SON DAKİKA
Hava Durumu

#Tarım Bağ-Kur

Söz Bursa - Tarım Bağ-Kur haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tarım Bağ-Kur haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

TZOB’dan Dünya Kadın Çiftçiler Günü mesajı: “Kadınlar üretimin merkezinde ama hak ettikleri yerde değil” Haber

TZOB’dan Dünya Kadın Çiftçiler Günü mesajı: “Kadınlar üretimin merkezinde ama hak ettikleri yerde değil”

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, "Kadın çiftçilerimiz kırsalın umudu, tarımın güvencesidir" dedi. TZOB Genel Başkanı Bayraktar, 15 Ekim Dünya Kadın Çiftçiler Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, "Dünyada ve ülkemizde tarımsal üretimde, beslenmede, gelecek nesillere bilgiyi aktarmada, çocuk eğitiminde, hasta ve yaşlı bakımında kadınlar en önemli katkıyı sağlıyor. Kırsaldaki kadınların güçlendirilmesi, tarımsal kalkınma ve toplumsal refahın sürdürülebilirliği açısından büyük önem taşıyor. Ancak kadın çiftçilerimiz, üretimin merkezinde olmalarına rağmen sosyal güvenlikten yeterince yararlanamıyor; ekonomik ve toplumsal olarak ikinci planda kalıyor" dedi. TZOB Ziraat Odaları Bilgi Sistemi (ZOBİS) verilerine göre 2024 yılı itibarıyla Türkiye genelinde 754 ziraat odasına kayıtlı 956 bin 643 kadın çiftçi bulunduğunu belirten Bayraktar, "Bu rakam, tüm üyelerin yüzde 18,14'ünü oluşturuyor. Çiftçilerin yaş ortalaması 59'a yükseldi. Erkek çiftçilerin yaş ortalaması 58, kadın çiftçilerimizin yaş ortalaması 61'dir. Yaş dağılımı tarımsal nüfusun hızla yaşlandığını gösteriyor. Çiftçilerimizin yüzde 35'i 65 yaş ve üzerinde, yüzde 35'i 50-64 yaş aralığındadır. Yalnızca yüzde 5'lik bir oran 18-32 yaş grubundadır. Bu tablo, tarım sektöründe genç nüfusun hızla azaldığını ve üretimin geleceği açısından ciddi bir sorun oluştuğunu gözler önüne seriyor. Son 30 yıldır hiç doğum gerçekleşmeyen köylerimiz bulunuyor, kış aylarında tamamen boşalan köylerin sayısı artıyor. Bu durum yalnızca üretimi değil, kırsal yaşamın sosyal dokusunu da tehdit ediyor. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) 2024 yılı verilerine göre Türkiye'de 4/B kapsamındaki 427 bin 298 zorunlu tarım Bağ-Kur'lu çiftçinin yüzde 24,69'unu yani 105 bin 478'ini kadın çiftçilerimiz oluşturuyor. Veriler karşılaştırıldığında kadın çiftçilerin yalnızca yüzde 11'i Tarım Bağ-Kur primini ödeyebiliyor, geri kalan büyük çoğunluğu gelir yetersizliği nedeniyle sistem dışında kalıyor. 