SON DAKİKA
Hava Durumu

#Özel Okullar

Söz Bursa - Özel Okullar haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Özel Okullar haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

BTSO Başkanı Burkay: "Eğitimde rekabetçilik için yeni iş modellerine ihtiyacımız var" Haber

BTSO Başkanı Burkay: "Eğitimde rekabetçilik için yeni iş modellerine ihtiyacımız var"

Eğitim sektörü istişare toplantısına katılan BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, eğitim sektöründe geleceği şekillendirecek yeni iş modellerine ihtiyaç olduğunu söyledi. Başkan Burkay, “Bilgi aktarmak kadar bilgiyi üretebilmek de çok kıymetli. Eğitimde yeni iş modelleri oluşturmak, özellikle gelecek 50 yılda bizim rekabetçiliğimizi güçlendirecek alanlarda yetkinliklerimizi geliştirecek yollar açmamız gerekiyor.” dedi. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) 59. Meslek Komitesi Genişletilmiş Sektörel Analiz Toplantısı BTSO Ana Hizmet Binası’nda gerçekleştirildi. Toplantıya BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, Eğitim Konseyi Başkanı Gıyasettin Bingöl, Meclis Üyesi Orhan Adanur, Komite Başkanı Hasan Temelli, Komite Üyesi İsmail Güler ile özel okullar, kurslar ve anaokulları sektörü temsilcileri katıldı. Sektörel talepler ve beklentilerin değerlendirildiği toplantıda ayrıca Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bursa Rehberlik ve Teftiş Grup Başkanı Gökhan Kuzu ve Bakanlık Baş İş Müfettişi Volkan Avcı eğitim sektöründe teftiş süreçlerine ilişkin sektör temsilcilerinin sorularını yanıtladı. Kalkınmayı Gelişmişliğe Taşıyacak Olan Unsur Eğitimdir BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, eğitimin toplumların gelişmesinde en önemli başlıklardan biri olduğunu belirtti. Burkay, “Bir toplumun kültür-sanattan sanayiye kadar her alanda gelişebilmesi için dünya ile rekabet edebilecek bir eğitim sistemine ihtiyaç var.” dedi. Toplumların en önemli dönüştürücü gücünün eğitim olduğunu ifade eden İbrahim Burkay, 59. Meslek Komitesi’nin bu alanda değerli çalışmalar yaptığını söyledi. Eğitim sektöründe geleceği şekillendirmek için yeni iş modellerine ihtiyaç olduğunu ifade eden Burkay, “Mevcut durumda eğitim sektöründe bina, servis, yeme-içme gibi eğitim dışı gider kalemleri yüzde 50’ye yaklaştı. Yapay zekâ ile öğretmen kavramı da değişiyor. Burada eğitime farklı bir perspektiften yaklaşmak gerekiyor. Nüfus olarak yaşlanıyoruz ancak eğitim süreçlerinde dünyayı iyi okumamız gerekiyor.” dedi. Bilgiyi Aktarmak Kadar Üretmek de Çok Kıymetli Doğal kaynakları ve insan kaynağı zengin ülkelerin gelecek 50 yılda önemli bir konumda olacağını ifade eden İbrahim Burkay, “Fütüristlerin tamamı G-7 ülkelerinin değişeceğini öngörüyor. Şu anda Çin 1,5 milyar nüfusa sahip. Bundan 10 yıl önce tek çocuk kısıtlaması kaldırılan ülke dünya ticaretini manipüle ediyor. Çin üretimle dünyayı ele geçiriyor. Burada en büyük dayanağı nüfusu. Çin’in geçen yıl dış ticaret fazlası 1 trilyon dolara ulaştı. Bu dünya ticaretinin yüzde 5’ine tekabül ediyor. Yani nüfus bu işin olmazsa olmazı. Sizler toplumu dönüştüren insanlarsınız. Gelecekle ilgili hayalleri besleyen sizlersiniz. Bu anlamda eğitimde atılması gereken çok adım var. Bilgi aktarmak kadar bilgiyi üretebilmek de çok kıymetli. Yeni iş modelleri oluşturmak, özellikle gelecek 50 yılda bizim rekabetçiliğimizi güçlendirecek alanlarda yetkinliklerimizi geliştirecek yollar açmamız gerekiyor.” diye konuştu. “2026 Güven Tazeleme Yılı Olacak” BTSO Eğitim Konseyi Başkanı Gıyasettin Bingöl ise Bursa’nın sanayi, kültür, ticaret ve turizmin yanında önemli bir eğitim şehri olduğunu söyledi. Kentteki özel öğretim kurumlarında 75 bin öğrencinin eğitim gördüğünü belirten Bingöl, Bursa’nın bu alanda lider konumda bulunduğunu ifade etti. Gelecek yıl özel eğitimde “güven tazeleme yılı” olarak hedeflediklerini kaydeden Bingöl, 2026 Nisan ayında Uludağ’da kapsamlı bir eğitim zirvesi düzenlemeyi planladıklarını ve bu etkinliği geleneksel hale getirmek istediklerini açıkladı. Bingöl, BTSO’da 8 yıldır İbrahim Burkay ile çalıştıklarını, Başkan Burkay’ın eğitim sektörüne her zaman büyük önem verdiğini belirterek, “Uludağ’daki Bursa Business School projesi başlı başına sektörümüz için çok büyük bir hizmet. Sayın Başkan her zaman eğitim sektörünü destekledi ve ön plana koydu. Hiçbir talebimizi geri çevirmedi. Özellikle pandemi dönemi ve devamında özel öğretimle ilgili meselelerin yüzde 90’ını BTSO’da çözdük. Servis meselesini burada görüştük, fiyatlar burada belirlendi. Sayın Başkan da tüm bu süreçlere destek verdi. TOBB’da devamlı olarak taleplerimizi gündeme getirdi. Kısa çalışma ödeneği başta olmak üzere birçok konuyu bu çatı altında çözdük. Komitemiz de çok seçkin insanlardan oluşuyor. Güzel bir çalışma ortamımız var. BTSO’da, Uludağ’da, Kent Ormanı’nda çok toplantılar yaptık ama gerçekten bu işin lideri Sayın Başkandır. Kendisinin çok emeği var. Sektörümüze destekleri için teşekkür ediyoruz.” dedi. Özel Öğretimde Talep Azaldı Arz Çoğaldı Toplantıda konuşan Komite Üyesi İsmail Güler, Bursa’daki özel öğretim kurumları ve öğrenci sayılarına ilişkin istatistikleri paylaştı. 2022-2023 döneminde 373 bin olan anaokulu öğrenci sayısının 2025-2026 yılında 218 bine gerilediğini paylaşan Güler, buna rağmen okul sayısının 4253’ten 4282’ye yükseldiğini belirtti. 2022-2023 döneminde 102 bin olan ilkokul birinci sınıf öğrenci sayısının bu yıl 75 bine gerilediğini söyleyen Güler, “Okul sayısı artıyor ancak kaydedilen öğrenci sayısı azalıyor. Son yıllara kadar talep fazla arz azdı. Ancak şimdi talep azaldı arz çoğaldı. Bu yüzden kurumların ayakta kalabilmesi için daha katma değerli bir eğitim vizyonuna ihtiyaç var.” dedi.

