SON DAKİKA
Hava Durumu

#Yapay Zeka

Söz Bursa - Yapay Zeka haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Yapay Zeka haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Makine Sektörü MEEXX Fuarı’nda buluştu Haber

Makine Sektörü MEEXX Fuarı’nda buluştu

Makine İmalatçıları Birliği (MİB) ve BTSO iştiraki KFA Fuarcılık A.Ş. iş birliğiyle düzenlenen Makine ve Teknolojileri Fuarı (MEEXX) Bursa Fuar Merkezi’nde kapılarını açtı. Makine sektörünün yenilikçi platformu olarak öne çıkan fuarda bu yıl toplam 30 bin metrekarelik alanda 120’ye yakın firma son teknoloji ürünlerini yerli ve yabancı alıcılarla buluşturuyor. Türkiye’nin önde gelen makine üretim ve ihracat merkezi Bursa, sektörde önemli bir buluşmaya ev sahipliği yapıyor. Makine İmalatçıları Birliği ve KFA Fuarcılık iş birliğiyle bu yıl yeni bir vizyona kavuşan Makine ve Teknolojileri Fuarı (MEEXX) makine üreticileri, teknoloji sağlayıcıları, yatırımcılar ve tedarik zincirinin tüm paydaşlarını aynı platformda bir araya getiriyor. 6 Aralık’a kadar devam edecek fuara Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Asya’dan nitelikli alım heyetleri de katılıyor. Makine Sektörü Teknolojik Bağımsızlığın Temeli Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, KFA Fuarcılık ve MİB iş birliğiyle düzenlenen Bursa Fuar Merkezi’ndeki yılın son fuarında sektör temsilcileriyle bir araya gelmekten memnuniyet duyduğunu belirtti. Burkay, makine sektörünün yalnızca sanayi dalı olmanın ötesinde, Türkiye’nin teknolojik bağımsızlığını temsil eden en stratejik alanlardan biri olduğuna dikkat çekti. Yapay zekâdan sensör teknolojilerine ve karanlık fabrikalara uzanan yeni üretim döneminde geri kalmanın mümkün olmadığını söyleyen Burkay, Bursa’nın makine üretiminde köklü tecrübesi ve dünya çapında söz sahibi firmalarıyla önemli bir konuma sahip olduğunu vurguladı. “Üretmek Tek Başına Yeterli Değil” Burkay, “Türkiye makine sektörü 57 bin girişimcisi ve 28 milyar dolarlık ihracatı ile Türkiye’nin lokomotifi durumunda. Ancak bunun yanında sektörde 45 milyar dolar ithalat yapıyoruz. İthal edilen makinelerin yüzde 70’i ise ülkemizde üretimi yapılan makineler. Bu nedenle fuarların, teknolojimizi tanıtmak ve yerli üretimi küresel pazarlara taşımak adına kritik bir görevi var.” dedi. Üretmenin tek başına yeterli olmadığını, ürünlerin mutlaka dünya ile buluşturulması gerektiğini kaydeden Burkay, MEEXX’in hem yurt içi hem de yurt dışı alıcıların Bursa makine sektörünü yakından tanıması için önemli bir platform sunduğunu belirterek fuarın hayırlı olması temennisinde bulundu. Türkiye Avrupa’nın Dördüncü Büyük Makine İhracatçısı Makina İmalatçıları Birliği (MİB) Yönetim Kurulu Başkanı Fatih İğrek, fuarı yeni adıyla yeni bir milat olarak gördüklerini belirterek destekleri için BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay’a ve KFA Fuarcılık’a teşekkür etti. Konuşmasında makine sektörünün Türkiye ekonomisi için önemine dikkat çeken İğrek, “Yıllık makine üretimimiz 60 milyar doların üzerinde. 2024 ihracatımız 28 milyar dolar. 2002 yılına göre 14 kat artış sağladık.” dedi. Türkiye'nin makine ihracatında dünyada 13’üncü, Avrupa’da ise 4’üncü sırada olduğunu belirten İğrek, sektörün yüzde 70 yerlilik oranına, kilogram başına 6,2 dolar ihracat birim fiyatına ve 550 bin kişilik istihdam etkisine sahip olduğunu dile getirdi. “Fabrika Üreten Fabrikalarız” Küresel koşullara değinen İğrek, “Dünya çok zor bir dönemden geçiyor. Küresel talep daralıyor, Avrupa’da ekonomik yavaşlama ve belirsizlik mevcut. Çin ve Güney Asya’nın agresif fiyat rekabeti tüm pazarları zorluyor. Finansman maliyeti yüksek, kurların yatay seyri ihracat baskısını artırıyor.” dedi. Buna rağmen Türk makine sektörünün dayanıklılığını vurgulayan İğrek, “Türk makine sektörü en dayanıklı, en hızlı uyum sağlayan sanayi yapılarından biri. Krizlerden güçlenerek çıkmakla ilgili anahtarları olan bir sektörüz.” ifadelerini kullandı. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır’ın sözlerine atıfta bulunan İğrek, “Sayın Bakanımızın ifade ettiği üzere biz fabrika üreten fabrikalarız. Makine, Türkiye’nin en stratejik alanlarından biri. Son dönemde HAMLE, HiT-30, YTAK gibi tarihin en geniş kapsamlı yatırım teşvik programları devreye alınıyor. Kamu alımlarında yerli makine avantajı sağlanıyor, AB eko-tasarım ve yeşil dönüşüm destekleri mevcut. Tüm bu politikaları makine üretiminde bir üst lige çıkmamızı sağlayacak önemli adımlar olarak görüyoruz.” ifadelerini kullandı. “MEEXX Yeni ve Kritik Bir Eşik Olacak” Bu sıçramanın mühendislik kabiliyetiyle oluşturulacak farkla yapılabileceğini belirten İğrek, “Artık sadece fiyatla rekabet dönemi bitmiştir. Hedefimiz daha ucuza üretmek değil, verimli ve akılcı üretmek olmalıdır. Küresel rekabette geride kalma lüksümüz yok. Bu dönüşümün içinde olmak zorundayız. Özellikle Ar-Ge’de paradigma değişimine ihtiyacımız var. Gücümüzü bilimle, mühendislikle, eğitimle artıracağız.” ifadelerini kullandı. Fuarın yeniden Bursa’ya kazandırılmasına katkı sunanlara teşekkür eden İğrek, “Dünya zor bir dönemden geçiyor, rekabet sert, pazarlar daralıyor. Ama Türk sanayisi güçlü ve köklüdür. Sektör vizyon sahibidir, mühendislerimiz yetenekli, girişimcilerimiz cesurdur. Bu nedenle iddiamız nettir: Türkiye makine ve teknoloji üretiminde bölgesel değil, küresel güç olacaktır. MEEXX bu yolda yeni ve kritik bir eşik olacaktır.” diye konuştu. “Birlik Beraberlik Ruhunu Sanayimize Yansıtmak Zorundayız” Bursa Vali Yardımcısı Salih Altun ise Bursa’nın birçok alanda olduğu gibi sanayide de Türkiye’nin öncü şehirlerinden biri olduğunu ifade etti. Altun, “Riskler var, fırsatlar da var. Her millet kendi öz gücünden fırsat üretmek zorundadır. Biz fedakârlığı, birlik ve beraberliğiyle öne çıkan bir milletiz. Bu ruhu sanayimize de yansıtmak zorundayız” diye konuştu. Sektörün dayanışma, devlet desteği ve gerçeklerle uyumlu çok yönlü bir bakış açısıyla her krizi aşacağına inandığını dile getiren Altun, “Bu fuarlarda küçük bir temas, iyi bir diyalog büyük bir güvenin kapısını açabilir. Bu güveni Türk misafirperverliği ile birleştirerek başka milletlerde olmayan bu değerle rekabeti artırabiliriz. Fuarın düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür ediyor, bereketli bir fuar diliyorum.” dedi. Açılış konuşmalarının ardından protokol üyeleri fuarda stant açan firmaları ziyaret etti. Fuar; torna, freze ve CNC tezgâhlarının yer aldığı talaşlı imalat teknolojilerinden gaz altı, TIG, MIG ve punta sistemlerini kapsayan kaynak teknolojilerine kadar birçok alanda en yeni çözümleri bir araya getiriyor. Bilgisayar destekli tasarım ve üretimi geliştiren CAD/CAM uygulamaları, mekanik bakım ve arıza giderme teknolojileri, otomasyon ve robotik sistemler ile hidrolik ve pnömatik çözümler de fuarın öne çıkan teknoloji başlıkları arasında yer alıyor. Fuarda ayrıca canlı demo alanları, uygulamalı gösterimler ve seminerler ziyaretçilere dinamik bir deneyim sunuyor.

