SON DAKİKA

#Teknoloji

Söz Bursa - Teknoloji haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Teknoloji haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

NVMe tabanlı altyapılar Türkiye’de yaygınlaşıyor Haber

NVMe tabanlı altyapılar Türkiye’de yaygınlaşıyor

Web projeleri büyüdükçe ve kullanıcılar milisaniyelik tepkiler bekledikçe, veri merkezleri de altyapı yatırımlarında daha güçlü bileşenlere yönelir. Bu noktada öne çıkan en önemli gelişmelerden biri, depolama tarafında NVMe SSD teknolojisinin birçok sağlayıcı tarafından standart haline gelmesidir. Bu teknoloji yalnızca hız sunmakla kalmaz; aynı zamanda uzun vadeli kararlılık, enerji verimliliği ve sistem güvenilirliği açısından da belirleyici rol oynar. NVMe disk teknolojisi, veriye erişim süresini önemli ölçüde kısaltan ve doğrudan işlemciyle iletişim kuran modern bir disk teknolojisidir. PCIe veri yolu üzerinden çalışan bu sistem, SATA ya da SAS gibi geleneksel çözümlere kıyasla çok daha yüksek veri aktarım hızları sağlar. Standart bir SATA SSD saniyede ortalama 550 MB veri aktarırken, NVMe diskler bu oranı 3 bin ile 7 bin MB/s seviyelerine çıkarır. Bu fark, özellikle yüksek trafiğe sahip web projeleri, veritabanı işlemleri ve çok kullanıcılı sanal altyapılar için büyük avantaj sağlar. Bir diğer önemli fark da IOPS (Input/Output Operations Per Second) değerlerinde ortaya çıkar. NVMe diskler, aynı anda binlerce küçük dosya işlemini gecikme olmaksızın yönetebilir. Bu sayede büyük çaplı projelerde veri çağırma süresi milisaniyelere düşer ve uygulamalar takılmadan çalışır. Kullanıcıların günlük deneyimi açısından değerlendirildiğinde, NVMe disk kullanan altyapılar sayesinde e-ticaret siteleri hızlı yanıt verir, canlı yayın servisleri kesintisiz çalışır ve kurumsal uygulamalar gecikme yaşamadan ilerler. Modern dijital dünyanın "anında hizmet" beklentisi göz önüne alındığında, bu tip disk çözümleri hem kullanıcı memnuniyetini hem de sistemin işlem verimliliğini doğrudan etkiler. Türkiye’deki veri merkezlerinin önemli bir bölümü bu dönüşümü başlatır. Özellikle yüksek trafikli kurumsal projeler, geliştirici ekiplerin test ortamları ve bulut sistemleri altyapıları için NVMe diskli sunucular artık tercih edilir hale gelir. Yerli sağlayıcılardan biri olan Pendc, altyapısında NVMe teknolojisini standart hale getirerek performans odaklı hizmet sunan firmalar arasında öne çıkar. Depolama teknolojisindeki bu evrim, sadece daha hızlı diskler anlamına gelmez; aynı zamanda sistem kararlılığı, hizmet sürekliliği ve veri güvenliği açısından da yeni bir dönemin kapısını aralar. Tüm bu nedenlerle, NVMe teknolojisinin geleceğin veri merkezleri altyapısında kalıcı bir yer edinmesi kaçınılmaz görünür.

ULUTEK firması'ndan okuma alışkanlığına yön veren sistem Haber

ULUTEK firması'ndan okuma alışkanlığına yön veren sistem

Doğru okuma ve anlama konusunda yaşanan soruna teknoloji ve akademik çalışmalarla yanıt vermeyi amaçlayan Devin Akademi, ULUTEK Teknopark’ta yürüttüğü Ar-Ge projesiyle dikkat çekiyor. Firma Kurucusu Doç. Dr. İbrahim Öztahtalı, ULUTEK Teknopark bünyesinde geliştirdikleri Süper Okuma Sistemi (SOS Plus) ile sistemin bireylerin okuma hızını ve anlama becerisini üst düzeye çıkardığını vurguladı. "Okuma Başarısını Artırmak İçin Akademik Bir Çözüm Geliştirdik" Okuduğunu anlamada yaşanan temel sorunlara yönelik akademik gözlemleri sonucunda derinlemesine çalışmalar yürüttüklerini belirten Doç. Dr. Öztahtalı, “Türkçe, dünyanın en zengin ve gelişmiş dillerinden biridir. Türkçeyi doğru okuyup anlamak isteyen insanlar için Devin Akademi'yi kurduk. Akademik ve sosyal başarının ön koşulu olarak kabul edilen okuma becerisi ile ilgili sorunları çözümlemek amacıyla oluşturduğumuz bu sistemle, eğitimde fırsat eşitsizliğini azaltmayı ve bireylerin hem akademik hem de sosyal yaşamlarında daha başarılı olmalarını hedefliyoruz. Sistemimiz sayesinde öğrenciler sadece hızlı okumuyor; okuduklarını analiz ederek doğru anlamış oluyor.” dedi. "SOS Plus, Akademik ve Bilimsel Birikimin Ürünüdür" Doç. Dr. Öztahtalı, Süper Okuma Sistemi’nin (SOS Plus) temelinde Türkçenin doğal yapısına uygun okuma alışkanlıkları kazandırmanın yattığını belirterek, “Sorun dilde değil, okuyan bireylerin okumayı doğru tekniklerle yapamamasındaydı. SOS Plus ile görsel algılama, anlama ve ilişkilendirme yeteneklerini geliştiren benzersiz bir sistem oluşturduk. 5 binin üzerinde kullanıcıdan alınan geri bildirimler olumlu oldu. Ürettiğimiz sistem, insanların okuduklarını daha hızlı kavrayıp, etkili biçimde ilişkilendirebilecekleri özgün bir yazılım platformu ve 11 öğretim görevlisinin görev aldığı çalışmalarımız akademik ve bilimsel bilincin ürünüdür.” diye konuştu. SOS Plus, bireyin dikkat süresini ölçümleyen ATES (Akademik Tespit Sistemi) ile başladığını belirterek kişiye özel öğrenme yolları ve 40 aşamalı gelişim süreci olduğunu vurgulayan Öztahtalı, “Her birey farklı öğrenir. Biz bu farklılığı yazılıma aktardık. Sonuçta, dijital bir platform üzerinden ölçülebilir, izlenebilir, kişiselleştirilmiş bir eğitim modeli sunduk,” diye konuştu. "ULUTEK’te Geleceği İnşa Ediyoruz" ULUTEK Teknopark’ta bulunmanın ve burada faaliyet yürütmenin kendilerine büyük bir özgüven kazandırdığını belirten Öztahtalı, “Burası adeta bir teknoloji üssü. Bilimin gücünü sürekli arkamızda hissediyoruz. Sistemimizi Türkiye’nin dışına taşıyarak Türk cumhuriyetlerinde de kullanıma sunmayı hedefliyoruz. Bu anlamda ULUTEK’in sağladığı bilimsel ortam ve destek bizim için vazgeçilmez bir öneme sahip” dedi.

