SON DAKİKA
Hava Durumu

#Türkiye

Söz Bursa - Türkiye haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Türkiye haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

5. Dünya Alpagut Şampiyonası'nın galibi Türkiye! Haber

5. Dünya Alpagut Şampiyonası'nın galibi Türkiye!

Bursa'da düzenlenen 5. Dünya Alpagut (Turan Savaş Sanatı) Şampiyonası sona erdi. Turnuvanın galibi Türkiye oldu. Dünya Alpagut Federasyonu ve Türkiye Alpagut Temsilciliği liderliğinde Bursa Uludağ Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi’nde 19 ülkeden 450 sporcunun katılımıyla gerçekleştirilen 5. Dünya Alpagut (Turan Dövüş Sanatı) Şampiyonası dikkat çekici performanslara ev sahipliği yaptı. Yarışmanın açılış törenine, Bursa Uludağ Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ramiz Arabacı, İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu, Yıldırım İlçe Kaymakamı Metin Esen, Bursa Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Metin Tuncel, Nilüfer Belediyesi Meclis Üyesi Hamit Şenocak, AK Parti Bursa İl Başkan Yardımcısı Yunus Sever ve İl Yöneticisi Cevat Koç, Cumhuriyet Halk Partisi Bursa İl Başkan Yardımcıları İlhan Çetin ve Ali Fuat Acar, İYİ Parti Bursa İl Siyasi İşler Başkanı Eyüp Ceylan, İYİ Parti Bursa İl Gençlik Politikaları Başkanı İskender Kandemir, Balkan Göçmenleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Emin Balkan, Bursa Azerbaycan İnovasyon ve Dayanışma Derneği Başkanı Latife Nağdalıyeva ve yönetim kurulu üyelerinin yanı sıra, Dünya Alpagut Federasyonu Genel Başkanı Emil Rahimov, Dünya Alpagut Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı ve Dünya Alpagut Federasyonu ( Turan Dövüş Sanatı) Kurucusu Kutsan Vasif Namazov, Dünya Alpagut Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi ve 5. Dünya Şampiyonası Teknik Direktörü Yunus Arabacı, Dünya Alpagut Federasyonu Türkiye Resmi Temsilcisi Metin Karadeniz katıldı ve şampiyonaya katkı sağlayan sporculara başarılar diledi. 19 ülkeden, 450 sporcunun kıyasıya yarıştığı şampiyonanın genel sonuçları şöyle: Dünya Şampiyonluğu Kupa sıralaması Genel Galibiyet 1. 195 sporcuyla Türkiye Milli Takımı 2. 74 sporcuyla Irak Milli Takımı 3. 70 sporcuyla Azerbaycan Milli Takımı Ayça Sistem Türkiye Milli TakımıIrak Milli TakımıFas Milli Takımı Batur Sistem 1. Kazakistan Milli Takımı 2. Türkiye Milli Takımı 3. Azerbaycan Milli Takımı Caymaz Sistem Azerbaycan Milli Takımı İran Milli Takımı Romanya Milli Takımı Gurşak Sistem Irak Milli Takımı Gürcistan Milli Takımı Türkiye Milli Takımı Kaçhut Sistem 1. Türkiye Milli Takımı 2. Litvanya Milli Takımı 3. İran Milli Takımı

Türk yan sanayisinden küresel atağı: ÜÇEL kauçuk dünya pazarlarında vites yükseltti Haber

Türk yan sanayisinden küresel atağı: ÜÇEL kauçuk dünya pazarlarında vites yükseltti

