsin istiyoruz" Velilere seslenen Bakan Tekin, “Artık çocuklarımız okullara daha severek gidecekler, okullarda öğrendikleri bilgileri hayata geçirebilecekler. Bugün burada Harezmi Modeli için 71 okulumuz var. İnanıyorum ki müfredatımız hayata geçtikten sonra 76 bin okulumuzun şurada tamamı bu şekilde sahip çıkacaklar. Bugün Geleceğin Yazanları Projesi'ne Sultangazi'de 21 okulumuz dahil olmuş. Biz istiyoruz ki önümüzdeki yıl 76 bin okulumuzun tamamında Geleceğin Yazarları Projesi hayata geçsin. Çocuklarımız, hayatlarının çok az bir kısmını bizimle okullarda geçiriyorlar. Asıl büyük kısmını sizlerle yani aileleriyle geçiriyorlar. Siz çocuklarımızın okuldaki gayretlerine, öğretmenlerimizin okulda sizin çocuklarınız için yaptıkları fedakarlıklara biraz destek olursanız, çok güzel bir tablo ortaya çıkacak. O yüzden ben velilerimize de özellikle alkış istiyorum, onlara da teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

Tarih eğitiminde köklü değişiklik Haber

Tarih eğitiminde köklü değişiklik

Yeni müfredatla birlikte, liselerde haftada iki ders saati olarak okutulan tarih dersi programında, insanı ve onun faaliyetlerini "geçmiş-bugün-gelecek" bağlamında anlamlandırabilmek için gerekli bilgi, beceri ve değerlerle donanmış "tarih okuryazarı" bireyler yetiştirmek amaçlandı. Bunların yanı sıra tarih dersi aracılığıyla öğrencilerin Türk milletinin insanlığa katkılarına dair kanıtlar göstermeleri, Türk tarihini ve kültürünü oluşturan temel öge ve süreçleri açıklamaları, millî kimliğin oluşum sürecini çözümlemeleri, medeniyetin dayandığı millî ve manevi değerleri davranışlarına yansıtmaları ve insanlığın ortak mirasının korunmasında ve yaşatılmasında duyarlılık göstermeleri hedeflendi. Lise 12. sınıflardaki T.C. inkılap tarihi ve Atatürkçülük dersi öğretim programının temel amacı, Türk milletinin yakın tarihte gösterdiği millî birlik, beraberlik ve dayanışmayı kavrayarak Türk inkılabının ruhunu ve amaçlarını geliştirecek bilgi, beceri ve değerlere sahip bireyler yetiştirmek olarak yer aldı. Ders aracılığıyla öğrencilerin Atatürk'ün kişilik özelliklerini ve yeteneklerini örnek almaları, Atatürk'ün ve Türk milletinin insanlığa katkılarına dair kanıtlar göstermeleri, Millî Mücadele'nin ve Türk inkılabının anlamını ve önemini yorumlamaları, Türk modernleşmesi ile Atatürk ilke ve inkılapları arasındaki ilişkiyi çözümlemeleri, Türkiye'nin jeopolitik önemini bölgesel ve küresel etkileri açısından değerlendirmeleri hedeflendi. "TARİHSEL ANALİZ VE YORUM" BECERİLERİ DE GELİŞTİRİLECEK Tarih dersi ile T.C. inkılap tarihi ve Atatürkçülük dersi öğretim programının geliştirilme sürecinde köklü bir anlayış değişikliğine gidildi. Milli Eğitim Bakanlığı'nın resmi internet sitesinde yer alan habere göre programlarda bireyin hem kendi yaşamıyla hem de içinde yaşadığı toplumla ilişkisini dikkate alan bir yapı oluşturuldu. Beceri temelli tarih öğretimi kapsamında zamanı algılama ve kronolojik düşünme, kanıta dayalı sorgulama ve araştırma, tarihsel empati, değişim ve sürekliliği algılama ile tarihsel analiz ve yoruma yer verildi. "SOSYAL TARİH" YENİ MÜFREDATTA Beceri temelli öğretimin etkili bir şekilde gerçekleştirilebilmesi adına öğretim programlarında sadeleştirmeye gidildi. Siyasi ve askerî tarih konularının yanı sıra "insanı" öne çıkaran sosyal tarih konuları da içeriğe dâhil edildi. Böylece öğrencilerin tarihte insan faktörünü ve sosyal tarih çalışmalarının önemini kavramaları, tarihte meydana gelen kültür ve medeniyete ilişkin konuların yanı sıra afet, salgın ve göç gibi sosyal hayata dair konuları öğrenmeleri, bugünün dünyasının köklerinin geçmişte olduğunu öğrenirken diğer yandan tarihsel olayların geleceği inşa ettiğinin farkına vararak geçmiş, günümüz ve gelecek arasında köprü kurmaları hedeflendi. "DİJİTAL TARİH" YAKLAŞIMI GELDİ Tarih dersi ile T.C. inkılap tarihi ve Atatürkçülük dersi öğretim programlarının geliştirilme sürecinde dikkate alınan unsurlardan biri, güncel teknolojik ve bilimsel gelişmeler oldu. Programlarda "dijital tarih" yaklaşımına yer verildi, yapılan araştırmalar sonucunda ortaya çıkan yeni tarihsel bilgi ve bulgular da içeriğe yansıtıldı. Öte yandan, öğretme-öğrenme uygulamalarında çevrim içi ortamların kullanımına da önem verildi. Öğretme-öğrenme ile ölçme ve değerlendirme etkinliklerinin kurgulanmasında tarih eğitimine yönelik güncel araştırmaların ortaya koyduğu birikim dikkate alındı. Buna ek olarak örnek olay ve metinler üzerinden konularla değerler ilişkilendirildi, özellikle Türk-İslam medeniyetinin temel referansları olan milli ve manevi değerlerin uygulamalı olarak verilmesi de yer aldı. "TEMATİK YAKLAŞIM" VE "EŞ ZAMANLI BAKIŞ AÇISI" Tarih ve T.C. inkılap tarihi ve Atatürkçülük derslerinin öğretim programları sosyal bilimlerin bakış açısı ve disiplinler arası bir anlayış ile hazırlandı. Programın içeriği oluşturulurken coğrafya, ekonomi, felsefe, hukuk, siyaset bilimi ve sosyoloji gibi disiplinlerden yararlanıldı. Öte yandan, programlarda tarih konuları belirlenirken tematik yaklaşım benimsendi, tema içeriklerinin oluşturulmasında ise kronoloji esas alındı. Ayrıca öğrenme hedeflerinin öğretme-öğrenme uygulamaları bölümü yapılandırılırken uygun olan içerikler eş zamanlı bir bakış açısıyla ele alındı. Tarihin dönemsel gelişimi esas alınarak önemli kırılma noktaları belirlendi ve içerik buna göre yapılandırıldı.

