Selçuk Türkoğlu Haberleri - Son Dakika Selçuk Türkoğlu Haber Güncel Gelişmeler

Hakemlerin "bahis skandalı" Meclis gündeminde

İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu, skandalın aydınlatılması amacıyla Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Osman Aşkın Bak’ın yanıtlaması istemiyle yazılı soru önergesi verdi. TFF Başkanı Hacıosmanoğlu’nun 27 Ekim 2025’te yaptığı açıklamada, profesyonel liglerde görev yapan 571 aktif hakemden 371’inin bahis hesabı bulunduğunu, 152’sinin ise aktif biçimde bahis oynadığının tespit edildiğini belirtmesi, futbol kamuoyunda büyük sarsıntı yaratmıştı. Türkoğlu, önergesinde bu iddiaların yalnızca “etik ihlal” olarak görülemeyeceğini, Türk futbolunun güvenilirliğine, rekabetin dürüstlüğüne ve milli spor güvenliğine yönelik ağır bir tehdit anlamına geldiğini vurguladı. İYİ Parti’li Türkoğlu, “Bu tablo Türk futbolunda da adalete ve vicdanlara kara bir leke olarak düşmüştür. Bahis oynayan hakemlerin geçmişte yönettikleri maçlar, şampiyonluklar ve düşme hattı mücadeleleri dahil tüm sonuçlar yeniden incelenmelidir. Bu, artık yalnızca bir futbol meselesi değil, bir milli güvenlik meselesidir,” ifadelerini kullandı. Türkoğlu’nun Bakan’a yönelttiği sorulardan bazıları şöyle: -TFF’nin tespitleri hangi resmî denetim raporlarına dayanmaktadır? -Bahis oynadığı belirlenen hakemlerden kaçı hâlâ aktif olarak maç yönetmektedir? -Bu hakemlerin yönettiği maçların sonuçları yeniden incelenecek midir? -Son 5 sezonun Süper Lig, 1. Lig ve diğer profesyonel liglerdeki şampiyonluk ve düşme sonuçları gözden geçirilecek midir? -Gençlik ve Spor Bakanlığı, TFF’nin denetim süreçlerine ilişkin bağımsız bir soruşturma başlatacak mıdır? Türkoğlu’nun önergesi, Türk futbolunun son yıllardaki en büyük güven krizini Meclis gündemine taşırken, kamuoyunda “Son 5 yılın şampiyonlukları tehlikede mi?” sorusunu da gündeme getirdi. İYİ Parti’li Türkoğlu, “Futbolun namusu, şeffaflık ve adaletle kurtarılabilir. Bu skandal örtbas edilemez,” diyerek konunun takipçisi olacağını açıkladı.

İYİ Partili Türkoğlu’ndan Bursa’daki su krizine sert tepki: “Bursa Bursa olalı böyle susuzluk görmedi”