Küresel otomotiv tedarik sektöründe 2025 yılı; maliyet artışları, bölgesel talep daralmaları ve rekabet şartlarının sertleştiği bir dönem olarak öne çıkıyor. Türk otomotiv yan sanayi firmaları da bu tabloya karşı, uluslararası fuarlar, doğrudan müşteri ilişkileri ve hedef ülke programları ile pazar paylarını korumaya ve güçlendirmeye çalışıyor. Bursa merkezli ÜÇEL Kauçuk, 2025’i "küresel yeniden yapılanma yılı" ilan ederek dünya pazarlarında daha etkin bir stratejiye yöneldi. ÜÇEL Kauçuk Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü Hüseyin Oruç, şirketin bu dönemde beş prestijli fuarda Türkiye’yi temsil ettiğini, UİB ve BTSO’nun yurtdışı programlarına katıldığını ve farklı ülkelerde bağımsız müşteri ziyaretleri gerçekleştirdiğini söyledi. "FUARLAR, YENİ İŞ BİRLİKLERİNE KAPI AÇTI" Genel Müdür Hüseyin Oruç, bu yıl Haziran ayında düzenlenen Automechanika İstanbul’da önemli ilişkilerde bulunduklarını ifade etti. Oruç, yılın ikinci yarısında da küresel vitrindeki yerlerini koruyarak, Ekim ayında Fransa’daki Equip Auto Paris, Kasım ayının başında ABD’de gerçekleştirilen AAPEX Las Vegas ve Kasım ayının sonunda da Çin’de düzenlenen Automechanika Shanghai fuarlarına katıldıklarını belirtti. Oruç, bu organizasyonlarda ürün gamlarını ve AR-GE kapasitelerini uluslararası ziyaretçilere tanıttıklarını, farklı pazarlardan gelen yoğun ilginin de şirketin global hedeflerini desteklediğini aktardı. "Farklı kıtalara yayılan bu organizasyonlar, hem global görünürlüğümüzü artırdı hem de yeni iş birliklerinin temelini attı" diyen Oruç, şirketin üretim kalitesinin özellikle Avrupa ve Amerika pazarlarında yoğun ilgi gördüğünü ifade etti. UİB VE BTSO PROGRAMLARI STRATEJİYE YÖN VERDİ Fuarların yanı sıra Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB) ve Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) tarafından düzenlenen yurtdışı sektör programlarına da katıldıklarını hatırlatan Genel Müdürü Hüseyin Oruç, beş farklı ülkede yapılan incelemelerin şirketin 2025-2028 ihracat planlamasına önemli katkılar sağladığını söyledi. Oruç, "Bu ziyaretlerde tedarik zinciri yapısı, rekabet şartları ve pazarın teknik ihtiyaçları sahada incelendi. Elde ettiğimiz veriler, ihracat stratejimizin temelini oluşturuyor" dedi. "DOĞRUDAN MÜŞTERİ İLİŞKİSİNİN 2025’İN KİLİDİ OLARAK GÖRÜYORUZ" Hüseyin Oruç, şirket Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Amerika’da gerçekleştirdikleri bağımsız müşteri ziyaretlerine de özel bir parantez açarak şunları söyledi; "Bu birebir ilişkiler sayesinde mevcut projeleri değerlendirdik, ürün performanslarına ilişkin geri bildirimleri yerinde aldık ve yeni talep trendlerini gözlemledik. Bu sayede uluslararası iş birliklerimizi derinleştirdik ve yeni projeler için güçlü bir başlangıç yaptık." "SÜRDÜRÜLEBİLİR BÜYÜME HEDEFİMİZDEN TAVİZ YOK" ÜÇEL Kauçuk’un üretim gücüne, yenilikçi AR-GE yaklaşımına ve çevreci üretim modeline de değinen Oruç, şirketin gelecek dönem yol haritasını şu sözlerle özetledi; "Geleceğin pazarlarını bugünden hazırlıyoruz. Daha yüksek teknolojiye dayalı ürünler, çevreci üretim teknikleri ve müşteri odaklı mühendislik çözümleriyle global pazarda sürdürülebilir büyümeye kararlıyız."

