SON DAKİKA
Hava Durumu

#Tören

Söz Bursa - Tören haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tören haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

BUÜ’de 2024 yılı Akademik Performans ödülleri sahiplerini buldu Haber

BUÜ’de 2024 yılı Akademik Performans ödülleri sahiplerini buldu

BUÜ Ar-Ge Koordinatörlüğü tarafından düzenlenen programa Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Cafer Çiftci ve Prof. Dr. İrfan Kırıştıoğlu, dekanlar, müdürler, akademik ve idari personeller ile öğrenciler katıldı. "ARAŞTIRMA ÜNİVERSİTESİ KİMLİĞİ VİZYONUMUZUN MERKEZİNDE” Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, törende yaptığı konuşmada, BUÜ’nün akademik vizyonunun merkezine Araştırma Üniversitesi kimliğini yerleştirdiklerini vurguladı. YÖK'ün belirlediği 23 araştırma üniversitesi arasındaki tatlı-sert rekabetin üniversite sistemine fayda sağladığını belirterek, BUÜ olarak hedeflerinin mevcut pozisyonlarının daha yukarısına çıkmak olduğunu dile getirdi. Rektör Yılmaz, ödül töreninin, YÖK'ün değerlendirdiği 31 performans parametresine katkı sağlayan akademik faaliyetleri ödüllendirdiğini ve üniversitenin performansında ciddi bir iyileşme kaydettiğini aktardı. Özellikle 2024 verileriyle birlikte açıklanacak yeni değerlendirmede, BUÜ'nün potansiyeline uygun bir puanla mevcut ligde kalacağına ve hatta yükseleceğine inandığını ifade etti. Ayrıca, uluslararası sıralamalarda ilk 1000 hedefine ulaşmak için araştırma kültürünün canlandırılması gerektiğini; atama ve yükseltmelerde liyakati esas alan şeffaf bir süreç yürüttüklerini ve güçlü kadroya parlak transferlerle katkı sağlamaya devam edeceklerini söyleyen Yılmaz, tüm akademisyenlere gösterdikleri gayret için teşekkür etti. “TÖREN, ÜNİVERSİTENİN BİLİMSEL AZMİNİ SİMGELİYOR” Ar-Ge Koordinatörü Prof. Dr. Esra Karaca, törenin, akademik üretimin gerektirdiği sabır ve emeğin görünür kılındığı bir buluşma noktası olduğunu ve üniversitenin bilimsel azmini simgelediğini belirtti. Son iki yılda gözlemlenen araştırma performansındaki yükselişin tüm akademisyenlerin özverili çalışmalarının doğal bir sonucu olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Karaca, Araştırma Üniversitesi misyonunu sürdürme hedefiyle, Ar-Ge Koordinatörlüğü olarak kurum içi işleyişi sağlamlaştırmaya ve araştırmacılara ihtiyaç duydukları ortamı güçlendirmeye odaklandıklarını dile getirdi. Karaca, bu yılki ödül sürecinde 687 başvurunun adaletli bir şekilde değerlendirilmesi için haftalar süren yoğun bir çaba harcandığını aktararak, törende En Başarılı Birim/Bölüm, Bilim, Genç Araştırmacı Teşvik ve Hizmet Ödülleri dahil olmak üzere 10 farklı kategoride ödüllerin sahiplerini bulacağını açıkladı. Konuşmasının sonunda, organizasyona katkıda bulunan herkese ve GAP Projesi ek bütçe desteği sağlayan BAP Birimi'ne teşekkür ederek, başarılarıyla ilham veren tüm akademisyenleri tebrik etti. Programda bireysel 139, birim ve bölüm bazında 24 olmak üzere toplam 163 plaket takdimi yapıldı.