Barajdaki kurak manzarayı “yürek sızlatıcı” olarak nitelendiren Türkoğlu, “Susuzluktan toprak bile utanmış, çatlamış, çoraklaşmış vaziyette kendi kaderini yaşıyor” dedi. Evliya Çelebi’nin “Velhasıl, Bursa sudan ibarettir” sözünü hatırlatan Türkoğlu, “Şimdi Bursalılar ‘Velhasıl Bursa susuz kaldı’ diyorlar” şeklinde konuştu. “SU ŞEHRİ BURSA, KERBELA’YA DÖNDÜ” Bursa’nın bir dönem “su şehri” olarak anıldığını hatırlatan Türkoğlu, mevcut tabloyu “Kerbela’ya dönmüş bir şehir manzarası” olarak niteledi. Türkoğlu, kentte günlük 12 saate varan planlı su kesintilerinin yapıldığını belirterek yöneticilere sert eleştiriler yöneltti: “Kenti yıllardır yönettiğini zanneden kifayetsiz muhterisler sayesinde Bursa bugün susuzlukla mücadele ediyor. Bu sorun bir günde, bir yılda ortaya çıkmadı; yirmi yılı aşkın süredir ihmal edilen, hoyratça kullanılan su kaynaklarının sonucudur.” “ÇINARCIK BARAJI 20 YIL İHMAL EDİLDİ” Açıklamasında Çınarcık Barajı’na da değinen Türkoğlu, 2002 yılında su tutmaya başlayan barajın yıllarca atıl bırakıldığını vurguladı: “Bursa’nın sorununu kökten çözecek olan Çınarcık Barajı’ydı. Ancak isale hattı yapılmadı, arıtma tesisi ihmal edildi. 20 yıl beklendi, sonunda dış borçla işe başlandı. 150 milyon Euro borç alındı ama bu yük Bursalıların sırtına bindirildi.” 2002 yılından bu yana iktidarda olanların su sorununa kalıcı çözüm üretmediğini savunan Türkoğlu, “Bursa’yı düşünen bir bakan, bir milletvekili çıkmadı. Proje DSİ eliyle yapılmalıydı ama olmadı” dedi. “YAĞMUR DUASIYLA DEĞİL, AKILLA ÇÖZÜM İSTİYORUZ” Yöneticileri “rant odaklı” bir anlayışla hareket etmekle suçlayan Türkoğlu, suyun seçim malzemesi haline getirildiğini ifade etti: “Yağmur yağarsa su akacak, yağmazsa Allah kerim öyle mi? Bu mudur 21. yüzyılda su şehri Bursa’nın geldiği nokta? Vatandaş yağmur duası değil, akıl, mantık ve plan istiyor.” Son olarak yerel yönetimlere de uyarıda bulunan Türkoğlu, “Mevcut belediye yönetimi de zamanında önlem almalıydı. Ancak bu krizin asıl sorumluları, yıllarca suyu seçim malzemesi yapan, kaynakları korumayan anlayıştır” diye konuştu. “EVLİYA ÇELEBİ’NİN KEMİKLERİNİ SIZLATMAYIN” Bursa’nın tarihsel kimliğine vurgu yapan Türkoğlu, sözlerini şu ifadelerle tamamladı: “Bursa’yı daha fazla susuzluğun ve suskunluğun şehri yapmayın. Yapmayın ki, Evliya Çelebi’nin kemiklerini daha fazla sızlatmayın.” ????Bursa Bursa olalı, böyle susuzluk görmedi, çekmedi!????Susuzluktan toprak bile utanmış, çatlamış, çoraklaşmış vaziyette kendi kaderini yaşıyor.????“Velhasıl, Bursa sudan ibarettir…” sözü,“Velhasıl Bursa susuz kaldı…”ya döndü!????Kimin sayesinde?Kenti yıllardır “yönettiğini”… pic.twitter.com/yvFRygbAtp— Selçuk Türkoğlu (@YS_Turkoglu) October 14, 2025