Çilek’ten çocuklara ilham veren yapay zekâ deneyimi Haber

Çilek’ten çocuklara ilham veren yapay zekâ deneyimi

Çilek, TÜBİTAK 4007 “Bir Tutam Bilim Bir Dünya Şenlikleri” Destekleme Programı kapsamında yürütülen “Bursa Bilim Şenliği: Bilimle Üretiyor, Teknolojiyle Gelişiyoruz” projesine katılımıyla, çocukların hayal gücünü bilimin ışığıyla buluşturuyor. Etkinlik kapsamında, İşletmeden Sorumlu Genel Müdür Murat Bulca, İnegöl Kent Müzesi’nde düzenlenen “Geçmişten Günümüze İnegöl” seminerinde Çilek’in mobilyada kalite anlayışı, sürdürülebilir üretim yaklaşımı ve Yeşil Mutabakat’a uyum süreci hakkında bilgiler paylaştı. Aynı zamanda Çilek Tasarım Merkezi ekibi, “Kumaş Bana Şekil Verdi: Yapay Zekâ Destekli Tasarım Öyküsü” adlı etkinlikte çocuklarla bir araya gelerek yaratıcılığı teknolojiyle buluşturdu. Atölyede çocuklar önce farklı kumaşları dokunarak tanıdı ve onlara dair hislerini keşfetti. Ardından, “kumaş sana ne hissettirdi?” gibi soruların yer aldığı bir anketi doldurdu. Bu deneyimin sonunda, hayallerindeki mobilyayı çizimle ifade eden çocukların çizimleri ve seçtikleri kumaşlar yapay zekâ desteğiyle dijital mobilya tasarımlarına dönüştürüldü. Çilek, bu etkinlikle çocukların tasarım sürecine aktif katılımını teşvik ederken, yaratıcılığı, sürdürülebilir düşünceyi ve teknolojiyi bir araya getiren yeni nesil bir öğrenme deneyimi sundu. Çilek Hakkında Çilek, 1996 yılında aile şirketi olarak Türkiye'de kurulduğu günden beri, çocukların düşlerini odalarına kurmak için çalışıyor. Bugün bu topraklardan çıkan güçlü bir Türkiye markası olarak, 5 kıtada, 50’den fazla ülkede 500’den fazla satış noktasıyla 5 milyondan fazla çocuğun hayallerine dokunmanın haklı gururunu yaşıyor.

