SON DAKİKA
Hava Durumu

#Nilüfer Çayı

Söz Bursa - Nilüfer Çayı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Nilüfer Çayı haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Bursa Platformu’ndan Nilüfer Çayı için çözüm önerisi Haber

Bursa Platformu’ndan Nilüfer Çayı için çözüm önerisi

“Yaz aylarında çayın kaynağı neredeyse kuruyor, ama akmaya devam ediyor!” Nilüfer Çayı’nın, Bursa için hayati bir doğal kaynak olduğunu vurgulayan Başkan Kavurmacı, özellikle de yaz aylarında çayın kaynak noktasında debinin neredeyse sıfıra düşmesine rağmen çayın hâlâ akmaya devam ettiğini belirterek, “Bu akış doğal değil, Bursa’daki sanayi tesislerinin kontrolsüz olarak çaya bıraktığı atıklardan kaynaklanıyor” dedi. “Çayda sadece arıtılmış değil, arıtılmamış atıklar da var” Nilüfer Çayı’na yapılan deşarjların yalnızca arıtılmış sularla sınırlı kalmadığını ifade eden Başkan Kavurmacı, bazı tesislerin hiçbir arıtmaya tabi tutulmamış atık suları doğrudan çaya bıraktığını söyleyerek, “Bu durum hem ekosistemi hem halk sağlığını tehdit ediyor” dedi. “Tarım toprakları bu suyla sulanıyor” Nilüfer Çayı’ndan alınan suyun, Bursa’nın kuzeyindeki tarlalarda ve meyve bahçelerinde sulama amaçlı kullanıldığını belirten Başkan Kavurmacı, “Çay artık doğal bir su kaynağı değil, sanayi atıklarının taşıyıcısı haline geldi. Bu sularla yapılan tarımsal üretim, toplum sağlığı açısından büyük bir tehdit barındırıyor” dedi. “Marmara'daki müsilajın sebeplerinden biri de Nilüfer Çayı” Başkan Kavurmacı, Nilüfer Çayı’ndan Marmara Denizi’ne taşınan kirliliğin, deniz ekosistemine zarar verdiğini ve son yıllarda sıkça görülen müsilaj oluşumunun önemli nedenlerinden biri olduğunu da belirtti. “Üstünü kapatmak çözüm değil, felaket olur” Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından önerilen “çayın üzerinin kapatılması” çözümüne de karşı çıkan Başkan Kavurmacı, bu yöntemin ciddi riskler taşıdığını söyledi. Kavurmacı, “Nilüfer Çayı bir taşkın yatağıdır. Bu tür derelerde 100 ila 200 yıllık periyotlarla çok yoğun yağışlar yaşanabilir. Eğer çayın üzeri kapatılırsa, taşma anında yön bulamaz ve çok büyük bir felakete yol açabilir” uyarısında bulundu. Bursa Platformu’ndan çözüm önerisi İsmail Hakkı Kavurmacı, Bursa Platformu Derneği olarak çayın üzerini kapatmak yerine, çayın paralelinde ayrı bir atık su kanalı açılması önerisinde bulunarak, “Bursa’dan geçen kısımda, çayın yanına mühendislik hesaplarıyla projelendirilmiş, üzeri kapalı bir atık su kanalı yapılmalı. Bu kanalın sonunda bir arıtma tesisi kurulmalı ve burada arıtılan su, denize derin deşarj yöntemiyle bırakılmalıdır” dedi. Bu yöntemin hem çevresel riskleri ortadan kaldıracağını hem de Nilüfer Çayı’nı yeniden kaynak suyu gibi temiz bir görünüme kavuşturacağını ifade eden Kavurmacı, bu çalışmanın Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Bursa Büyükşehir Belediyesi iş birliğinde kolayca hayata geçirilebileceğini belirtti. “Sanayicilere de destek olunmalı” Açıklamasının sonunda sanayi tesislerine de seslenen Kavurmacı, çevre kurallarına mutlaka uyulması gerektiğini ama bu süreçte sanayicilere destek verilmesinin de önemli olduğunu vurguladı. Başkan Kavurmacı, “Sanayisiz kalkınma olmaz ama çevresiz üretim de ne bugünkü nesillere ne de gelecek kuşaklara bırakılabilecek bir miras değildir. Çevreyle barışık, sürdürülebilir üretim anlayışını birlikte inşa etmeliyiz” diye konuştu. “Bursa’yı seviyoruz, herkesin sevmesi gerektiğine inanıyoruz” Bursa Platformu Derneği’nin kente karşı sorumluluk duygusuyla hareket ettiğini belirten Kavurmacı, “Biz Bursa’yı çok seviyoruz. Bu şehirde yaşayan herkesin bu şehri sevmesi, sahip çıkması gerektiğine inanıyoruz. Nilüfer Çayı bu şehrin aynasıdır, ne kadar temiz olursa o kadar onurlu bir gelecek inşa ederiz” ifadelerini kullandı.