Sosyal Bilgiler'de köklü değişiklik Haber

Sosyal Bilgiler'de köklü değişiklik

Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'nde, öğretim programları ortak metninde yer alan bilgilere göre sosyal bilimlerde yerli ve yabancı literatür, alanın kendine özgü yapısı ve çağın gereklilikleri göz önünde bulundurularak 21. yüzyıl becerileriyle güçlü ilişkileri olan 17 alan becerisi belirlendi. Bunlar, "zamanı algılama ve kronolojik düşünme", "kanıta dayalı sorgulama ve araştırma", "tarihsel empati", "değişim ve sürekliliği algılama", "sosyal katılım", "girişimcilik", "mekansal düşünme", "coğrafi sorgulama", "coğrafi gözlem ve saha çalışması", "harita", "tablo, grafik, şekil ve diyagram", "mantıksal muhakeme", "felsefi sorgulama", "felsefi muhakeme", "felsefi düşünce ortaya koyma", "eleştirel sosyolojik düşünme", "tarihsel sorun analizi ve karar verme" becerileri olarak sıralandı. Sosyal bilgiler dersi yeni öğretim programının geliştirilme sürecinde köklü bir anlayış değişikliğine gidildi. Öğretim programında öğrencilerin ihtiyaç duyabilecekleri bilgiler uygun zihinsel becerilerle bütünleştirildi, bilgi ve becerinin bir arada yansıtıldığı öğrenme hedefi olarak şekillendirildi. Program, bireye toplumsal konularda ihtiyaç duyduğu becerileri kazandırmak amacıyla, sosyal bilimlerin bakış açısı ve disiplinler arası bir anlayışla beceri örgüsü temelli öğretim programı modeline uygun bir şekilde tasarlandı.   Programda yer alan konularda yatayda ve dikeyde bütünlük sağlandı. Yatayda yer alan konular öğrencinin yaşadığı çevre, yaşadığı il, ülke ve küresel bağlamda ele alınırken dikeyde ilkokul düzeyinde hayat bilgisi, insan hakları ve vatandaşlık; ortaöğretimde ise tarih ve coğrafya dersleriyle bütünlük sağlandı. Bu bütünlük sağlanırken konu tekrarından kaçınıldı ve uygun becerilerle birleştirilerek öğrenme hedefleri oluşturuldu.   DEĞİŞİKLİKLER Sosyal bilgiler müfredatına "teknoloji ve sosyal bilimler" teması eklendi. Böylelikle teknoloji kavramı yalnızca sosyal bilimler ve toplumsal yaşamla ilişkisi bağlamında ele alındı. Ulaşım ve iletişim teknolojilerindeki gelişmelerin kültürel etkileşimdeki rolü, vatandaşlık haklarının kullanımında dijitalleşme ve teknolojik gelişmelerin etkileri gibi konular üzerinde duruldu.   "Üretim, dağıtım, tüketim" teması yerine öğrencinin bir ürünün üretim, dağıtım ve tüketim süreçlerini sebep sonuç bağlamında incelemesinin önemli olduğu düşüncesinden yola çıkılarak "hayatımızdaki ekonomi" teması eklendi.   "Ortak Mirasımız" öğrenme alanında oyun ve oyuncak tarihi, aile tarihi, ortak kültürel mirasımız, Anadolu'nun ilk yerleşim yerlerindeki sosyal yaşam, Mezopotamya ve Anadolu medeniyetlerinin ortak kültürel mirasa katkıları üzerinde duruldu.   OSMANLI DEVLETİ'NİN BİR CİHAN DEVLETİ OLMASINDAKİ POLİTİKALAR MÜFREDATTA Türkistan coğrafyasında kurulan ilk Türk devletlerinin medeniyete katkılarına, İslamiyet'in kabulüyle Türk sosyal ve kültürel hayatında yaşanan değişimlere, Anadolu'nun Türkleşmesi ve İslamlaşması sürecine, Osmanlı Devleti'nin bir cihan devleti hâline gelmesinde etkili olan politikalara, değişen dünya dengeleri karşısında Osmanlı Devleti'nin uygulamaya koyduğu yeniliklere ve Osmanlı kültür ve medeniyetine değinildi.