Türkiye’nin en erişilebilir elektrikli otomobili Citroën Ë-C3 yollara çıktı! Haber

Türkiye’nin en erişilebilir elektrikli otomobili Citroën Ë-C3 yollara çıktı!

Sıfır emisyonlu mobilitenin keyfini erişilebilir fiyata yaşamak isteyen kullanıcılar için üretilen tamamen elektrikli yeni Ë-C3, Akıllı Otomobil Platformu ile rakiplerinden ayrışıyor. B segmentinde ilk kez Citroën Advanced Comfort® süspansiyon ve yeni Citroën Advanced Comfort® koltuklarla tasarlanan yeni Citroën Ë-C3, tamamen elektrikli altyapısıyla, sıfır gürültü ve sıfır titreşim sunarak daha dingin bir sürüş deneyimi sağlıyor. 446 km’ye kadar WLTP şehir içi sürüş menzili sunabilen 44 kWsa LFP batarya paketi ve sadece 26 dakikada yüzde 20’den yüzde 80’e şarj performansı sağlayan 100 kW DC hızlı şarj özelliğiyle yeni Citroën Ë-C3, elektrikli araç kullanımını kolaylaştırıyor. Konforu ön planda tutan yenilikçi ve yüksek teknolojili modelleriyle otomotiv tarihinin en köklü üreticilerinden olan Citroën, B segmentindeki başarılı modeli yeni C3’ü lansmana özel 1.099.900 TL’den başlayan rekabetçi fiyatlarla satışa sundu. SUV karakteri, geniş iç hacmi ve markaya özgü yüksek konfor özellikleriyle 4’üncü nesil C3, Plus ve Max donanım seviyeleriyle tercih edilebiliyor. Yeni Citroën C3, Plus isimli başlangıç versiyonundan itibaren zengin ekipmanlarla donatılıyor; 17 inç çelik jantlar, tavan barları, LED farlar, 10,25 inç multimedya ekranı, kablosuz Apple CarPlay ve Android Auto, Comfort Citroën Advanced Comfort® koltuklar, Citroën Advanced Comfort® süspansiyon, elektrikli katlanır ısıtmalı yan aynalar, arka park sensörü ve Citroën Head-Up Display standart olarak sunulan donanımlar arasında. Güvenlik tarafında ise; aktif şerit takip sistemi, aktif güvenlik fren sistemi, sürücü dikkat uyarı sistemi, çarpışma riski uyarısı, akıllı uzun far asistanı, hız sabitleyici ve hız sınırlayıcı ile “sürücü, yolcu, ön, yan ve perde hava yastıkları” gibi güvenlik ve sürüş destek sistemleri yeni Ë-C3’te standart olarak sunuluyor. Ürün gamının tepe noktasında yer alan Max donanımlı versiyon ile 17 inç elmas kesim alaşım jantlar, ön LED farlar, LED arka stop lambaları, karartılmış arka camlar, Citroën Advanced Comfort® Süspansiyon, Citroën Advanced Comfort® koltuklar, dekoratif tavan rayları, akıllı telefon ekran yansıtma özelliğine sahip 10,25 inçlik renkli dokunmatik ekran, elektrikli katlanır ve ısıtmalı yan aynalar, otomatik klima, 3D navigasyon, kablosuz şarj, geri görüş kamerası, elektrokrom dikiz aynası, elektrikli park freni, akıllı uzun far asistanı, aktif güvenlik fren sistemi, yeni Citroën Head-Up gösterge, otomatik farlar, arka park sensörleri, hız sabitleyici/sınırlayıcı ve 6 adet hava yastığı sunuluyor. Yeni Ë-C3, beyaz, mavi, kırmızı, gri ve siyah olmak üzere 5 farklı gövde rengiyle sunuluyor. Citroën’in çift renkli kontrast tavan özelliği, en üst versiyonunda siyah veya beyaz renkte standart donanım olarak sunuluyor. Renklerdeki ayrım noktasını ise saca işlenen C sütunundaki keskin bir çizgi oluşturuyor. Herkes için ulaşılabilir mobilite için Akıllı Otomobil Platformu Citroën için yepyeni bir dönemi işaret eden yeni Ë-C3, sıfır emisyonlu mobilitenin keyfini ulaşılabilir fiyata yaşamak isteyen kullanıcılar için Avrupa’da üretilen tamamen elektrikli B-Hatchback model olarak dikkat çekiyor. Elektrikli mobiliteyi herkes için erişilebilir hale getirmek üzere cesur bir hamle yapan Citroën, bir ilki daha gerçekleştirerek Avrupa’da yeni Citroën Ë-C3, tamamen elektrikli bir güç-aktarma sistemi barındıracak bir platformla sunuyor. Otomobilin temelini, son derece kapsamlı, küresel Stellantis “Akıllı Otomobil Platformu”nun bir versiyonu oluşturuyor. Bu da yeni Ë-C3’ün herkes için ulaşılabilir hale gelmesine imkân sağlıyor. Yepyeni iddialı tasarım! 