SON DAKİKA
Hava Durumu

#Yalova

Söz Bursa - Yalova haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Yalova haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Uludağ Elektrik’ten meme kanserine karşı "Pembe Farkındalık" Haber

Uludağ Elektrik’ten meme kanserine karşı "Pembe Farkındalık"

Uludağ Elektrik, toplumsal sorumluluk bilinciyle hareket ederek her yıl olduğu gibi bu yıl da Ekim ayı boyunca Meme Kanseri Farkındalık Ayı kapsamında yürüttüğü "Pembe Fatura Projesi" ile dikkat çekti. Şirket, erken tanının önemine vurgu yapmak ve toplumda farkındalık oluşturmak amacıyla bu özel dönemde pembe elektrik faturalarının yanı sıra kanaat önderlerine takdim ettiği pembe kutularlada farkındalık mesajlarını yaymayı sürdürüyor. Bursa, Balıkesir, Çanakkale ve Yalova’da 5 milyondan fazla nüfusa hizmet veren Uludağ Elektrik, kadınlar arasında en sık görülen kanser türü olan meme kanserine yönelik farkındalık çalışmalarını bu yıl da sürdürüyor.Pembe faturalarla, "40-69 yaş aralığındaki kadınların, meme kanseri taraması için aile hekimine, KETEM’e (Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezi) veya SHM’ye (Sosyal Hizmet Merkezleri) başvurabilecekleri" mesajını veren şirket, erken teşhisin hayat kurtardığını vurguluyor. MEME KANSERİNE DİKKAT Her 8 kadından birinde görülen meme kanseri riski, dünya genelinde giderek artıyor. Özellikle ileri yaşlarda görülme ihtimali daha yüksek olan bu hastalıkta, 20’li yaşlardan itibaren düzenli kontrollerle erken teşhis büyük önem arz ediyor.Uludağ Elektrik farkındalık oluşturmak amacıyla işlem merkezlerinde pembe kurdelelerle müşterilerini karşılayarak her Ekim ayında logosunu ve faturalarını pembe renge dönüştürüyor. Fatura altı mesajlarıyla farkındalık bilincini her haneye ulaştıran Uludağ Elektrik, sosyal medya ve dijital platformlarda yürüttüğü iletişim çalışmalarıyla kampanyayı daha geniş kitlelere taşıyor. PEMBE FATURA KUTULARI İLE FARKINDALIK BÜYÜYOR Faturalarınız iyiliğiniz için vurgusuyla hayata geçirilen pembe fatura kutuları aracılığıyla kamu kurumları ve kuruluşlarıyla iş birliği gerçekleştiriliyor. Hazırlanan bu kutuların, vali, kaymakam ve muhtarlargibi kadın yöneticilere ulaştırılmasıyla farkındalık zincirinin daha da genişletilmesi hedefleniyor.Kutuların üzerinde, kadınların kendi sağlıklarını koruyabilmeleri için düzenli muayene ve erken tanının önemi anlatılıyor.Kutuların içinde pembe kurdele, farkındalık kartları ve sembolik objeler bulunuyor. Şirketin toplumsal sorumluluk bilinciyle yürüttüğü projelere dikkat çeken Uludağ Elektrik Genel Müdürü Remezan Arslan, "Enerji sektöründe hizmet vermek kadar, toplumun sağlığına ve geleceğine katkı sağlamak da bizim için öncelikli bir sorumluluk.Uludağ Elektrik olarak, kadın çalışan oranı yüksek enerji şirketlerinden biri olmanın verdiği hassasiyetle, Ekim ayı boyunca hem kadın çalışanlarımızı bilinçlendirmeyi hem de müşterilerimizde farkındalık oluşturmayı görev edindik.Bugün yüzde 54 kadın çalışan oranımızla sektörde örnek bir konumdayız; kadın istihdamına verdiğimiz önem, toplumsal sorumluluk anlayışımızın da en güçlü yansımalarından biri. Meme kanseri farkındalığını artırmaya yönelik ‘Pembe Fatura’ projemiz bu anlayışın bir yansıması.Ekim ayı boyunca logolarımızı ve faturalarımızı pembeye dönüştürerek, işlem merkezlerimizde pembe kurdelelerle müşterilerimizi karşılıyor ve kurumlarla yaptığımız iş birlikleriyle farkındalık zincirini büyütüyoruz.Fatura altı mesajlarımız ve dijital iletişim çalışmalarımız sayesinde bu bilinci milyonlarca insana ulaştırıyoruz. Gelecek yıllarda da bu farkındalık hareketini daha geniş kitlelere taşımaya devam edeceğiz" açıklamasında bulundu. YEREL YÖNETİMLERDEN DESTEK Bu yıl proje kapsamında, kadın sağlığına yönelik farkındalık çalışmalarındaöncülük eden yerel yöneticiler ve kanaat önderleri ziyaret edilerek toplumsal bilincin yaygınlaştırılması amaçlandı.Bu doğrultuda Yalova Valisi Sayın Dr. Hülya Kaya ve Yalova Cumhuriyet Başsavcısı Sayın Duygu Bayar Öksüz gibi önemli isimlerle bir araya gelinerek "Pembe Fatura Projesi"nin amacı ve önemi paylaşıldı. Gerçekleştirilen bu ziyaretlerle, yerel yönetimlerin desteğiyle farkındalık zincirinin güçlendirilmesi ve projenin daha geniş kitlelere ulaşması hedeflendi.