MEB'den özel okulların 'yemek, kıyafet, kırtasiye' ödemelerine yakın takip Haber

MEB'den özel okulların 'yemek, kıyafet, kırtasiye' ödemelerine yakın takip

Bakanlıktan illere gönderilen yazıda, 'Millî Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği'nde yapılan değişikliklerin 3 Ocak 2025 tarihli Resmî Gazete'de yayımlandığı hatırlatıldı. Yazıda, Yönetmelik'in 53. maddesine "ücret tespiti" başlığıyla eklenen yeni hükümle birlikte özel okullarda hizmet alımı veya benzeri yöntemlerle sunulan tüm hizmetlerin "ücret tespiti" kapsamına alındığı belirtildi. Yönetmeliğin 55. maddesine göre özel okulların eğitim ücreti ile birlikte "diğer hizmetler" karşılığında aldığı ücretlerin kurum adına açılan banka hesap numarasına yatırılmasının zorunlu hâle getirildiği aktarıldı. Okulda sunulan her hizmet kayıt altında olacak MEB'in yazısında özel okulların "hizmet alımı" yöntemiyle de olsa sundukları tüm hizmetler için mevzuata uygun şekilde ücret belirlemesi gerektiği, bu ücretlerin belirlenen süreler içinde ilan edilerek veliyle yapılan kayıt sözleşmelerinde belirtilmesinin zorunlu olduğu ifade edildi. Aynı kurucuya ait ya da marka lisansı yoluyla faaliyet gösteren okullarda yaygın şekilde kullanılan mal ve hizmetlerin de elektronik ticaret ortamı gibi yöntemlerle temin edilmesi halinde de bu kapsama girdiği ve ücret ilanı zorunluluğu bulunduğu vurgulandı. Ders kitapları dışındaki materyaller için de ücret ilanı zorunlu Bakanlık, yazıda özel okullarda yalnızca MEB onaylı ders kitaplarının okutulmasının esas olduğunu hatırlattı. Ancak ders kitaplarının yanı sıra isteğe bağlı olmak kaydıyla yardımcı eğitim materyallerinin kullanımı durumunda da yönetmelik hükümlerine uygun şekilde ücret belirlenmesi ve ilan edilmesi gerektiği belirtildi. Okullarda doğrudan hizmet sunumu yapılmadığı belirtilmesine rağmen elektronik ticaret gibi yöntemlerle temin edilip okulda yaygın biçimde kullanılan eğitim materyali ve öğrenci kıyafetleri için de aynı kuralların geçerli olduğu kaydedildi. Yemek ve kahvaltı ücretleri de okul hesabına yatırılacak Velilerin yemek ve kahvaltı hizmetleri için üçüncü kişilerle doğrudan anlaşma yapmasının uygun olmadığı, hizmetin kurum yönetimi ile yapılan anlaşma ile yürütülmesi gerektiği bildirildi. İl müdürlüklerine "denetimlere hassasiyet gösterin" uyarısı Bakanlık, il millî eğitim müdürlüklerinden bu düzenlemeler doğrultusunda özel okulları bilgilendirmelerini ve denetimleri hassasiyetle yürütmelerini istedi.

Tekin'den özel okul açıklaması! "Kapatmaya gider, hiç çekinmeyiz" Haber

Tekin'den özel okul açıklaması! "Kapatmaya gider, hiç çekinmeyiz"