BTSO’dan yapay zekâ hamlesi Haber

BTSO’dan yapay zekâ hamlesi

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO), Bursa iş dünyasının yapay zekâ ekosisteminde daha etkin yer almasını desteklemek amacıyla, MEXT Teknoloji Merkezi ve BUTEKOM iş birliğiyle Yapay Zekâ Olgunluk Değerlendirmesi Programı’nı hayata geçirdi. BTSO Ana Hizmet Binası’nda düzenlenen toplantıya BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Batmaz, Bilgi İşlem ve Otomasyon Teknolojileri Konseyi Başkanı Osman Akın ile BTSO Meclis ve Komite Üyelerinin yanı sıra Bursa Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü Aydın Bakoğlu ve KOSGEB Bursa Batı Müdürü Erkan Güngör de katıldı. Yapay Zekâ Olgunluk Değerlendirmesi metodolojisi ve içeriği, sektörlerden başarı örnekleri ve uygulama deneyimleri, değerlendirme süreci ve raporlama detayları ile Bursa firmalarına özel uygulama planlarının paylaşıldığı toplantıya BTSO üyeleri büyük ilgi gösterdi. "KÜRESEL REKABETTE YENİ BİR DÖNEM" BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Batmaz, küresel ekonominin teknoloji odaklı bir dönüşüm sürecinden geçtiğini vurgulayarak, yapay zekânın bu değişimde kilit rol oynadığını ifade etti. Batmaz, "Küresel ekonomi, teknolojinin öncülüğünde baş döndürücü bir hızla yeniden şekilleniyor. Güç dengeleri değişiyor, ticaretin kuralları yeniden yazılıyor. Yapay zekâ, yeşil enerji, dijitalleşme ve veri ekonomisi, her sektörü yeniden tanımlıyor. 2030 yılına kadar iş süreçlerinin yüzde 60’ından fazlası otomasyon ve yapay zekâ destekli sistemlerle yürütülecek. Dijital ekonominin küresel ekonomideki payı yüzde 20’yi aşmış durumda. İş dünyası liderlerinin yüzde 61’i dijital dönüşümü en önemli öncelik olarak görüyor, büyük kuruluşların ise yüzde 94’ü bir dijital dönüşüm stratejisine sahip. Günümüz rekabeti, veri analizi ve hızlı öğrenme üzerine kurulu. Eğer bir işlemi rakibinizden daha yavaş yapıyorsanız, maliyetiniz ne kadar düşük olursa olsun, er ya da geç sahneden çekilirsiniz" dedi. "TEHDİT DEĞİL FIRSAT OLARAK GÖRÜLMELİ" Batmaz, Türkiye’nin genç ve dinamik nüfusu ile dijitalleşmeye yatkın olmasına rağmen, üretim, enerji ve lojistik gibi lokomotif sektörlerde dijital olgunluk düzeyinin küresel rakiplerin gerisinde kaldığını belirtti. BTSO’nun Bursa’da yapay zeka ve dijitalleşme hamlesine öncülük ettiğini vurgulan Batmaz, "Bugün başlattığımız Yapay Zekâ Olgunluk Değerlendirme Programı, MEXT ve BUTEKOM iş birliğiyle işletmelerimizin dijitalleşme seviyesini bilimsel bir kesinlikle ortaya koyacak ve geleceğe yönelik bir operasyonel kılavuz sunacak. Yapay zekâ, yavaş kalanlar için tehdit, hızlı adapte olanlar için ise bir sıçrama tahtası. Bursa iş dünyasını bu potansiyeli somut bir değere dönüştürmeye davet ediyorum." "YAPAY ZEKÂ DÖNÜŞÜMÜNE REHBERLİK EDECEĞİZ" BTSO Bilgi İşlem ve Otomasyon Teknolojileri Konseyi Başkanı Osman Akın, Yapay Zekâ Olgunluk Değerlendirme Programı’nın temellerinin 18-19 Haziran tarihlerinde Bursa Business School’da düzenlenen Next Level Yapay Zekâ Zirvesi’nde atıldığını söyledi. Akın, "Bursa’da ilk kez düzenlenen bu zirve, otomotiv sektörüne odaklanarak iki gün boyunca çok değerli firmaları ve geniş bir katılımcı kitlesini bir araya getirdi. MEXT ile stratejik bir iş birliği gerçekleştirdik. Yapay zekânın önemi artık herkes tarafından biliniyor. İlk zirvemiz farkındalık oluşturmayı hedefliyordu. Bu programda ise o farkındalığı somut bir dönüşüme taşıyoruz. Yapay zekâ ile nasıl bir dönüşüm gerçekleştirmeliyiz, bu süreci kimler yönetecek ve şu an ne aşamadayız gibi sorulara yanıt arayacağız." dedi. DÖNÜŞÜM İÇİN DESTEKLER ÖNEMLİ BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay’ın da programa tam destek verdiğini belirten Akın, sözlerini şöyle sürdürdü: "MEXT ile iş birliği içinde örnek projeler geliştiriyoruz. Ben tüm sanayicilerimize MEXT ve BUTEKOM’u görmelerini tavsiye ediyorum. Bundan 15 yıl önce bu konuları anlattığımızda bize gülüyorlardı. Ancak şimdi sektörde kalıcı olmak istiyorsanız bu değişime ayak uydurmak zorundasınız. O dönemde bu bilinç düzeyinde olsaydık bugün yaşadığımız pek çok sorunun önüne geçebilirdik. Bursa’da yapay zekâ ile ilişkili otomotiv ve makine gibi güçlü sektörlerimiz var. Sağlık ve hizmet sektörlerini de bu çalışmalara dahil edebiliriz. Yine özellikle 48, 50 ve 69’uncu meslek komitelerimizde önemli teknoloji üreticileri bulunuyor. Bu çalışmalar bu firmalarımıza da yeni iş alanları açacak ve umarım başarılı projeler uluslararası platformlara taşınacak" dedi. YAPAY ZEKÂNIN AMACI VERİMLİLİK BUTEKOM Genel Müdürü Murat Kurtlar, dijitalleşme ve yapay zekâ uygulamalarının temel amacının verimlilik artışı olduğunu söyledi. Kurtlar, "Dijitalleşme ya da yapay zekâ uygulamalarına yalnızca bu teknolojileri kullanmak için adım atmak yanıltıcı olur. Bunların tek amacı işletmelerde verimlilik sağlamaktır. BTSO Eğitim ve Teknoloji Kampüsü’nde bu doğrultuda, gelişen teknolojilerle sürekli kendimizi yeniliyoruz. BUTEKOM, Bursa Model Fabrika, Enerji Verimliliği Merkezi, BTSO MESYEB ve BUTGEM’de sürdürülebilirlik, sosyal gelişim, çevre koruma ve ekonomik büyüme gibi temel alanlara odaklanıyoruz" dedi. "YOL HARİTASINA İHTİYACIMIZ VARDI" BUTEKOM olarak çok önemli bir programı hayata geçirdiklerini ifade eden Kurtlar, "MEXT iş birliğiyle ilk pilot uygulamayı BUTEKOM’da gerçekleştirdik. Veriyle çalışıp çalışmadığımızı, veriyi ne kadar etkin kullandığımızı ve veriyle neler yapabileceğimizi değerlendirmek için bir yol haritasına ihtiyacımız vardı. Bu program, işletmelerimizin bu sorulara yanıt bulmasına ve verimlilik odaklı bir dönüşüm gerçekleştirmesine katkı sağlayacak. Programın faydalı sonuçlar getireceğine inanıyorum" diye konuştu. Açılış konuşmalarının ardından MEXT Teknoloji Merkezi uzmanları tarafından programın detayları paylaşıldı. Programda yer alan firmalar, yapay zekâ hazırlık seviyelerini keşfederken, sektörel kıyaslama konumlarını tespit etme imkânı bulacak. Somut yol haritaları ve öncelikli adımlar belirlenecek. Ayrıca firmalar MEXT tarafından hazırlanan 100’den fazla senaryo arasından özel fırsatlar yakalayacak.

