Seçim tarihinin açıklanmasından sonra, altılı masadan Cumhurbaşkanı adayı ismi beklenirken, yine dağ fare doğurdu ve "Yarının Türkiye’si için ortak politikalar ve Mutabakat metni" adında ısmarlama bir metin kamuoyuyla paylaşıldı.
Aday açıklaması diğer toplantıya ya da diğer toplantılara bırakıldı.
Seçim tarihi açıklansın adayımız belli, hemen açıklayacağız diyenler, kayıkçı kavgasını sürdürerek, bu kez de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın adaylığının anayasaya aykırı olduğunu dillendirmeye başladılar.
Düne kadar bu konuya hiç değinmeyenler, bugün ne hikmetse bunun arkasına sığınmaya kalktılar.
Mutabakat metni de tam bir garabet, tam bir tuzaktır.
Metinde, ekonomiyle ilgili somut hiçbir şey yer almazken, temennilerden öteye geçememiştir.
Yerel Yönetimlerde Özerklik maddesi tam bir ihanet göstergesidir.
PKK ve HDP'nin isteğidir.
Bu madde ülkemizi bölünme tehlikesine götürecek kadar önemlidir.
Devletimiz yüz akı olan, yurt içi ve yurt dışında yaptıkları başarılı nokta operasyonlarla terör örgütünün sözde yöneticilerini bir bir etkisiz hale getiren Milli İstihbarat Teşkilatının başkanını görevden alacaklarını söyleyenler nerelere ve kimlere, hangi mesajı vermeye çalışıyorlar.
Masadaki bir liderin kahvaltıya beklediği cezaevindeki teröristin mektuplarından derlenen söz konusu maddeler ve metin, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin dibine dinamit koymaktan farksızdır.
KHK'lar ile gözaltına alınanlar ve işten çıkarılanlar için af sözleri, yine aynı tehlikenin ayak sesleridir ve okyanus ötesinden gelen direktiflerle metne konulmuştur.
Savunma sanayimizdeki başarılarımızı engellemeye çalışanların,
Terörle mücadele ve Dış politikadaki başarılardan gocunanların,
Başta ABD olmak üzere İngiltere, Almanya, Fransa ve İsrail'in telkinleriyle hazırladıkları bu son derece tehlikeli "Mutabakat metni"
Maalesef ki ihanetin en belirgin göstergesidir.
***
Sadrazam Koca Mehmet Ragıp Paşa ne güzel söylemiş; "Şecaat arz ederken Merd-i Kıbti sirkatin söyler" diye.
Yani çingenenin delikanlısı, mert olanı kendini överken, hırsızlığını da itiraf eder, ortaya koyarmış.
Altılı masa ve gizli ortakları da hazırladıkları bu metinle kendilerini başarılı görüp övünürken, farkında olmadan ya da farkında olarak ifşa olmuşlar ve gerçek niyetlerini ortaya koymuşlardır.
Yarının Türkiye’si için ortak politikalar mutabakat metni,
Kürt oyları demiyorum, HDP oyları için hazırlanmış bir metindir.
Tabii ki karar aziz milletimizindir.
***
SÖZ;
Her gün ölüme gider, son gün varır.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Ali Osman MEMİŞ
Şecaat arz ederken sirkatin söylemek!
Seçim tarihinin açıklanmasından sonra, altılı masadan Cumhurbaşkanı adayı ismi beklenirken, yine dağ fare doğurdu ve "Yarının Türkiye’si için ortak politikalar ve Mutabakat metni" adında ısmarlama bir metin kamuoyuyla paylaşıldı.
Aday açıklaması diğer toplantıya ya da diğer toplantılara bırakıldı.
Seçim tarihi açıklansın adayımız belli, hemen açıklayacağız diyenler, kayıkçı kavgasını sürdürerek, bu kez de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın adaylığının anayasaya aykırı olduğunu dillendirmeye başladılar.
Düne kadar bu konuya hiç değinmeyenler, bugün ne hikmetse bunun arkasına sığınmaya kalktılar.
Mutabakat metni de tam bir garabet, tam bir tuzaktır.
Metinde, ekonomiyle ilgili somut hiçbir şey yer almazken, temennilerden öteye geçememiştir.
Yerel Yönetimlerde Özerklik maddesi tam bir ihanet göstergesidir.
PKK ve HDP'nin isteğidir.
Bu madde ülkemizi bölünme tehlikesine götürecek kadar önemlidir.
Devletimiz yüz akı olan, yurt içi ve yurt dışında yaptıkları başarılı nokta operasyonlarla terör örgütünün sözde yöneticilerini bir bir etkisiz hale getiren Milli İstihbarat Teşkilatının başkanını görevden alacaklarını söyleyenler nerelere ve kimlere, hangi mesajı vermeye çalışıyorlar.
Masadaki bir liderin kahvaltıya beklediği cezaevindeki teröristin mektuplarından derlenen söz konusu maddeler ve metin, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin dibine dinamit koymaktan farksızdır.
KHK'lar ile gözaltına alınanlar ve işten çıkarılanlar için af sözleri, yine aynı tehlikenin ayak sesleridir ve okyanus ötesinden gelen direktiflerle metne konulmuştur.
Ülkemizi yurt dışına şikayet edenlerin,
Anayasadaki "Türk" ibaresinden rahatsız olanların,
Savunma sanayimizdeki başarılarımızı engellemeye çalışanların,
Terörle mücadele ve Dış politikadaki başarılardan gocunanların,
Başta ABD olmak üzere İngiltere, Almanya, Fransa ve İsrail'in telkinleriyle hazırladıkları bu son derece tehlikeli "Mutabakat metni"
Maalesef ki ihanetin en belirgin göstergesidir.
***
Sadrazam Koca Mehmet Ragıp Paşa ne güzel söylemiş; "Şecaat arz ederken Merd-i Kıbti sirkatin söyler" diye.
Yani çingenenin delikanlısı, mert olanı kendini överken, hırsızlığını da itiraf eder, ortaya koyarmış.
Altılı masa ve gizli ortakları da hazırladıkları bu metinle kendilerini başarılı görüp övünürken, farkında olmadan ya da farkında olarak ifşa olmuşlar ve gerçek niyetlerini ortaya koymuşlardır.
Yarının Türkiye’si için ortak politikalar mutabakat metni,
Kürt oyları demiyorum, HDP oyları için hazırlanmış bir metindir.
Tabii ki karar aziz milletimizindir.
***
SÖZ;
Her gün ölüme gider, son gün varır.