Mudanya tek yürek Atatürk’ü andı Haber

Mudanya tek yürek Atatürk’ü andı

Askeri ve siyasi dehasıyla Türk ve dünya tarihine adını altın harflerle yazdıran, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ebediyete intikal edişinin 87. yılında Mudanya’da düzenlenen tören ve etkinliklerle anıldı. Anma etkinliklerine Mudanya Kaymakamı Ayhan Terzi, Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, Cumhuriyet Başsavcısı Gökhan Aydoğan’ın yanı sıra protokol üyeleri, gaziler ve vatandaşlar katıldı. Törenler İskele Meydanı Atatürk Anıtı’na çelenk sunumu ile başladı. Saat 09.05’i gösterdiğinde ise Mudanya’da adeta hayat durdu. siren sesleri eşliğinde iki dakikalık saygı duruşunda bulunan Mudanyalılar Atatürk’e olan saygı ve bağlılığını gösterdi. 10 Kasım nedeniyle bir mesaj yayınlayan Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, her zaman Atatürk’ün fikirlerinin ve ilkelerinin ışığında yürümeye devam edeceklerini belirterek, “O bir lider, bir yol, bir umut, bir dirilişti. Acısı yüreğimizde, emaneti ellerimizde. Sonsuzluğa uğurlayışımızın 87. yıl dönümünde, Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü özlemle ve minnetle anıyoruz” dedi. “BİZ SENİ ÇOK SEVDİK ATAM” İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Şehit Ömer Halisdemir Konferans Salonu’nda devam eden etkinliklerde öğrenciler Atatürk’ü şarkılar, şiirler ve gösteriler ile andı. Açılış konuşmasını gerçekleştiren Ahmet Rüştü Anadolu Lisesi Müdürü Saadet Sönmezoğlu Atatürk’ün milletine ve ülkesine olan sevdasını anlattı. “Biz seni çok sevdik Atam” diyen Sönmezoğlu, Türk milletinin Atatürk sayesinde çağdaş, eşit ve özgür olduğunun altını çizdi. Mudanya Ahmet Rüştü Anadolu Lisesi ve Emine Örnek Eğitim Kurumları öğrencilerinin birlikte hazırladıkları gösteriler ise duygu dolu anlara sahne oldu. Şiir ve müzik dinletisiyle başlayan anma etkinliklerinde “Son Bakış” adlı tiyatral gösteri ile özgürlük ve bağımsızlığa sevdalı Atatürk’ün, bir ulusun kaderini yeni baştan yazan, tarihin akışını değiştiren hikayesi anlatıldı. Öğrenciler tören sonunda izleyenler tarafından ayakta alkışlandı.

İnegöl'de 17 yıl sonra bir ilk Haber

İnegöl'de 17 yıl sonra bir ilk

Bursa'nı İnegöl ilçesinde, Cumhuriyetin 102. yıl dönümü kutlamaları 17 yıl sonra ilk kez ilçe stadında yapıldı. Saygı duruşu ve İstiklal marşının ardından Tören geçişi yapıldı. İnegöl Kaymakamı Eren Arslan, "29 Ekim 1923 şüphesiz binlerce yıldır şanlı tarihimizin en kudretli günlerinden biridir. Bugün büyük gururun 102. yıldönümünü gururla ve coşkuyla kutluyoruz. Öncelikle tarihimiz boyunca bu toprakları vatan kılma arzusuyla toprağa düşen tüm şehitlerimizi, şanlı ecdadımızı her bir karış toprağı şehit kanıyla sulanan bu toprakların aziz milletimizin ebedi yurdu olduğunu en güçlü delili olan Türkiye Cumhuriyeti’mizin kuruluşunda kan ve ter döken tüm kahramanlarımızı rahmet, minnet ve şükranla anıyoruz. Türk Milleti olarak tarihte birçok büyük devlet kurmuş birçok büyük medeniyet oluşturmuş bir milletiz. Bu devletleri kurarken hiçbir zaman kuru bir hükümdarlık anlayışla hareket etmemiş bir yönetim kültüründen geliyoruz. Her şeyden önce kurmuş olduğumuz devletlerin hakim olduğu topraklarda barışı, huzuru, kardeşliği, adaleti ve inançları saygıyı temel alarak insanları rengine, mezhebine, kültürüne göre ayırmadan hepsini kucaklayan bir medeniyet tasarruru ile bunu yapmışız. İçimizde yaşattığımız bu değerler sayesinde Osmanlı Cihan Devleti 622 yıl hüküm sürmüş, 22 milyon kilometrekareye ulaşan bir coğrafyaya hakim olmuş, o coğrafyada insanlar barış huzur, kardeşlik ve refah içerisinde yaşamışlardır. Osmanlı Cihan Devleti tarih sahnesinden çekilirken Türk Milleti’nin yükselişini hiçbir zaman hazmedemeyen emperyalist güçlerin zulmü karşısında millet olarak çok acılar çektik. Aziz milletimiz yokluk ve imkansızlıklar içinde bile olumsuzluğa kapılmadan bulunduğu bu zor şartlar içerisinde dahi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde inanç ve kararlılıkla sürdürdüğü mücadeleyle Kurtuluş Savaşı’nı zaferle taçlandırmıştır. Biliyor ve inanıyoruz ki büyük ve güçlü devlet olmamız yolunda attığımız her adım düşmanlarımızın yok olmalarına kapı açacaktır. Dün olduğu gibi Cumhuriyetimizin 102. yılını kutladığımız bu günde birlik ve beraberliğimizi korumaya, milli dayanışmaya daha çok ihtiyacımız var" dedi. Konuşmanın ardından İnegöl Belediyesi folklor ekibi beğeni toplayan halk dansları gösterileri yaptı.