Nilüfer Çayı kapalı sistem üzerinden Marmara Denizi'ne akacak Haber

Nilüfer Çayı kapalı sistem üzerinden Marmara Denizi'ne akacak

Gürkan, bir otelde düzenlenen "AK Parti Bursa Yatırımları" konulu basın toplantısında, Nilüfer Çayı Havzası'yla ilgili 2 yıla yakın bir süredir önemli çalışmalar yürüttüklerini belirtti. Havzaya ilişkin Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü, Bursa Valiliği, Büyükşehir Belediyesi, Sanayi ve Ticaret Odası olarak fizibilite çalışması yaptıklarını aktaran Gürkan, bunun sıradan bir çalışma olmadığını anlattı. Nilüfer Çayı Havzası'nın Bursa nüfusunun 2 milyon 300 binini etkisi altına aldığını dile getiren Gürkan, "Keles'ten başlayıp birçok ilçeyi geçip bir şekilde Mustafakemalpaşa'ya giden, 1979 kilometrekarelik 96 kilometrelik hattan bahsediyoruz. Çayı, kapalı sisteme alıp, kapalı sistem üzerinden Karacabey Boğazı'na kadar ulaştırmayı kapsıyor." dedi. Çaya deşarj yapan 22 arıtma tesisi bulunduğunu vurgulayan Gürkan, şöyle konuştu: "Hepsi Nilüfer'e veriyor. Arıtma tesisinden çıkan sular tartışmasız kullanılamaz durumda. Günlük 463 bin metreküp su debisi. Derin deşarj 35 metredir. Bizim planladığımız sistemde Karacabey Boğazı'na eksi 42 kodunda boşaltacak şekilde derin deşarj çalıştık. Mesele kolay değil ama özellikle de uzun mesafede de 7,5 kilometre doğu yönünde ileriye deşarj sağlanacak. Bu normalde dünyadaki sistemin çok daha üzerinde sistem olarak öngörülmüştü. 2,2 metrelik betonarme çaplı sistem olarak düşünüldü." Hidroelektrik santralinin de kurulacağını aktaran Gürken, şöyle devam etti: "Kendini 4 yılda amorti edecek sistem ortaya çıkmıştı. Şu andaki maliyeti 5 milyar lira civarında. Bakan'a arz ettik. Çevre Genel Müdürlüğü tarafından gelip incelemesini yapıp ona göre neticeye ulaştırmaya çalışıyoruz. Bütün OSB; ilçe belediyeleri, sanayi bölgelerinin çevre arıtmayla alakalı olan bünyelerin dahil olacağı ve elini taşın altına koyacağı bir sistem olması lazım. Tek başına bir ilçeye veya belediyeye, büyükşehire değil bütün katmanlarımızla bunun üzerinde ilerleyebilirsek sağlıklı netice alacağız. Son dönemlerde bu kaçak deşarjlarla ilgili Çevre Şehircilik Müdürlüğümüz sıkı takip yapıyor. Gerekli cezaları kesiyorlar."