Birlikte çalışmak ancak bu şekilde mümkündür. Ben tekrar söyleyeyim. Siz yapmadığınız sürece bunu biz yapacağız. Bizim yaptığımız yaptırım gücümüzün içinde hem cezai müeyyideler var ekonomik anlamda hem kapatmaya kadar gider, çekinmeyiz” dedi. Türkiye Özel Okullar Derneği 23. Geleneksel Antalya Eğitim Sempozyumu, “Türkiye'de ve dünyada özel okullar” temasıyla Antalya'nın Serik ilçesinde başladı. 30 Ocak-1 Şubat tarihlerinde gerçekleştirilen sempozyuma katılan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, özel okulların ücret politikaları ve sektöre yönelik denetimler hakkında açıklamalarda bulundu. “ÖZEL OKULLARIN ÜCRETLERİ KONUSUNDA YANILTICI BİR ALGI VAR” Özel okullara yönelik ücret eleştirilerinin tüm sektörü kapsayacak şekilde genelleştirilmesinin yanlış olduğunu belirten Bakan Tekin, kamuoyunda oluşturulan algının matematiksel gerçeklerle örtüşmediğini vurguladı. Tekin, “Özel okullarla ilgili çok üst düzey hizmet sunan ve üst düzey ücret alan bazı okullar üzerinden bir eleştiri yürütülüyor. Şimdi biz sistemimizdeki verilere bakıyoruz. Türkiye'de 12 bin tane özel okul var. Ancak bu bahsedilen ücret skalasında yer alan, yüksek ücret talep eden okul sayısı sadece 22. Matematik biliyoruz, elimizde veriler var. 12 bin özel okul içindeki 22 okul üzerinden yapılan bu genellemeye karşı çıkmamız ve bu algıyı düzeltmemiz gerekiyor” diye konuştu. Özel okulda çalışan öğretmen maaşları konusuna da değinen Bakan Tekin, özel okul öğretmenlerinin özlük haklarının iyileştirilmesine yönelik çalışmaları yakından takip ettiklerini ifade ederek, “Öğretmenlik Meslek Kanunu görüşülürken, özel okullarda çalışan öğretmenlerin maaşları konusunda kamuoyunda çok farklı bir algı oluşturuldu. Biz bu süreci yakından takip ediyoruz. Hepimiz, eğitimcilerin hak ettiği ücreti almasını istiyoruz ve bu konu bizim ortak meselemizdir” dedi. “ÖZEL OKULLARIN İÇİNDEKİ ‘ÇÜRÜK ELMALAR' TEMİZLENMELİ” Bakan Tekin, özel okullara yönelik denetim süreçlerinin bir ceza aracı değil, rehberlik faaliyeti olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, özel okul sektörünün kendi içinde yanlış uygulamalar yapan kurumlarla mücadele etmesi gerektiğini vurguladı. Tekin, “Fahiş fiyat uygulayan, öğretmenlerine hak ettikleri özlük haklarını vermeyen, velilerle ilişkilerinde usule aykırı bir biçimde kayıt dışı para alan ve bu sebepten dolayı da sizi zan altında bırakan içinizdeki çürük elmalarla siz mücadele etmezseniz; kamusal hizmeti yürütmekle, denetlemekle mükellef olan Milli Eğitim Bakanlığı olarak biz bunun ardına düşeriz. Biz çocuklarımızın, velilerimizin hakkını ve hukukunu korumak için ne gerekiyorsa yaparız. Burada popülizm yapmak adına farklı şeyler söylemeyeceğim. Bu bir kul hakkı. Sizi de zan altında bırakıyor. Bizi de belli bir zorlukla bırakıyor” ifadelerini kullandı. Özel okullarda fahiş fiyat uygulayan, öğretmenlerine hak ettikleri özlük haklarını vermeyen, velilerden kayıt dışı ücret talep eden kurumların sektöre zarar verdiğini belirten Bakan Tekin, “Benim sizden isteğim şu; bu süreci birlikte yürütelim. Siz de kendi içinizde bu tür kötü