Güllü neden öldü? Adli tıp raporu gerçeği ortaya koydu Haber

Güllü neden öldü? Adli tıp raporu gerçeği ortaya koydu

Güllü lakaplı ünlü arabesk müziği sanatçısı Gül Tut'un Adli Tıp Raporu çıktı. Ünlü şarkıcının ölüm nedeni yüksekten düşme olarak belirlendi. Yalova’da 26 Eylül 2025 tarihinde yüksekten düşerek hayatını kaybeden Gül Tut’un (kamuoyunda bilinen adıyla Güllü) adli tıp raporu tamamlandı. Yalova Adli Tıp Şube Müdürlüğü tarafından yapılan ölü muayenesi ve otopsi işlemleri sonucunda ölüm nedenine dair detaylar netleşti. TRAVMATİK İZLER TESPİT EDİLDİ Rapora göre Gül Tut’un vücudunun çeşitli bölgelerinde yüksekten düşmeye bağlı çok sayıda travmatik emareye rastlandı. Cinsel muayenede ise akut (yeni) travmatik bir ize rastlanmadığı belirtildi. İÇ KANAMA VE ÇOKLU KIRIKLAR Çınarcık'taki evinin 5, katındaki penceresinden aşağıya düşen Güllü'nün yapılan otopsisinde beyninde kanama, boyun travması, çok sayıda kemik kırığı, iç organ yaralanması ve iç kanama tespit edildi. Ayrıca toksikolojik, histopatolojik ve biyolojik örnekler alındı. Alkol seviyesi yüksek çıktı Laboratuvar incelemelerinde Gül Tut’un kanında 3,53 promil etanol (alkol) bulunduğu açıklandı. Histopatolojik izlerin travmalarla uyumlu olduğu, biyolojik örneklerde ise Gül Tut dışında herhangi bir DNA profiline rastlanmadığı bildirildi. ZEHİRLENME BULGUSU YOK Birinci İhtisas Kurulu’nun mütalaasında, zehirlenmeye dair herhangi bir tıbbi bulguya rastlanmadığı, ölümün yüksekten düşmeye bağlı genel beden travması sonucu gelişen kafa içi kanama, beyin hasarı ve iç organ yaralanmaları nedeniyle gerçekleştiği belirtildi. Adli tıp raporu, 13 Ekim 2025 tarihinde Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı’na iletildi.