Kayıhan Pala’dan, Nilüfer Çayı hakkında soru önergesi Haber

Kayıhan Pala’dan, Nilüfer Çayı hakkında soru önergesi

CHP Bursa Milletvekili Prof. Dr. Kayıhan Pala, Bursa’nın ana su damarlarından Nilüfer Çayı’nın “bir zamanlar balıkların yaşadığı canlı bir ekosistemken, bugün IV. Sınıf su kalitesine sahip bir atık kanalına dönüşmesinin” halk sağlığını ve Marmara Denizi’ni tehdit ettiğini belirterek, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un yazılı olarak yanıtlaması istemiyle konuyla ilgili kapsamlı bir soru önergesi sundu. Önergede, akademik çalışmalarda ortaya konan kirlilik ölçümlerine değinilerek Keles’teki temiz kaynak noktasıyla karşılaştırıldığında Polisiklik Aromatik Hidrokarbon (PAH) konsantrasyonlarının Gümüştepe’de 2 kat, Hasanağa’da 51 kat, Geçit’te 94 kat ve Karacabey’de 100 kat arttığı vurgulandı; çayın kötü kentleşme, arıtmasız endüstriyel deşarj ve verimsiz arıtma tesisleri nedeniyle “Marmara’daki müsilajın başlıca kaynaklarından biri” hâline geldiği hatırlatıldı. Nilüfer Çayı’nda Kanser Akıyor Şubat ayında verilen soru önergesine, aradan geçen sürede halen yanıt verilmediğine dikkat çeken Kayıhan Pala, “Nilüfer Çayı sadece Bursa’nın değil, tüm Marmara Havzası’nın can damarlarından biridir. PAH ve PCB (Poli Klorlu Bifenil) gibi kanserojen kirleticilerin yüz kat artması, köprüden geçerken bile alınan ağır koku, halk sağlığı tehdidinin açık alarmıdır. Bakanlık yıllardır konuşulan bu felaketi raporladı mı, yoksa toplum sağlığını görmezden mi geliyor?” ifadelerini kullandı. Milletvekili Pala, önergede, Bakanlıktan ilk olarak Nilüfer Çayı kirliliğine dair resmî değerlendirme veya yayımlanmış rapor bulunup bulunmadığını sorgularken, varsa bunların kamuoyuyla paylaşılmasını talep etti. Nilüfer Çayı hakkında bugüne kadar yapılmış çok sayıda bilimsel çalışmanın Bakanlıkça incelenip incelenmediğini soran Pala, “bilim insanları yıllardır verilerini ortaya koyuyor, Bakanlığın bu verileri dikkatle inceleyip gerekli eylemleri hayata geçirmesi gerekiyor” dedi. Pala, önergede ayrıca, kirlenmenin kaynak