Yeni müfredatta matematik dersi için yapılacak değişiklikler belli oldu Haber

Yeni müfredatta matematik dersi için yapılacak değişiklikler belli oldu

MEB, matematik derslerinde ’Algoritma-Bilişim’in ön planda tutulacağı müfredat değişikliğini internet sitesi üzerinden yapılan yazılı açıklama ile duyurdu. MEB kamuoyunun görüşüne sunulan Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli kapsamında hazırlanan yeni müfredat taslağında, matematik ve algoritma-bilişim ilişkisi matematik öğrenme ve öğretme süreçlerine hizmet edecek şekilde kurgulandı. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nde, matematik alan becerileri ilkokul, ortaokul ve lise düzeyini kapsayan ve süreç bileşenleri ile modellenebilen beceriler dikkate alınarak belirlendi. Yeni müfredatta yer verilen 5 matematik alan becerisi, "matematiksel muhakeme", "matematiksel problem çözme", "matematiksel temsil", "veri ile çalışma" ve "veriye dayalı karar verme", "matematiksel araç ve teknoloji ile çalışma" olarak planlandı. Matematik dersi öğretim programları hazırlık sürecinde ilkokul, ortaokul ve lise komisyonları Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin bütüncül yapısı gereğince birlikte çalıştı. Öncelikle "sayılar", "geometri" ve "istatistik ve olasılık" konularının ilkokuldan liseye kadar ilişkisel ve tutarlı bir biçimde nasıl yerleştirilmesi gerektiğine odaklanıldı. Sonrasında komisyonlar yatayda çalışarak düzeyin matematik öğrenme hedeflerine ilişkin içerikleri belirledi ve bu içeriklere ilişkin tema düzenlerini oluşturdu. Bu sayede, örneğin ortaokul matematik dersi öğretim programında işlemsel yönüyle öğrencileri zorlayıcı içerikler ortaöğretime taşındı ve bu sayede ortaokul düzeyinde daha kavramsal ilişkilere yer verildi, disiplinler arası ilişkileri destekleyecek içerik ve yaklaşımlar daha çok ön planda tutuldu. Yapılan yazılı açıklamada, ilkokul, ortaokul ve lise müfredatına dair değişiklikler, ayrıca limit ve türevin kapsamlı bir şekilde işleneceği belirtilerek şu ifadeler yer aldı: "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli çerçevesinde yeni hazırlanan ilkokul matematik müfredatında, öğrenme hedefleri tahmin, zihinden işlem ve prosedür şeklinde devam eden öğrencinin matematiksel muhakeme gücünü ve düşünme becerilerini öğretme-öğrenme uygulamalarını öne çıkaran bir aşamayla verildi. Daha önceki programlarda ayrı ele alınan 4 işlemden, toplama çıkarma bir arada toplamsal durumu vermek; çarpma ve bölme bir arada çarpımsal durumu vermek için ilişkisel olarak verildi. Mevcut öğretim programında sezgisel karşılaştırma toplama ve çıkarma işleminden sonra verilirken yeni öğretim programında sezgisel karşılaştırma 4 işlemden önce verilerek öğrenenlerin 4 işlem becerileri ile alakalı öğrenme hedefleri arasında köprü kurmaları sağlandı. Ayrıca yeni program çocuklardaki sayı hissi ve sayı kavramının gelişimi dikkate alınarak tasarlandı. Yeni öğretim programının öğrenme hedefleri, ilkokul öğrencilerinin geometrik düşünce düzeylerinin