SON DAKİKA
Hava Durumu

Hoşgeldim Paşam

Yazının Giriş Tarihi: 07.11.2025 17:12
Yazının Güncellenme Tarihi: 07.11.2025 17:15

Konya’ya Ankara’dan yüksek hızlı tren seferleri başlayalı bizim Öğretmenevleri, İstasyon ve Havzan dediğimiz bölgenin kıymeti arttı. Aslında Hicaz Demiryolu hattının Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı döneminindeki önemini bir kez daha anladık.

Şimdi modern Konya olarak adlandırılan Selçuklu durağından sonra yüksek hızlı tren Konya Garı’na meşhur “Battı Çıktı Köprüsü”ndenda geçip Almanlar tarafından Alman usulüne uygun olarak yapılan ve yakın zamanda da yenilenen binalar arasından ulaşıyor.

Yandıktan sonra yan gelip Hicaz’da yatan kara trenlerden biri kurtulmuş bizi karşılıyor. Kurtuluş Savaşı’da Akşehir’deki Batı Cephesi Karargahına buradan gitmişti komutanlar.

Konya Garı ve çevresi ile ilgili bilgi sahibi olmak isteyenlerin ve özellikle hemşerilerimin mutlaka Mehmet Önder’in yazmış olduğu ve bir çırpıda okunuveren “Atatürk Konya’da” kitabını okumalarını salık veririm.

Özellikle Mevlana Müzesi çevresi ile eski Konya’da yapılan yenileme çalışmaları ile turist çekiyor. Turistlerin gelme sebeblerinden biri de turizmin çeşitlendirilmesi, dini turizmden coğrafi, tarihi güzellikler de öne alınması olsa gerek.

Biraz abartılı tanımlama olsa’da, Meram’dan bakımlı bir velesbiti (bisiklet) tek petalla rahvan at gibi getirirsiniz Macur (muhacir) Pazarına. Sekiz kilometreolan bu mesafede tatlı bir meyil vardır. Ailemiz, akrabalarımız Hacıfettah Mezarlığının etrafındaydılar. Herkes birbiriyle akrabaydı. “iki anahtar” –ev ve araba- sevdası ile 1980 sonrası dağıldık. Konya kültürü içinde harman olan misafirler yerine kendimiz çorak topraklarda harman olduk. Konya’ya gelenler şehirleşemediler ama biz köylüleştik. Belki de en acısı yabancılaştık.

Konya Gar’ı doğusundadır şehir merkezi. Feridiye Karakolu sonrasında top sahası vardı. İnönü Statyumu idi önce. Sonra Atatürk Stadyumu oldu ismi. Stad yıkıldı. Millet Bahçesi oldu. Millet Bahçesi adıyla yapılan bu yeni alanın güneyinde oldukça büyük bir mabed yapılmaya başlamış ama henüz tamamlanamamış. Mimarisi benim gönlümü okşadı. Türkistan kubbe mimarisini taşıyor. Kınık boyundan Selçuklu Başkentine uygun. Mabedin en güzel yanı eğer ticarethanelerle boğmazlarsa, çocuklarda olursa bahçe içinde deme keyfime.

Bu arada Millet Bahçesi yapma gayretlerini doğru bulsam da, milletin nefes alacağı büyük alanlara ihtiyacın olduğuna inansam da sandi bilgisayarda harita üzerinde aranan “Atatürk” isimli tesislerin yerinin biçilmiş kaftan olarak seçiliş olduğu duygusu var bende. Bursa, İstanbul, Ankara şahit olduğum yerler.

Sonra sizi şark usulü kaide üzerine yerleştirilmiş mareşal üniforması ile Mustafa Kemal heykeli karşılar. Bir elinde buğday başağı demeti, bir elinde kılıcı vardır. Çocukluğumuzda korkakların kulaktan kulağa oymadığı bir lakırdı vardı. “Mustafa Kemal, sırtını Mevlana’ya dönmüş. Buğdayınızı vermezseniz kılıcımla alırım”. Nasıl bir yorumsa. Kendisi Bektaşi dergahında halkaya dahil olan ve muhafazakarlığı ile bilinen Zübeyde Ana’nın oğluna bu yakıştırılıyordu.

Oysa kaide Birinci Dünya Savaşı öncesinde yapılmıştı. Mimar Muzaffer Bey’in 1917’de yaptığı Konya Ziraat Abidesi üzerine Heinrich Krippel’in yaptığı bronz Atatürk heykelinden oluşan Anıt 29 Ekim 1926 da açılmıştı. Başak demeti kuşkusuz bereketi ve kalkınmayı temsil eder. Kılıç ise bağımsızlığın bekçisidir. Anıt açıldığında, Atatürk sağdır. Sırtını Mevlana’ya dönmüş lakırtısını çıkaranların şehri terk eden İtalyanlar ya da onların geride bıraktıkları olabilir mi?

Şimdi gerçeği bilelim. Atatürk’ün kökeni Konya’dır. Kocacık Yörüklerindendir. Kapı önü sayılan istasyona bakarak, misafirlerine hoş geldiniz demektedir.

Hoş geldik Paşam.

Yolcu heykeli geçince soldan, Konya Lisesi önünden, Konya Sarayı’nı geçip Hükümet önünden Mevlana’ya ulaşır. Sağdan gidenler de 93 Harbi ve Balkan Savaşı sonrasında gelen savaşların acı hatıraları muhacirlerin iskan edildiği mahalleden, sur dışından devam eden ve yakın zamana kadar daha çok esnafın olduğu Larende Caddesi üzerinden Mevlana’ya ulaşırsınız.

İşte Konya’daki heykelin hikayesi budur.

Hoş geldik, Paşam.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.