bazlı haritasını talep ederek “Atıksu arıtma tesisi olmayan veya arıtmasını çalıştırmayan sanayi tesisleri mi, evsel deşarjlar mı, yoksa kaçak dökümler mi ağır basıyor?” sorusunun yanıtlanmasını istedi. Son beş yılda alınan su numunelerinin kimyasal, biyolojik ve fiziksel analiz sonuçları ile aynı dönemdeki dış ortam hava kalitesi ölçümlerinin kamuoyuna açık biçimde yayımlanması gereğini vurgulayan CHP milletvekili, “Marmara’da yeniden kabaran müsilajın kaynaklarını bu verilerde de aramak gerekir” değerlendirmesinde bulundu. Önergedeki kritik maddelerden biri, Bakanlığın kendi ölçümlerine göre Nilüfer’in yüzey suyu ve sedimentindeki (suyun dibindeki tortu) PAH ve PCB yoğunluğunun güncel seviyelerinin açıklanması ihtiyacına yapılan vurgu. “Bu veriler şeffafça paylaşılmazsa kirliliğin kanserojen yükü halktan gizlenmiş olur” diyen Pala, Karacabey’e doğru 100 kat artan PAH seviyesinin zaten eşiğin çok üstünde olduğunun altını çizdi. Kayıhan Pala, çaya atık bırakan tüm sanayi tesislerinin tespit edilip edilmediğini, hangi tesislere hangi denetim ve yaptırımların uygulandığının da netleştirilmesini istedi. “Cezası arıtma maliyetinden düşükse bazı sanayiciler arıtmayı değil, suyu kirletmeyi seçiyor” uyarısında bulundu. Son olarak, Nilüfer Çayı’nın yeniden temiz akması için Bakanlığın elinde somut bir eylem planı olup olmadığını ve bu planın akademik odalar, bilim insanları, yerel yönetimler, STK’ler ve bölge halkının katılımıyla hazırlanan bir “Acil Eylem Planı”na dönüşüp dönüşmeyeceğini sorgulayan Pala,  “Toplumsal katılım olmadan hiçbir temizlik kampanyası sürdürülebilir olmaz.” ifadesini kullandı. “Marmara’yı Kurtarmanın Yolu Nilüfer’i Temizlemekten Geçer” “Bursa’nın endüstriyel atıkları sadece çayı değil, Marmara Denizi’ni de boğuyor. Marmara’yı kurtarmanın yolu Nilüfer’i temizlemekten geçer. Kalıcı organik kirleticiler, balıktan toprağa gıda zincirini zehirliyor. Bakanlık ya kirletenden hesap sorar ve kirlenmenin önüne geçecek eylemleri hayata geçirir ya da tarih önünde bu sağlık ve çevre katliamı suçunun ortağı olur.”