4’üncü nesil Citroën Ë-C3, Citroën’in cesur yeni marka tasarımını temsil eden, iddialı bir görünümle baştan aşağı yeniden tasarlandı. Yeni Ë-C3, yerini aldığı 3. nesline göre 4015 mm uzunluğu (+19 mm), 1755 mm genişliği (+6 mm), 1590 mm yüksekliği (+10 cm) ve 2540 (+1 mm) mm’lik aks mesafesi ile boyutları ve yaşam alanında kayda değer bir değişime sahip. İlk kez 2022 Citroën Oli konseptinde ön gösterimi yapılan yeni tasarımda, dikey ve yatay unsurlar, teknik bir tarzla kontrast oluşturuyor. Daha uzun ve daha dikey ön cephe, merkezi olarak konumlandırılan ve parlak siyah yatay ızgara ile tamamlanan, çift şeritli yeni marka logosuna ev sahipliği yapıyor. İlk kez Citroën Oli konsept aracında görülen yeni, özgün ön ve arka aydınlatma tasarımı da önemli unsurlar arasında. Neredeyse bıçak gibi görünen bir dikey ve iki yatay lensten oluşan, benzersiz üç seviyeli aydınlatma imzasına sahip. Kısa, yüksek ve yatay motor kaputu, teknik olarak şekillendirilen yüzeylere sahip. Bu, dikey ön profille ışığı ve kontrastı yakalayarak büyük ve daha dik ön camı besliyor ve araca daha fazla hacim ve güvenlik hissi sağlıyor. Aracın profilinde, teknik ve alttan kesik çizgiler, kemer hattı boyunca yeni imza aydınlatma kümelerine ve kapı panellerindeki ince kıvrımlara doğru akıyor. Bunların tümü ışığı yakalıyor ve görsel çekiciliği artırıyor. İmza niteliğindeki kimlik, bagaj kapağının alt kısmındaki teknik çizgilerle arka tarafta da devam ediyor. Yukarıda, ön cephede kullanılan şeritteki deseni içeren büyük ve merkezi yeni oval Citroën logosunun yanlarını dolduran yatay, parlak siyah dekoratif bir şerit yer alıyor. Yeni imzalı arka aydınlatmalar aracın köşelerine doğru uzanıyor ve ön farları yansıtan iki yatay ve bir dikey mercekten oluşuyor. Bagaj kapağının altında, aerodinamiğe yardımcı olmak ve otomobilin iddialı duruşunu daha da güçlendirmek üzere, köşeleri kaplayan gösterişli bir tampon yer alıyor. Max donanımlı versiyonla sunulan 17 inçlik elmas kesim alaşım jantlar güçlü duruşu destekliyor. Otomobil, 4,01 m uzunluğu ve 1,76 m genişliği ile kompakt bir ayak izine sahip. Yaşam alanı ile rakiplerinin önünde! Yeni Ë-C3 geniş iç mekânı, bir evin oturma odasına benzer bir ortam sağlamak üzere yalın ama zarif yüzeylerle şekilleniyor. Yeni Ë-C3’ün yeni desenli Citroën Advanced Comfort® Koltukları, özel olarak tasarlandı. İlk temasta konforlu ve yumuşak bir his sağlamak ve mesafe ne olursa olsun destekleyici bir sürüş sunmak üzere ilave köpük kullanıldı. Gelişmiş konfor seviyesi, 1,57 m yükseklikte ön koltukta daha kontrollü ve güven veren, yüksek ve yola hâkim bir sürüş pozisyonu için 30 mm daha fazla baş mesafesi sağlayan tamamen yeni tasarımla devam ediyor. Bu sayede yolcuların her biri daha fazla görüş açısının keyfini sürüyor. Bu da daha ferah ve konforlu bir iç mekân hissi oluşturuyor. Aslında yeni Ë-C3, sadece 19 mm daha uzun ve 6 mm daha geniş. Buna rağmen neredeyse her boyutta önceki modele göre daha geniş iç mekâna sahip. Arka yolcu dirsek mesafesi 19 mm, ön ise 21 mm ile pazar ortalamasının üstünde yer alıyor. Ayrıca arka koltuk diz mesafesi de ortalamanın en az 20 mm üzerinde olup, sınıfının en iyi değerini sunuyor. Yeni Ë-C3’te geniş bir bagaj hacmi de sunuluyor. Daha uzun iç mekân; kapı panelleri, orta konsol ve orta kol dayamanın altında kullanışlı ve akıllı saklama alanları ve ayrıca orta konsolda kablosuz telefon şarj sistemi de yer alıyor. Konforlu 60/40 oranında yatan arka koltuk sırtlıkları ve arka çamurluklar arasındaki 1015 mm’lik genişlik ile daha büyük nesneleri taşıma kolaylığı da sağlıyor. Standart konumda 310 litre sunulan geniş bagaj hacmi, günlük hayatın gereksinimlerini fazlasıyla karşılıyor. 