İş hayatı pozitif duyguların yanı sıra içinde rekabet, hırs, baskı ve stres gibi olumsuzlukları da barındırıyor.
Maalesef dünyada yüz binlerce insan mobbing mağduru ve çoğu bunun farkında bile değil.
Oysa mobbing gelişmiş ülkelerin gündeminde uzun yıllardır bulunan bir kavramdır.
Bu kavram hakkında konuşmak tamamen bir farkındalık meselesidir.
İşçi hakları konusunda sınıfta kalan ülkelerde mobbing kavramına burun kıvrılsa da biz konuşmaktan vazgeçmeyelim, farkındalığımızı sağlayalım!
Farkındalık oluşturmak adına, bu sütunlarda artık sıklıkla işittiğimiz popüler kelime ‘’Mobbing’’ ve hukuki açıdan karşılığını inceleyeceğiz…
***
Mobbing Nedir?
Mobbing temel olarak, kişinin saygısız ve zararlı bir davranışın hedefi olmasıyla başlayan bir süreçtir.
Latince “kararsız kalabalık” anlamına gelen “mobile vulgus” sözcüklerinden türeyen “mob” kelimesi, İngilizce “kanun dışı şiddet uygulayan düzensiz kalabalık” veya “çete” anlamına gelmektedir.
“Mob” kökünün İngilizce eylem biçimi olan “mobbing” ise; psikolojik şiddet, kuşatma, taciz, rahatsız etme veya sıkıntı verme anlamına gelmektedir.
Mobbing üzerine araştırma yapanlar kavrama Türkçe karşılık olarak; “işyerinde psikolojik taciz”, “işyerinde psikolojik-terör”, “işyerinde psikolojik-şiddet”, “işyerinde duygusal taciz”, “işyerinde moral taciz” “işyerinde manevi taciz”, “duygusal şiddet”, “işyerinde zorbalık”, “yıldırma” ve “işyerinde yıldırmaya yönelik psikolojik saldırı” sözcüklerini kullanmaktadırlar.
Türk Dil Kurumu, kavramın karşılığı olarak “Bezdiri” kelimesini belirlemiştir
Bezdiri kelimesinin anlamını ise; ‘’İş yerlerinde, okullarda vb. topluluklar içinde belirli bir kişiyi hedef alıp, çalışmalarını sistemli bir biçimde engelleyip huzursuz olmasına yol açarak yıldırma, dışlama, gözden düşürme” şeklinde vermiştir.
Ancak günümüzde bezdiri yerine mobbing kelimesi daha sık kullanılmaktadır.
Mobbing kavramının ilk kez, 80’li yılların başında İsveç’te yaşayan Alman asıllı endüstri psikoloğu Dr. Heinz Leymann tarafından kullanıldığı bilinmektedir.
Leymann tarafından “İş Hayatında Güvenlik ve Sağlık” konulu raporda ortaya atılmış ve böylece bilimsellik kazanmıştır.
***
Nerede, Nasıl Karşımıza Çıkıyor?
Mobbing işçi ile işveren arasındaki iş sözleşmesinin gereğinin yerine geldiği işyerinde meydana gelmektedir.
İşyerinde meydana gelmesi bu kavram için değişmez bir özelliktir.
Mobbing kavramındaki taciz fiziksel bir taciz olmayıp, tanımında belirtildiği gibi; hedef alınan kişiye karşı küçültücü, aşağılayıcı, dışlayıcı, yok sayıcı, iğneleyici sözlerle veya bu çeşit imalı davranışlarla sergilenir.
Yani kişinin ilk adımda psikolojisinin bozulmasını hedefleyen bir tacizdir.
İlk olarak akla patronlar veya müdürler gelse de mobbing sadece üstün asta karşı gerçekleştirdiği bir eylem değildir.
Astlar tarafından üstlerine de uygulanabilir ya da eşitler arasında da gerçekleşebilir.
Sistemli şekilde yapılmalıdır. Süreklilik kazanan sıklıkla tekrar edilmelidir. Kasıtlı yapılmalıdır.
Mağdurun kişiliğinde, mesleki durumda veya sağlığında zarar ortaya çıkmalıdır.