Büyükşehir kararlı, 'Nilüfer çayı temiz akacak!' Haber

Büyükşehir kararlı, 'Nilüfer çayı temiz akacak!'

Bozbey, geçen yıl 170 milyon metreküpün üzerinde su, 147 milyon metreküp atık su arıttıklarını belirterek, "İçmesuyu arıtma tesislerinin kapasitelerini artırırken, yeni atık su arıtma tesisleri de yaparak Marmara Denizi'ni koruma altına almaya çalışıyoruz. Nilüfer'e kaçak deşarj yapan 155 noktayı betonla kapattık. 20 yıldır suya karışan Hamitler Çöplüğü'nün çöp suyunu artık arıtıyoruz. Ayvalıdere için de ciddi çalışma başlattık. " dedi. Arıtma tesislerinin kapasitelerini artırdıklarını ve özellikle biyolojk arıtma tesislerine yönelik yatırımları hızlandırdıklarını dile getiren Bozbey, kapasite artışı sağlarken bir taraftan yenilerini yaparak Marmara Denizi'ni korumaya çalıştıklarını anlattı. Müsilajın her an daha çok görülebileceğini vurgulayan Bozbey, "Havalar serin gidiyor ama sıcaklık arttığında müsilaj etkisini hep beraber göreceğiz." ifadesini kullandı. 155 NOKTADAN ATIK KİRLİLİĞİ Bozbey, "Yeşil Bursa" anlayışını ortaya koyarak çalışmalar yürüttüklerine dikkati çekerek, şöyle konuştu: "Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğümüze teşekkür ediyorum. Daha önce kendilerini eleştirmiştim ama şimdi beraber çalışıyoruz, duyarlılıkları için teşekkür ediyorum. Valilik koordinasyonunda ekipler kuruldu. Büyükşehir, Valilik ve İl Müdürlüğünden ekiplerle Nilüfer Çayı'nın daha temiz akması için çalışıyoruz. Ekipler, Nilüfer Çayı'nı baştan başa gezdiler. Sadece Nilüfer Çayı'nda 155 noktada kaçak deşarja rastladılar. Biz diyoruz ki 'niye böyle akıyor?' Bundan böyle akıyor Nilüfer Çayı." 20 YILDIR AKAN ÇÖP SUYU Belediye ve Buski olarak kendi yanlışlarını da gördüklerini aktaran Bozbey, "Yıllardır yapılması gereken ama yapılmamış olan yanlışları gördük. Bunlardan birisi çöp süzüntü suyunun direkt olarak Nilüfer Çayı'na verilmesi. Hiç mi aklınıza gelmedi 20 yıl boyunca. Bir bağlantıyla arıtma tesisine vereceksiniz çok basit. Şimdi yapıyoruz çok basit ve yakında bitecek. Çöp suyu artık çayı kirletemeyecek" dedi. Bozbey, 4-5 mahallenin atık suyunun da olduğu gibi Nilüfer Çayı'na gittiğini belirterek, şöyle devam etti: "Onları da toparladık. 155 noktadaki kaçak deşarjlara yönelik ekip kurduk ve hepsinin ağzını betonladık. Yakında fabrikalarda geri tepmeler sonucu taşmalar başlayınca koştura koştura Buski'ye gelecekler. O zaman soracağız nereye ve nasıl atık bıraktıklarını. Derelere başlayacağız. Daha vahim tabloyla karşılaşacağımı tahmin ediyorum. Ayvalı Dere'de ne var çok merek ediyorum. Çalı ve Kayaapa'dan geliyor orada ne var çok merak ediyorum. Gürsu'den gelen dereler. Onlara da başlayacağız. Bütün derelerde çalışmalara başlayacağız. Temiz akmasını sağlayacağız." HAVALAN ISINIYOR Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Öğretim Üyesi ve Marmara Denizi Eylem Planı Bilim ve Teknik Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sarı ise Marmara Denizi'nde yüzey suyu sıcaklığının 14 dereceyi geçtiğini ve daha da yükseleceğini belirterek, "Bugünden itibaren Güney Marmara başta olmak üzere bütün kıyılarda müsilaj daha çok yüzeye çıkmaya başlayacak. Aylardır yok saydığımız müsilaj uzunca süre gündemimizi meşgul edecek. Çare? Aylardır söylüyoruz, işbirliği halinde kirliliği önce azaltmak sonra 1 litre bile arıtılmamış atık suyu Marmara'ya vermemek." ifadesini kullandı.