Gökçelik, Yapay zekâ destekli CRM programı ile dijital dönüşümde yeni bir çağ başlattı Haber

Gökçelik, Yapay zekâ destekli CRM programı ile dijital dönüşümde yeni bir çağ başlattı

Türkiye’nin önde gelen raf ve depo sistemleri üreticilerinden Gökçelik, dijital dönüşüm yolculuğunda önemli bir adım atarak Türkiye’nin ilk Yapay Zekâ (AI) destekli SAP Sales Cloud V2 projesini başarıyla devreye aldı. NTT DATA iş birliğiyle gerçekleştirilen proje, satış ve müşteri ilişkileri yönetiminde yapay zekâ gücünü merkeze alarak sektörde bir ilke imza attı. Yeni sistemle birlikte Gökçelik, müşteri ilişkilerini daha etkin yöneten, satış ve hizmet süreçlerini uçtan uca dijitalleştiren bütünleşik bir yapıya kavuştu. Yapay zeka destekli altyapı, satış, hizmet ve müşteri etkileşimlerini tek bir platformda toplayarak veriye dayalı karar alma gücünü ve operasyonel verimliliği en üst seviyeye taşıdı. Veri Odaklı Kararlarla Daha Akıllı Satış Süreçleri Gökçelik’in dijitalleşme stratejisinin merkezinde yer alan bu proje, SAP Sales Cloud V2 sisteminin devreye alınmasıyla birlikte satış ekiplerinin performans takibi, teklif ve sipariş yönetimi ile müşteri memnuniyeti süreçlerinde yapay zekâ algoritmalarının gücünü kullanmaya başladı. Bu sayede müşteri davranışları daha öngörülebilir hale gelirken, Gökçelik veri temelli içgörülerle daha hızlı, isabetli ve stratejik kararlar alabiliyor. “Bu proje sadece bir yazılım geçişi değil, kültürel bir dönüşüm” Gökçelik Yönetim Kurulu Üyesi Burak Aras, dijital dönüşüm projelerinin kurum genelinde yarattığı etkiyi şu sözlerle değerlendirdi: “Teknoloji yatırımlarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. Bu proje, yalnızca bir yazılım geçişi değil; kurumsal kültürümüzün dijitalleşmesinde önemli bir dönüm noktası. Hedefimiz, sürdürülebilir büyüme için verimlilik, izlenebilirlik ve müşteri memnuniyetinde sürekli gelişim sağlamak.” Gökçelik Hakkında 1976 yılında kurulan Gökçelik, perakende ve lojistik sektörleri için raf, depo ve mağaza sistemleri alanında Türkiye’nin lider üreticilerindendir. 50 yıllık sektörel deneyimi, esnek üretim kapasitesi ve 80’den fazla ülkeye uzanan ihracat ağı ile Gökçelik; inovasyonu, mühendisliği ve tasarımı bir araya getirerek sektörün geleceğini şekillendirmeye devam etmektedir.