Yıldırma, pasifize etme ve işten uzaklaştırma amacında olmalıdır.
Kişiye yönelik olumsuz tutum ve davranışlar gizli veya açık olabilir.
Günümüzde yaşanan bazı mobbing örneklerini yazacak olursak:
Telefonla rahatsız edilme, yapılan işin sürekli eleştirilmesi, sözlerinin devamlı kesilmesi, yüzüne karşı ses yükseltilmesi ve azarlanması, mağdurun kendisini göstermesinin ve ifade etmesinin kısıtlanması veya engellenmesi, özel yaşamının eleştirilmesi, sözlü ve yazılı tehditler, imalar, bakışlar, jest ve mimik yoluyla ilişkilerin reddedilmesi, mağdur orda değilmiş gibi davranılması, çevresindeki insanların mağdurla konuşmaması, mağdurun çalışma ortamının diğer çalışma arkadaşlarından ayrı tutulması, izole edilmesi, mağdurun arkasından kötü konuşulması, dini ve siyasi görüşlerinden dolayı dışlanması, mağdurun bir kusuruyla veya fiziksel özrüyle alay edilmesi, gülünç durumlara düşürülüp dalga konusu edilmesi, yürüyüş tarzı, sesi, hareketleri vb. taklit edilerek alay konusu yapılması, akıl hastası gibi davranılması, alçaltıcı isimler ile hitap edilmesi, cinsel imalarda bulunulması, milliyetiyle alay edilmesi, kararlarının sürekli sorgulama meselesi yapılması, özel yaşamıyla alay edilmesi, işteki konumunun sürekli değiştirilmesi, özgüvenini kırıcı işler yükletilmesi, kapasitesinin altında işler verilmesi, asli işi olmayan görevlerle meşgul edilmesi, verilen işlerin geri alınması, yerine iş verilmemesi, yapması için anlamsız işler verilmesi, işten çıkarmaya zorlamak, doğrudan veya dolaylı cinsel tacizde bulunmak, mağdurun fiziksel olarak ağır işler yapmaya zorlanması, mağdura fiziksel şiddet tehditleri yapılması, fiziksel zarar verilmesi, istifaya zorlama, çalışanı sürekli tartışma ortamının içine sürüklemek, iş yerinde kişiye ait olarak tahsis edilmiş bilgisayar, telefon vb. eşyalar kaybolması durumları, talep edildiği halde yerine yenileri konmaması, mağdur ofisin diğer bölmelerine girdiği anda konuşmalara ara verilmesi, kişinin, özel kutlama veya diğer sosyal aktivitelere davet edilmemesi, kişinin giyim tarzı ve davranışları alay konusu olması, lakap takılması, uygunsuz şakalar yapılması statünün küçümsenmesi vb…
***
Mobbing Nasıl İspatlanır?
İş yerinde kötü muamele görülmeye başlandığı andan itibaren çalışan; yaşadıklarını, yapılan zorbalıkları, uğradığı kötü muamele sonucunda düştüğü psikolojik durumu günü gününe tarih belirterek not almalı.
Psikolojik şiddet olarak adlandırılan her davranışla ilgili olan elektronik yazışmalar ve telefon gibi tüm görüşmeleri kayıt altında tutulmalı.
Çalışan kişinin yerinin sıklıkla değiştirilmesi mobbingin bir türü olduğundan emekçi, sürekli olarak çalıştığı departmanın değiştirilmesine dair ve bulunduğu şubeden başka bir şubeye gönderme bilgilerini kayda almalıdır.
Özgüven ve özsaygının yitirilmesi sonucunda psikolojik destek için başvurulan psikolog/psikiyatriden rapor istenmeli.
Alo 170 aranarak destek alınmalı, içinde bulunulan durum anlatılmalı.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, TBMM, Anayasa Mahkemesi, CİMER (https://www.cimer.gov.tr/), Türkiye İnsan Hakları Kurumu gibi kurumlara şikâyette bulunulmalı.
Kısacası mobbing eylemlerini somut delillerle kayıt altına almak için yapılan her işlem, eylemin ispatı için oldukça önemlidir.