İYİ Parti’de Yıldırım heyecanı: Gökbulut’tan değişim ve birlik mesajı

İYİ Parti Bursa teşkilatında kongre süreci tüm heyecanıyla devam ederken, Yıldırım İlçe Başkanlığı’na adaylığını açıklayan Mustafa Gökbulut, yoğun katılım ve coşku içinde yaptığı açıklamada, ilçenin kronikleşmiş sorunlarını çözme kararlılığıyla yola çıktığını vurguladı. İYİ Parti Bursa İl Başkanı İsmail Kaya ve Milletvekili Selçuk Türkoğlu da adaylık açıklamasına katılarak Gökbulut’a tam destek verdi. “Hedefimiz ortak, yolumuz bir” diyen Gökbulut, Yıldırım’da sadece bir yönetim değişikliği değil, halkın derdini dinleyen, çözüm üreten bir yönetim anlayışının temellerini atacaklarını ifade etti. YILDIRIM’IN GERÇEK SORUNLARINA NEŞTER VURULACAK Mustafa Gökbulut’un gündeminde Yıldırım’ın yakıcı sorunları vardı: – Plansız ve çarpık yapılaşma, – Ulaşım kaosu ve trafik sıkışıklığı, – Gençler için sosyal ve kültürel alan eksikliği, – Esnafın yalnızlığı ve ekonomik darboğaz, – Kadınların güvencesizliği ve işsizlik, – Kentsel dönüşümün ranta değil, vatandaşa dayalı olması gerekliliği… Gökbulut, “Yıldırım halkı artık vitrin siyaseti değil, sokakta yanlarında olan bir yönetim istiyor. Biz bunun için buradayız. Değişimi tabandan başlatacağız!” dedi. “SİYASET, MAKAM DEĞİL SORUMLULUKTUR” Parti içi birlik ve beraberlik mesajı veren Gökbulut, “Bu süreçte davet eden her arkadaşımızın yanında olacağız. Kimseyi dışlamadan, küstürmeden, kırmadan; başarıya ancak birlikte yürüyerek ulaşabiliriz,” dedi. İYİ Parti’nin Bursa’da yükselen bir değer olduğunu ifade eden İsmail Kaya, “Yıldırım’da halkın teveccühü ve teşkilatlarımızın kararlılığıyla yeni bir dönem başlayacak,” derken, Milletvekili Türkoğlu ise “Bu bir bayrak yarışıdır. Bizim yarışımız hizmette, samimiyette ve çözümde olacak,” ifadelerini kullandı. YILDIRIM İÇİN İDDİALI BİR YOL HARİTASI Gökbulut’un vizyonu; katılımcı yönetim anlayışı, şeffaflık, mahalle temelli çözüm odaklı siyaset, gençlerin ve kadınların aktif rol aldığı güçlü bir teşkilat modeli üzerine kurulu. YILDIRIM YENİDEN AYAĞA KALKACAK Mustafa Gökbulut’un adaylığıyla birlikte Yıldırım’da siyasi dengelerin yeniden şekillenmesi bekleniyor. Sokaktan gelen, halkla iç içe bir siyaset anlayışıyla Gökbulut, yalnızca bir ilçe başkanlığına değil, Yıldırım’ın geleceğine talip olduğunu net şekilde ortaya koydu. İYİ Parti Yıldırım İlçe Başkanlığı yarışında artık yeni bir dönem başlıyor. Değişim için, diriliş için, Yıldırım için: Mustafa Gökbulut!

Türkoğlu sordu: "Mehmetçik metan gazı tuzağına nasıl düştü?"

İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu, Irak’ın kuzeyinde yürütülen Pençe-Kilit Harekâtı sırasında yaşanan ve 12 askerin metan gazına maruz kalarak şehit olmasıyla sonuçlanan olayı Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine taşıdı. Türkoğlu, hem olayın aydınlatılması hem de benzer faciaların önlenmesi amacıyla soru önergesi ve Meclis araştırma önergesi verdi. İHMAL FACİASI MI YAŞANDI? 6 Temmuz 2025’te, daha önce teröristlerin “sözde hastane” olarak kullandığı tespit edilen bir mağarada yapılan arama-tarama faaliyeti sırasında metan gazına maruz kalan 19 askerden 12’si şehit oldu, 7’si zehirlenerek hastaneye kaldırıldı. Aynı bölgede 3 yıl önce, yani 28 Mayıs 2022 tarihinde şehit olan Piyade Üsteğmen Nuri Melih Bozkurt’un naaşına ise hâlâ ulaşılamadığı bilgisi dikkat çekti. 14 SORULUK SORU ÖNERGESİ GELDİ Milletvekili Selçuk Türkoğlu, Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler’in yazılı olarak yanıtlaması istemiyle şu soruları yöneltti: -3 yıldır ulaşılamayan şehit naaşı neden hâlâ bulunamamıştır? -“Tamamen kontrol altına alındı” denilen bir bölgede aramalar neden devam etmektedir? -Gaz ölçümü yapılmadan Mehmetçik neden mağaraya sokulmuştur? -TSK envanterinde gaz dedektörü yok mu, varsa neden kullanılmamıştır -Soruşturma başlatıldı mı, istihbarat zafiyeti yaşandı mı? -Operasyona sağlık ya da güvenlik birimlerinden itiraz geldi mi? MECLİS ARAŞTIRMASI TALEBİ VAR Verilen Meclis Araştırma Önergesi’nde ise şu tespitler gerekçe olarak yer aldı: -Şehit subayımızın 3 yıldır bulunamaması, bölgenin “temiz” olduğuna dair beyanların sorgulanmasına yol açmıştır. -Mağara operasyonunda metan gazı tespiti yapılmamış, personel hayatı ciddi riske atılmıştır. -Milli Savunma Bakanlığı’nın kamuoyunu geç ve eksik bilgilendirmesi, güven sorununu derinleştirmiştir. -TSK personelinin yaşam hakkını korumak için risk analiz protokolleri gözden geçirilmelidir. Konuya ilişkin bir açıklama yapan Selçuk Türkoğlu şunları söyledi:“Şehitlerimizin emaneti bizim onurumuzdur. Mehmetçiği zehirli gaz dolu mağaralara önlem almadan gönderen zihniyetin arkasındaki sorumsuzluk zinciri ortaya çıkarılmalı. Savaş da plan da emir-komuta da insan hayatının önüne geçemez. TSK gibi köklü bir kurumda böyle ihmallerin yaşanması kabul edilemez.” İYİ Parti olarak şehitlerimize vefa, gazilerimize sahip çıkmak ve Türk Silahlı Kuvvetleri personelinin can güvenliğini sağlamak adına acı olayın peşini bırakmayacaklarını vurgulayan Türkoğlu, kamuoyunu da duyarlı olmaya çağırdı.

Türkoğlu; “Müzakereyi Değil Mücadeleyi Düşünün!”

Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, bu durumu “Sevr’den beter bir utanç” olarak nitelendirdi ve terör örgütüyle yapılan herhangi bir uzlaşma çabasını şiddetle eleştirdi. Türkoğlu, açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Sevr’den beter utanç fotoğrafı! 50 bin insanımızın kanına giren ‘Bebek Katili’nden medet umulduğu, dahası, ‘zılgıtlar’ eşliğinde toplum nezdinde ‘meşru’ kılınmaya çalışıldığı Sevr’den beter bir utanç günüdür bugün. 700 binlik şanlı Türk Ordusu ile 70 kişilik terörist grubunun bir tutulduğu, Türk Milleti’nde sanki ‘savaş kaybetmiş’ bir ruh halinin yaratılmaya çalışıldığı bu utanç verici sürecin bütün hedefi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni son tahlilde bölüp parçalamaktır. Bizim için ‘keleşli’ terörist ile ‘kravatlı’ terörist arasında fark yoktur, terörist teröristtir. Devletimizi böldürtmeyeceğiz… Cumhuriyetimizi yıktırtmayacağız… Türk Milleti’ni sahipsiz bırakmayacağız… Son kale İYİ Parti. Ne mutlu Türküm diyene.” Ayrıca, TBMM’de yaptığı konuşmada da benzer görüşleri dile getiren Türkoğlu, terör örgütüyle yapılan barış girişimlerini eleştirerek, Türkiye Cumhuriyeti’nin resmi dilinin Türkçe olduğunu ve sonsuza kadar böyle kalacağını vurguladı. Selçuk Türkoğlu’nun bu açıklamaları, PKK’nın silah bırakma çağrısına karşı çıkan sert bir duruşu temsil ediyor ve terörle müzakere edilmesine karşı olduğunu açıkça ortaya koyuyor. İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu, terör örgütü PKK’nın silah bırakma ve kendini feshetme yönündeki açıklamalarına sert tepki gösterdi. Türkoğlu, bu süreci “terörün makyajlandığı yeni bir aldatmaca projesi” olarak nitelendirdi ve Türk milletinin aklıyla alay edildiğini belirtti. TBMM’de yaptığı konuşmada Türkoğlu, PKK’nın sözde fesih kararının, emperyalist destekli bir planın parçası olduğunu ifade etti. PKK’nın çatı örgütü KCK’nın hâlâ aktif olduğunu ve başkanlığını Abdullah Öcalan’ın yürüttüğünü hatırlatan Türkoğlu, YPG ve PYD gibi PKK’dan türeyen terör örgütlerinin Suriye’de devletçiklere dönüştürülmeye çalışıldığını vurguladı. Bu bağlamda, PKK’nın kendini feshetme açıklamasının, Türkiye’nin güney sınırında kurulmak istenen yeni bir terör devletinin propagandası olduğunu savundu. Türkoğlu, “Türkiye Cumhuriyeti terörle müzakere değil, mücadele etmek zorundadır” diyerek, geçmişteki çözüm süreci benzeri girişimlerin yeniden gündeme getirilmesini eleştirdi. Bu tür süreçlerin milletin hafızasında ihanet olarak yer aldığını belirten Türkoğlu, “Fesih tiyatrosunu görüyoruz ve kanmıyoruz” ifadelerini kullandı. Ayrıca, Türkoğlu, PKK’nın silah bırakma çağrısının, terör örgütünün Irak’ın kuzeyinden Suriye’nin kuzeyine taşınması için bir araç olduğunu ve bu sürecin Türkiye’nin federasyon sistemine sürüklenmesine yol açabileceğini iddia etti. Bu tür girişimlerin Türkiye’nin birliğini ve bütünlüğünü tehdit ettiğini belirtti. Son olarak, Türkoğlu, Türk milletinin bu tür aldatmacalara kanmayacağını ve geçmişte olduğu gibi bu tür oyunları boşa çıkaracağını ifade etti. “Türkiye Türk’tür, Türk kalacaktır” diyerek sözlerini tamamladı.