5G ihalesinde en çok paketi Turkcell kazandı Haber

5G ihalesinde en çok paketi Turkcell kazandı

Türkiye’nin dijitalleşme yolculuğunda tarihi bir adım olan 5G yetkilendirme ihalesi Ankara’da yapıldı. 3 mobil operatörün katıldığı ihale sonucunda Turkcell, 1 milyar 224 milyon dolar teklif karşılığında toplamda 160 MHz ile en geniş frekans bandının sahibi oldu. "ÜLKEMİZİN DİJİTALLEŞME SERÜVENİNDE YENİ BİR SAYFA AÇIYORUZ" Turkcell Genel Müdürü Dr. Ali Taha Koç, ihalenin ardından yaptığı açıklamada, Türkiye için tarihi bir dönüm noktasına tanıklık ettiklerini belirterek şunları söyledi: "5G ihalesinde en geniş kapsama ve en yüksek kapasiteyi sağlayan frekans bantlarını almanın haklı gururunu ve mutluluğunu yaşıyoruz. Türkiye’nin lider teknoloji şirketi ve operatörü olarak ülkemizin dijitalleşme serüveninde yeni bir sayfa açıyoruz. 5G sadece daha yüksek hızlar değil; gecikmenin minimuma indiği, milyonlarca cihazın aynı anda bağlandığı ve yepyeni iş modellerinin mümkün hale geldiği yeni bir çağ demek. Biz de bu yeni çağda ülkemizin dönüşümüne liderlik edeceğiz. 5G’de sahip olduğumuz 700 MHz frekans bandıyla Türkiye’nin dört bir yanında en geniş kapsamayı sağlayacağız. 3.5 GHz frekans bandında aldığımız 140 MHz kapasiteyle de ülkemiz için mobilde 1000 megabit ve daha üstü hızları gerçek hale getireceğiz. Halen 234,4 MHz olan toplam kapasitemizi, aldığımız frekans bantları ile 394,4 MHz'ye yükseltmiş oluyoruz. Böylelikle en çok frekans bandı elinde olan operatör yine Turkcell olacak. Bugün frekans bantları için ödeyeceğimiz tutarla birlikte 30 milyar doları aşan bir yatırımı ülkemize yapmış olmaktan gurur duyuyoruz. 30 yılı aşkın birikimimiz, güçlü altyapımız ve yapay zekâ destekli ağlarımızla, geçmişte olduğu gibi 5G’de de standartları biz belirleyeceğiz. Ülkemizi Turkcell gücünde 5G ile buluşturacağız. Bu vesileyle süreçteki destekleri için Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımıza, BTK’ya ve tüm ilgililere teşekkür ediyorum. 5G ihalesi ülkemiz için hayırlı olsun." "TÜRKİYE’NİN 5G İLE BAŞARI HİKÂYESİNİ HEP BİRLİKTE YAZACAĞIZ" Dr. Ali Taha Koç sözlerini şöyle tamamladı: "Teknocan kampanyamızda da söylediğimiz gibi; güçlü altyapımız, güvenilir bağlantımız, geniş kapsama alanımız, gelişmiş teknolojimiz ve gerçek deneyimimizle biz 5G’ye hazırız. Şirket olarak kurulduğumuz günden bu yana ülkemizin dijital geleceğini biz şekillendirdik, şimdi 5G dönemine de aynı kararlılıkla giriyoruz. Ülkemizin potansiyeline inanıyoruz. Türkiye’nin 5G ile başarı hikâyesini hep birlikte yazacağız. Kazanan Türkiye olacak." Turkcell'den 4 ayrı paket için toplam 1 milyar 224 milyon dolar Yapılan açıklamaya göre şirket 5G ihalesi kapsamında, A1 soyut paketini 429 milyon dolar, B1 soyut paketini 214 milyon dolar, B4 soyut paketini 187 milyon dolar, B5 soyut paketini 186 milyon dolar, B6 soyut paketini ise 208 milyon dolar bedelle satın aldı. Böylece şirket ihale kapsamında teknik olarak satın alabileceği paketlerin tamamı olan 4 ayrı frekans paketine, 1 milyar 224 milyon dolar lisans ödemesi tutarı karşılığında sahip oldu.

Gemlik'te Belediyecilikte yapay zeka çağı Haber

Gemlik'te Belediyecilikte yapay zeka çağı

Konferansta yapay zekâ ve akıllı şehirler alanında uzman isimler sunumlar yaptı. Katılımcılar arasında Gazi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Şeref Sağıroğlu, TED Üniversitesi’nden Prof. Dr. K. Murat Karakaya, Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’nden Prof. Dr. Emre Biçer, Gazi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Hacı Mehmet Şahin, İstanbul Beykent Üniversitesi’nden Prof. Dr. Mehmet Naci Efe, Kamu Bilişim Derneği Başkan Yardımcısı Yakup Şıvka ve yangınlarla mücadelede yüksek teknoloji kullanım uzmanı İlhami Aydın yer aldı. Konferansın açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Şeref Sağıroğlu, yapay zekâyı anlamanın temelinde veri dünyasını kavramanın yattığını vurguladı. Sağıroğlu, “Bu alandaki başarının arkasında veri toplayan ve onu anlamlandıran şirketler var. Veri, bilimin hammaddesidir. Belediyelerde ne kadar çok dijital veri varsa, o kadar fazla değer üretilebilir. Yapay zekâ büyük fırsatlar sunduğu kadar büyük tehditler de barındırıyor,” ifadelerini kullandı. Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren ise, "Bir dönüşüm sürecinin içindeyiz. Hayat, her geçen gün farklı bir yöne evriliyor. Bu değişime ne kadar ayak uydurabiliyoruz? Yapay zekânın kentlerdeki üretkenliğe olan etkisini ve şehir yaşamında nasıl kullanılabileceğini sorguluyoruz" dedi. Başkan Deviren şöyle konuştu: "Yapay zekâyı harekete geçiren temel unsur insan. Siz onu doğru şekilde çalıştırmazsanız, anlamını yitirir. Örneğin, Gemlik özelinde konuşacak olursak, doğru veriler girilmediğinde yapay zekâdan beklenen sonuçları almak mümkün olmaz. Toplumsal dönüşüm sürecinde kendimize bir yer edinebilirsek bu döngüyü kırabiliriz. Aksi takdirde kısır bir döngü içinde kalmaya devam ederiz. Yaz aylarında nüfusu beş katına çıkan bir şehir olan Gemlik’te her birimin verisi büyük önem taşıyor. Bu veriler, ekonomik rahatlama sağlamanın ve iş kalitesini artırmanın anahtarı olabilir. Yeter ki doğru şekilde işlenip kullanılsın."