Başkan Bozbey Osmangazili muhtarlarla kentin geleceğini konuştu Haber

Başkan Bozbey Osmangazili muhtarlarla kentin geleceğini konuştu

Kentin ulaşım sorununu da iyi planlanmış kentsel dönüşüm çalışmalarıyla çözebileceklerini belirten Başkan Bozbey, Nilüfer Çayı'nın temiz akması için de yoğun çalışma yapıldığını dile getirdi. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, ‘Başkan Bozbey Burada' projesi kapsamında Osmangazi ilçesine bağlı mahalle muhtarlarıyla bir araya geldi. Emek Yakup Aktaş Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen toplantıya, Başkan Mustafa Bozbey'in yanı sıra BUSKİ Genel Müdür Yardımcısı Mesut Boz, Büyükşehir Belediyesi Kırsal Hizmetler Dairesi Başkanı Ayhan Sarsıcı, Osmangazi Muhtarlar Derneği Başkanı Burhan Mandacı ve 50'den fazla muhtar katıldı. "Hızlı hareket ederek dönüşümü sağlamak istiyoruz" Yerel yönetimlerde muhtarların büyük önem taşıdığını söyleyen Başkan Mustafa Bozbey, Bursa'da ve mahallelerde sorunları en aza indirmek için hep birlikte sorumluluk aldıklarını belirtti. Sistemli bir şekilde vatandaşlardan gelen talep ve öneriler doğrultusunda hizmetleri bir bir gerçekleştirdiklerini anlatan Başkan Bozbey, en önemli konulardan birisinin kentsel dönüşüm olduğunu ifade etti. Bursa'nın stratejik olarak önemli ancak dirençlilik olarak da en sıkıntılı kentlerden birisi olduğunu dile getiren Başkan Bozbey, "Herkes İstanbul ve Marmara'dan geçecek bir depremi konuşuyor ama Bursa'nın etkilenme durumunun ne kadar yüksek olduğunu çok konuşmuyoruz. Bizler hızlı hareket ederek dönüşümü sağlamak istiyoruz. Binalarımızı dirençli hale getirmeliyiz. Yaptığımız çalışmalar, Bursa'daki 122 bin binanın 7 üzeri depremde çok etkileneceğini gösterdi. Bu 122 bin binanın 28 bininin de yıkılacağı belirtildi. Bizler güvenli yapılara kavuşmak zorundayız. Kentsel dönüşüm konusunda yoğun biçimde çalışıyoruz" dedi. Kuzey'de 60 metre genişliğinde yol planlanıyor "Bursa'nın en önemli sorunlarından biri olan ulaşımı da kentsel dönüşüm çalışmalarıyla hafifletebiliriz" diyen Başkan Bozbey, iyi planlanmış kentsel dönüşüm çalışmalarıyla kentin kuzey ve güneyinde alternatif yolların oluşturulabileceğini söyledi. Kuzey'de 60 metre genişliğinde bir yol planladıklarını açıklayan Başkan Bozbey, "Bunu ancak kentsel dönüşümle birlikte elde edebiliriz. Ata Bulvarı'nın Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı'na bağlanmasını kentsel dönüşümle sağlayacağız. 1050 Konutlar'daki belediyemize ait dairelerle o bölgede takas uygulayacağız. Dönüşümü bu şekilde hızlandıracağız. Bu iki bulvarı birbirine bağladığımızda önemli bir güzergahı açmış olacağız ve trafiği önemli ölçüde rahatlatacağız. Yine Sırameşeler'den geçen ancak belirli bir noktada tıkanan 30 metrelik yolu açıp Yakın Çevre Yolu'na birleştirmeyi hedefliyoruz. Güney tarafında da bulvar çalışmamız olacak. Kentsel dönüşümle bunları elde etmenin yollarını arıyoruz. Bunları yapmakla kendimizi sorumlu hissediyoruz" dedi. "Nilüfer Çayı'nın suyu dördüncü derecede kirli" Kentin bir diğer önemli konusunun da hava kirliliği olduğunun altını çizen Başkan Bozbey, tüm Bursalıların temiz havayı soluma hakkı olduğunu belirtti. Derelerin de temiz akmasını istediklerini ve özellikle Nilüfer Çayı'nın kent için büyük önem taşıdığını ifade eden Başkan Bozbey, "Yaptığımız çalışmaya göre, Nilüfer Çayı'nın suyu dördüncü derecede kirli. Bu, Nilüfer Çayı'ndan asla bir tarlanın sulanmaması gerektiğini anlatıyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ve BUSKİ ekipleri tarafından yoğun çalışmalar yapılıyor. Bunun yanında birçok noktada kaçak deşarjlara rastlandı. Bizler de ekibi kurduk ve betonla kapattık. Yarın kaçak döken fabrikanın bir yerinden sular dola dola ortaya çıkacak. Sonra ‘BUSKİ yetiş, bizim fabrikayı atık su bastı' diyecekler. Bunları da görmüş olacağız. Bunlara müsaade etmemeliyiz. Kaçak deşarj veya kaçak su çekimleri görürseniz lütfen bize iletin" dedi. Toplantı, muhtarların talep ve önerilerini dile getirmesiyle devam etti.

Kavurmacı: "Bursalıların önceliği, Nilüfer Çayı olmalı" Haber

Kavurmacı: "Bursalıların önceliği, Nilüfer Çayı olmalı"