İnegöl'de Muhtarlar Günü törenle kutlandı Haber

İnegöl'de Muhtarlar Günü törenle kutlandı

2015 yılında çıkan Başbakanlık genelgesinin ardından 2016 yılından bu yanan kutlanan 19 Ekim Muhtarlar Günü, tüm Türkiye’de olduğu gibi İnegöl’de de düzenlenen törenlerle kutlandı. 19 Ekim tarihinin Pazar gününe denk gelmesi nedeniyle, resmi törenler bu sabah gerçekleştirildi. 09.00’da Atatürk Anıtında yapılan çelenk törenine; Kaymakam Eren Arslan, Belediye Başkanı Alper Taban, Muhtarlar Derneği Başkanı Oktay Garip, siyasi parti temsilcileri ve STK temsilcileri katıldı. MUHTARLIK MÜESSESESİ DEMOKRASİNİN TEMEL TAŞIDIR Saygı Duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan törende, Muhtarlar Derneği Başkanı Oktay Garip anıta çelenk sunumunu yaptı. Ardından günün anlam ve önemine ilişkin bir konuşma yapan Oktay Garip, “Muhtarlık müessesesi 1829’dan günümüze bu topraklarda aziz milletimize hizmetini sürdürmektedir. Genel ve yerel sorunların ilgili kurum ve kuruluşlara iletilmesine köprü rolü oynayan muhtarlık müessesesi, Osmanlı’dan günümüze taşınan önemli bir yerel yönetim birimidir. Yerel yönetimlerin mihenk taşları olan köy ve mahalle muhtarlıklarımız vatandaşlarımızın ilk devlet ve hizmet kapısıdır. Muhtarlarımız köylerimizde ve mahallelerimizde özveriyle çalışmış, devletimizin her zaman gören gözü, işiten kulağı olmuştur. Her geçen gün büyüyen bu güzel şehirde milletimizden aldığımız güçle 116 muhtarımız ile görevimizi yerine getirmekte, milletimizin acısıyla hüzünlenip, derdiyle dertlenip, sevinciyle sevinmekteyiz. Muhtar siyasetten uzak, tarafsız, tamamen kendi kişiliğiyle toplumda kabul görmüş halkın güvenoyu ile seçilmiş en önemli kanaat önderidir. Yerel yönetimin kılcal damarı ve demokrasinin temel taşıdır. Bu büyük camianın bir parçası olmaktan onur ve gurur duyuyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin banisi Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün demiş olduğu gibi; muhtar, demokrasinin temel taşıdır” dedi. MUHTARLARIMIZ HALKIN SEÇTİĞİ YERELDEKİ ÖNEMLİ TEMSİLCİLER Oktay Garip’in ardından İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban da kürsüye gelerek bir konuşma yaptı. 19 Ekim’in Pazar gününe denk gelmesi nedeniyle törenin bir gün gecikmeli yapıldığını hatırlatan Başkan Taban, “Çok kısa bir zaman önce bir seçim gerçekleşti ve bu seçim neticesinde her bir muhtarımız kendi bölgesinde seçilme başarısı gösterdi. Her birinizi tebrik ediyorum. Halkın seçtiği yereldeki önemli temsilciler muhtarlarımız. Özellikle yerel yönetimlerle iş birliği içerisinde çalışan, büyük bir özveri ve disiplinle halkın istek ve taleplerini alarak ilgili noktalara paylaşan