Başkan Kaya: Karacabey halkının iradesine ihanettir

İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu, parti il ve ilçe yöneticilerinin katılımıyla Karacabey Belediye Başkanlığı önünde yapılan basın açıklamasında konuşan İYİ Parti Bursa İl Başkanı İsmail Kaya, Fatih Karabatı’nın belediye başkanlığına İYİ Parti rozetini taşıyarak seçildiğini hatırlattı. Ancak şimdi Karabatı’nın, iktidar partisi saflarına geçme niyetiyle hareket ettiğini belirtti. Başkan İsmail Kaya, "Karacabey halkı, AKP düzenine itiraz eden bir adaya oy verdi. Bugün ise o oylar masa başında pazarlık konusu yapılıyor" dedi. “SİYASİ OMURGASIZLIK” Açıklamada Karabatı’nın seçim sürecinde AKP’yi eleştirip, seçim sonrası aynı partiyle masaya oturmasının “siyasi omurgasızlık” olduğunu ifade eden Kaya, bu durumun yalnızca İYİ Parti’ye değil, Karacabeylilere de büyük bir saygısızlık olduğu dile getirdi. Başkan Kaya, Karabatı’nın kamuoyunu geçici olarak “bağımsız kaldım” açıklamalarıyla yanıltmaya çalıştığını savunarak, arka planda yürütülen siyasi pazarlıkların halk tarafından açıkça görüldüğünü belirtti. Ayrıca, Karabatı'nın bazı belediye meclis üyelerini de bu sürece dahil ederek "meze haline getirdiğini" iddia etti. Partiden istifa eden 4 meclis üyesinin, kamuoyunu yanıltmaya çalıştığı ve teşkilatları suçlayan açıklamalarının gerçeği yansıtmadığını ifade eden Başkan Kaya, bu kişilerin hiçbir emek vermeden makamlara oturduklarını ve şimdi de siyasi kazanç uğruna iradelerini bir kişiye teslim ettiklerini belirtti. “CESARETİN VARSA ÇIK MİLLETİN KARŞISINA” Başkan Kaya açıklamasında Karabatı’ya açık çağrı yaparak, “Cesaretin varsa çık milletin karşısına, iradeni yine sandıkta test et” dedi. Kaya, Karacabey halkının iradesinin pazarlık masalarında satılamayacağını ve bu duruma sessiz kalmayacaklarını vurguladı. İsmail Kaya, Fatih Karabatı’nın belediye başkanlığından istifa ederek halkın karşısına yeniden çıkmasını istedi. “BU SİYASİ AHLAKSIZLIĞIN HESABINI SORACAĞIZ” “Seçimle gelen, ihanetle değil, yalnızca millet iradesiyle gitmelidir” diyen Başkan Kaya açıklamanın sonunda şunları söyledi: “Bunu iyi dinle o zaman Fatih Karabatı, biz senin ar etmediğin bu ahlaksız durumdan dolayı hemşerilerimize mahcup olduğumuz için buradayız, Karacabeylilere meramımızı anlatmak için buradayız. Ucuz insan görmek isteseydik direk senin yanına gelirdik emin ol. Biz kimsenin siyasi namusunun bekçisi değiliz. Halkımızı kandıran, oyuna ve iradesine ihanet eden hiç kimseyle aynı yolda yürümemiz mümkün değildir. İYİ Parti olarak bu etik dışı tavrın peşini bırakmayacağız. Karacabey halkının iradesine sahip çıkacak, yapılan bu siyasi ahlaksızlığın hesabını sonuna kadar soracağız.”

Yenişehir'de siyasi deprem: AK Parti'ye katılan Özel'e İYİ Parti’den sert tepki

Bursa’nın Yenişehir ilçesinde seçimle İYİ Parti’den belediye başkanı seçilen Ercan Özel’in AK Parti’ye geçişi, siyasi gündeme bomba gibi düştü. Bu gelişme üzerine İYİ Parti, Yenişehir Tarihi Belediye binasının önünde kamuoyuna açık, sert bir açıklama yaptı. “NAMUS VARSA MİLLET VARDIR, DEVLET VARDIR” İYİ Parti Bursa İl Başkanı İsmail Kaya açıklamasında, yaşanan durumu yalnızca siyasi bir tercih olarak değil, "insani ve ahlaki değerlerin çöküşü" olarak değerlendirdi. “Namus varsa insanoğlu vardır, aile yapısı vardır, toplum vardır, devlet vardır. Namusun yoksa sen de yoksun Ercan Özel!” diyerek sert ifadeler kullanan Başkan Kaya, Ercan Özel’in seçmen iradesine ihanet ettiğini savundu. “İRADE GASPI VE SİYASİ RÜŞVETLE KARŞI KARŞIYAYIZ” Kaya, Ercan Özel’in kısa süre önce partisinden ayrılmayacağı yönünde namus sözü verdiğini ancak bu sözünü tutmayarak AK Parti’ye geçtiğini belirtti. “Bu ülkede söz namustur” diyen Kaya, “Üç defa ‘Söz namustur’ diyerek bize garanti veren biri, bugün nasıl olur da iktidarın safına geçer?” sorusunu yöneltti. Sözlerine devam eden İsmail Kaya, yaşanan durumu “bir siyasi transfer değil, açıkça siyasi rüşvetin sonucu” olarak değerlendirdi. “Sandıkla alamadıklarını baskıyla, tehditle ya da parayla almak da aynı derecede ahlaksızlıktır. Bu, millet iradesine ihanettir” ifadelerini kullandı. “BU TABLO, AKP’NİN SİYASİ TÜKENMİŞLİĞİNİN BELGESİDİR” Başkan Kaya, AK Parti’yi de hedef alarak, “AKP artık seçmen nezdinde tükenmiştir. Belediyeleri seçimle alamayınca masa başı oyunlarla elde etmeye çalışıyorlar” dedi. Kaya, bu tür hamlelerin seçmene saygısızlık olduğunu ve halkın iradesine doğrudan müdahale anlamına geldiğini vurguladı. “BİZ KİMSENİN SİYASİ NAMUSUNUN BEKÇİSİ DEĞİLİZ” Kaya açıklamasını İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu’nun sözleriyle tamamladı: “Biz kimsenin siyasi namusunun bekçisi değiliz. Ama milletimizin namusuna yapılan saldırının karşısında dimdik duracağız.” Yenişehir’deki bu gelişmenin yankıları sürerken, İYİ Parti’nin hukuki ve siyasi adımları takip edip etmeyeceği önümüzdeki günlerde netlik kazanacak.