Pelin Esmer, yeni filmiyle Nilüfer’de sinemaseverlerle buluştu Haber

Pelin Esmer, yeni filmiyle Nilüfer’de sinemaseverlerle buluştu

Nilüfer Belediyesi, sinemaseverleri ödüllü yapımlar ve usta yönetmenlerle buluşturmayı sürdürüyor. Konak Kültürevi’nde gerçekleştirilen “Bir Yönetmen Bir Söyleşi” etkinliği kapsamında, yönetmenliğini ve senaristliğini Pelin Esmer’in üstlendiği “O da Bir Şey mi?” filmi Bursalı izleyicilerin beğenisine sunuldu. Etkinliğe sinemaseverler yoğun ilgi gösterdi. Başrollerini Timuçin Esen, Merve Asya Özgür, İpek Bilgin ve Nur Sürer’in paylaştığı 2025 yapımı dram filmi, izleyiciler tarafından dikkatle takip edildi. Türkiye, Bulgaristan ve Romanya ortak yapımı olan film; Söke Film Festivali’ne davet edilen yönetmen Levent (Timuçin Esen) ile kaldığı otelde çalışan Aliye’nin (Merve Asya Özgür) kesişen hayatlarına odaklanıyor. Gerçek ile hayal dünyası arasındaki sınırların bulanıklaştığı hikâye, izleyicileri karakterlerin iç dünyasında derin bir yolculuğa çıkardı. Dünya prömiyerini 54. Uluslararası Rotterdam Film Festivali’nde yapan ve Türkiye’deki ilk gösterimini gerçekleştirdiği 44. İstanbul Film Festivali’nden “En İyi Senaryo Ödülü” ile dönen yapım, Nilüferli izleyicilerden de tam not aldı. FİLM SONRASI KEYİFLİ SOHBET Gösterimin ardından düzenlenen söyleşi bölümünde yönetmen Pelin Esmer sahneye gelerek izleyicilerle buluştu. Katılımcıların sorularını yanıtlayan Esmer, filmin ortaya çıkış hikayesi, senaryo süreci ve çekimler sırasındaki atmosfer hakkında merak edilenleri paylaştı. İzleyicilerin filme dair analizlerini de dinleyen başarılı yönetmen, gördüğü ilgiden memnuniyet duyduğunu dile getirdi.

PERDER, Balıkesir'de üreticilerle bir araya geldi Haber

PERDER, Balıkesir'de üreticilerle bir araya geldi

Tarım ve Orman Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Tarım Komisyonu, Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF PERDER), Gıda Perakendecileri Derneği, Tüm Restoranlar ve Turizmciler derneği (TÜRES) ile Turizm, Restoran Yatırımcıları ve Gastronomi İşletmeleri Derneği’nin (TURYİD) paydaşı olduğu Türkiye’nin Kahramanları Projesi kapsamında Balıkesir Üretici Buluşması düzenlendi. PERDER’E TEŞEKKÜR PLAKETİ Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Bursa Perakendeciler Derneği (PERDER) Yönetim Kurulu Başkanı Haşim Kılıç ile Yönetim Kurulu ve üyelerden oluşan heyet, Güvenilir Ürün Platformunun Balıkesir Ticaret Odası ev sahipliğinde düzenlediği buluşmada Balıkesirli üreticiler ile bir araya geldi. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın ve Balıkesir Ticaret Odası Başkanı Rahmi Kula, organizasyona katkılarından dolayı PERDER’e teşekkür plaketi takdim etti. ‘SAĞLIKLI VE GÜVENİLİR ÜRÜN’ VURGUSU Kalkınmanın yerelden başlayan bir süreç olduğunu ve bu nedenle organizasyonun önemli kazanımlar sağlayacağını dile getiren Haşim Kılıç, “Ulusal kalkınmada başarıya ulaşmanın yolunun, yerel üretimde artış ile mümkün olduğu gerçeğinden hareketle yerel üreticilerimiz ile yeni iş birlikleri için hamlelerimize devam ediyoruz. Sürdürülebilir iş birliklerinin teşviki ve yerel üretimin desteklenmesi amacıyla yapılan buluşmada Balıkesirli firmaların üretim ve pazarlama süreçleri hakkında detaylı bilgi edindik. Gıda sektörü, tarladan sofraya kadar uzanan büyük bir emek zinciridir. Sadece bir ürün üretmek değil; sağlıklı, güvenilir ürünü tüketicilerle buluşturmak artık çok daha önemli. Ömer Düzgün Başkanlığındaki Türkiye Perakendeciler Federasyonu bünyesindeki tüm şubelerimiz bu konuyu çok önemsiyor. Yerel üreticilerin büyümesi, gelişmesi yerel perakendeciler olarak bizlerin de iş yapış süreçlerine katma değer sağlayacaktır. Yerel üreticilerimiz ile önümüzdeki süreçte daha yoğun iş birliği yapacağız.” diye konuştu.

