Günün anlam ve önemi sebebiyle kaleme aldığım yazıma başlamadan önce, 18 Mart Çanakkale Zaferi'nin 109. yıldönümünde, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları önderliğinde, vatanı uğruna canlarını feda eden tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi derin bir saygı ve minnetle anıyorum.
Yenilmeyenleri yenen, yıkılmayanları yıkan, düşmanların yüzüne bir tokat gibi çarpan, ‘’Çanakkale Geçilmez!’’ diyerek aldığımız bu büyük zafer, milletimizin bağımsızlık ve özgürlük aşkının en güçlü ifadelerinden biridir.
Atalarımızın savaşta ve barışta gösterdiği kahramanlıklar ve fedakârlıklar, bugün bizlere yol göstermeye devam ediyor, Ruhları şad, mekanları cennet olsun.
Hepimizin bildiği üzere,
Tarihi boyunca bu destanları yazan ordumuzun temeli kahraman Türk askeri için ‘’Mehmetçik’’ unvanını kullanmaktayız.
Peki herkesin diline yerleşen ‘’Mehmetçik’’ adı nereden gelmektedir?
***
Bu konuyla alakalı birden fazla rivayet mevcut olsa da; TSK’nın yayın organı olan Silahlı Kuvvetler Dergisi, yakınlarda “Mehmetçik” unvanının hikayesini okuyucularıyla paylaştı. Araştırmacı ve öğretmen Zeki Teoman’ın kaleme aldığı hikâyeye göre:
“Ocak 1912’de Trablusgarp’ta Tobruk Savaşı’nda bir subayın yanında çarpışan Mehmet isimli asker şehit düştü. Yanı başındaki onbaşı subaya dönüp;
- ‘Kumandan, Mehmet şehit oldu.’ diye bağırdı...
Subay da;
- ‘Vah Mehmetçik, vah... Yazık oldu Mehmetçik’e... Allah yardımcısı olsun.’ diye söylendi dudakları arasından...
Subayı duyan diğer askerler, şehit olan arkadaşlarının ismini ‘Mehmetçik’ sanarak;
- ‘Mehmetçik şehit düştü, Allah rahmet eylesin.’ diye bağrıştılar.
Mehmetçik adı, böylelikle ağızdan ağıza gerilere kadar ulaştı. Gerilerde bir çadırda çalışan alay yazıcısı, önündeki deftere ‘İlk şehidimiz Mehmetçik’ diye yazdı.
O gün, 9 saat süren savaşta şehit düşen, gazi olan ama adı bilinmeyenlerin hepsine Mehmetçik denildi.”
Mehmetçik adının nereden geldiği ile ilgili en güçlü rivayetlerden biri bu hikayedir.
Fakat ne zaman ve nasıl "Mehmetçik" adının kullanılmaya başlandığı kesin olarak bilinmiyor.
***
Bir başka görüşe göre Mehmetçik ifadesi ilk defa I. Dünya Savaşı'nda 109 yıl önce bugün zaferle sonuçlanan Çanakkale cephesinde çarpışan Bigalı Mehmet Çavuş için kullanılmıştır.
4 Mart 1915 İngiliz çıkartması sırasındaki kahramanlığı siperden sipere yayılan Mehmet Çavuş'un adına, sevgi anlamı da katan "cik” ekinin adına eklenmesi ile "Mehmetçik" olarak anılır olduğu ve bu ismin zamanla tüm askerlere "Mehmetçik" denilmesi için ilham olduğu düşünülür.
Peki Bigalı Mehmet Çavuş kimdir?
Bigalı Mehmet Çavuş 1878'de benim de memleketim olan Bulgaristan'ın Filibe kentinde doğdu.
93 Harbi'nin gerçekleştiği sırada Mehmet'in ailesi Anadolu'ya göç etti ve Osmanlı İmparatorluğu sınırlarında Çanakkale'nin Biga Bahçeli köyüne yerleşti. Mehmet, Balkan Savaşları'na katılmak için gönüllü oldu.
