SON DAKİKA
Hava Durumu

Birleş ey halkım, gelmiştir çağı!

Yazının Giriş Tarihi: 07.05.2025 08:16
Yazının Güncellenme Tarihi: 07.05.2025 08:17

“3 Mayıs” geçeli dört gün oldu…

“3 Mayıs”ın ruhunu anlamayanlar “bayram” yaptı.

“Türk’üz, Türkçüyüz, Atatürkçüyüz” diyemeyenler bugünü “Milliyetçiler Günü” diye atlattılar!

Ben size “3 Mayıs”ı “kahramanlarına dokunmadan” anlatayım.

***

Türkistan’ın yiğit evladı, yazar, tercüman, şair ve gazeteci Süleyman Çolpan (tan yıldızı), Stalin döneminde tam 8 kez tutuklandı…

4 Ekim 1938’de kendisinden “eserlerinde, ideolojik açıdan komünizm dışı meselelerle uğraştığı için” davaya ihanet ettiğini kabul etmesi istendi. Dört saatlik yargılama sonucunda kurşuna dizildi. Mezarı bir anma yeri olmasın diye parçalanan vücudu Hazar Denizi’ne atıldı. 1957 yılında suçsuz ilan edildi. Ama eserlerinin basılmasına izin verilmedi.

İstiklal Marşı’ndan sonra her Türk evladının senede bir gün ve o gün ayakta söylemesi gereken “Güzel Türkistan Sana Ne Oldu” eserini tek başına haykırarak söylemesi gerekir.

Başkurdistan Cumhuriyetinin Cumhurbaşkanı Zeki Velidi Togan’ın genel sekreteri Çolpan’ın bir başka şiirindeki “Ey İnönü, Ey Sakarya, Ey İstiklal Erleri, Yürü Mazlumlar Tufanının Öç Alan Erleri” mısrasının Kurtuluş Savaşımızın akıllara ziyan abartılı melek hikayelerinden öte Türkistan’dan gelen duasıdır.

Bugün “6 mı, 16 mı?” bilmem ama parça parça olmalarına rağmen toplamı sıfır olan koltuk sevdalıları anma ya da kutlama yaparken bu ruhu iyi bilsinler. “Birleş ey halkım, gelmiştir çağı” sözü; birleşmiş halkın bölük pörçük tepesinde oturan sizleredir.

Her zaman dua değil ya bazen de bedduamız olsun.

Çolpan’ı kurşuna dizenin, Hazar’a atanın soyu kurusun.

O’nu unutanın leşi, Tanrı Dağlarında çakallara yal olsun.

Hazar, ey Hazar ne şanslısın sen koynunda nice kahramanla yaşamaktasın sen!

***

Terennümü ile bahtiyar olduğumuz, “Çırpınırdım Karadeniz, Bakıp Türkün Bayrağına” şiirinin yazarı Ahmet Cevat.

"Soranlara ben bu yurdun; anlatayım nesiyim, ben çiğnenen bir ülkenin hak bağıran sesiyim" dizeleri O’nundur.

1937’de Stalin’in “büyük temizlik harekâtı” çerçevesinde kurşuna dizildi.

O da Hazar’ın koynunda.

1912-13 yıllarında Balkan Harbine İran sahte pasaportu ile Gence’den gelerek katıldı. Birinci Dünya Savaşında da Türk Ordusunda yer aldı. Bakü İslam Ordusu ile Bakü’ye girdi. Azerbaycan Milli Marşının yazarıdır.

Ruhumuzu kandıran Çırpınırdım Karadeniz şiirinin şairinin ruhuna ithafen o şiiri de o gün ayakta okumak lazım ey Türk evladı.

Ve bütün bunların babası Tercüman ile “dilde birlik, işte birlik ve fikirde birlik” uğruna ömür tüketen İsmail Gaspıralı’yı da anmak lazım. Atsız’ın hocası Zeki Velidi Togan’ı anlamak lazım.

***

Bir başka kardeşimiz Mağcan Cumabay.

Stalin politikaları ile 19 Mart 1938 de kurşuna dizildi. İstiklal Harbi için yazdığı şiir bugüne yazılmadı mı?

Uzakta ağır azap çeken kardeşim

Solmuş laleler gibi kuruyan kardeşim

Etrafını sarmış düşman ortasında

Göl gibi gözyaşı döken kardeşim

Onu bilmeyen neyi anacak.

***

Hadi şimdi bir anma programında terennüm edilen eserlerle 3 Mayıs’ı analım. Anmakla kalmayıp anlayalım.

Yunus Emre’nin şiiriyle Besmele ile işe başlayalım. Güzel Türkistan’ın (Fergana) güllerinin solmasına ağıt yakalım. Şıpka’da ihanet, cephede, Plevne’de şahadeti analım. Bahçe Saray’da güzel Kırım’a bir nazar, ağular içelim, (ağular içeyim bal sizin olsun) balı yare sunalım. Arayalım geçmişin tozlu raflarında birer birer onları. Haykıralım “neredesin sen” diye. Sonra bir diriliş ile vatan yolunda kahramanlarız, irademiz çün pehlivanlarız diyelim.

Çırpınırdım “Karabağ” derken, “ne pazarlığı bu ulan” deyip, nerede kurulursa kurulsun kurulan masaları yıkalım. Bir sessiz nida ile Türke kefen biçenin ölümü korkunç olur diyelim.

Çoktan unuturdum ben seni çoktan! Ah bu şarkıların gözü kör olsun ey Balkan, ey Türkistan, ey vatan. Dilimizi unutturdunuz, dinimizi unutturdunuz sen var olasın dombra.

İçim kan ağlasa, gülüp oynadığım ele karşıdır. Magusa Limanı’nı en güzel Silvan’da dinledim. Allah herkese bir kız evlat versin, versinde bir Gagauz Türküsünü olan hüzünle ay kızım kızım söylemek nasip etsin.

Yufka yürekli beni bırakın. Kürşad’ın narasıyla bu milleti uyandırın. Bugünkü olup biteni düşünme ey Türk genci, bu Türkün dününden intikamdır.

Özbek, Türkmen, Kırgız, Kazak hepsi bir soydur.

Sonra onlara büyük bir mahcubiyetle 6 Mayıs.

Hızır ile İlyas buluşmuşlar. Adına ümit olsun diye “Hıdırellez” koymuşlar.

Selam darağacı, aleykümselam”.

Sabret gönül bir gün olur bu hasret biter.

Gerisini koyuverin gitsin.

Akşama kadar bu şarkıları dinleyin.

Analım kahramanları hep bir ağızdan…

Silkinip kalkalım, gereksiz yastan…

Türkçüler gününüz kutlu olsun.

Adı “3 Mayıs Türk Günü” konsun...

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.