Tavuk üretimi 2025’te 2,7 milyon tona çıkacak: ‘En ucuz protein hâlâ beyaz et’’ Haber

Tavuk üretimi 2025’te 2,7 milyon tona çıkacak: ‘En ucuz protein hâlâ beyaz et’’

HasTavuk Yönetim Kurulu Başkanı Müjdat Sezer, beyaz et sektörünün 2025 yılında üretimini düzenli şekilde artırarak yaklaşık 2 milyon 700 bin ton seviyesine ulaşacağını, bunun da geçen yıla göre yüzde 5 oranında artış anlamına geldiğini belirtti. Üretimin yaklaşık 500 bin tonunun ihracata ayrılacağını ifade eden Sezer, "Beyaz et her zaman olduğu gibi istikrarlı bir şekilde hem üretimini hem de ihracatını artırıyor" dedi. KÜRESEL VE YEREL TÜKETİM Türkiye'de kişi başı yıllık beyaz et tüketiminin 20 kilogram seviyesinde olduğunu söyleyen Sezer, Brezilya'da bu rakamın 40-45 kilogram civarında olduğunu vurguladı. Son 5 yıllık trendde beyaz etin, kırmızı et ve domuz etini geride bıraktığını belirten Sezer, bunun en önemli nedeninin ekonomik fiyat avantajı ve sağlıklı protein kaynağı olması olduğunu dile getirdi. Sezer, tavuk etinin üretiminde kullanılan su miktarının kırmızı ete göre çok daha düşük olduğunu, ayrıca karbondioksit salınımının da üç kat daha az olduğunu ifade etti. Bu özelliklerin, iklim değişikliği ve çevresel hassasiyetler nedeniyle beyaz etin dünya genelinde daha fazla tercih edilmesine yol açtığını söyledi. ÜRETİM VE DENETİM Son dönemde yaşanan gıda zehirlenmelerine dikkat çeken Sezer, özellikle işlenmiş ürünlerde (örneğin tavuk döner) merdiven altı üretimlerin ciddi riskler taşıdığını ve denetimlerin sıkılaştırılması gerektiğini söyledi. Türkiye'deki büyük firmaların Avrupa standartlarının üzerinde üretim yaptığını, hijyen ve biyogüvenliğe büyük önem verdiklerini dile getiren Sezer, "üretim sırasında soğuk zincirin korunmasının kritik olduğunu, ürünlerin 6 derecelik ortamlarda üretilip aynı şartlarda tüketiciye ulaştırıldığını aktardı. Sezer, "Siz bir döneri bitirmeyip ertesi gün tekrar aynı döneri satarsanız büyük bir faciaya sebep olursunuz. Bu işlerin ciddi yapılması gerekiyor ve markalaşmış ciddi firmalardan bu ürünlerin tüketilmesi gerektiğini veya bunun dışında denetleme otoritelerinin çok daha sıkı ve acımasız şekilde denetlemeler yapması gerektiğini söylemek isterim" şeklinde konuştu. FİYAT VE MEDYA ELEŞTİRİSİ Türkiye'de beyaz etin hâlâ en ucuz protein kaynağı olduğunu belirten Müjdat Sezer, zaman zaman ileri işlenmiş ürünlerde fiyat artışı yaşansa da bunun genelleştirilmemesi gerektiğini ifade etti. Medyanın fiyat artışlarını gündeme getirdiğini, ancak beyaz etin ucuz olduğu dönemlerde aynı ilgiyi göstermediğini eleştirerek, "49 TL'ye sattığımız günlerde kimse ‘En iyi protein çok ucuza satılıyor' demiyor. Adil bir bakış açısı gerekiyor" dedi. Sezer sözlerini şu şekilde sürdürdü; "Türkiye'de beyaz etin en ucuz protein ve birinci sırada olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Şunu söylemekte yarar var, zaman zaman bazı ileri işlenmiş ürünlerimizin fiyatı artıyor olabilir. Sonra medyada hemen "Tavuk eti acayip arttı" gibi yayınlar yapılıyor. Fakat şu tip yayınların da yapılmasının adil olacağını düşünüyorum. Mesela 49 TL'den beyaz eti sattığımız günlerde hiçbir büyük medyada "En iyi protein çok ucuza satılıyor." diye bir kelime duymuyoruz. Evet, hakkımızın verilmesi lazım. Ama bir gün hamsi 150 TL'ye düştü diye hemen hemen bir hafta bütün haber kanallarında bunu dinleyebiliyoruz. Aynı adil bakış açısının beyaz ete de yapılmasını tavsiye ediyorum" Sezer'in açıklamaları, beyaz et sektörünün hem ekonomik hem de çevresel açıdan önemini bir kez daha ortaya koyarken, tüketicilere güvenilir ve markalaşmış firmaların ürünlerini tercih etmeleri çağrısı yaptı.