birimlerimiz muhtarlıklarımız. Hem geçmiş dönemlerimizde hem mevcut dönem içerisinde birlikte çok güzel çalışmalar yapmaya gayret ettik. Hem kırsal mahallelerimizde hem merkez mahallelerimizde mahallelerimizin sorunlarını, problemlerini ortadan kaldıracak çalışmalar ortaya koymuş olduk. Burada başta kıymetli muhtarlarımız olmak üzere tüm çalışma arkadaşlarımızın emek ve gayretleri var. İnşallah dönemimizin kalan zaman diliminde de çok daha güzel çalışmalar yapmak için canla başla gayret edeceğiz” dedi. VEFAT EDEN MUHTARLAR ANILDI Konuşmasında dönem içerisinde yaşamını yitiren muhtarlara da değinen Başkan Taban, “Döneme birlikte başladığımız ancak ani vefatlarıyla aramızdan ayrılan muhtarlarımız var. Hamidiye Mahallesi Muhtarımız Cemalettin İlgezdi, Orhaniye Mahallesi Muhtarımız Veli Çetin ve Tokuş Mahallesi Muhtarımız İsmail Yavuz vefat ettiler. Cenabı Allah’tan rahmet diliyorum. Yine geçmiş dönemlerde de kaybettiğimiz, şehrimiz ve mahallelerimiz için hizmet veren, kaybettiğimiz pek çok büyüğümüz var. Hepsine Allah’tan rahmet diliyorum” ifadelerinde bulundu. EN GÜZEL İMKANLAR CUMHURBAŞKANIMIZ TARAFINDAN MUHTARLARIMIZA SAĞLANACAKTIR Başkan Alper Taban, Muhtarlar Günü olarak bir gün olmasının da çok kıymetli olduğunu işaret ederek “Devletimizin muhtarlık müessesesine verdiği önemi ortaya koyuyor. Bazı talep edilen hak ve birtakım imkanların sunulması anlamında ben en güzel imkanların Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından muhtarlarımıza sağlanacağına eminim. Bu vesileyle tüm muhtarlarımızın gününü kutluyorum” diye konuştu. MUHTARLIK, BİR KEZ DAHİ YAPILSA BİR RÜTBE GİBİ ÖMÜR BOYU TAŞINAN ÇOK KIYMETLİ BİR MAKAM Törende kürsüye gelen son isim ise Kaymakam Eren Arslan oldu. Muhtarlık müessesesinin bizim kadim geleneğimizde, kültürümüzde ve yönetim anlayışımızda temel taşı olarak geçmişten bugüne devam eden çok kıymetli bir müessese olduğunu dile getiren Kaymakam Arslan, “Muhtarlık, herhangi bir adaylık olmadan bir partiye mensubiyet olmadan o mahalle halkının ve yaşayanların teveccüh gösterip seçtiği, önder ve ilk müracaat edilen insan olarak kabul edilen çok kıymetli bir müessese. Toplumumuzda muhtarlık bir kez dahi yapıldığı zaman bir rütbe gibi ömür boyu taşınan çok onurlu bir makam, mevki. Ben geçmişten bugüne kadar şehrimize, beldemize mahallelerimize hizmet etmiş tüm muhtarlarımıza teşekkür ediyorum. Ebediyete irtihal edenleri rahmetle anıyorum. Hali hazırda görevine devam eden muhtarlarımıza da teşekkür ediyorum” dedi. Konuşmaların ardından tören sona erdi. Törenin ardından Belediye Başkanı Alper Taban; Kaymakam Eren Arslan ve muhtarları Belediye Binasında misafir etti.

