SON DAKİKA
Hava Durumu

#Nasuh Mahruki

Söz Bursa - Nasuh Mahruki haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Nasuh Mahruki haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Nasuh Mahruki Yargı Önünde Haber

Nasuh Mahruki Yargı Önünde

Eski Arama Kurtarma Derneği (AKUT) Başkanı Nasuh Mahruki'nin, sosyal medyada kullandığı ifadeler gerekçesiyle ‘halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma' suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talebiyle yargılanmasına başlandı. İstanbul 15.Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada tutuksuz sanık Nasuh Mahruki ve avukatları hazır bulundu. "TIRMANILMASI EN ZOR VE EN YÜKSEK DAĞLARA TIRMANARAK TÜRK BAYRAĞI DİKMİŞ VE DALGALANDIRMIŞ BİRİYİM" Duruşmada kimlik tespiti yapılan Nasuh Mahruki, aylık gelirinin 100- 120 bin lira olduğunu söyledi. Daha sonra savunma yapan Mahruki, kesinlikle yalan bir haber paylaşmadığını belirterek, "Paylaşımlarımın hangisinin yalan olduğu düşünülürse eğer bana söyleyin, ben bunların yalan olmadığını gerek kendimce gerek uzmanlar getirerek ispatlayayım. Benden önce Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı da benzer nitelikte açıklamalar yaptı, ben de onlardan alıntılama yaptım. Asla Türk milletine yanıltıcı bilgi verecek ve yalan söyleyecek bir insan değilim. Tırmanılması en zor ve en yüksek dağlara tırmanarak Türk bayrağı dikmiş ve dalgalandırmış biriyim. AKUT'ta sayısız faydalı çalışmalarım vardır. Türk milletiyle ayrıca böyle özel bir bağım var, Türk milletine yalan söyleyecek biri değilim. Ayrıca paylaşımımla ilgili aynı metni yorum yoluyla paylaşan yüzlerce paylaşıcı oldu. Beraatımı talep ederim" dedi. ÜMİT ÖZDAĞ'IN TANIK OLARAK DİNLENMESİNİ TALEP ETTİ Savunmasına devam eden sanık Mahruki, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ın tanık olarak dinlenilmek üzere davet edilmesini talep etti. Bunun üzerine mahkeme hakimi, bu talebi hangi husus için istediğini sordu. Sanık Mahruki ise, "Sığınmacıların oluşturabileceği sorunlar hakkında dinletmek istiyorum" diye yanıt verdi. Söz konusu talebin reddine karar verilerek duruşmaya devam edildi. Duruşmada görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı, eksik hususların giderilmesini talep etti. MÜTALAA HAZIRLANACAK Ara kararını açıklayan mahkeme, varsa eksik hususların giderilmesine, daha sonra da dosyanın mütalaasını hazırlayabilmesi için Cumhuriyet Savcısı'na gönderilmesine hükmederek duruşmayı erteledi.

Nasuh Mahruki'ye tahliye Haber

Nasuh Mahruki'ye tahliye

Arama Kurtarma Derneğinin (AKUT) eski Başkanı Nasuh Mahruki, sosyal medyada kullandığı ifadeler gerekçesiyle 20 Kasım tarihinde tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Mahruki hakkında ‘halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’ suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talebiyle iddianame hazırlanmıştı. Tahliye edildi İddianamenin kabul edildiği İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesi’nin tensip kararında Mahruki’nin tutukluluk halinin devamına hükmedildi. Bu duruma yapılan itiraz sonucunda ise Mahruki’nin Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi tarafından tahliyesine karar verildi. İddianameden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, şüpheli Mahruki’nin sosyal medya paylaşımlarında kullandığı ifadelerle halk arasında endişe, korku veya panik oluşturma amacıyla hareket ettiği ve paylaşımların içerikleri ve görüntülenme sayıları dikkate alındığında eylemin kamu barışını bozmaya elverişli olduğu anlatıldı. 3 yıla kadar hapis talebi Hazırlanan iddianamede ayrıca, Mahruki’nin üzerine atılı ‘Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ve devletin yargı organlarını alenen aşağılama’ suçundan dosyasının ayrılarak ayrı bir soruşturma yürütüldüğü de belirtildi. İddianamede şüpheli Nasuh Mahruki’nin ‘halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’ suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.