Verdiğimiz bilgiler doğrultusunda iş yerinde yaşanan her türlü olumsuzluğu mobbing olarak tanımlamak ve mobbing konusunu objektif kriterlerle belirlemek tam olarak mümkün değildir.
Bu yüzden doğru ya da yanlış çok fazla mobbing iddiası ile karşılaşılmaktadır.
Özellikle işten ayrılmalarda veya tazminat konularında sıklıkla karşımıza çıkan bir kavramdır.
Hal böyle olunca, ne tür davranışların mobbing olduğu ve hangilerinin mobbing sınıfına girmediği konusu hukuku doğrudan ilgilendirmektedir.
***
Hukuki Karşılığı
Türk Hukuku’na bu kavram ilk olarak mahkeme kararıyla dahil olmuş, daha sonra Yargıtay da bu kavramı kabul etmiştir.
Türkiye’nin mobbingle ilgili ilk yargı kararı olan Ankara 8. İş Mahkemesi ‘nin 20.12.2006 tarih ve 2006/19 E. Ve 2006/625 K. Sayılı kararında mobbing şöyle tanımlanmıştır:
“(Mobbing) kavramı, işyerinde bireylere üstleri, eşit düzeyde çalışanlar ya da astları tarafından sistematik bir biçimde uygulanan her türlü kötü muamele, tehdit, şiddet, aşağılama vb. davranışları içermektedir.”
Günümüze gelecek olursak Borçlar Kanunu’muzda İş Kanunu’muzda, Devlet Memurları Kanunu’muzda mobbing kelimesi açıkça geçmese de benzer hükümler yer almaktadır.
Aynı şekilde devletimizin imzalamış olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde de bu kavrama dair koruyucu hükümler yer almaktadır.
Ülkemizde 19 Mart 2021 tarihli ve 27879 sayılı Resmî Gazete’ de yayımlanan; İşyerlerinde Psikolojik Tacizin Önlenmesi (Mobbing) Başbakanlık Genelgesi’’ de bu konuda önemli bir belgedir.
Nitekim bu genelgede özetleyecek olursak; işverenin mobbingle mücadelede sorumlu olduğu belirtilmiş çalışanların buna maruz kalmamaları için gerekli bütün önlemlerin alınması gerektiğini detaylarıyla düzenlemiştir.
Hukuki sonuçlarına gelecek olursak;
Mobbinge uğrayan çalışan mobbing sebebiyle İş Kanunu’nun 24. Maddesi doğrultusunda iş akdini haklı nedenlerle feshedebilir. Bu durumda şartları varsa kıdem tazminatı, ihbar tazminatı gibi işçilik alacaklarına hak kazanır.
Ayrıca İş kanunu eşit davranma ilkesi başlıklı 5. Maddesinde yer alan ayrımcılık tazminatı da talep edebilir.
Yukarıda sayılan hususlar yanında mobbinge uğrayan çalışan mobbing sebebiyle kişilik hakları zedelendiği gerekçesiyle yasal kriterlerin varlığı ile manevi tazminat talebinde bulunabilir.
Türk hukuk sisteminde mobbing suçu şeklinde doğrudan bağımsız bir suç tipi olarak düzenlenmemiştir.
Fakat mobbing uygulanırken ortaya konulan davranışlar açısından herhangi bir mobbing davranışı, bir ceza normunu ihlal etmeye başladığında o zaman ceza yaptırımından bahsedebiliriz.
Örneğin:
Mobbing mağdurunun üzerine çok gidilmesi ve psikolojik çöküntüye uğratılması neticesinde intihar gerçekleşirse TCK m. 84 kapsamında intihara yönlendirme suçu oluşabilir.
Mobbing davranışı, mağdurun gerek psikolojik gerek fiziksel bütünlüğünü bozma noktasına erişirse TCK m. 86-87 kapsamında kasten yaralama suçu oluşabilir.
Mobbing, mağdurun insan onuruyla bağdaşmayan ve bedensel veya ruhsal yönden acı çekmesine, aşağılanmasına yol açacak davranışlarla gerçekleştirilirse TCK m. 96 kapsamında (eziyet suçu) oluşmaktadır.