1,57 metre yüksekliğiyle (Tavan barları hariç) yeni Ë-C3, önceki modelden daha yüksek bir yapıda. Bu sayede şehir içi ve şehir dışı yolculuklarda, tümsekler, kaldırımlar ve çukurlarda daha güvenli bir sürüş sağlamak üzere, SUV tarzı yerden yükseklikten faydalanıyor. Önceki modeldeki 135 mm’lik yerden yükseklik, yeni ë-C3’de 163 mm olarak ayarlandı. 26 dakikada yüzde 80’e kadar şarj olabiliyor! Stellantis’te bir ilk olarak, yeni Citroën Ë-C3, “Akıllı Otomobil Platform”uyla, şehir içi kullanımda 440 km, karma kullanımda ise 320 km’ye kadar WLTP sürüş menzili sağlamak için 44 kWsa LFP (Lityum Demir Fosfat) bataryayı kullanıma sunuyor. 100kW DC hızlı şarj özelliği ile 26 dakikada yüzde 20’den yüzde 80’e şarj olanağı da sağlıyor. Standart AC şarj 7 kW ile yüzde 20’den yüzde 80’e yaklaşık 4 saat 10 dakikada şarj performansı sunuyor. 11 kW seçeneği ise 2 saat 50 dakika sürüyor. Ev ya da iş yerinde bir Wallbox ve ayrıca dışarıda halka açık şarj istasyonlarında düzenli olarak şarj etmek için ideal olan standart Mod 3 kablo ile hem ev hem de halka açık AC şarj noktalarına erişim kolaylığı sağlıyor. Kablo, tek fazlı 7,4 kW veya üç fazlı 11 kW duvar kutusuyla şarjı destekliyor. Yeni Ë-C3, 83 kW (113 HP) elektromotor ve tam otomatik şanzımanı ile 0-100 km/s hızlanmasını yaklaşık 11 saniyede tamamlayabiliyor ve yaklaşık 135 km/s maksimum hıza ulaşabiliyor. Özellikle kent içi ve banliyö ortamlarında günlük sürüş ya da trafikte akıcı bir sürüş için gereken performansı bu sayede sağlıyor ve verimliliğe odaklanıyor. Eksiksiz donanım listesiyle her şey elinizin altında! Tamamen elektrikli Ë-C3’ün tasarım ve mühendislik ekipleri için sınıfının en iyi konfor ve rahatlık seviyesini sunmak en önemli önceliklerinden biri oldu. Avrupa’da tasarlanan ve üretilen yeni Ë-C3, tüm müşteri ihtiyaçlarını karşılamak üzere, zengin bir donanım seviyesi ve akıllı çözümlerle donatıldı. İç tasarım için yeni standartlar belirlemek en önemli hedeflerden biriydi. Yeni Ë-C3, yenilikçi, rahat ve donanımlı iç mekân mimarisi, “C-Zen Lounge” ile tasarlandı. Bu yenilikçi kokpit mimarisi, geleneksel ön konsolu yeniden şekillendiriyor ve üst düzey konfor sağlıyor. C-Zen Lounge, geniş ön cam, iki yanda Citroën’in imzası niteliğindeki dikey havalandırma kanalları ve grafik öğelerle yatay bir ön konsol mimarisi oluşturuyor. Böylece sürücü ve ön yolcu, geniş bir kemerden bakıyormuşçasına açık ve düzenli bir ön görüş açısına sahip oluyor. Ön konsol, üstte teknik unsurlar ve altta kumaş kaplı rahat bir “Kanepe Tasarım Tarzı” olmak üzere iki bölüme ayrılmış durumda. Aşağıdaki kumaş kaplı ve yumuşak kıvrımlı yatay “Kanepe Tasarım Tarzı” bölüm, konfor ve rahatlık hissini güçlendirirken, kokpite sıcaklık ve kendine has görsel bir karakter katıyor. Geleneksel gösterge panelinin olmaması, daha ferah bir ön konsol tasarımı oluşturuyor. Yeni, tamamen elektrikli Ë-C3, araç bilgilerini ön konsolun üst kısmı ile ön camın alt kısmı arasındaki parlak siyah bölüme yansıtan yeni Citroën Head-Up Display’i ilk kez kullanıyor. Bu akıllı çözüm, geleneksel Head-Up Display ve gösterge paneli örneğinde olduğu gibi, bilgilerin iki kere gösterilmesini önlüyor ve sürücüye ihtiyaç duyduğu tüm önemli bilgileri, gözlerini yoldan ayırmadan kolayca sağlıyor. Yeni kompakt, çok işlevli direksiyon, daha küçük ve kullanımı daha kolay. Ayrıca Citroën Head-Up Display çalışırken bilgilerin rahat görünmesi için derinlik ve yükseklik ayarı da yapılabiliyor. Ön konsolun ortasında, hafifçe sürücüye dönük 10,25 inçlik renkli bir bilgi-eğlence ekranı yer alıyor. Özel bir uygulamaya sahip “My Citroën Play” ile “Akıllı Telefon Kiti” sayesinde kullanıcı, kendi cihazı üzerinden müzik, radyo, çağrı ve navigasyon işlevlerine erişebiliyor. Her an yol emniyeti sağlayan sürüş destek sistemleri! Yeni Ë-C3, en güncel Citroën sürüş destek teknolojileriyle donatıldı. Sürüş destek teknolojileri şunları içeriyor: Aktif Güvenlik Freni, 5 ile 135 km/s arasında gece ve gündüz çalışan, araçtaki yolcular haricinde yoldaki yayalar ve bisikletlilerin yaralanmalarını azaltmaya yardımcı olan bir acil durum frenleme sistemi. Aktif Şerit Takip Sistemi, araç düşük hızlı sürüşlerde şeritten çıkarken direksiyonu hafifçe düzelterek veya sürücüyü uyararak aracın yol şerit işaretleri arasında doğru konumu korumasına yardımcı oluyor. 