görsel düzeyde olmasından dolayı buna göre yapılandırıldı. Bu kapsamda gelişimsel süreç dikkate alınarak parça-bütün ilişkisi ön plana çıkarıldı ve öğrencilere farklı nesne modelleri ile nesnelerin geometrisinin kavratılması amaçlandı. Öğretme öğrenme süreci daha somut bir yapıda ilerletildi ve öğrencilerin algılayabildikleri geometrik cisimlerden yola çıkılarak şekillerin anlamlandırılması hedeflendi. Veriye dayalı araştırma temasında bilim ve teknolojinin de artmasından dolayı ilkokul 1. sınıftan itibaren istatistiksel araştırma sürecinin tüm adımları kullanıldı. Olasılık konusu da çocukların bilişsel ve duyuşsal özellikleri dikkate alınarak basitten karmaşığa doğru ilkokul 4. sınıftan itibaren verilmeye başlanarak ortaokuldaki olasılık gerektiren içeriklere temel oluşturuldu. Programda, içerik çerçevesinde yapılan sadeleştirmeler kapsamında, ilkokul 1. sınıfta öğrencilerin birinci sınıfta güçlük yaşamaları nedeniyle ’kesirler, zaman, sıvı ölçme, standart ölçme araçları ile işlem süreçleri, takvim okuma’ konuları 1. sınıftan kaldırılarak ikinci sınıftan itibaren verilmeye başlandı. İlkokul 3. sınıfta Romen rakamları öğrenme hedefi olarak verilmedi, zaman ölçme ile ilgili olarak öğretme-öğrenme uygulamalarına yansıtıldı. Sütun grafiği 5. sınıfa aktarıldı, alan ölçme tamamen ilkokuldan kaldırıldı. 4. sınıftaki ışın doğru parçası düzlem konuları 5. sınıfa aktarıldı. İlkokul 1. sınıflara, şipşak (nokta sayılama) sayma, şekil örüntüleri, kodlama ve algoritma aktiviteleri eklendi. İlkokul 3. sınıflara algoritma eklendi. İlkokul 4. sınıflara, denk kesir ve günlük yaşamda karşılaşılan olasılık durumları eklendi. Tema içerikleri ve öğrenme hedefleri öğrencilerin gelişim düzeyi dikkate alınarak, öncüllük-ardıllık, ön koşul ilişkisi gibi matematik disiplinin gerektirdiği ilkeler göz önünde bulundurularak yapılandırıldı. Ortaokul matematik dersi öğretim programı geliştirilirken, parçalanmış kazanım yapısından çıkılarak bütüncül bir içerik yapısına geçildi, başta matematik alan becerileri olmak üzere bütünleşik beceriler, değer, okuryazarlık, eğilim, sosyal-duygusal beceriler odaklı bir program anlayışı benimsendi. Program, eleştirel düşünme, problem çözme ve karar verebilme üst düzey becerilerinin gelişimini de destekleyecek şekilde tasarlandı. Bu bağlamda programda işlemsel yönüyle öğrencileri zorlayıcı içerikler ortaöğretime taşındı, disiplinler arası ilişkileri destekleyecek içerik ve yaklaşımlar ön planda tutuldu. Örneğin, köklü ifadelerle işlemler ortaöğretime taşındı fakat köklü ifadeler bağlamında gerçek sayılar kümesinin anlamlandırılmasına ortaokulda önem verildi. Lisede büyük öneme sahip olan fonksiyon kavramına doğru ve doğrusal oran kavramlarının bir devamı niteliğinde 8. sınıftan itibaren yer verilmeye başlandı. Matematiksel kavramlar ilişkilendirilerek hemen her sınıf düzeyinde araç ve teknolojiden yararlanıldı; veri biliminin ve veri ile çalışma becerisinin gerçek yaşamda, bilim ve teknolojide artan öneminden ötürü, istatistik