Şükrü Şankaya, Yeşim Grup'ta saygıyla anıldı Haber

Şükrü Şankaya, Yeşim Grup'ta saygıyla anıldı

Şükrü Şankaya, vefatının 20. yılında adını yaşatan Şükrü Şankaya Anadolu Lisesi'nden sonra kurucularından olduğu Yeşim Grup'ta da özel bir programlarla anıldı. En büyük miraslarından biri olan Yeşim Kreş Belgeseli ise bu anlamlı günde ilk kez izleyiciyle buluştu. Bursa'nın yetiştirdiği duayen sanayici ve iş insanı, Yeşim Grup kurucularından merhum Şükrü Şankaya, vefatının 20. yılında yaptığı kalıcı katkılarla anıldı. Şankaya'nın eğitim alanına armağan ettiği Şükrü Şankaya Anadolu Lisesi'nde düzenlenen özel törenin ardından, Yeşim Grup'un Bursa'daki merkez fabrikası Almaxtex Tekstil'de de geniş katılımlı bir anma programı gerçekleştirildi. Yeşim Grup CEO'su Şenol Şankaya, Şankaya Ailesi, üst düzey yöneticiler ve çalışanların yoğun katılımıyla Büyük Konferans Salonu'nda gerçekleşen programda duygu dolu anlar yaşandı. Şükrü Şankaya'nın en büyük miraslarından biri olan ve 37 yıldır kesintisiz hizmet veren Yeşim Kreş özelinde hazırlanan belgeselin lansmanı da bu özel günde yapıldı. Belgeseli izleyenler duygu dolu anlar yaşadı. Programın moderatörlüğünü üstlenen Yeşim Grup Kurumsal İletişim Direktörü Dilek Cesur, Şükrü Şankaya'nın çevresel, sosyal, sportif ve insani değerlerini anlatarak izleyicilere ilham dolu bir yolculuk sundu. İş dünyasındaki başarısının yanı sıra eğitime, toplumsal faydaya ve spora yaptığı katkılar da aktarıldı. Açılış konuşmasını yapan Yeşim Grup Co-CEO'su Selim Şankaya, "Bugün Yeşim Grup olarak Türkiye'nin yanı sıra yurt dışında da büyümeye devam ediyoruz. Eğitime, kadın istihdamına ve sosyal sorumluluk projelerine öncelik veriyoruz. Dedem her zaman çalışkanlığı, dürüstlüğü ve nezaketiyle hatırlanır. Ancak onun asıl mirası, sessiz hayırseverliğiydi. Gücün üstünlük kurmak değil, hizmet etmek olduğunu bize o öğretti. Bize her zaman ‘Büyüdükçe küçüleceksin' derdi. Biz de bu emaneti onurla geleceğe taşıyoruz" dedi. Yeşim Grup CEO'su Şenol Şankaya ise "Babam yalnızca bir iş insanı değil, bir eğitmen, bir liderdi. İş insanlarının yalnızca ekonomiye değil, eğitime de katkı sunması gerektiğini söylerdi. ‘Eğitime yapılan yatırım bir ülkenin geleceğini aydınlatır' derdi. 37 yıl önce elli çocukla açtığımız kreşimiz bugün bin 250 çocuk kapasiteli. O dönem hiçbir zorunluluk yokken sosyal uygunluk, çevre duyarlılığı ve çalışan mutluluğu konularını gönülden benimsemişti. Çünkü o, çalışanlarını ailesi gibi görürdü. Bugün geldiğimiz noktada, o vizyonun meyvelerini yaşıyoruz" şeklinde konuştu. Programda ayrıca belgeselde yer alan isimlere plaket takdim edildi. Plaket alanlar arasında Aysen Bayizit, Pembegül Dindar, Emine Yazbahar, Yavuz Yazbahar, Esra Öztürk, Dilfuze Gafuroğlu, Serap Kurd, Esra Usta, Gülten Pamir ve Elvan Rodopluyer aldı. Şükrü Şankaya anma etkinlikleri kapsamında, vefatının 20. yıl dönümü olan 11 Ekim günü ise Devlet eski Bakanı Cavit Çağlar, merhum Şükrü Şankaya'nın oğlu Yeşim Grup CEO'su Şenol Şankaya, torunu Yesimtech Yapay Zeka Müdürü Murat Şankaya, kardeşi Bursaspor'un eski başkanlarından Kadir Şankaya, Olay Medya İcra Kurulu Başkanı Mehmet Ali İnan ve Olay Medya yöneticileri ile çok sayıda davetlinin katılımıyla Ahmetpaşa Mezarlığı'ndaki kabri başında tören düzenlendi. Şükrü Şankaya'nın hem sanayide hem de hayırseverlikte Bursa'ya büyük izler bıraktığını söyleyen Devlet eski Bakanı Cavit Çağlar, "Her yıl burada buluşuyoruz. Kimse davetle gelmiyor, çünkü hepimizin içinde Şükrü abimize duyulan sevgi var. O, hepimizin ağabeyiydi. Birlikte uzun yıllar çalıştık, çok şey paylaştık. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun" dedi. Yeşim Grup CEO'su Şenol Şankaya ise "Her yıl olduğu gibi bu yıl da babamı dualarla andık. Ama o sadece bizim ailemizin değil, Bursa'nın babasıydı. Herkesin ‘Şükrü amcasıydı'. Onu bugün bile özlemle, sevgiyle anıyoruz. Biz yaşadıkça onu içimizde yaşatacağız" diye konuştu. Ayrıca bu sezon bir ilke imza atılarak 2025-2026 Amatör Futbol Sezonu'na Bursa Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu tarafından, Bursaspor'un ve federasyonun eski başkanlarından merhum Şükrü Şankaya'nın adı verildi. Atıcılar'da gerçekleştirilen "Şükrü Şankaya Sezonu" açılış töreni, Şükrü Şankaya'nın oğlu ve Yeşim Grup CEO'su Şenol Şankaya'nın yaptığı başlama vuruşuyla görkemli bir şekilde start aldı.