2024 yılı itibarıyla Tarım Bağ-Kur prim tutarı aylık 8 bin 971,90 lira, indirimli olarak 7 bin 671,60 liradır. Bu prim tutarları, düşük gelirli çiftçilerimiz için büyük bir mali yük oluşturuyor. Özellikle de kadın çiftçilerin sosyal güvenlik sistemine dahil olmasını zorlaştırıyor" dedi. KADIN ÇİFTÇİLERİN SOSYAL GÜVENCE SORUNU "Kadın çiftçilerin büyük bölümü aile işletmelerinde ücretsiz aile işçisi statüsünde çalışıyor. Emekleri çoğu zaman ‘aile içi katkı' olarak görülüyor. Bu da onların üretici kimliğini gölgeliyor" diyen Bayraktar, şunları kaydetti: "Kadın çiftçilerimizin ekonomik ve sosyal statülerinin güçlendirilmesi, kırsalda göçün önlenmesi ve tarımsal üretimin sürdürülebilirliği açısından hayati önemdedir. Anayasa'nın 10. maddesi kadın-erkek eşitliğini, 60. maddesi ise sosyal güvenlik hakkını güvence altına alıyor. Buna rağmen kırsaldaki kadınlarımızın büyük oğunluğu hâlâ sosyal güvenceye sahip değil. Bu tablo, sadece bir tarım meselesi değil, aynı zamanda kırsal sosyo-ekonomik bir sorundur. Sorunun çözümü, kapsamlı ve sürdürülebilir politikaların geliştirilmesini gerektiriyor. Gençlerin tarıma kazandırılması için tarım arazisi edinimi kolaylaştırılmalı, düşük faizli kredi ve hibe destekleri artırılmalı, tarımsal girişimcilik ve teknoloji temelli eğitimler yaygınlaştırılmalıdır. Kadın çiftçilerin güçlendirilmesi için kadın çiftçilere özel prim desteği ve pozitif ayrımcılık uygulanmalı, kadın girişimcilere yönelik destek programları yaygınlaştırılmalıdır. Kırsal altyapının güçlendirilmesi için kırsal bölgelerde kreş, yaşlı ve engelli bakım hizmetleri sağlanmalı, internet erişimi ücretsiz hale getirilmeli, sağlık, eğitim ve ulaşım hizmetleri güçlendirilmelidir. Tarımın saygınlığının artırılması için tarımın stratejik ve itibarlı bir meslek olduğu topluma yeniden anlatılmalı, tarım liseleri ve üniversitelerde tarım-teknoloji odaklı bölümler açılmalıdır." "KADIN ÇİFTÇİLERİMİZE YÖNELİK TARIM BAĞ-KUR PRİM DESTEĞİ SAĞLANMASI, KIRSALDA YAPILACAK EN BÜYÜK REFORM OLACAKTIR" Bayraktar, "6270 Sayılı Kanun (2012) ile geçmişte aile reisi olmayan kadın çiftçilerimize borçlanma hakkı tanınarak mağduriyetleri giderildi. Doğum borçlanması hakkı üç çocuğa kadar genişletilerek, kadın çiftçilere altı yıla kadar borçlanma imkânı sağlandı. Kadın çiftçilerimize yönelik Tarım Bağ-Kur prim desteği sağlanması, kırsalda yapılacak en büyük reform olacaktır. Kadın çiftçilerimiz, yalnızca kendi evlatlarını değil, tüm ülkemizi doyuran; üretimin, emeğin ve direncin simgesidir. Onların emeği olmadan kırsalın geleceği inşa edilemez. Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak kadın çiftçilerimizin sosyal güvenlik sistemine erişiminin kolaylaştırılmasını, gelir düzeylerine uygun prim desteği sağlanmasını ve kırsalda yaşam koşullarının iyileştirilmesini acil öncelik olarak görüyoruz. Kadınlara fırsat verildiğinde liderliğin, üretimin ve değişimin öncüleri olurlar. Tüm kadın çiftçilerimizin 15 Ekim Dünya Kadın Çiftçiler Günü'nü kutluyor, alın teriyle toprağa can veren tüm kadın emekçilerimizi saygı ve minnetle selamlıyorum" dedi.

CHP'li Ün, “Çiftçi Bağ-Kur Primini ödeyemiyor!” Haber

CHP'li Ün, “Çiftçi Bağ-Kur Primini ödeyemiyor!”