Cevdet Yılmaz: Yapay zeka herkes için erişilebilir olmalı Haber

Cevdet Yılmaz: Yapay zeka herkes için erişilebilir olmalı

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Yapay Zeka Politikaları Derneği tarafından düzenlenen 9. AI Tomorrow Summit'e katıldı. Etkinliğin hayırlı neticelerle sonuçlanması temennisinde bulunan Yılmaz, "Türkiye Yüzyılı'nda yüksek teknoloji alanında ortaya koyduğu vizyonla ülkemizin kalkınma yolculuğuna yön veren Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın selamlarını ve başarı dileklerini iletmek istiyorum. 'Geleceği şekillendir' çağrısıyla bizleri yeniden bir araya getiren, artık bir marka haline gelmiş AI Tomorrow Summit'in bu yıl da ufuk açıcı katkılar sunacağına yürekten inanıyorum. Sivil toplum alanında yapay zeka temelli ilklere imza atan Yapay Zeka Politikaları Derneği Başkanı Sayın Zafer Küçükşabanoğlu ile Danışma Kurulu Başkanı Sayın Erdem Erkul başta olmak üzere tüm dernek gönüllülerini tebrik ediyorum, gönülden selamlıyorum. Teknolojik ilerleme, insanlık tarihinin en köklü dönüşüm süreçlerinden birini beraberinde getiriyor: Yapay zeka devrimi" dedi. Yapay zekanın yeni potansiyelleri açığa çıkardığını belirten Yılmaz, bu dönüşümün doğru anlaşılması gerektiğine vurgu yaptı. Yılmaz, "Teknolojiler içinde bir teknolojiden bahsetmiyoruz. Farklı bir teknoloji, yatay bir teknoloji var. Birçok alanı etkileyecek bir yeni teknoloji dönüşümünden bahsediyoruz. Bunu çok iyi anlamak, algılamak durumundayız. Sabah uyandığımızda bize hava durumuna göre günlük planlama tavsiyesi veren dijital asistanlar, sosyal medyada ne izleyeceğimizi tahmin eden algoritmalar, vücudumuzdaki değişiklikleri analiz edip sağlık risklerimizi öngören giyilebilir cihazlar. Bunların hepsi, aslında görünmeyen ama her an hayatımızı kolaylaştıran bir zekânın, yani 'yapay zekanın' eseri. Üstelik bu sistem baş döndürücü bir hızla gelişmeye, üretmeye ve kendini yenilemeye devam ediyor" ifadelerini kullandı. Yılmaz, yapay zekanın klasik veri analizinden üretken yapay zekaya (Generative AI) evrilerek kendi başına yeni fikirler, içerikler ve çözümler üretebilir hale geldiğini ifade etti. Yapay zekanın birçok sektörde verimliliği artırdığını, hataları azalttığını ve yeni potansiyelleri açığa çıkardığını belirten Yılmaz, bu dönüşümün doğru anlaşılması gerektiğine vurgu yaptı. Yapay zeka alanındaki gelişmeleri örneklerle aktaran Yılmaz, geçtiğimiz yıl Japonya'da yapay zeka destekli bir sistemin ulusal tıp lisans sınavını başarıyla geçtiğini, Amerika'da bir başka yapay zeka modelinin baro sınavından 100 üzerinden 90 aldığını, Çin'de geliştirilen yapay zeka tabanlı bir algoritmanın ise röntgenlerde kanserli dokuları tespit etmede uzman radyologlardan daha yüksek doğruluk oranına ulaştığını söyledi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, bu örneklerin yalnızca son bir yıl içinde yaşandığına dikkat çekerek, "Bu baş döndürücü ivme, bizlere yalnızca teknolojiyle değil; vizyonla, etikle ve insan odaklı bir yaklaşımla yol almamız gerektiğini hatırlatıyor. Bunun için çok fazla vaktimiz olmadığını da görüyoruz" diye konuştu. Yapay zekâ alanındaki hızlı gelişmelerin en önemli iki bileşeninin bu alanda çalışacak nitelikli insan kaynağı ile dijital ekonomiye yön verecek yatırımlar olduğunu vurgulayan Yılmaz, "Teknolojinin gücünü geleceğe taşımak, ancak bu iki dinamiğin uyumlu ve güçlü bir şekilde ilerlemesiyle mümkün olacaktır" dedi. Yapay zekanın toplumsal eşitsizlikleri derinleştiren değil; sosyal adalet ve kapsayıcılık ilkeleri doğrultusunda şekillenmesi gerektiğini belirten Yılmaz, "Böyle yaklaşmazsak, küresel düzeyde eşitsizlik daha da artabilir. Aynı zamanda ülke içinde de eşitsizliklerin derinleşmesine yol açabiliriz" diye konuştu. "BU DÜZENLEMELERİ ABARTIRSANIZ YENİLİĞİ, DİNAMİZMİ ENGELLEYİCİ BİR NOKTAYA GELEBİLİRSİNİZ" Yılmaz, erişilebilirlik ve toplumun tüm kesimlerine bu teknolojinin yaygın şekilde ulaştırılmasının son derece önemli olduğunun altını çizerek, insan odaklı bir düzenleme çerçevesine ihtiyaç duyulduğunu kaydetti. Meclisin bu konudaki çalışmalarını kıymetli bulduğunu ifade eden Yılmaz, şöyle konuştu: "Birçok etik, hukuki sosyal boyutu olan bu teknoloji ile ilgili düzenleme kaçınılmaz. Bu düzenlemeleri abartırsanız yeniliği, dinamizmi engelleyici bir noktaya gelebilirsiniz. Bu ikisi arasındaki dengeyi çok iyi korumamız lazım. Çerçeve düzenlemelere gitmek, gelişmeleri test ederek ilerlemek, ne aşırı düzenleme yapmak ne bu alanı başıboş bırakmak. Bu orta yolu hep birlikte şekillendirmeliyiz diye düşünüyorum" dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde Türkiye'nin yapay zeka alanında koordinasyon içinde adımlar attığını ve bu dönüşüm sürecini titizlikle yürüttüğünü belirten Yılmaz, "Yapay zeka bir kurumu, bir bakanlığı, bir çevreyi ilgilendirmiyor. Tüm bakanlıklarımızı ilgilendiriyor. Bu kurumlar