Mahruki'nin tutuklanması ifade özgürlüğüne bir saldırıdır Haber

Mahruki'nin tutuklanması ifade özgürlüğüne bir saldırıdır

Bursa Barosu’nca daha önce; “…açık, erişilebilir, öngörülebilir olmayan, bireyin yaptığı bir eylemin sonuçlarının ne olacağını önceden açıklıkla görebilmesi anlamını taşımayan, hukuk devletinin ve demokrasinin temel taşı olan ifade özgürlüğünü, basın özgürlüğünü ve bilim özgürlüğünü ortadan kaldıracak, hakikati iktidarın belirlediği, anayasanın tüm temel niteliklerine aykırı, açıkça halkın bilgi alma hakkının engellenmesi sonucunu” doğurabilecek ilgili TCK 217/A maddesine karşı çıkılmış, ancak tüm bunlara rağmen yasa yürürlüğe girmiştir. YSK’nın 2017 Anayasa referandumunda seçim devam ederken o anda yürürlükte olan ve uygulanmak zorunda olunan 298 sayılı kanunun 101’inci maddesini uygulamayarak mühürsüz oy pusulalarını geçerli sayan kararı ve 31 Mart 2019 tarihinde yapılan İBB başkanlık seçimlerini iptal eden kararı gibi tartışma konusu olan kararlar ortada dururken ve sandık güvenliği konusunda topluma yayılmış yaygın bir güvensizlik hali varken, Mahruki tarafından YSK’ya yönelik güvensizlik belirten sosyal medya paylaşımları sebebiyle “halkı yanıltıcı aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayma” suçlamasıyla tutuklanması yasada yer alan “Kamu barışını bozmaya elverişlilik” gibi muğlak bir kavramın nasıl tehlikeli bir hale bürünebileceğini ve yasaya olan itirazlarımızın da ne kadar haklı olduğunu bir kere daha gözler önüne sermiştir. Mahruki’ye isnad edilen suçun fikir ve düşünce özgürlüğü kapsamında olmasına rağmen soruşturmada da adli kontrol hükümleri uygulanarak tutuksuz bir yargılama yapılabilecekken, bununla kalmayıp tutuklanması, hukuk devleti ve hukuk güvenliği ilkesinin tekrar yara almasına sebebiyet vermiş yürütme temsilcileri tarafından aksi iddia edilse de yargının muhalifler üzerinde araçsallaştırılmasına bir örnek oluşturarak yargı bağımsızlığı yine ve yeniden zedelenmiştir. Bursa Barosu olarak toplumun gözü önünde gerçekleşen bu hak ihlaline karşı itirazımızı yüksek sesle tekrar ederken, her hak ihlalinin takipçisi olduğumuz gibi bu hak ihlalinin de takipçisi ve demokratik laik, hukuk devletinin her şartta savunucusu olmaya devam edeceğimizi kamuoyunun bilgisine sunarız.