I. Dünya Savaşı'nda, bugün zaferinin yıldönümünü kutladığımız, Çanakkale cephesinde çavuş rütbesiyle Osmanlı ordusunda görev yaptı. 4 Mart 1915 tarihinde İngiliz birliklerinin çıkarma yaptığı Seddülbahir Kalesi önünde gösterdiği kahramanlıkla adını tarihe yazdırdı.
Çatışma sırasında tüfeği tutukluk yapınca, düşmana taş atarak savaşı sürdüren Mehmet Çavuş, bir istihkam küreğiyle askerlerini hücuma kaldırmış; 20 ölü, 25 yaralı zayiat veren İngiliz güçleri çekilmek zorunda kalmıştır.
Osmanlı ve Türk askeri için kullanılan “Mehmetçik" ifadesinin onun adından geldiği düşünülür.
***
Yazar İsmail Bilgin’in görüşüne göre Mehmetçik ifadesi ilk olarak I. Dünya Savaşı'ndaki Medine müdafaası sırasında Fahrettin Paşa tarafından bir Cuma hutbesinde kullanılmıştır.
Haziran 1916- 10 Ocak 1919 tarihleri arasında gerçekleşen Medine Müdafaası, Şerif Hüseyin'in 1916'da İngiliz desteğiyle isyan ederek Medine'yi hedef alması üzerine başlayıp, 2 yıl 7 ay sürmüştür.
Mondros Mütarekesi'nin imzalanması üzerine Padişah VI. Mehmet (Vahdettin)'in müdafaada ısrar eden garnizon komutanı Fahrettin Paşa'yı ikna etmesiyle sona ermiştir.
Medine'deki Osmanlı garnizonu, mütarekeye göre silah bırakan son Osmanlı birliği olmakla beraber, kuşatma sonunda, garnizon komutanı Fahrettin Paşa İngilizler tarafından tutuklanarak Malta'ya sürgün edilmiştir.
Yazar Bilgin, Mehmetçik kelimesinin Hz. Muhammed’in askerleri anlamına geldiğini belirtmiştir. Ayrıca "Mehmetçik" ismini, Osmanlı padişahı II. Mahmut tarafından Yeniçeri Ocağı'nın kapatılmasından sonra kurulan yeni orduya "Asâkir-i Mansûre-i Muhammediyye" adının verilmesi ile ilişkilendirilenler de mevcuttur.
***
Belirttiğimiz üzere kesin olarak Mehmetçik ifadesinin doğuş öyküsü bilinmemekle beraber, Sebilürreşad Gazetesi’nin 26 Ekim 1916 tarihli sayısında Çanakkale'de kahramanlık gösteren askerler için M. F. imzalı Mehmetçik Şiiri başlıklı şiirin yayımlanması; Mehmetçik kelimesinin, bugün zaferinin yıldönümünü kutladığımız “Çanakkale müdafaası münasebetiyle” ortaya çıktığının bir delili olarak görülmüştür.
Savaştan sonra yazılan birçok hatıratta da Mehmetçik adı bugünkü anlamında kullanılmıştır. Çanakkale Cephesi’nde de görev yapan Mehmet Şevki Yazman'ın 1928 yılında Mehmetçik Avrupa’da adıyla yayınladığı Galiçya hatırları bunun bir örneğidir.
Tarihler 109 yıl önce bugünü gösterdiğinde Çanakkale’de kazanılan destansı zafer ve mücadele ruhu İstiklal Harbi’nde de aynı kararlılıkla devam etmiştir.
Mehmetçik adının kullanımı Kurtuluş Savaşı’ndan sonra yaygınlaşmış, Kore Savaşı’nda ve Kıbrıs Harekatı’nda gazetelerinde Türk askeri "Mehmetçik" olarak anılmaya devam etmiştir.
18 Mart Çanakkale Zaferi'nin üzerinden tam 109 yıl geçti.
Ama Çanakkale geçilmedi.
Kahraman Mehmetçik var oldukça da geçilmeyecek.
kalemineyüreğine sağlık Arda’cığım Ne güzel yad etmişsin şehitlerimizi Ruhları şad olsun
Güzel yorumlarınız için teşekkür ederim