örnekleri ya kendi içinize çözün ya da bize ulaştırın, biz gerekeni yapalım. Birlikte çalışmak ancak bu şekilde mümkündür. Ben tekrar söyleyeyim. Siz yapmadığınız sürece bunu biz yapacağız. Bizim yaptığımız yaptırım gücümüzün içinde hem cezai müeyyideler var ekonomik anlamda hem kapatmaya kadar gider, çekinmeyiz. Çünkü burada hukuk devleti ilkesiyle temel hak hürriyetlere sıkıntılı durumlar ortaya çıkıyor. Bizim görevimiz de bu sıkıntıları oradan kaldırmak” diye konuştu. “ÖZEL OKULLARI FETÖ VESAYETİNDEN KURTARDIK” Bakan Tekin, özel öğretim kurumlarının 2002 yılından bu yana ciddi bir büyüme gösterdiğini belirterek, FETÖ'nün geçmişte sektörde büyük bir ağırlığa sahip olduğunu ve bu yapının sektörü baskı altına aldığını ifade etti. Tekin, “2002 yılında Türkiye'de toplam 2 bin 395 özel okul vardı. Bugün 12 binin üzerinde özel okulumuz var. Ancak burada ikinci bir boyutu göz ardı etmemek gerekir. 2002 yılında bu 2 bin 395 özel okulun kaçı FETÖ bağlantılıydı? Bu okulların sektör üzerindeki baskısı neydi? Bunları da konuşmamız gerekiyor. FETÖ, o dönemde sayı olarak az bile olsa sektöre yön veren bir yapıya sahipti. Özel okul sektörünü bu vesayetten kurtarmış olmamız bence en büyük kazanımlardan biridir” dedi. Özel okulların Türkiye'de eğitim sisteminin önemli bir parçası olduğunu belirten Tekin, “Biz, özel okulları eğitim sistemimizde önemli bir aktör olarak görüyoruz. Kamu hizmetlerinin mümkün olduğunca geniş kitleler tarafından yürütülmesi, demokratik toplum ilkeleri açısından da gereklidir” ifadelerini kullandı. “ÖZEL OKULLARIN BOŞ KONTENJANLARI KAMU İÇİN DEĞERLENDİRİLECEK” Özel okullardaki boş kontenjanların kamu tarafından değerlendirilmesi konusunda çalışmalara başladıklarını belirten Bakan Tekin, şunları kaydetti: “Özel okulların boş kontenjanlarının kamu okulları tarafından değerlendirilmesi için bir model üzerinde çalışıyoruz. 6 Şubat depremlerinden etkilenen 11 ilde bu süreci başlattık. İstanbul için de Milli Eğitim Müdürlüğümüz ve ilgili birimlerimiz bir çalışma yürütüyor. Bu süreci genişleterek devam ettireceğiz.” Türkiye Özel Okullar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Öztürk, özel öğretim kurumlarının karşı karşıya olduğu sorunları ve çözüm önerilerini dile getirdi. Başkan Öztürk, kamuoyunda özel okul ücretlerine yönelik yapılan eleştirilerle ilgili, “Elektrikten doğal gaza, sudan internete kadar tüm masraflarımız sürekli artıyor ve herhangi bir destek ya da teşvik almıyoruz. Ancak, ne zaman özel okul ücretleri açıklansa, yazılı ve görsel basında özel okullara yönelik adeta bir linç kampanyası başlatılıyor. Dünyadaki örnekleri incelediğimizde, birçok ülkede özel okul velilerine çeşitli teşvikler sağlanıyor ve okullara mali destekler veriliyor. Ancak Türkiye'de bu tür desteklerden yoksun bir şekilde eğitim hizmeti sunmaya devam ediyoruz” diye konuştu. TOBB Eğitim Meclisi Başkanı, İTO Eğitim Meclisi ve TOBB Eğitim Meclisi üyeleri, 450 özel okulun kurucusu, müdür ve öğretmenleri, dernek başkanları olmak üzere toplam 2 bine yakın katılımcının yer aldığı sempozyum 8 konferans ve 3 panelden oluşuyor.