Sıcak ve samimi bir atmosferde gerçekleşen ziyarette Bursa’nın çevre sorunlarına ilişkin çözüm önerileri üzerinde duruldu ve ortak projeler geliştirmesi konusunda görüş alışverişi yapıldı. Ziyarette konuşan Bursa Platformu Derneği Başkanı İsmail Hakkı Kavurmacı, Bursa'nın sanayileşmesi kadar çevresel sürdürülebilirliğinin de aynı ölçüde önemli olduğunu vurguladı. Kavurmacı, Bursa’daki çevre sorunları konusunda toplum bilincinin artırılması gerektiğini de belirtti. Nilüfer Çayının, Bursa’nın en önemli su kaynaklarından biri olmasına rağmen, son yıllarda ciddi çevre sorunlarıyla karşı karşıya kaldığına dikkat çeken İsmail Hakkı Kavurmacı, bu konunun tüm Bursa’nın öncelikli hedeflerinden biri olması gerektiğini söyledi. Kavurmacı çayın temizlenmesi için atılacak adımlar ve bu konuda yapılması gereken yaptırımların hep birlikte masaya yatırılması gerektiğine vurgu yaptı. Bursa'nın sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşabilmesi için çevre dostu projelerin artırılması gerektiğini de dile getiren Başkan Kavurmacı, yerel yönetimlerle ve kamu kurumlarıyla birlikte şehirdeki çevre kirliliğini önlemeye yönelik çeşitli projeler başlatmayı hedeflediklerini ifade etti. Başkan Kavurmacı, "Bursa’daki tüm paydaşlarla işbirliği yaparak, çevreye duyarlı ve sürdürülebilir projeler geliştirmeyi sürdüreceğiz. Bursa’nın her bir köşesi bizim için değerli ve bu şehirde yaşayan her bir bireyin çevre bilinciyle hareket etmesi, şehrin geleceği için hayati önem taşıyor" dedi. Bursa Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Hayrettin Eldemir de yapılan ziyaretten memnun olduğunu söyledi. Sivil toplum kuruluşlarının kamuoyunda farkındalık artırma konusunda büyük öneme sahip olduğunu belirten Eldemir, Bursa'daki çevre projelerinin hızla devam ettiğini vurgulayıp, su ve hava kirliliğiyle mücadelede sivil toplum kuruluşlarının devlet kurumları ve yerel yönetimlerle iş birliğinin önemli olduğunu söyledi. Eldemir, Nilüfer Çayı’nın temizlenmesi, hava ve su kirliliğinin önlenmesi gibi önemli projelerde, Bursa Platformu gibi sorumlu kuruluşlarla her zaman ortak çalışmaya hazır olduklarını da kaydetti. Öte yandan, Bursa Platformu Derneği, önümüzdeki süreçte Bursa’daki çevre sorunlarına karşı yürütülecek çalışmalarla ilgili kapsamlı bir rapor hazırlayarak, ilgili kurumlarla paylaşmayı hedefliyor. Bu rapor, şehrin çevre sorunlarına dair öneriler ve çözüm yolları sunacak, ayrıca Bursa’daki çevre bilincinin artırılması için yapılması gerekenler konusunda yol haritası oluşturulacak.