Yalova'nın eski belediye başkanları hakim karşısında Haber

Yalova'nın eski belediye başkanları hakim karşısında

Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesi'nin yerel mahkemenin kararını bozması nedeniyle 8 sanığın yeniden yargılanmasına Yalova 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı. Duruşmada sanıklar eski Belediye Başkanı Vefa Salman, eski Başkan Yardımcısı Halit Güleç, Kartal Özgür Barutçu, Beytullah Baltacı hazır bulundu. Davaya diğer sanıklar eski Başkan Yakup Koçal, Şenay Reyhan Kaş, Saliha Öktemgil ve Bekir Bilgi ise katılmadı. Sanık ve avukatlarının dinlendiği duruşma ileri bir tarihe ertelendi. ZİMMETE 23 MİLYON LİRA GEÇİRİLMİŞTİ Yalova Belediyesindeki 23 milyon liranın üzerinde paranın zimmete geçirilmesiyle ilgili 2020 yılında başlatılan soruşturma çerçevesinde dönemin Belediye Başkanı Vefa Salman görevden uzaklaştırılmıştı. Yargılama sürecinde ise 38 sanıktan 19'un çeşit tarih ve sürelerde tutuklu kaldıktan sonra tutuksuz yargılanmasına devam edilmişti. Yolsuzluk davasında 28 Aralık 2023 tarihinde mahkeme heyeti kararını açıklamıştı. Buna göre Mali hizmetler çalışanı Reşat Elgin’i toplam 45 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırmıştı. Yeniden yargılanan eski başkanlar Vefa Salman ve Yakup Koçal hakkında nitelikli zimmet suçunda beraat kararı verilmişti. Heyet sanıklardan Salman’a zimmet suçunun ihmalinde 1 yıl 8 ay, Yakup Koçal’ı ise 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırmıştı. Dönemin belediye başkan yardımcısı Halit Güleç hakkında ise zimmet suçundan ihmalden 2 yıl 1 ay, irtikap suçundan ise 4 yıl 2 ay olmak üzere toplam 6 yıl 3 ay hapis cezası verilmişti. Davada toplam 38 sanıktan 18’inin hapis cezası almıştı.

Çilek üretiminde topraksız tarım gündem oldu! Haber

Çilek üretiminde topraksız tarım gündem oldu!

İnternete gördükleri video sonrası harekete geçen ortaklar kentte 2 bin 200 metrekare alanda üretim gerçekleştiriyor. Yalova'da 4 girişimci tarafından kurulan firma ile kentte ilk kez topraksız tarım serasında çilek üretimi gerçekleştirildi. Zorlu sera kurulum süreçlerinin ardından çalışmalarının meyvelerini toplayan ortaklardan Merve Yazıcı, "Aslında çiftçilikle çok alakamız yoktu. Bir gün oturup kahvaltı yaparken bu işi yapabilir miyiz dedik. Bu kadar maliyetli olacağını bilmiyorduk ama başladık. Çilek konusunda bir youtube videosundan yola çıktım" dedi. Mersin'den ikinci bir el serayı satın olarak Safran Köyü'nde kurduklarını ifade eden Yazıcı, "Çok kolay olmadı. Maliyeti tahminimizin üzerinde oldu ama şu anda çok mutluyuz. Niye bu işe girdik dediğimiz bir gün olmadı" ifadesini kullandı. Ortaklardan Murat Gülbaba ise soğuğa dayanıklı Sabrina cinsi çeleği üretimde tercih ettiklerini belirterek, "Topraksız tarımda 365 gün çilek üretimi yapılabiliyor. Zorlukları tabi var. Isıyı, nemi kontrol edebiliyor olmak gerekli" ifadesini kullandı. Seranın kurulumu ve ilk adımlar hiç de kolay olmadığını anlatan Bager Arıcı ise "Topraksız tarımı seçme nedenimiz birim alandan daha fazla ürün toplamak. Bahçe çileğine oranla daha fazla ürün elde edebiliyoruz. Bitkinin kontrolü tamamen bize bağlı aslında. Kapalı ortamda üretim yaptığımız için bitkinin gelişimi tamamen bizim elimizde oluyor" diye konuştu. Bager Arıcı, Sabrina cinsinin raf ömrünün diğer türlere göre daha fazla olduğunu kaydetti. Ortaklardan Murat Girgin de minimum gübre ile maksimum ürün aldıklarına dikkati çekerek, ""Şu anda 2 bin 200 metrekare alan içinde yaklaşık 30 bin kök dikerek bu işi hakkıyla yapıyoruz. Yaklaşık 1,5 aydır üretim yapıyoruz. 30 bin kök yaklaşık 12 ton üründen bahsediyoruz" açıklamasına bulundu.