İYİ Partili Türkoğlu don afetini TBMM'ye taşıdı

Edinilen bilgilere göre bazı ürünlerde zarar oranının %100’e, bazı ürünlerde %80-90’lar seviyesinde olduğunun tespit edildiğini belirten Türkoğlu, sadece İznik genelinde toplam zarar miktarının yaklaşık 1 milyar TL düzeyinde olduğunun tahmin edildiğini vurgulayarak, Tarım ve Orman Bakanlığının cevaplandırmasını talep ederek, TBMM Başkanlığı’na verdiği soru önergesiyle 10 ayrı soru sordu. Don afetinin, ürün kaybına ek olarak gübre, ilaç, budama ve bakım gibi ciddi girdi maliyetlerinin de altında ezildiğini vurgulayan Türkoğlu, devlet desteği olmaksızın bu yükün altından kalkmalarının imkânsız hale geldiğini vurgulayarak çiftiye yönelik acil destek çağrısında bulundu. İYİ PARTİ BURSA MİLLETVEKİLİ SELÇUK TÜRKOĞLU’NUN KONU İLE İLGİLİ OLARAK MECLİS’E VERDİĞİ SORU ÖNERGESİ ŞÖYLE: “Çiftçimizin ekonomik olarak zaten güçlükle ayakta durduğu bir dönemde, ülke genelinde olduğu gibi Bursa’da da etkili olan aşırı soğuk hava dalgası ve don felaketi, başta İznik, Osmangazi(özellikle Ovaakça), Nilüfer, Yıldırım, Gürsu, Kestel, İnegöl, Keles, Harmancık, Orhaneli, Büyükorhan olmak üzere 17 ilçenin pek çok mahallesinde tarımsal üretimi ağır biçimde etkilemiştir. Örneğin İznik’te özellikle 1. Derece etkilenen mahalleler arasında, İznik merkez, Karatekin, Kaynarca, Çiçekli, Dereköy, Hocaköy, Çamdibi, Dırazali, Sarıağıl, Yörükler ve Tacir Mahalleleri gelmiştir. 2. Derece etkilenen mahalleler arasında da Orhaniye, Ömerli, Elbeyli, İnikli, Çakırca, Boyalıca, Şerefiye, Çamoluk, Yenişerefiye, Çampınar, Mahmudiye ve Bayındır bulunmaktadır. Bu bölgelerde yetişen erik, şeftali, nektarin, kivi, kiraz, üzüm, elma, armut, zeytin, gibi ürünlere ait meyve ağaçları henüz çiçek açmadan büyük oranda yanmıştır. Ayrıca dağ mahallelerinde yaban mersininde ve cevizde de büyük oranda zarar meydana gelmiştir. İznik Ziraat Odası Başkanı Sayın Vedat Çakar’ın açıklamalarına göre, İznik’te toplam 225.000 dönüm arazi bulunmaktadır. Bunun 140.000 dönümü zeytin ve meyve alanını, 20.000 dönümü merayı, 55.000 dönümünü de atıl araziden oluşmaktadır. Bu 140.000 dönüm ekim dikim arazisinin 120.000 dönümünde %50 ile %100 arası hasar meydana gelmiştir. Bazı ürünlerde zarar oranı %100’e ulaşmış, genel zararın ise %90 seviyesinde olduğu tespit edilmiştir. Zarar gören alanlar drone ile havadan görüntülenmiş; toplam zarar miktarının yaklaşık 1 milyar TL düzeyinde olduğu tahmin edilmektedir. Bu yıkıcı afetin ardından