Zafer Partili Aslan: ‘Atık lobisi kazanırken Türk milleti kanser oluyor’ Haber

Zafer Partili Aslan: ‘Atık lobisi kazanırken Türk milleti kanser oluyor’

Zafer Partisi Çevre, Şehir ve Kültür Başkanı Esmaül Hüsna Aslan, Eurostat’ın açıkladığı 2024 atık ticareti raporunu değerlendirerek Türkiye’nin maruz bırakıldığı çevresel tehlikeyi sert sözlerle gündeme taşıdı. Türkiye’nin Küresel Plastik Anlaşması’nı gecikmeden imzalaması gerektiğini söyleyen Aslan, “Ekolojik bir işgal hareketiyle karşı karşıyayız. Atık lobisi kazanırken Türk milleti kanser oluyor” ifadelerini kullandı. AB'nin resmi istatistik kurumu Eurostat, 2024 yılında ihraç edilen 31 milyon 625 bin 131 ton atığın en fazla Türkiye'ye gönderildiğini açıkladı. Türkiye, AB üyesi olmayan ülkelerden oluşan listede aralarında Birleşik Krallık, İsviçre, Ukrayna, ABD, Pakistan, Hindistan, Japonya, Çin, Rusya gibi ülkelerin yanı sıra az gelişmiş ülkelerin de bulunduğu 213 ülke arasında en fazla atık ihraç edilen ülke oldu. Eurostat’ın 10 yıllık veri setine göre Türkiye, yalnızca 2015’te Çin’in gerisinde kaldı, onun dışındaki her yılda AB atıklarının en çok yönlendirildiği ülke oldu. “TÜRKİYE’NİN TOPRAKLARI SİSTEMATİK OLARAK KİRLETİLİYOR” Konuya ilişkin açıklama yapan Zafer Partili Esmaül Hüsna Aslan, “Dünya bize vize vermiyor ama çöplerini vizesiz gönderiyor. Türkiye, uluslararası atık pazarının çöp sahasına dönüştürülmüştür. Karşımızda ekonomik bir model değil, ülkeyi yavaş yavaş öldürme planı var” diye konuştu. “Türkiye’nin topraklarını sistematik biçimde kirleten bir dış ticaret rejimiyle mücadele edeceğiz” diyen Aslan, atıkların yalnızca plastikten ibaret olmadığını hatırlatarak “Bu atıkların önemli kısmı toksik içerikli. Gıda zincirine karışıyor, yer altı sularına sızıyor, soluduğumuz havayı kirletiyor. Halk sağlığı açıkça tehlike altında” ifadelerini kullandı. “EKOLOJİK İŞGAL HAREKETİ” Zafer Partisi Çevre, Şehir ve Kültür Başkanı Esmaül Hüsna Aslan, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Her yıl milyonlarca ton atık ülkeye giriyor; ama tek bir bakan, tek bir şirket, tek bir kamu görevlisi yargı önüne çıkarılmıyor. Bu sessizlik siyasi bir tercihtir. Atık lobisi kazanırken vatandaş kanser oluyor. AB’den gelen toplam yük hesaplandığında, Türkiye’ye her gün ortalama 450 kamyon atık girdiği ortaya çıkıyor. Bu resmen ekolojik bir işgal hareketidir. Bu ülkenin toprağını çöple dolduran yönetim, geleceğini yaşanmaz hale getiriyor. Atık ticaretini sürdüren her imza, çocuklarımızın geleceğinden çalınmış bir yıldır. “TÜRKİYE, KÜRESEL PLASTİK ANLAŞMASI’NI İMZALAMALI” Zafer Partisi olarak uyarıyoruz, plastik ve karışık atık ithalatı derhal durdurulmalıdır. Kısmi yasaklar değil, tam yasak olmalıdır. Türkiye, Küresel Plastik Anlaşması’nı gecikmeden imzalamalıdır. Atık ithalatı yapan firmaların lisansları yeniden incelenmeli, denetimler bağımsız yapılmalıdır. Türkiye’ye bırakılmış atık sahaları tespit edilip temizleme seferberliği başlatılmalıdır. Yasadışı atık ticareti ve yakma faaliyetleri için ağır cezai yaptırımlar uygulanmalıdır. Atıkta ‘enerji’ ve ‘geri dönüşüm’ bahanesiyle yürütülen kirlilik düzeni sona erdirilmelidir. Türkiye’ye yönelen bu kirli ticaretle mücadele etmeyen siyaset, milletin değil lobi sermayesinin hizmetindedir. Zafer Partisi olarak bu ihanete geçit vermeyeceğiz”