Zorbanın cinsel davranışlarla, mağdurun vücut dokunulmazlığını ihlal etmesi sonucunda TCK m. 102 kapsamında (cinsel saldırı suçu) oluşacaktır. Zorbanın mağdurun vücut dokunulmazlığını ihlal etmeyen fakat cinselliğine yönelik rahatsız edici boyuttaki davranışları ise TCK m. 105 kapsamında (cinsel taciz suçu)nu oluşturacaktır.
TCK m. 125 kapsamında (hakaret suçu) ise mobbing davranışlarında en çok karşılaştığımız suç tipidir.
TCK m. 108’de düzenlenen (cebir kullanma suçu) da mobbing ile ilişkilendirilebilecek suçlardandır.
TCK m. 123’te düzenlenen (kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu) da mobbing davranışları neticesinde gerçekleşebilecek suçlardandır.
Mobbing olarak nitelenebilecek fiiller aynı zamanda yukarıdaki örneklendirdiğimiz gibi haksız fiil de oluşturabilir.
Örneklendirdiğimiz gibi haksız fiillerden doğan zararların da yine aynı şekilde tazmini mümkündür.
***
Sonuç olarak,
Mobbing çok detaylıca ele alınması gereken bir konudur.
Günümüz çalışma hayatının getirdiği temel sorunlardan biri olan mobbing; iş hayatını, çalışma şartlarını, işyerine olan bağlığı ve en önemlisi işyerinde verimliliği derinden etkilemektedir.
Her eylem mobbing değildir.
Ancak hiç düşünmediğiniz bir davranış bile olay özelinde mobbing olabilir. Hukukumuzda da karşılık bulan bir kavramdır.
Tüm bu sebepler ile çalışanlar ve işverenler açısından da dikkatle takip edilmesi gereken bir konudur.
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Söz Bursa
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Av. Arda BARUTCU
Mobbing ve Hukuki Karşılığı
Hayatımızın büyük kısmı işyerinde geçiyor.
İş hayatı pozitif duyguların yanı sıra içinde rekabet, hırs, baskı ve stres gibi olumsuzlukları da barındırıyor.
Maalesef dünyada yüz binlerce insan mobbing mağduru ve çoğu bunun farkında bile değil.
Oysa mobbing gelişmiş ülkelerin gündeminde uzun yıllardır bulunan bir kavramdır.
Bu kavram hakkında konuşmak tamamen bir farkındalık meselesidir.
İşçi hakları konusunda sınıfta kalan ülkelerde mobbing kavramına burun kıvrılsa da biz konuşmaktan vazgeçmeyelim, farkındalığımızı sağlayalım!
Farkındalık oluşturmak adına, bu sütunlarda artık sıklıkla işittiğimiz popüler kelime ‘’Mobbing’’ ve hukuki açıdan karşılığını inceleyeceğiz…
***
Mobbing Nedir?
Mobbing temel olarak, kişinin saygısız ve zararlı bir davranışın hedefi olmasıyla başlayan bir süreçtir.
Latince “kararsız kalabalık” anlamına gelen “mobile vulgus” sözcüklerinden türeyen “mob” kelimesi, İngilizce “kanun dışı şiddet uygulayan düzensiz kalabalık” veya “çete” anlamına gelmektedir.
“Mob” kökünün İngilizce eylem biçimi olan “mobbing” ise; psikolojik şiddet, kuşatma, taciz, rahatsız etme veya sıkıntı verme anlamına gelmektedir.
Mobbing üzerine araştırma yapanlar kavrama Türkçe karşılık olarak; “işyerinde psikolojik taciz”, “işyerinde psikolojik-terör”, “işyerinde psikolojik-şiddet”, “işyerinde duygusal taciz”, “işyerinde moral taciz” “işyerinde manevi taciz”, “duygusal şiddet”, “işyerinde zorbalık”, “yıldırma” ve “işyerinde yıldırmaya yönelik psikolojik saldırı” sözcüklerini kullanmaktadırlar.