Tunç'tan Nasuh Mahruki ve yasadışı bahis açıklaması Haber

Tunç'tan Nasuh Mahruki ve yasadışı bahis açıklaması

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, gazetecilerin gündeme yönelik sorularını cevapladı. Tunç, Meclis Plan ve Bütçe Komisyonunda İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'ya yönelik sözlü ve fiili saldırıları da kınayarak "Demokrasilerde şiddete yer yoktur" ifadelerini kullandı. Tunç, "Dün Meclis Plan ve Bütçe Komisyonunda İçişleri Bakanımıza yönelik sözlü ve fiili saldırıları kabul etmek mümkün değil. Bunların Gazi Meclisimiz çatısı altında, milli iradenin tecelligahı olan TBMM'de gerçekleşmiş olması hepimizi derinden üzüyor. Milletimiz de bu tür hareketlerden rahatsız olur, yeri geldiğinde cevap verir. Demokrasilerde bu tür fiili saldırılara, şiddete yer yoktur. Söylenecekler özgürce söylenir. Bu tür engellemelerle plan bütçe komisyonuna girmek isteyen, saatinde orada bulunmak isteyen bakanımızı engellemeye çalışmak, fiili saldırıda bulunmak demokrasilerde olan şeyler değil. Kimse sayın bakanlarımızı görev alanlarında yapacağı konuşmalar ve çalışmalar için engellenemez. Bu sözlü ve ikili saldırıları kınıyoruz. TBMM çatımız kutsal bir çatıdır. Orada çirkin eylemlere yer yoktur. Bu eylemlerle hiçbir yere varılmaz. Milletimiz yeri geldiğinde hesabını sorar. Yargının suç unsuru olarak gördüğü ifadeler var" açıklamasını yaptı. Yasa dışı bahisle mücadele vurgusu Yasa dışı bahis ve kumar konusunda etkin mücadele yürütüldüğünü belirten Bakan Tunç, "Yasa dışı bahis ve kumar ülkemizin önemli bir problemi. İnternetin yaygınlaşmasıyla birlikte yargıya intikal eden çok sayıda soruşturma söz konusu. Yasa dışı bahisle mücadele konusunda aldığımız önlemler var. Bu konuda kanunumuz var. Bu kanunun uygulanması söz konusu gençlerimizi ve çocuklarımızı korumamız lazım. Özellikle internetin zararlı yayınlarından korumamız lazım. Yasa dışı kumar ve bahis mücadele edilmesi gereken bir alan. Burada caydırıcılığı sağlamak lazım. Burada yargımızın da etkin bir mücadelesi söz konusu. Yasa dışı kumar bahisle ilgili kanunu ihlal eden bir davranış içindeyse onun sıfatına, kim olduğuna bakılmaksızın işlediği suçla ilgili yargı gerekli soruşturmaları, kovuşturmaları yapar. Suç varsa da gerekli cezaları çekerler" dedi. Eski CHP Genel Başkanı ile ilgili soruşturma Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, eski Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile ilgili devam eden soruşturmalara değinerek şunları söyledi: "Milletvekili olduğu dönemde Cumhurbaşkanımıza yönelik hakaretleri nedeniyle fezlekeler düzenlendi ve Meclis'e gönderildi. Ancak dokunulmazlık nedeniyle yargılama yapılmadı. Yasama dokunulmazlığı kaldırıldıktan sonra soruşturma ve kovuşturmalar yeniden gündeme geldi." Bakan Tunç, eski Genel Başkanın 2014 yılında gerçekleştirdiği bazı mitinglerde Cumhurbaşkanına yönelik kabul edilemez ifadeler kullandığını belirtti. "Mersin, Silifke, Erdemli, Edirne ve Ankara mitinglerinde yaptığı konuşmalarda Cumhurbaşkanımıza yönelik toplumun kabul etmeyeceği sözler söylemiştir. Bu ifadeler nedeniyle soruşturma başlatıldı" diyen Tunç, eski Genel Başkanın ifadelerinin suç teşkil edip etmediğine yargının karar vereceğini söyledi. Tunç, siyasetin karalama ve hakaretle yapılmaması gerektiğini vurgulayarak, "Karalama ve hakaret siyasetiyle bir yere varılamayacağının en güzel örneği CHP eski Genel Başkanı. Yıllarca sadece Cumhurbaşkanımıza yönelik hakaretlerle siyaset yapa yapa bugünlere geldi ve hala bakıyoruz. Bu soruşturma ve kovuşturmaları bahane ederek yine hakaretlerine devam ediyor. Dolayısıyla ben de bir siyasiyim, Adalet Bakanıyım. 16 yıl milletvekilliği yaptım. Milletimiz karalama siyasetine hayır diyor yapıcı siyasete evet diyor. Bugün siyaset yapanlar geçmişteki kötü örnekleri kendine örnek olarak alıp aynı siyasete devam ederlerse onların sonu da böyle eski Genel Başkan gibi olur. Dolayısıyla siyasetçilerimiz için bir ibret vesikasıdır. Hakaret ede ede siyasi hayatının sonuna kadar gelmiştir. Bundan sonra özellikle siyasetçilerimiz konuşmalarını yaparken suç teşkil eden ifadeler, yalancı ifadeler değil yapıcı siyaset yaptıklarında kazançlı çıkacaklarını ifade ediyoruz. Takdir yetkisi elbette mahkemelerdir. Şu anda Kılıçdaroğlu ile ilgili devam eden 9 dava 5 soruşturma var. Burada yargıyı rahat bırakalım. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devleti o dosyalarda suç olup olmadığını değerlendirecek olan yargımızdır" açıklamasını yaptı. "Belediyelerle ilgili soruşturmalar sürüyor" Bakan Tunç, İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyeleri tarafından düzenlenen konserler ve sanatçılara yapılan ödemelere yönelik soruşturmaların da devam ettiğini belirtti. Tunç, "Burada yargının yürüttüğü adli soruşturma var. Özellikle Ankara, İstanbul Büyükşehir belediyelerinin konserleriyle ilgili. Sanatçılara ödenen milyonlarla ilgili soruşturmalar yapılıyor. Suçsuz olduğunu söyleyenler yargı huzurunda kendilerini savunurlar. Bu konuda çekinecekleri bir şey varsa, işledikleri bir suç varsa o zaman endişelensinler. Yargımızın devam ettirdiği kovuşturma ve soruşturmalar var, bunların sonucunu beklemek lazım" açıklamasını yaptı.