Ferdi Tayfur için AKM’de tören düzenlendi Haber

Ferdi Tayfur için AKM’de tören düzenlendi

Antalya’da tedavi gördüğü hastanede 2 Ocak günü akşam saatlerinde hayatını kaybeden Sanatçı Ferdi Tayfur’un cenazesi dün öğlen saatlerinde İstanbul Havalimanına getirilmiş, 79 yaşında hayatını kaybeden sanatçının cenazesi kızı Tuğba Dınız eşliğinde terslim alınarak cenaze aracına konulmuştu. Tayfur için düzenlenen törene ünlü isimler katıldı Sanatçı Ferdi Tayfur için bugün saat 12.00’de Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) bir anma töreni düzenlendi. Törende Tayfur’un naaşı, kürsüye getirildi. Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan törene, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İbrahim Tatlıses, Orhan Gencebay, Radyo programcısı Mehmet Akbay başta olmak üzere sanat camiasından bir çok isim ile yüzlerce vatandaş katıldı. Öte yandan törende Tayfur’un şarkıları söylenirken, zaman zaman duygusal anlar yaşandı. “Biz çok iyi bir dosttuk, çok iyi bir kardeştik” Törende konuşma yapmak için kürsüye çıkan ve önce Tayfur’un tabutunu öpen sanatçı Orhan Gencebay, “Sevgili kardeşim şu anda son yolculuğuna çıkıyor. Fakat bu dünyadaki kim ne yaptıysa iyi yapmalı diyoruz ya, o bu dünyada yapılacak olan görevini en iyi şekilde yaptı. Onu sevenleri daha iyi anladı, çok güzel çalışmalar yaptı ve gerçekten kimseye nasip olmayan ilgiyle ve sevgiyle karşılandı çünkü o kadar güzel çalışmalar yaptı ki ve benim çok eski arkadaşımdı, kardeşimdi. 60’ların sonundan itibaren, ben 69 yılından itibaren halkımızın takdiriyle tanınmış biriydim. Fakat 75 yılında da Ferdi kardeşim yetişti. Çok çalışmalar yapılıyordu ve halkımız muazzam bir görüntü, ilgi gösterdi. Ondan sonra bizi 70’li yıllarda o hale getirdiler ki, sanki birbirimize rakipmişiz gibi ‘Ferdici, Orhancı’ hatta bazı türküleri ayırırken sağcı, solcu, 70’li yıllarda birtakım siyasi art niyetli insanlar vardı. Onların hiçbir zaman başarılı olacağına inanmıyorduk ama 70’li yıllar çok zor yıllardı. O yıllarda bizi de ayırmışlardı. Ferdici, Orhancı diye ama biz birbirimizi çok seviyorduk. Aramızı açmak için bir dolu yalanlar söylemişlerdi. Neticede biz son ana kadar, haberini yeğeninden aldım. Biz çok iyi bir dosttuk, çok iyi bir kardeştik. O benim sevgili kardeşim ve Hazreti Mevlana der ki, ‘Biz mana aleminin erlerindeniz. Bu dünyada iki tane alem vardır, biri maddi, biri manevi alem. Maddi alemde elle tutulur, gözle görülür her şey ama manevi alemde görülmez, hissedilir ve o mana alemi bizi yaşatır. Bizler sanatçılar, bu mani alemi insanları hem maddi hem manevi insanları bizi alkışlayan kesinlikle halkımızdır. Halkımızın göstermiş olduğu ilgi bizlere olağanüstü etkiler yapmış, motive etmiş, biz de o sayede neler