60 ile 180 km/s arasında çalışıyor ve sinyaller kullanıldığında devre dışı kalıyor. Sürücü Dikkat Uyarı Sistemi, aracın şerit içindeki konumu doğru olmadığında sürücüyü bilgilendiriyor. Bu iki adımlı uyarı ilk olarak aracın sallanmasını algılıyor ve sürücüyü bir ses ve “Dikkatli Sürün” mesajıyla uyarıyor. Ardından dört sallanma tespit ettiğinde ek bir uyarı ve “Tehlikeli Sürüş” mesajı veriyor. Sürücü Yorgunluk Uyarı Sistemi, sürücüye 65 km/s’nin üzerinde 2 saatlik sürekli sürüşten sonra mola vermesini tavsiye ediyor ve mola vermediği takdirde bundan sonra her saat başı tekrar ediyor. Hız Limit Panoları Okuma Sistemi, sürücüyü bilgilendirmek için hız sınırı işaretlerini okuyor ve bunları Citroën Head-Up Display’de gösteriyor. Sistem, navigasyon sistemindeki hız sınırı verilerinden yararlanıyor ve aynı zamanda geçici hız sınırı yol işaretlerini de okuyabiliyor. “Hız Sınırlayıcıya” sahip “Hız Sabitleme”, uyumluluğu sağlamak için sürücünün maksimum hızı sınırlandırmasına olanak tanıyor. Elektrikli Park Freni (EPB), motor stop edildiğinde otomatik olarak etkinleşiyor ve gaz pedalına basıldığında otomatik olarak devreden çıkıyor. Sürücü, EPB’yi orta konsoldaki kumanda ile manuel olarak yönetebiliyor. Ayrıca Yokuş Kalkış Desteği, aracı yüzde 3’ün üzerindeki eğimlerde birkaç saniye sabit tutuyor. Akıllı Uzun Far Asistanı, karşıdan gelen araç algılandığında ve güvenli bir şekilde geçtiklerinde kısa ve uzun farlar arasında otomatik olarak geçiş yapmak için ön cama monte kamerayı kullanıyor. Arka Park Sensörü, geri manevralarda sürücüyü, çocuklar dahil engellerin yakınlığı konusunda sesli olarak uyarıyor. Aracın arkasını görmek ve sürücüyü 10,25 inç renkli ekran (Varsa) üzerinden, olası engeller konusunda uyarmak için geri vitese takıldığında bir “Geri Görüş Kamerası” etkinleşiyor. Konforda üstüne yok! Citroën Ë-C3, bu segmentte ilk defa Citroën Advanced Comfort® Süspansiyon ile yeni Citroën Advanced Comfort® Koltukları birleştirerek “Uçan Halı” etkisi sunuyor. Daha yüksek ve daha köşeli tasarıma sahip yeni jenerasyon Ë-C3, önceki model ile benzer bir alan kaplamasına rağmen, 100 mm artırılan ve araçtan iniş-biniş kolaylığı sağlayan daha yüksek sürüş pozisyonuyla kesintisiz bir konfor sağlıyor. Ayrıca araç sahiplerinin tasarım tercihlerini yansıtacak dış koruyucu öğeler de, yeni tasarımlı B-Hatchback’de sunulmaya devam ediyor. Citroën, C3 Hatchback tarihinde ilk kez yenilikçi ve özel Citroën Advanced Comfort® Süspansiyonu, tamamen yeni elektrikli Ë-C3’ün tüm versiyonlarında standart ekipman olarak sunuyor. Sürücü ve yolcular için görünmez olan Progressive Hydraulic Cushions®, aşamalı hidrolik stoperlerin kullanılması sayesinde yolda benzersiz bir “Uçan Halı” hissi veren sürüş konforu sunuyor. Bu süspansiyon sistemi ile tamamen yeni Ë-C3, bozuk yol yüzeylerinde aracın süzüldüğü izlenimini veriyor. Mekanik stoperler yerine amortisör ve yay ile birlikte; biri sıkıştırma, diğeri geri-basma için iki stoper kullanılıyor. Çok beğenilen çözüm iki aşamalı çalışıyor. Daha yumuşak sıkıştırma ve geri-basma etkisi için yay ve amortisör, hidrolik stoperin de yardımıyla dikey hareketleri birlikte kontrol ediyor. Büyük darbelerde yay ve amortisör, hidrolik stoperlerle birlikte hareketi, kademeli olarak yavaşlatıyor ve hareket sonundaki sarsıntıları önlüyor. Enerjiyi emen ve daha sonra bir kısmını darbe olarak geri veren mekanik stoperlerin aksine, hidrolik stoper bu enerjiyi emiyor ve dağıtıyor.