ve olasılık konularına daha fazla ağırlık verildi. Dijital çağın gereksinimleri doğrultusunda, öğrencilerin algoritmik düşünme becerilerini geliştirmek amacıyla matematiksel içeriklerle ilişkili algoritma konusu da programa eklendi. Ortaöğretim Matematik Dersi Öğretim Programı, çağın bilimsel gelişmeleri ve beceri temelli program yaklaşımı doğrultusunda yeniden şekillendirildi. Öğrenciler için işlemsel yükü fazla olan, anlamlı öğrenmelere hizmet etmeyen ve programın genel amaçları doğrultusunda ortaöğretim düzeyinde ihtiyaç duyulmayan içerikler gözden geçirildi, bazıları çıkarılarak yerine yenileri eklendi. Bu bağlamda, matematik ve algoritma-bilişim ilişkisi ilk defa bu programda, matematik öğrenme ve öğretme süreçlerine hizmet edecek şekilde kurgulandı. İstatistik konuları ’veri ile çalışma ve veriye dayalı karar verme becerisi’ bağlamında yeniden ele alındı ve programdaki yeri önemli oranda artırıldı. Sayılar, cebir ve fonksiyonlarla ilgili konular, fonksiyonlar merkeze alınarak yeniden tasarlandı. Disiplinler arası bağlamda fonksiyonların değişimleri inceleme ve problem çözme aracı olma boyutları ön planda tutuldu. Soyut, sembolik ve işlem odaklı bir şekilde ele alınan kümeler ve mantık konuları diğer konulara entegre edilerek yeniden yapılandırıldı. Kümelerle ilgili işlemlerin yanı sıra mantık bağlaçları ve niceleyicilerin matematiksel dil ve sembolizm içindeki yeri ve öneminin fark edilip etkin şekilde kullanımı ile öğrencilerin matematiksel doğrulama ve ispat yapma becerilerinin aşamalı şekilde gelişimini sağlayacak bir program geliştirildi. Geometride araç ve teknoloji kullanımı öne çıkarıldı, muhakeme ve problem çözme temelli dinamik bir geometri öğretimi hedeflendi. Mevcut haliyle bir hesaplama aracından öteye geçmeyen oldukça sınırlı ve işlem odaklı şekilde sunulan integral kavramına yer verilmedi, değişimin matematiğinin temel araçları olarak limit ve türev konuları daha kapsamlı şekilde ele alındı. Türevle ilgili yorum ve çıkarımlara problem çözme odaklı bir yaklaşımla yer verildi. İntegral kavramının programlardaki yeri süregelen revizyon çalışmaları ile önemli oranda daraltılmıştı ve mevcut haliyle anlamlı bir öğrenme gerçekleşmediği ve diğer ortaöğretim derslerinde de integral kavramının kullanılmadığı görüldü. Yeni Ortaöğretim Matematik Programında nicelikler arası değişimleri incelemenin temel araçları olarak limit ve türev kavramları ön plana çıkarıldı. Bu kavramlara beceri odaklı bir yaklaşımla önceki programlardan daha kapsamlı şekilde yer verildi. Lisede, halihazırda oldukça sınırlı ve işlem odaklı şekilde sunulan integral kavramına yer verilmedi, limit ve türev kavramları daha kapsamlı şekilde ele alındı. Yeni programda 4 yıl boyunca değişimlerin incelenmesi odaklı bir yaklaşım ortaya konuldu. Bu yaklaşımın üniversitedeki analiz dersleri için sağlam bir temel oluşturacağı ve sonraki eğitim ve kariyer yaşantılarında ihtiyacı olacak öğrencilerin integrali de tam anlamıyla öğrenebilecekleri öngörüldü."