Özel okullara 'ücret' uyarısı! Haber

Özel okullara 'ücret' uyarısı!

 Millî Eğitim Bakanlığı, özel okulların somut bir hizmeti ifade etmeyen "diğer ücretler" veya "genel gider" adı altında velilerden ek ücret talep edilemeyeceğine ilişkin tüm illere yazı gönderdi. Bakanlığın resmi internet sitesinde yer alan habere göre yazıda 2025-2026 eğitim öğretim yılı için öğrenci kayıtları kapsamında ücretlerini ilan eden bazı özel okulların "genel gider", "diğer ücret" gibi başlıklarla velilerden ücret talep ettiklerine dair Bakanlığa şikâyetler ulaştığı belirtilerek "Özel Öğretim Kurumları Kanunu" ve "Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği"nde yer alan ilgili hükümlere işaret edildi. Mevzuatta, her okulun farklı bir hizmet yelpazesi olabileceğinden hareketle, "benzeri hizmetler" ifadesinin yer aldığının aktarıldığı yazıda,  Bakanlığa ulaşan şikâyetlere istinaden bazı özel okulların bu başlığı amacına uygun olarak kullanmadıkları belirtildi. "Benzeri hizmetler" kavramının kendisinden önceki hizmetlerin benzerini ifade ettiği ve somut bir hizmeti işaret ettiği belirtilen yazıda, şu uyarılara dikkat çekildi: "Öğrencinin tam olarak alacağı hizmetin belli olmadığı veya okulun işletme giderleri içinde kalan ve eğitim-öğretime müteallik olmayan veya ilerde çıkacağı tahmin edilen bir harcama için peşinen ücret toplama mahiyetinde olan 'genel gider', 'diğer ücretler' adı altında ücret alınmasının mevzuata uygun olmadığı, Kanun ve Yönetmelik'le getirilen sınırlamaları aşmaya dönük uygulamalar olduğu açıktır."