Tarım Bağ-Kur’lu Sayısında Dramatik Azalma Çiftçilerin Tarım Bağ-Kur sisteminden hızla çıktığını vurgulayan Ün, şu verileri paylaştı: “AKP iktidara geldiğinde, ülkemizde 901 bin Tarım Bağ-Kur’lu çiftçi ve 149 bin tarım sigortalısı vardı. Bu sayı 2008 yılına kadar artarak 1 milyon 128 bin Tarım Bağ-Kur’lu çiftçi ve 218 bin tarım sigortalısına ulaştı. Ancak en son Ekim 2024 verilerine göre sadece 421 bin Tarım Bağ-Kur’lu ve 16 bin sigortalı tarım işçisi prim ödemektedir. Son 17 yılda Tarım Bağ-Kur’lu sayısı %63, sigortalı tarım işçi sayısı ise %92 azalmış durumda. Bunun tek bir nedeni var: Çiftçi para kazanamıyor ve primlerini ödeyemiyor. Çiftçi, tarımda gelecek görmediği için sektörü terk ediyor. AKP, üreten çiftçimizi hem bugün hem de emeklilikte rahat etmeyecek bir noktaya itiyor.” Çiftçi Ürün Satış Fiyatları Artışın Gerisinde Kaldı Ün, çiftçilerin artan maliyetlerle mücadele ettiğini, ancak ürün fiyatlarının bu artışa ayak uyduramadığını ifade ederek şöyle devam etti: “Son bir yılda Tarım Bağ-Kur primleri %27 arttı. Ancak çiftçinin 2024 yılında birçok ürünün satış fiyatı bu artışın çok altında kaldı. Buna rağmen hükümet, yıl sonu enflasyon beklentisini %21 olarak açıkladı. Çiftçinin ürünlerine enflasyonun üzerinde bir zam yapılmayacağına göre, Tarım Bağ-Kur primlerindeki %27’lik artış çiftçi için kabul edilemez bir yük. Bu artışın tek açıklaması var: Çiftçinin cebindeki son kuruşa kadar el koymak istiyorlar.” Gençler ve Kadınlar Tarımdan Uzaklaşıyor AKP’nin yanlış tarım politikaları nedeniyle gençlerin ve kadınların tarım sektöründen uzaklaştığını belirten Ün, tarımda yaş ortalamasının giderek yükseldiğini şu sözlerle ifade etti: “Bugün tarım sektöründe yaş ortalaması 58. Eğer bu gidişatı değiştirmezsek 10 yıl sonra tarımsal faaliyet yapacak çiftçi bulamayacağız. TARSİM sigortasında gençlere ve kadınlara uygulanan ekstra prim indiriminin bir benzeri Tarım Bağ-Kur priminde de uygulanmalıdır. Genç çiftçilerin gelecekte iyi bir emekli maaşı almasını sağlamak için adımlar atmalıyız. Şu anda en düşük Tarım Bağ-Kur primi 7.736,48 lira. Bu bedelin genç çiftçilerden alınmaması gerekir. Ancak ekonomiyi bozan AKP’den bunu beklemek zor. Yine de yaşa göre kademeli prim uygulamasını devreye sokabiliriz. Eskiden 15 günlük prim ödemesi, 30 gün sigortalı sayılıyordu. Bu, çiftçiler için %50 oranında bir indirim anlamına geliyordu. Çok geç olmadan benzer bir uygulamayı başlatmak zorundayız.” Geleceğimiz İçin Çiftçiye Sahip Çıkmalıyız Çiftçilerin önemine dikkat çeken Ün, tarım sektöründeki kaybın ülkenin gıda güvenliğini tehdit ettiğini belirterek sözlerini şu çağrıyla tamamladı: “Tarım sektöründe bağ-kurlu çiftçi sayısı giderek azalıyor, çiftçi kazanamadığı için tarlasını terk ediyor. Eğer gelecekte nesillerimizin gıda güvencesini korumak istiyorsak, çiftçimize sahip çıkmalıyız. Tarıma yönelik desteklerin artırılması, üretim yapan çiftçilerin korunması bir zorunluluktur.”

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.