TOOG'dan yıl sonu atağı! T10F satışları 10 bini aşacak: İşte 0 faizli, 1 Milyon TL'ye varan kampanya detayları Haber

TOOG'dan yıl sonu atağı! T10F satışları 10 bini aşacak: İşte 0 faizli, 1 Milyon TL'ye varan kampanya detayları

Togg T10F'te yıl sonuna kadar satışların 10 bin adedin üzerine çıkmasının beklendiği öğrenildi. Togg Teknoloji Kampüsü'nde gerçekleştirilen basın gününde, üretim hattının bazı bölümleri gezdirildi. T10X ve T10F'in imalatına ilişkin bilgiler aktarıldı. T10X ve T10F'in aynı bantta arka arka üretimine şahit olan gazeteciler, gövde ve montaj üretim hatları gezerken, yöneticilerden detaylı bilgi aldı. Togg'un ilk üretimi olan T10X’in ardından kullanıcılarla buluşturduğu ikinci aracı T10F'in bu yıl 15 Eylül’de Türkiye’de, 29 Eylül’de Almanya’da satışa çıktığını aktaran yetkililer, Avrupa pazarındaki otomobillerin güvenliğinin değerlendirildiği bağımsız Euro NCAP programının tüm testlerinden en yüksek seviye olan 5 yıldız alan bu aracın, Avrupa’nın en güvenli 3 aracından biri olduğunu vurguladı. Sürekli internetin içinde olan ve uzaktan güncellenebilen T10F'in, 160 kW / 218 beygir güç ve 350 Nm tork üreten T10F RWD (arkadan itiş) versiyonlarının, iki farklı batarya seçeneğiyle 350 kilometreye (52,4 kWh batarya) ve 623 kilometreye (88,5 kWh batarya) varan menziller sunduğunu belirten yetkililer, aracın, hızlı şarj ile 28 dakikada yüzde 20’den yüzde 80 batarya doluluk seviyesine ulaşabildiğini bildirdi. Tasarımı, ileri teknolojisi ve kullanıcı odaklı yaklaşımıyla öne çıkan T10F'in, "Gemlik", "Oltu" ve "Kula" renklerinin yanı sıra "Urla" ve "Mardin" renk seçeneklerine sahip olduğunu anlatan yetkililer, 15 Eylül'den kasım sonuna kadar 6 bin 92 kullanıcıyla buluştuğunu söyledi. "HEDEF 90 BİN" T10F'te yıl sonuna kadar 10 bin adetin üzerinde bir satış hacmine ulaşılmasının hedeflendiğini dile getiren yetkililer, T10X ile T10F'in toplam satışının yıl sonunda 90 bine ulaşmasının beklendiğini aktardı. KAMPANYALAR Togg, stoklarla sınırlı kampanya kapsamında hem bireysel hem kurumsal kullanıcılara T10F’in V1 ve V2 versiyonları için 1 milyon lira krediye yüzde 0 faizli 12 ay vadeli 83 bin 334 lira geri ödemeli fırsat sunuyor. Bu fırsatın yanı sıra bireysel kullanıcılar 1 milyon 700 bin lira krediye yüzde 