arasında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın daha ayrıcalıklı öncü bir rolü olduğunu ifade etmek isterim" diye konuştu. Yılmaz, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır'ın da konuşmasında vurguladığı teşvik mekanizmalarıyla dijital ekonomiye yönelen yatırımcıların önünün açıldığını hatırlatarak, aynı zamanda insan kaynağının yetkinliklerinin değişen piyasa ihtiyaçlarına göre yeniden şekillendirilmesi için çeşitli çalışmalar yürütüldüğünü söyledi. Çalışma hayatı boyutunda dijitalleşme ile bazı meslekler dönüşürken, yapay zeka regülasyon danışmanı, dijital sağlık asistanlığı gibi meslekler oluşacağını da kaydeden Yılmaz, bu kapsamda insan kaynağının mesleki gelişim ve staj programlarıyla geleceğin mesleklerine hazırlanması gerektiğini söyledi. Yılmaz, geleceğin nereye doğru evrildiğini görerek, buna uygun bir şekilde geleceğin çalışma hayatını öngörmek ve eğitim müfredatını güncellemek zorunda olduklarını belirtti. Kamu olarak "Dijital Türkiye" vizyonu doğrultusunda yapay zeka tabanlı dijitalleşmeye büyük önem verdiklerini vurgulayan Yılmaz, "Kamu hizmetlerinin etkinliğini artırmak, vatandaş odaklı dijital çözümler geliştirmek ve verimliliği artırmak için bu alanda öncü adımlar atıyoruz. Bu sadece bir otomasyon meselesi değil, aynı zamanda daha akıllı, daha etkin ve vatandaş odaklı bir kamu yönetimi inşa etme vizyonumuzun temelini oluşturuyor. Başkanlığını yürüttüğüm Ulusal Yapay Zeka Stratejisi Yönlendirme Kurulu ile ülkemizde yapay zeka alanındaki eşgüdüm, yönetişim ve stratejik yönlendirme süreçlerini kurumsallaştırmış durumdayız" açıklamasını yaptı. Yılmaz, Ulusal Yapay Zeka Strateji Belgesi ve Eylem Planı'nın oluşturulduğunu belirterek, bu kapsamda Türkçe büyük dil modellerinin geliştirilmesi, uluslararası iş birliklerinin güçlendirilmesi, yerli yapay zeka uygulamalarının yaygınlaştırılması ve Türkiye'yi küresel ölçekte rekabetçi kılacak işlemci altyapısının kurulmasının hedeflendiğini söyledi. Savunma sanayiinde yapay zekanın kullanımına ilişkin bilişsel elektronik harp alanında önemli projeler yürütüldüğünü ifade eden Yılmaz, sağlık sektöründe ise yapay zeka destekli mamografi değerlendirme sistemi sayesinde erken teşhis oranlarının arttığını belirtti. Yılmaz, "Ben bunu çok önemli görüyorum. Erken teşhis olunca tedavi şansı yükseliyor" dedi. Çevre, şehircilik ve afet yönetimi alanında Coğrafi Bilgi Sistemleri altyapısıyla yapay zekanın entegre edildiğini, bu sayede afetlere hızlı müdahale ve hasar tespitinde yerli ve milli çözümler geliştirildiğini vurgulayan Yılmaz, "Akıllı şehir projelerinde ise yapay zekâ destekli veri odaklı yönetim, enerji verimliliği ve sürdürülebilir kaynak kullanımı hedeflenerek, geleceğin yaşam alanları insan merkezli teknolojilerle şekillendirilmektedir" dedi. Yılmaz ayrıca İletişim Başkanlığı'nın kişinin ilgi alanları ve günlük programına göre kişiselleştirilmiş gündem takibi sağlayacak bir yapay zeka modeli üzerinde çalıştığını açıkladı. Yılmaz, model tamamlandığında gündemin İletişim Başkanlığı'nın yapay zeka personeli olan "Bilge Uz" tarafından takip edilebileceğini belirtti. Yılmaz, yapay zeka alanında yürütülen tüm çalışmalarda etik ve düzenleme boyutunun göz ardı edilmediğini vurgulayarak, "Geçtiğimiz günlerde TBMM Başkanı Sayın Numan Kurtulmuş'un öncülüğünde bu alanda önemli bir zirve için Meclisimizde bir araya geldik" dedi. Etik ve güvenlik risklerinin yönetimi konusunda Avrupa Konseyi ve Avrupa Birliği'nin yapay zeka düzenlemelerine uyum çalışmalarına titizlikle katkı sağlandığını kaydeden Yılmaz, "Teknolojiye yaklaşımımız, insanı merkezine alan, toplumu güçlendiren ve geleceği birlikte inşa eden bir vizyonun ifadesidir. Geleceği akıl, emek ve vicdanla birlikte tasarlıyor ve şekillendiriyoruz. Yapay zeka olabilir ama doğal zekayı unutmamamız gerekiyor Kalbimiz ve zekamızı bir arada değerlendirmemiz bunlar atlamamız lazım. Zira zirvenin 'geleceği şekillendir' çağrısı tüm paydaşlara hitap ediyor" değerlendirmesini yaptı. Altyapıların her bir paydaşın kendi alanında yapay zeka temelli iş birlikleri geliştirmesine imkan tanıdığını ifade eden Yılmaz, "Sizler farklı sektör ve disiplinlerde yapay zekanın gücünü kullanarak geleceği şekillendirirken devletimizin bizde kamu olarak yanınızda olmaya devam edeceğiz. Küresel yapay zeka yarışında "insan odaklı Türkiye modeli" ile fark yaratan, oyun kuran, öncü bir ülke olmayı hedefliyoruz. Kodların, fikirlerin ve güçlü iş birliklerinin buluştuğu bu zirveden azami düzeyde yararlanarak ayrılmanızı diliyorum" ifadelerini kullandı. Ankara'da bir otelde gerçekleşen programa Sanayi ve Teknoloji Başkanı Mehmet Fatih Kacır, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer İleri, Yapay Zeka Politikaları Derneği (AIPA) Kurucu Başkanı Zafer Küçükşabanoğlu, AIPA Danışma Kurulu Başkanı Erdem Erkul ve 15 ülkeden davetliler katıldı. Ayrıca program 15 ülkede canlı yayınlandı.