Telekom operatörüyle yeni hız Haber

Telekom operatörüyle yeni hız

E-ticaret, finans, medya, oyun ve SaaS gibi sektörlerde milisaniyelik gecikmeler dahi kullanıcı deneyimi doğrudan etkiliyor. Bu sebeple veri merkezlerinin yalnızca güçlü donanım altyapısına değil, yüksek hız ve düşük gecikmeli internet hızlarına da ihtiyaçları var. Bu durumda öne çıkan çözüm ise telekom operatörleriyle doğrudan fiber bağlantı kurulmasıdır. Genel internet trafiğinden bağımsız olarak sağlanan bu bağlantılar veri merkezlerinin uluslararası ağlarına direkt erişim sağlamasına imkan tanır. Böylece ping süreleri düşer ve veri paketlerinde kayıp oranları azalır. Bu alanda güçlü adımlar atan PenDC, sahip olduğu çoklu operatör entegrasyonları ve yurt dışı fiber bağlantıları sayesinde kurumlara yüksek hızlı ve kesintisiz erişim altyapısı sunuyor. Yerli telekom operatörleriyle kurduğu doğrudan fiber bağlantılarıyla, farklı ağ sağlayıcılarını tercih eden müşterilerine esnek ve kaliteli hizmet sağlama imkanı tanıyor. Öne çıkan stratejik hamlelerden biri, Bulgaristan’daki Telepoint - Equinix veri merkezi ile kurulan uçtan uca fiziksel kablolu bağlantıdır. Bu altyapı sayesinde Avrupa odaklı trafik doğrudan optimize edilerek yönlendirilir. Böylelikle Avrupa merkezli kullanıcıların yaşadığı erişim sorunları ortadan kaldırılırken, potansiyel DDoS saldırıları da Bulgaristan tarafında filtrelenerek yalnızca temiz trafik Türkiye’ye ulaştırılır. PenDC’nin altyapı yatırımları yalnızca uluslararası bağlantılarla sınırlı değil. İstanbul’daki Equinix erişim noktası üzerinden ulusal trafik yönetimi sağlanırken, Erzurum Atatürk Üniversitesi gibi eğitim kurumlarıyla kurulan özel bağlantılarla bölgesel erişim ihtiyaçlarına da etkin çözümler sunuluyor. Türkiye’nin dört bir yanındaki kurumlar, en yakın ve uygun erişim noktaları üzerinden düşük gecikmeli ve yedekli hizmet alabiliyor. Kritik hizmetlerde performans ve sürekliliğin ön plana çıktığı günümüzde, bu tür doğrudan bağlantılar; kurumlara yalnızca hız değil, aynı zamanda güvenlik, erişim kararlılığı ve ağ esnekliği açısından da ciddi avantajlar sağlıyor.

ULUTEK Firması, İşletmelere operasyonel güç katıyor Haber

ULUTEK Firması, İşletmelere operasyonel güç katıyor

Kurumsal kaynak planlama sistemleri arasında dünya çapında önemli konumda olan SAP çözümleri, şirketlerin dijital dönüşümünde kilit rol oynuyor. Bu alanda ULUTEK Teknopark’ta faaliyetlerini sürdüren S4CON, sektörel ihtiyaçlara özel geliştirdiği kullanıcı dostu yazılımlarla şirketlerin operasyonel verimini artırıyor. Firmanın kurucu ortağı Emre Turan, hedeflerinin global rekabette öne çıkan bir teknoloji firması olmak olduğunu söyledi. “Mutlu çalışan, mutlu müşteri” Kurumsal yazılım sistemleri üzerine birikime sahip üç ortak tarafından kurulan S4CON, SAP danışmanlığı sürecinde sahada edindikleri gözlemlerden yola çıkarak hayata geçirildi. S4CON Kurucu Ortağı Emre Turan, “Daha önce birlikte çalıştığımız firmalarda danışman olarak yer aldığımızda, müşterilerin sistemleri verimli kullanamadığını, bazı süreçlerin eksik kaldığını ve sistemin çoğu zaman tam olarak anlaşılamadığını fark ettik. Bu noktada, ‘Eksiklerin yaşanmadığı bir yapı mümkün mü?’ diye düşünmeye başladık ve çözüm odaklı bir ekip kurduk. S4CON’u mutlu çalışanların olduğu, bu sayede mutlu müşterilerin de ortaya çıktığı bir yapı olarak hayal ettik.” dedi. Global vizyon, yerelden yükseliyor Sektörlerin temel dinamiklerine uygun, kullanımı kolay, standartlaştırılmış çözümler sunmayı amaçladıklarını belirten Emre Turan, “Kağıt, otomotiv, ilaç ve inşaat gibi sektör liderleriyle çalışıyoruz. Bursa, sanayisi çok güçlü ve SAP çözümlerine ihtiyaç duyan çok sayıda firmaya ev sahipliği yapıyor. Biz de bu ihtiyaca cevap vermek için konumlandık. Kullanıcı dostu paket programlar geliştirerek müşterilerimizin SAP sistemlerinden en iyi verimi almasını sağlıyoruz. Bu çözümleri sadece büyük firmalara değil, büyümek isteyen tüm firmalara ulaştırmak istiyoruz. Bu doğrultuda her işe üç farklı gözle bakıyoruz: patron, çalışan ve danışman. Bu çok yönlü bakış açısı, ortaya çıkan çözümün gerçekten ihtiyaç odaklı ve uygulanabilir olmasını sağlıyor. Amacımız şirketleri kişiden bağımsız, sorunsuz işleyen yapılar haline getirmek. Böylece verimlilik artıyor, operasyonlar mükemmelleşiyor. SAP gibi güçlü bir altyapıyı doğru kullanan firmalar çok daha hızlı büyüyor. Biz de bu yolculukta onların çözüm ortağı olmak istiyoruz. Uzun vadede, bu alanda faaliyet gösteren global firmalarla rekabet edebilecek düzeyde bir marka yaratmak istiyoruz.” ifadelerini kullandı. ULUTEK Teknopark’tan Ar-Ge gücüyle destek S4CON’un büyüme sürecinde en önemli destekçilerinden birinin ULUTEK Teknopark olduğunu belirten Turan, bu sayede hem teknik altyapı hem de inovasyon kültürü anlamında önemli kazanımlar elde ettiklerini belirtti. Turan, “7/24 açık ofislerden, farklı firmalarla kurulan iş birliği ağı ve düzenlenen sosyal ve profesyonel etkinliklere kadar birçok alanda ULUTEK bize değer katıyor. Burada yürüttüğümüz Ar-Ge çalışmaları sayesinde paket programlarımızı sürekli geliştiriyor ve sektörel ihtiyaçlara daha hızlı yanıt verebiliyoruz.” dedi. ULUTEK Teknopark Genel Müdürü Prof. Dr. İrfan Karagöz ise “ULUTEK olarak yalnızca teknolojiyi değil, sürdürülebilir başarıyı da destekliyoruz. Firmalarımızın ortaya koyduğu vizyon, hem iş yapış biçimi hem de sunduğu çözümlerle örnek teşkil ediyor. Bu girişimlerimizin gelişmesini desteklemek bizim için stratejik bir öncelik.” ifadelerini kullandı.