Başkan Bozbey’in “Nilüfer Çayı” çağrısı karşılık buldu Haber

Başkan Bozbey’in “Nilüfer Çayı” çağrısı karşılık buldu

Nilüfer Çayı'nın daha temiz ve sağlıklı bir şekilde akmasını sağlamak adına harekete geçen Bursa Büyükşehir Belediyesi, Bursa Valiliği koordinasyonunda başlatılan temizlik çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Bu kapsamda, Bursa Büyükşehir Belediyesi, BUSKİ Genel Müdürlüğü ve Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü ekipleri, kirliliğe yol açan unsurları tespit etmek ve ortadan kaldırmak için sahada yoğun şekilde çalışıyor. Denetimler, Bursa'nın çevresel değerlerini koruma adına atılan önemli bir adım olarak öne çıkarken yapılan çalışmalar ile Marmara Denizi’nde oluşan müsilajın da önüne geçilmesi hedefleniyor. Bursa'nın çevresel sürdürülebilirliğine katkı sağlamanın amaçlandığı proje ile tüm kent paydaşları bir araya gelerek diğer kentlere örnek teşkil edecek doğa dostu bir projeye imza atılıyor.  “GELECEĞE BIRAKACAĞIMIZ EN DEĞERLİ MİRAS” Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Nilüfer Çayı, Bursa’mızın en değerli su kaynaklarından biridir. Bu kaynağı korumak, hem doğamıza hem de geleceğimize olan sorumluluğumuzdur. Bunun gibi ortaklaşa yürütülen çalışmalarla Nilüfer Çayı’mızın daha temiz akmasını sağlamak, çevreye duyarlı bir Bursa hedefimize ulaşmak için çok önemli bir adımdır. El birliğiyle çevreyi korumak adına attığımız bu adımlar, geleceğe bırakacağımız en değerli miras olacaktır" dedi. “ÇALIŞMALARIN HER AŞAMASI TİTİZLİKLE YÜRÜTÜLECEK” BUSKİ Genel Müdür Yardımcısı Ali Alper Makam ise Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in girişimleri ve Bursa Valisi Erol Ayyıldız’ın talimatlarıyla İl Çevre Müdürlüğü ile birlikte çalışmaların başlatıldığını ifade etti. Ekiplerin Nilüfer Çayı’nı baştan sona geçerek çalışmalarını gerçekleştireceklerine dikkat çeken Makam, ‘’Nilüfer Çayı üzerinde bulunan kaçak deşarjlar tespit edilecek ve müsilaja neden olan sebeplerin ortadan kaldırılması için çalışmaların her aşaması titizlikle yürütülecek. Nilüfer Çayı’na yapılan kaçak deşarjlar tespit edildikten sonra da ilgili firmalara gerekli yaptırımlar, İl Çevre Müdürlüğümüz tarafından uygulanacak ve bu deşarjların önü kesilecektir” dedi.

Anahtar Parti Bursa’dan kent dinamiklerine müsilaj çarısı! Haber

Anahtar Parti Bursa’dan kent dinamiklerine müsilaj çarısı!

Anahtar Parti, ve ‘Ortak akıl ileri Türkiye’ hedefi doğrultusunda Bursa’nın sorunlarını tespit ederek çözüm önerileri sunmaya deva ediyor. Partinin İl başkanlığının Çevre, Şehircilik ve Su Politikaları Başkanlığı tarafından hazırlan müsilaj tehlikesine dair basın açıklamasında, stratejik yönetim anlayışı vurgusu yapıldı. “MÜSİLAJ SORUNU, VATANDAŞLARIMIZDA CİDDİ BİR ENDİŞE YARATMIŞTIR” A Parti Bursa İl Başkanlığı sosyal medya hesaplarından yayınlanan açıklamada, “Son zamanlarda Mudanya ilçemizin sahilinde görülen müsilaj sorunu, vatandaşlarımızda ciddi bir endişe yaratmıştır. Anahtar Parti olarak, memleketimizin tüm sorunlarıyla ilgilendiğimiz gibi, güzide coğrafyamızın doğal problemlerini de yakından takip etmekteyiz. Konu “gelecek” olduğunda, stratejik yönetim anlayışının devreye girmesi kaçınılmazdır” denildi. “NİLÜFER ÇAYI’NIN ISLAH EDİLMESİ ÖNCELİKLİ BİR ADIM OLMALIDIR”  Müsilaj meselesinde ilgili kurum ve kuruluşlar ile yerel yönetimlerin bu sorunun giderilmesinde büyük rol oynaması gerektiğinin hatırlatıldığı açıklamada, “Bu bağlamda, acil bir eylem planının hayata geçirilmesi, kıyılarda ve denizi besleyen akarsulardan taşınan evsel ve kimyasal atıkların kontrol altına alınması elzemdir. Özellikle Nilüfer Çayı’nı besleyen bazı akarsuların birleşim noktalarında, suların artık doğal bir yapıdan uzaklaştığı ve adeta atık bir karışım haline geldiği görülmektedir. Bu durumun önüne geçmek için Nilüfer Çayı’nın ıslah edilmesi öncelikli bir adım olmalıdır” ifadelerine yer verildi. Açıklamanın sonunda ise konunun yakinen takip edileceğinin altı çizilirken şu ifadeler kullanıldı: “ Anahtar Parti olarak, bu çevresel sorunun çözümü için gerekli çalışmaları takip edeceğimizi ve bu meselenin yakın takipçisi olacağımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz.”

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.