MEB resmen duyurdu! Yeni müfredat taslağı açıklandı Haber

MEB resmen duyurdu! Yeni müfredat taslağı açıklandı

Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli, on yıllık uzun soluklu bir çalışmanın ürünü olarak ortaya çıktı. Müfredat hazırlık sürecinde çok uzun görüş alışverişleri ve kamuoyundaki yansımalar üzerinden analizler yapılarak, toplantılar düzenlendi. Elde edilen birikim, geçen yıl yaz aylarında bir veri olarak alındı ve bu veriler sistematik hale getirildi. Modelin beceriler çerçevesi oluşturulurken akademisyen, öğretmen ve diğer eğitim paydaşlarının katılımıyla 20 çalıştay düzenlendi. Sonrasında her bir ders için oluşturulan ekipler, yüzlerce toplantı yaparak müfredatın hazırlıklarını tamamladı. Yaz aylarından bugüne kadar binden fazla öğretmen ve akademisyen ile toplantılar düzenlendi. 260 akademisyen ve 700’ün üzerinde öğretmen bu toplantılara sürekli katılım gösterdi. Bunun dışında ilave olarak görüşlerine başvurulan akademisyenler ve öğretmenlerle birlikte binin üzerinde eğitim paydaşı ortak çalıştı. Bakanlık merkez teşkilatındaki bütün birimler de müfredat için yoğun çalışma yürüttü. Bir haftalık askı sürecinin ardından “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli”, Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığınca son eleştiri, görüş, öneri ve paylaşımlar doğrultusunda revize edilecek ve son şekline ulaşacak. Yeni müfredat, gelecek eğitim öğretim yılından itibaren okul öncesi, ilkokul birinci sınıf, ortaokul beşinci sınıf ve lise dokuzuncu sınıflarda kademeli şekilde uygulanmaya başlanacak. Yeni müfredat taslağı, "https://gorusoneri.meb.gov.tr" adresinden kamuoyunun görüşüne sunuldu. Yeni müfredat taslağı için internet sitesi üzerinden bir hafta süresince görüş bildirilebilecek.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.