Sokak köpekleri küçük çocuğu ağır yaraladı: Bursa'ya sevk edildi! Haber

Sokak köpekleri küçük çocuğu ağır yaraladı: Bursa'ya sevk edildi!

Mustafakemalpaşa Caddesi Yuva Sokak’taki evinden sabah saatlerinde bakkala çıkan 5 yaşındaki Halit Hamo, evinin yakınındaki boş arazide sokak köpeklerinin saldırısına uğradı. Bu sırada sokaktan araçla geçen 2 kişi tarafından kurtarılan minik Halit, olay yerine gelen ambulansla Yalova Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Boyundan aldığı ısırıklarla ağır yaralanana minik Halit, ardından Bursa’ya sevk edildi. Olay anı araç kamerasında kısmen yansıdı. Sabah ağabeyi ile işe giderken korkunç manzarayla karşılaşan Uğur Akbulut, "Sokaktan döndüğümüz gibi 2-3 tane köpek vardı. Köpeklerden birinin ağzında bir şey vardı. Ne olduğunu çok anlayamadım ilk önce çöp filan sandım. Sonrasında köpek boğazından bayrak gibi sallayınca o şekilde fark ettik. Müdahale ettik. Normalde görülmesi zor bir yer zemin olarak o çocuğu ama Allah’ın takdiri diyorum gördük. İnşallah iyileşecek diye umut ediyoruz. Mahalleye ait köpek de değil. 4-5 tane köpektiler. Çeteleşmiş bir köpek grubu. Normalde burada olan bir şey değil. Zannedersem yukardan bir şekilde gelmişler" dedi. Olay anında yaşadıklarını anlatan Akbulut, şöyle konuştu: "Araçtan indiğim gibi zaten ilk refleksle ambulansı arayın diye bağırdım ama kimse yoktu. İlk olarak ağabeyimle köpekleri kovaladık. Sonra 112’yi aradık. Çocuk yerinden kalmaya çalışıyordu. Soluk borusu, boğazı çok zarar görmüştü. 5-6 tane yarası vardı. Soluk borusunda sıkıntı vardı. Zor nefes alıyordu. Ağlamaya çalışıyor ama ağlayamıyordu. Yerinden kalkmaya çalışıyor biz yerin uzatmaya çalışıyorduk. Tekrar 112’yi aradım ne yapmam gerektiğini sordum ama söylediler mi, dinledim mi açıkçası bilmiyorum. Kendi psikolojim de çok iyi değil normal olarak. Sonra ambulans geldi, ailesi ile beraber götürdüler. İnşallah iyi olacak çocuk. Ben de bir hayvan severim. Hatta burada kedileri besliyorum. Çeteleşmiş köpeğe müsemma göstermenin hayvanseverlik olduğuna inanmıyorum. Bu çocuğun vebali kimin üzerinde. Bu zor bir olay. Bu önlenebilir bir olaydı." Minik Halit’in amcası Rahmi Hamo ise "Biz sabah uyuyorduk. Çocuk bakkala gitmiş. Köpek tutmuş onu yolda ısırmış. Çocuğun durumu kötü" dedi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.