Yıldırım’da Gençlik ve Teknoloji rüzgarı esiyor Haber

Yıldırım’da Gençlik ve Teknoloji rüzgarı esiyor

Yıldırım Belediyesi tarafından düzenlenen ve üç gün sürecek olan Bursa Teknoloji ve Gençlik Festivali başladı. Naim Süleymanoğlu Spor Kompleksinde Roketsan’dan T3 Vakfı’na varıncaya kadar birçok kurum ve kuruluşunun stant açtığı festivalde konserlerden eğitici atölyelere, sahne gösterilerinden çocuk oyun alanlarına, tadım noktalarından deneyim alanlarına çok sayıda etkinlik gerçekleştiriliyor. Festival alanını ziyaret ederek gençlerle bir araya gelen Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, “Yıldırım'da yalnızca yollar, binalar, parklar yapmıyor, ülkemizin ve milletimizin yarınlarını şekillendirecek Türkiye Yüzyılı’nı inşa edecek, bir nesil yetiştiriyoruz. Bilimin, sanatın ve yüksek ahlakın parladığı bir Yıldırım tahayyül ediyor, bunun için var gücümüzle çalışıyoruz” dedi. TÜRKİYE YÜZYILI’NIN MİMARLARI Geleceğin inşa edildiği, umutların filizlendiği ve ideallerin teknolojiyle buluştuğu bir etkinlik düzenlediklerini ifade eden Başkan Yılmaz, “Türkiye Yüzyılı, gençlerin yüzyılıdır. Yazılımda, savunma sanayisinde, yapay zekâda, sporda, kültürde, sanatta en önde olacak bir gençlik için buradayız. Bu festival; yerli ve milli teknoloji hamlemizin, savunma sanayisindeki atılımlarımızın, bilim ve sanat alanındaki başarılarımızın ete kemiğe büründüğü bir buluşma alanıdır” diye konuştu. PARLAYAN YILDIRIM PARLAYAN TÜRKİYE Gençlerin hayallerinin, düşüncelerinin projelere, üretime ve başarıya dönüşmesine katkı sağlamak adına böyle bir etkinlik düzenlediklerini dile getiren Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, “Yıldırım’da sadece bugünü değil, yarını da inşa ediyoruz. Unutmayın; geleceği tahmin etmenin en iyi yolu, onu inşa etmektir. Bilimde, sanatta, teknolojide parlayan bir Yıldırım, parlayan bir Türkiye için hep birlikte çalışacağız. Bu güzel organizasyonda emeği geçen tüm paydaşlarımıza, katılımcı kurumlara, gençlerimize ve özellikle bu heyecanı bizimle paylaşan kıymetli hemşehrilerimize yürekten teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. Stantları ziyaret ederek, gençlerle sohbet eden Başkan Yılmaz, katılımcılarla bol bol fotoğraf çektirdi.

Renault 5 E-Tech Elektrikli Türkiye'de Haber

Renault 5 E-Tech Elektrikli Türkiye'de

Renault'nun efsanevi modeli Renault 5; yepyeni, elektrikli ve şehirli haliyle tekrar yollarda. Renault 5'in ismine ve bu yıl birçok farklı lokasyonda sıklıkla göreceğimiz ikonik sarı ‘5' logosuna ithafen, bu özel modelin lansmanı 05.05.2025 tarihinde İstanbul'da gerçekleşti. 5 Mayıs itibarıyla başlayan bu yolculuk, Türkiye'de yaz sezonunun kalbinin attığı birbirinden güzel destinasyonlarda devam edecek. Renault 5 kullanıcılarla buluşarak, yazın enerjisini birbirinden canlı renkleriyle ve dinamik sürüş deneyimiyle birlikte yaşatacak. Destinasyonlar şöyle açıklandı: ''STUDIOR5 x Carmalog: Renault 5'in dönüşüne özel olarak Carmalog iş birliğiyle kurulan Türkiye'nin ilk marka stüdyosu STUDIOR5, 5 Mayıs itibarıyla otomobil tutkunlarını bekliyor. Premium otomobil bakım deneyimi sunan Carmalog'un içinde yer alan bu özel stüdyo, modelin enerjisini deneyimlemek isteyenler için ideal bir buluşma noktası olacak. Renault 5 x JUJU Koleksiyonu: İkonlar bir araya geldi. Tasarım dünyasının dikkat çeken markalarından JUJU, Renault 5 için özel bir takı koleksiyonu hazırladı. Renault 5'in özgür ruhunu yansıtan tasarımlar, 7 Mayıs itibarıyla meraklılarıyla buluşacak. Kronotrop x Renault 5 (14 Mayıs - 14 Ekim): İstanbul'un en premium kahve zincirlerinden Kronotrop Grove'da kahve severlerle buluşacak Renault 5, kahve molalarına enerji katacak. Renault 5 x Yaz Rotaları (17 Mayıs - 17 Eylül): Renault 5, yaz boyunca No 22 Riders' Inn Akyaka, Sea Me Beach Fethiye, Momo Çeşme ve Momo Bodrum'da deniz, kum ve güneşin tadını çıkaranlarla buluşacak. Zeynep Mayruk x Renault 5 (20 Mayıs): En tarz otomobil Renault 5! Zeynep Mayruk'un Renault 5 için hazırladığı özel koleksiyon, 20 Mayıs'ta modaseverlerle buluşacak. Bağdat Caddesi ve Nişantaşı'nda kurulacak R5 Hub alanlarında Renault 5'i daha yakından tanımak mümkün olacak. Mayıs ve haziran aylarında Renault 5; Bağdat Caddesi, Kadıköy İskelesi ve Kalamış Park'ta şehirle iç içe yaşamın bir parçası olacak, yaz boyunca üniversiteler ve konserlerde genç hedef kitleyle buluşacak. ''

Veri güvenliğinde yeni dönem, yedekleme teknolojisi gelişiyor! Haber

Veri güvenliğinde yeni dönem, yedekleme teknolojisi gelişiyor!