Profesörden yapay zeka uyarısı: "Mesajlarınız okunuyor, analiz ediliyor" Haber

Profesörden yapay zeka uyarısı: "Mesajlarınız okunuyor, analiz ediliyor"

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin EnFest etkinliğine konuk olan Bahçeşehir Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yavuz Samur, "Yapay Zeka ve Geleceğin Meslekleri" başlıklı söyleşi gerçekleştirdi. Yapay zekanın nasıl çalıştığını anlatan Samur, "Herkesin keşfetinde farklı farklı videolar var. Bunların her biri size özel tasarlanıyor. Peki Instagram nelerden hoşlandığınızı nasıl biliyor? Beğenilerimize, izlediğimiz videolara, girdiğimiz sitelere bakıyor. Peki Instagram mesajlarımızı okuyor mudur? Instagram ve WhatsApp kime ait? Mark Zuckerberg’e ait. Senin en çok kullandığın uygulamalar WhatsApp ve Instagram. Senin buradaki mesajların okunuyor, aynı zamanda analiz ediliyor. Çok büyük bir güçten bahsediyoruz. Bizi ayrıca dinliyorlar. Bugün yapay zeka konuşacağız. Akşam bir bakacaksınız keşfette yapay zeka olacak. Mesela Instagram’da bir videoyu izlemeye başlıyorsunuz. Videoyu 3 saniye izleyip geçtiniz. Instagram’a diyor ki, ’Ben bunu beğenmedim.’ Keşfet sayfanızı sizin beğendiğiniz içeriklere göre ayarlıyor" dedi. "MAKİNE, BİR İNSANDAN DAHA İYİ ÖĞRENDİ" Prof. Dr. Yavuz Samur, sözlerine şöyle devam etti: "Google’a girip bir şeyler arıyoruz. Karşımıza bir sürü sayfa çıkıyor. Örneğin, ’Bana Kocaeli’deki en iyi 10 restoranı göster’ diyorum. Önceden 100 bin liste çıkarken şu anda milyonlarca liste çıkıyor. Bunlar birer değer veriyor. O kadar çok büyüdü ki biz buna ’Big Data’ diyoruz. Ama bu büyük bilgi o kadar çok büyüyünce biz, ’Bu veri çok büyüdü’ dedik. Bizim için anlamlı değil. Biz bunu anlamlı bir hale getirdik ve makineye dedik ki, sen bu veriyi öğren. Makineye öğrenmeyi öğrettik. Makine ve bilgisayara bir program yazdık. İnsan nasıl öğrenir? Makineye yükledik. Makine, bir insandan daha iyi öğrendi. Bunun adı makine öğrenmesi. Siz Google’a Kocaeli’deki en iyi restoran yazınca en iyi restoranlar otomatik olarak çıkıyor. Yapay zeka bunun da ötesinde bir şey. Biz makineye öğrenmeyi öğrettik. Makine bizim davranışlarımızı öğrendi ama biz makineden daha fazlasını istemeye başladık."

Uludağ Tematik Kahve Günleri’nin ilki “Yapay Zeka” vizyonuyla gerçekleşti Haber

Uludağ Tematik Kahve Günleri’nin ilki “Yapay Zeka” vizyonuyla gerçekleşti

Her ayın ilk çarşamba günü düzenlenmesi planlanan etkinlik serisinin birinci buluşması, akademisyenler ile kamu ve özel sektör temsilcilerini bir araya getirerek yapay zeka alanındaki güncel gelişmelerin, proje fikirlerinin ve iş birliği olanaklarının samimi bir ortamda ele alınmasına zemin hazırladı. Fen Edebiyat Fakültesinde gerçekleşen etkinliğe BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İrfan Kırıştıoğlu, BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Buğra Küçükkayalar, BUSİAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Tuncer Hatunoğlu ile birlikte çok sayıda akademisyen, sanayi temsilcisi ve paydaş katılım sağladı. “POTANSİYELİMİZE ULAŞMAK İÇİN HAMLELER YAPIYORUZ” Etkinlikte konuşan Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, “Bir araştırma üniversitesi olarak hem Türkiye’de hem uluslararası üniversite sıralamalarında iddia sahibiyiz ve potansiyelimize uygun seviyeye ulaşmak için hamle etmiş durumdayız. Üniversite sektöründe bir yarışla karşı karşıya olduğumuzu biliyoruz ve o yarışta yol alabilmemiz için hoca başına nitelikli yayınlarımızı arttırmanın yanında, ulusal ve uluslararası proje ile dış fonları üniversitemize çekmemiz gerektiğini biliyoruz. 50. yılımızda üniversitemizi, yeni bir dinamizmle çok daha büyük hedeflere doğru taşımak için özel bir gayret gösteriyoruz. TÜBİTAK 1001 ve 2209 A-B projelerimizde müthiş bir artış oldu. Destek veren herkese, başta idarecilerimiz olmak üzere, hocalarımıza ve öğrencilerimize çok teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. “YOL GÖSTERİCİ OLMAK İSTİYORUZ” Yapay Zeka’nın, sadece iş dünyasını değil, bütün faaliyetleri kökten dönüştüren etkisine değinen Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz,  “18. yüzyılın son çeyreğinde gerçekleşen birinci sanayi devriminin sebep olduğu değişimi hatırlatan bir sürecin içindeyiz. Uzmanlar, gelmekte olan dönüşüm hakkında kendi alanlarına dair bilgi verseler de, resmin bütününe baktığımızda ne tür bir yeni ilişkiler evrimiyle karşı karşıya olduğumuzu kestiremiyoruz. Ancak, ütopyadan distopyaya kadar geniş bir yelpazede yeni bir dünya bizi bekliyor. Böyle bir dünya için gerekli olan hazırlığın gerçekleşeceği yerler de üniversitelerdir. Biz de bu konuda yol gösterici olmak istiyoruz” açıklamasında bulundu. Programa ev sahipliği yapan Ar-Ge Koordinatörü Prof. Dr. Esra Karaca ise etkinlik sayesinde akademisyenlerin bilgi paylaşımını güçlendirmeyi, sanayi ve kamu ile yenilikçi projeler için zemin oluşturmayı amaçladıklarını vurguladı. İlk etkinlikte katılımcıların 5 dakikalık kısa sunumlar ile yapay zeka alanındaki çalışmaları paylaştıklarını aktaran Prof. Dr. Esra Karaca; “Sunumların ardından verilen molalarda ise kahve eşliğinde bilimsel tartışmalar ve network oluşturma imkanı bulundu. Etkinliğin en dikkat çeken yönü, katılımcıların farklı disiplinlerden gelmelerine rağmen ortak temalar etrafında bir araya gelerek sinerji oluşturması oldu. Özellikle sanayi temsilcilerinin akademik bakış açılarıyla buluşması, gelecekteki Ar-Ge projeleri için umut vaat ediyor” dedi. Etkinlik serisiyle, akademi ve dış paydaşlar arasında etkileşimi artırmak, yenilikçi ve multidisipliner projelerin filizlenmesini desteklemek hedeflediklerinin altını çizen Prof. Dr. Karaca, gelecek buluşmaların farklı temalarla devam edeceğini vurguladı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.