2,39 faizli 48 ay vadeli 68 bin 617 lira geri ödemeli; kurumsal kullanıcılar ise 1 milyon 900 bin lira krediye yüzde 2,63 faizli 48 ay vadeli 71 bin 923 lira geri ödemeli seçenekle T10F sahibi olabiliyor. Togg’un daha fazla performans sunan çift motorlu dört tekerlekten çekişli 4More serisi de kampanyaya dahil edildi. Bu kapsamda bireysel ve kurumsal kullanıcılar T10X ve T10F 4More için 1 milyon lira krediye yüzde 0 faizli 12 ay vadeli 83 bin 334 lira geri ödemeli alternatiften yararlanabiliyor. Ayrıca bireysel kullanıcılar 1 milyon 500 bin lira krediye yüzde 2,30 faizli 36 ay vadeli 68 bin 604 lira geri ödemeli; kurumsal kullanıcılar da 1 milyon 900 bin Tlira krediye 2,63 faizli 48 ay vadeli 71 bin 923 lira geri ödemeli seçeneği tercih edebiliyor. ALMANYA İÇİN ÖNEMLİ ADIMLAR ATILDI Bir otomobilden fazlası için yola çıkan Togg, T10X ve T10F modelleriyle Almanya pazarına girdi. Her iki cihaz da 29 Eylül itibarıyla Almanya’da satışa sunuldu. Avrupa hedefleri kapsamında 2021 yılı mayıs ayında Stuttgart’ta Togg Europe GmbH’yı kuran Togg, o günden bu yana Avrupalı kullanıcıların ihtiyaç ve beklentilerine uygun mobilite çözümlerine odaklandı. Almanya, yaygın bir elektrikli araç altyapısı ve elektrikli araçların teşvik ve tercih edilmesi açısından da Avrupa pazarına açılmak için en uygun ülke olarak öne çıktı. TOGG TEKNOLOJİ KAMPÜSÜ 29 Ekim 2022’de resmi açılışı yapılan Togg Teknoloji Kampüsü, Gövde, Boya ve Montaj tesislerinin yanı sıra Ar-Ge Merkezi, Stil Tasarım Merkezi, Prototip Geliştirme ve Test Merkezi, Strateji ve Yönetim Merkezi ile Kullanıcı Deneyim Parkı birimlerini de barındırıyor. Kampüs, talebe göre hızla uyum sağlayabilen esnek bir üretim altyapısına sahip. Farklı model ve donanım kombinasyonları aynı hat üzerinde kısa sürede değiştirilebiliyor. Üretim hatlarının tamamı bu esnekliği destekleyecek şekilde tasarlanmış durumda. Üretim hatlarında 250 robot bulunan, 1,2 milyon metrekarelik alan üzerine inşa edilen kampüs, 230 bin metrekare kapalı alana sahip. Avrupa’nın en temiz boyahanesine sahip kampüs, kağıtsız, dijital çalışma prensiplerine göre dizayn edildi ve yüksek otomasyonu bulunuyor. Sadece gövde atölyesinde yüzde 90 otomasyon üretim sürdürülüyor.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.