yapmışızdır. Sevgili kardeşim Ferdi Tayfur, bu dünyadaki görevini fevkalade güzel yaptı ve göçtü. Biz onunla dediğim gibi çok yakın iki dosttuk, iki kardeştik” şeklinde konuştu. “Üzüntü duyarsanız üzülürüm” Gencebay’ın konuşmasının ardından sahneye sanatçı İbrahim Tatlıses çıktı. Tatlıses konuşmasında, “Benim bu halimden üzüntü duymayın lütfen. Üzüntü duyarsanız üzülürüm çünkü her şey Allah’tan. Allah’tan gelen her şeye eyvallah” ifadelerini kullandı. “Sevip, saygı duyarak kabullenmek ve sahiplenmek sanatçının büyüklüğüne ve başarısına halkın verdiği onaydır adeta ve herkese de nasip olmuyor” Mehmet Nuri Ersoy, “Böylesi kaybı söze dökebilmek, inanın çok zor. Bu ülkede bir devrin insanları yıllarca gönül dünyasını, yürek yarasını, saklı sırasını onun sesinde ve sözünde paylaşmış, onunla içinden atıp, rahatlamıştır. Şarkılarını bir muhabbet gibi diline dolayıp, onunla kendini anlatmış ve konuşup, anlaşmıştır. Şimdi gelin de Ferdi Tayfur’u söze dökün. Vedasına sebep olduğu duyguları, boşluğu, hakkıyla dillendirin. Bu mümkün değil, işte bazen bir isim sözler için fazla ağır kalıyor. Ferdi Tayfur, belki de ancak böyle anlatılabilir. İnsanları güldürmeyi çok sevdiğini söylüyordu. Hal böyleyken merhumun hüzünlere, gözyaşlarına hükmedercesine bir sanat hayatı yaşamış olması da üzerine düşülmesi gereken çok önemli bir husus. Arabesk kültürümüzün insanımızda bu denli büyük kabul görmesi ve bunun içinden Ferdi Tayfur’u alıp, çok farklı bir yere koyması tesadüf olarak asla görülemez diye düşünüyorum çünkü bu aziz millet herkesi ailesinden biri olarak kabullenmez. Beğeni farklı bir şey, sevilir geçer. Sevip, saygı duyarak kabullenmek ve sahiplenmek sanatçının büyüklüğüne ve başarısına halkın verdiği onaydır adeta ve herkese de nasip olmuyor. Sesi güzeldi, şarkıları güzeldi ama aslen en önemlisi insanlığı halkın ve sevenlerinin karşısında güzeldi. Bu bir övgü değil, hepimizin kabul ettiği bir gerçek zira albümlere ve konserle rekorlar kıran, şarkıları film olan sanatçıya çok farklı ünvanlar verilebilirdi ama milletimiz ona Ferdi baba veyahut Ferdi ağabey diye seslendi. İşte büyüklüğü bu kadar sade ve bu kadar net ifade edilebilir. Bu sahiplenişi, sevgi ve saygıyı başka bir şekilde açıklamakta mümkün değil. Onu baki aleme uğurlarken tek tesellimiz; geride dinmeyecek baki bir ses, bir duygu mirası bırakmış olmasıdır. Allah gani gani rahmet eylesin” dedi. Konuşmaların ardından Tayfur’a katılımcılardan helallik alındı. Ünlü sanatçı Ferdi Tayfur’un cenazesi daha sonra Levent’te bulunan Barbaros Hayrettin Paşa Camii’ne götürüldü. Tayfur’un cenazesi ikindi namazını müteakiben kılınacak cenaze namazının ardından Yeniköy Aile Mezarlığı’nda toprağa verilecek.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.