Suç işleme kastıyla hareket etmedim Haber

Suç işleme kastıyla hareket etmedim

Şüpheli Mahruki’nin ifadesinde, ‘’Amacım ülkede adil ve dürüst seçim yapılarak halkın da güvenini kazanmış olan seçim neticesinde iç cepheyi daha güçlü ve birleşmiş hale getirmektir’’ dediği öğrenildi. Eski Arama Kurtarma Derneği (AKUT) Başkanı Nasuh Mahruki hakkında sosyal medyada kullandığı ifadeler gerekçesiyle 'yanıltıcı bilgiyi alenen yayma' suçundan soruşturma başlatılmıştı. Soruşturma kapsamında adliyeye gelerek Savcılıkta ifade veren şüpheli Mahruki, ifadesinin ardından çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe tutuklanarak cezaevine gönderildi. Yakalama kararından dün haberi olduğunu söyledi, suçlamaları kabul etmedi Öte yandan şüpheli Nasuh Mahruki’nin Savcılıkta verdiği ifadesi ortaya çıktı. Kimlik tespitinde mesleğinin ‘motivasyon konuşmacısı’ olduğunu ve aylık gelirinin 100 bin lira olduğunu belirten şüpheli Mahruki ifadesinde, ‘’Hakkımda verilmiş bir gözaltı kararı ve 14 Kasım 2024’de verilmiş yakalama kararından dün haberdar oldum. Ertesi gün ise ilk iş olarak Başsavcılığınıza geldim. Söz konusu paylaşım benim tarafımdan yapılmıştır. Benim gibi birçok sosyal medya kullanıcısı elektronik oylama yönteminin Türkiye için uygun olmadığı yönünde birçok paylaşım yapmışlardır. Bu paylaşımları yapmamdaki amaç halkı yanıltarak kamu düzenini ya da kamu barışını bozmak olmayıp bilakis ülkede adil ve dürüst seçim yapılarak halkın da güvenini kazanmış olan seçim neticesinde iç cepheyi daha güçlü ve birleşmiş hale getirmektir. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum, suç işleme kastıyla hareket etmedim’’ ifadelerini kullandı. Gerçeğe aykırı bilgilerle halkı yanıltarak algı oluşturmaya çalıştığı belirtildi İstanbul 5.Sulh Ceza Hakimliği’nin tutuklama gerekçesinde ise ‘’Şüphelinin kullandığı ifadeler ile toplumun genelini ilgilendiren ve kamuoyu tarafından yakından takip edilen seçmen kayıtları, yabancılara vatandaşlık verilmesi, yapılan ve yapılacak seçim iş ve işlemlerinin yürütülmesiyle ilgili olarak ülkenin iç ve dış güvenliği ile kamu düzeniyle ilgili gerçeğe aykırı bilgilerle halkı yanıltarak algı oluşturmaya ve devletin kurum ile organlarına duyulan güveni olumsuz etkilemeye çalışarak halk arasında endişe, korku veya panik oluşturma amacıyla hareket ettiği değerlendirildi. Söz konusu paylaşımların bir çok kişi tarafından görülebilme imkanının bulunduğu ve 14 Kasım tarihinde yakalama kararı düzenlenmiş olması ve 6 gün sonra savunmasının alınabildiği de gözetilerek kaçma ihtimalinin bulunduğu gerekçesiyle tutuklanmasına karar verildi’’ ifadelerine yer verildi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.