çiftçilerimiz, ürün kaybına ek olarak gübre, ilaç, budama ve bakım gibi ciddi girdi maliyetlerinin de altında ezilmekte; devlet desteği olmaksızın bu yükün altından kalkmaları imkânsız hale gelmektedir. Bu kapsamda; SORU 1- Ülkemiz geneli ile ilgili olarak ve özellikle de İznik ilçesi başta olmak üzere Bursa ve 17 ilçesinde yaşanan don felaketinin ardından, Bakanlığınız tarafından kesin hasar tespit çalışması yapılmış mıdır? Yapıldıysa, il il, ilçe ilçe, mahalle mahalle olmak üzere hangi ürünlerde ne kadarlık bir zarar tespit edilmiştir? SORU 2- Ürün bazında özellikle erik, şeftali, nektarin, kiraz, elma, armut, üzüm, ceviz, kivi, zeytin, incir vs. başta olmak üzere ne kadar alan etkilenmiş, bu ürünlerin ekonomik karşılığı ne kadardır? Tespitlere göre her bir ürün için kayıp miktarı ayrı ayrı ne kadar olmuştur? SORU 3- Hasar oranı %90’lara, bazı ürünlerde %100’e varan İznik gibi yerlerde, bölge çiftçisine yönelik herhangi bir destek paketi hazırlanmış mıdır? Hazırlandıysa ne zaman ilan edilecektir? SORU 4- Don nedeniyle ürün alamayacak üreticilerin tarım kredileri, Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifleri’ne olan borçları ertelenecek midir? Ertelenecekse süre ve kapsam nedir? SORU 5- Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) üzerinden bu felaketten etkilenen çiftçilerin zararlarını karşılama yönünde herhangi bir çalışma başlatılmış mıdır? Başlatılmadıysa gerekçesi nedir SORU 6- 2025 yılı için bölgedeki çiftçilerin prim borçları, SGK yükümlülükleri ve elektrik-su gibi girdi kalemlerinde indirim ya da muafiyet sağlanması planlanmakta mıdır? SORU 7- İznik ilçesi başta olmak üzere, Bursa ve 17 ilçesinde üreticilerin talep ettiği gibi bölgelerin “Afet Bölgesi” ilan edilmesi yönünde bir çalışma yürütülmekte midir? SORU 8- Yine İznik örneğinde olduğu gibi don olaylarından sıklıkla etkilenen Bursa ve ilçelerindeki tarım bölgelerinde, erken uyarı sistemleri ve meteorolojik risk yönetimi için yeni bir yatırım veya destek planlaması var mıdır SORU 9- Bakanlığınız tarafından, don ve kuraklık gibi afetlerde ortaya çıkan zararın minimize edilmesi için üreticilere yönelik eğitim, teknoloji desteği ve alternatif ürün yönlendirmeleri sağlanmakta mıdır SORU 10- Bu kadar büyük çaplı bir tarımsal felaketin ardından Bakanlığınız ve bağlı kuruluşlarınızın; bu gibi afetlerdeki kayıplarının, mümkün olduğunca en alt limitte kalmasına yönelik aldığı veya alacağı pratik tedbir ya da çözümler nelerdir?”

#Selçuk Türkoğlu