Özel okullara 'fahiş fiyat' soruşturması Haber

Özel okullara 'fahiş fiyat' soruşturması

Mili Eğitim Bakanlığı, artış sınırları üzerinde ücret talebinde bulunan, kademe başlangıç sınıflarına (okul öncesi 1, 5 ve 9. sınıflar) fahiş fiyat uygulayan ve eğitim dışındaki hizmetleri almaları için velileri zorlayan özel okullara yönelik titiz bir çalışma yürüttü. Bakanlık, velilerin ekonomik çıkarlarını korumak ve mağduriyetlerini önlemek amacıyla Millî Eğitim Bakanlığı Bilişim Sistemlerinde (MEBBİS) yer alan son iki yılın verilerini inceledi. Bu kapsamda, aralarında Türkiye genelinde faaliyet gösteren okulların da bulunduğu bazı özel okulların fahiş ücret ilan ettikleri tespit edildi. Milli Eğitim Bakanlığı'nın resmi internet sitesinde yer alan habere göre, özel okulların "etüt, kitap-kırtasiye, kıyafet ve yemek ücreti" ilanlarının da ilgili mevzuatlara aykırı ve hizmetin maliyetini aşan oranlarda olduğu tespit edildiği belirtildi. Şikâyetler de dikkate alınarak bazı özel okullar hakkında inceleme ve soruşturma başlatılırken Ticaret Bakanlığınca da fahiş ücret artışı yapan kurumların takip edildiği kaydedildi. Hatırlanacağı gibi Millî Eğitim Bakanlığı, "Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği"nde 3 Ocak'ta yapılan değişiklikle özel okulların sundukları eğitim hizmeti için ilan edebilecekleri ücretler konusunda yeni bir düzenleme getirilmişti. Yapılan düzenleme ile söz konusu mevzuata "Okullar tarafından kademe başlangıçları için belirlenen öğrenim ücretlerinde fahiş oranda artış yapılamaz." hükmü getirildi. Bu kapsamda, okulların kademe başlangıcı olan anaokulu, bir, beş ve dokuzuncu sınıf kademelerinde ücretleri belirlerken sunulan hizmetle orantılı olmayan fahiş artışlar yapamayacakları, hüküm altına alınmıştı.

Özel okullara 'harcamalarda birleşme' önerisi Haber

Özel okullara 'harcamalarda birleşme' önerisi

Bursa Afyonkarahisarlı Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (Bursa AFSİAD) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı uzman eğitimci Recep Yıldırım, eğitim harcamalarına yapılan dönemsel zamları eleştirdi. Yıldırım, “TÜİK verilerine göre, eylülde aylık bazda en yüksek artış eğitimde yaşandı. Sektör yüzde 14.21'lik artışla başı çekerken, diğer sıraları alkollü içecek tütün, konut ile giyim ve ayakkabı gibi listede sürekli gördüğümüz ürün kalemleri takip etti. Aslında her eğitim yılı başlamadan önce yaşadığımız bir tablo ile karşı karşıyayız. Bilinmeli ki; eğitim harcamalarına yapılan dönemsel zamlar sadece velileri değil, özel eğitim kurumlarını da ciddi anlamda etkiliyor. Yapılan bu zamlar, ‘kitap ve kırtasiye’ masraflarını da ücretine dahil eden özel okulların kayıt döneminde işlerini bir hayli zorlaştırıyor. Zaten servis ve yemek ücretlerinin yüksek maliyetiyle boğuşan sektör, zamları veliye tam olarak yansıtamayınca sürdürülebilirliğini koruyamıyor” ifadelerini kullandı. Eğitim harcamalarındaki dönemsel artışa çözüm olarak bazı tavsiyelerde bulunan Yıldırım, “Elbette eğitim giderlerini tedarik eden üreticilerimizin daha fazla kazanç sağlayarak ülke ekonomisine katkı sağlaması temennimizdir. Ancak dönemsel bazda yapılan fiyat artışlarının faturası hem velilere hem de eğitim sektörüne acı bir şekilde yansıyor. Özel eğitim kurumları her ne kadar kâr amacı güden kuruluşlar olsa da; yaptıkları işin niteliği itibariyle ülkenin geleceğine hizmet etmektedir. Ayrıca devletin yükünü de hafifletmektedir. Eğitim harcamalarında görülen yüksek zamların hane bütçesi kadar, özel eğitim kurumlarındaki niteliği de olumsuz yönde etkilemesi kaçınılmazdır. Ayrıca istihdama etkisi de düşünülmelidir. Uzun yıllar pek çok özel eğitim kurumunun kuruculuğunu yapan biri olarak; bu noktada bir kaç kurumun birleşerek yapacağı toplu alımların soruna çözüm olacağı kanısındayım. Çok şubeli özel okulların dışında kalan kurumlar, kendi aralarında birleşerek alım yapabilirler. Böylece üreticinin önünü görmesini ve sürümden kazanma mantığıyla konuya bakması sağlanacaktır. Haliyle kıyafet, kitap ve kırtasiye gibi giderler okullar tarafından uygun fiyatlara alınacaktır. Böyle bir oluşuma Milli Eğitim Bakanlığı’mız da destek olabilir. Bakanlık rehberliğinde, özel okullar arasında gerçekleşecek görüşmelerden daha somut kararlar çıkacaktır” dedi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.