Bu ihtiyaca yanıt olarak bulut tabanlı yedekleme çözümleri, klasik fiziksel sistemlerin ötesinde modern ve sürdürülebilir bir alternatif sunuyor. Şirketler artık verilerini merkezi cihazlara bağlı kalmadan, bulut ortamında güvenli ve sürekli erişilebilir biçimde saklamayı tercih ediyor. Cloud (Bulut) Teknolojisi, kullanıcıların verilerini fiziksel bir sunucuya doğrudan bağlı olmaksızın, internet üzerinden erişilebilir ve yönetilebilir sanal alanlarda barındırmasını sağlayan bir sistemdir. Bu teknoloji sayesinde işletmeler, hem yazılım hem de altyapı ihtiyaçlarını yerel sunuculara yatırım yapmadan çözebilir. Cloud sistemler, esneklik ve ölçeklenebilirlik sağlayarak şirketlerin büyüme hızına uygun kaynak yönetimi yapmasına imkan tanır. Ayrıca verilerin farklı bölgelerde eş zamanlı olarak kopyalanabilmesi sayesinde, veri kayıplarının önüne geçilir ve sistem geri yükleme süreçleri ciddi oranda hız kazanır. Türkiye’de faaliyet gösteren işletmelerin cloud teknolojilerine ilgisi her geçen yıl artıyor. Bunun başlıca sebepleri arasında donanım maliyetinden tasarruf sağlanması, veriye uzaktan erişim kolaylığı, sistemsel hatalara karşı hızlı müdahale imkânı ve veri güvenliği standartlarının gelişmiş olması yer alıyor. Özellikle farklı şehirlerde faaliyet gösteren şubeler veya uzaktan çalışan ekiplerle çalışan kurumlar için cloud tabanlı yedekleme çözümleri, operasyonel verimliliği artırıyor. Geleneksel yöntemlerle yapılan manuel yedeklemeler hem zaman kaybına yol açıyor hem de insan hatasına açık yapısıyla risk teşkil ediyor. Türkiye’de faaliyet gösteren işletmelerin cloud teknolojilerine ilgisi her geçen yıl artıyor. Bunun başlıca nedenleri arasında donanım maliyetinden tasarruf sağlanması, veriye uzaktan erişim kolaylığı, sistemsel hatalara karşı hızlı müdahale imkânı ve veri güvenliği standartlarının gelişmiş olması yer alıyor. Özellikle farklı şehirlerde faaliyet gösteren şubeler veya uzaktan çalışan ekiplerle çalışan kurumlar için cloud tabanlı yedekleme çözümleri, operasyonel verimliliği artırıyor. Geleneksel yöntemlerle yapılan manuel yedeklemeler hem zaman kaybına yol açıyor hem de insan hatasına açık yapısıyla ciddi bir risk teşkil ediyor. Bu farkındalıkla hareket eden birçok kurum, yedekleme süreçlerini artık yerli sağlayıcılardan temin edilen bulut altyapılarına taşıyor. Uzun yıllar boyunca bulut sistemlerinde global markaların hâkimiyeti söz konusuydu. Ancak son dönemde Amazon Web Services, OVHcloud, Equinix gibi global devlerin yanında, Türkiye merkezli yerli sağlayıcılar da hem teknik altyapı yatırımları hem de veri barındırma güvenliği açısından dikkat çekmeye başladı. Ülke sınırları içerisinde barınan verilerin güvenliği ve yasal uyumluluğu, yerli çözümlere olan ilgiyi artıran başlıca etkenlerden biri oldu. Bu rekabette öne çıkan PenDC, bölgesel gücünü, yerel teknik destek hizmetleri, hızlı geri bildirim süreçleri, esnek yapılandırma seçenekleri ve uygun fiyat avantajı ile pekiştiriyor. Teklif bekleme süreci olmadan, doğrudan erişilebilen yedekleme hizmetleri; zaman ve kaynak tasarrufu arayan kurumlar açısından önemli bir avantaj sağlıyor. Uzmanlar, yerli cloud yedekleme çözümlerinin yalnızca kısa vadeli ihtiyaçlara değil, uzun vadeli dijital dönüşüm stratejilerine de hizmet ettiğini belirtiyor. Kurumların cloud seçimi yaparken teknik destek süreçleri, kullanıcı arayüzünün pratikliği, veri erişim süreleri ve hizmet aldığı merkezin fiziksel lokasyonu gibi kriterleri değerlendirmesi gerektiği vurgulanıyor. Bu çerçevede, hızlı geri yükleme imkânı, zamanlanabilir snapshot yapısı ve kullanıcı dostu arayüzüyle PenDC, yerli alternatifler arasında öne çıkıyor. Sunduğu otomatik yedekleme teknolojisi, güçlü donanım altyapısıyla birleştiğinde, küçük işletmelerden büyük ölçekli kurumlara kadar geniş bir yelpazede verimlilik sağlamakta.

Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Söz Bursa En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.