Türk Dil Kurumu, kavramın karşılığı olarak “Bezdiri” kelimesini belirlemiştir
Bezdiri kelimesinin anlamını ise; ‘’İş yerlerinde, okullarda vb. topluluklar içinde belirli bir kişiyi hedef alıp, çalışmalarını sistemli bir biçimde engelleyip huzursuz olmasına yol açarak yıldırma, dışlama, gözden düşürme” şeklinde vermiştir.
Ancak günümüzde bezdiri yerine mobbing kelimesi daha sık kullanılmaktadır.
Mobbing kavramının ilk kez, 80’li yılların başında İsveç’te yaşayan Alman asıllı endüstri psikoloğu Dr. Heinz Leymann tarafından kullanıldığı bilinmektedir.
Leymann tarafından “İş Hayatında Güvenlik ve Sağlık” konulu raporda ortaya atılmış ve böylece bilimsellik kazanmıştır.
***
Nerede, Nasıl Karşımıza Çıkıyor?
Mobbing işçi ile işveren arasındaki iş sözleşmesinin gereğinin yerine geldiği işyerinde meydana gelmektedir.
İşyerinde meydana gelmesi bu kavram için değişmez bir özelliktir.
Mobbing kavramındaki taciz fiziksel bir taciz olmayıp, tanımında belirtildiği gibi; hedef alınan kişiye karşı küçültücü, aşağılayıcı, dışlayıcı, yok sayıcı, iğneleyici sözlerle veya bu çeşit imalı davranışlarla sergilenir.
Yani kişinin ilk adımda psikolojisinin bozulmasını hedefleyen bir tacizdir.
İlk olarak akla patronlar veya müdürler gelse de mobbing sadece üstün asta karşı gerçekleştirdiği bir eylem değildir.
Astlar tarafından üstlerine de uygulanabilir ya da eşitler arasında da gerçekleşebilir.
Sistemli şekilde yapılmalıdır. Süreklilik kazanan sıklıkla tekrar edilmelidir. Kasıtlı yapılmalıdır.
Mağdurun kişiliğinde, mesleki durumda veya sağlığında zarar ortaya çıkmalıdır.
Yıldırma, pasifize etme ve işten uzaklaştırma amacında olmalıdır.
Kişiye yönelik olumsuz tutum ve davranışlar gizli veya açık olabilir.
Günümüzde yaşanan bazı mobbing örneklerini yazacak olursak:
Telefonla rahatsız edilme, yapılan işin sürekli eleştirilmesi, sözlerinin devamlı kesilmesi, yüzüne karşı ses yükseltilmesi ve azarlanması, mağdurun kendisini göstermesinin ve ifade etmesinin kısıtlanması veya engellenmesi, özel yaşamının eleştirilmesi, sözlü ve yazılı tehditler, imalar, bakışlar, jest ve mimik yoluyla ilişkilerin reddedilmesi, mağdur orda değilmiş gibi davranılması, çevresindeki insanların mağdurla konuşmaması, mağdurun çalışma ortamının diğer çalışma arkadaşlarından ayrı tutulması, izole edilmesi, mağdurun arkasından kötü konuşulması, dini ve siyasi görüşlerinden dolayı dışlanması, mağdurun bir kusuruyla veya fiziksel özrüyle alay edilmesi, gülünç durumlara düşürülüp dalga konusu edilmesi, yürüyüş tarzı, sesi, hareketleri vb. taklit edilerek alay konusu yapılması, akıl hastası gibi davranılması, alçaltıcı isimler ile hitap edilmesi, cinsel imalarda bulunulması, milliyetiyle alay edilmesi, kararlarının sürekli sorgulama meselesi yapılması, özel yaşamıyla alay edilmesi, işteki konumunun sürekli değiştirilmesi, özgüvenini kırıcı işler yükletilmesi, kapasitesinin altında işler verilmesi, asli işi olmayan görevlerle meşgul edilmesi, verilen işlerin geri alınması, yerine iş verilmemesi, yapması için anlamsız işler verilmesi, işten çıkarmaya zorlamak, doğrudan veya dolaylı cinsel tacizde bulunmak, mağdurun fiziksel olarak ağır işler yapmaya zorlanması, mağdura fiziksel şiddet tehditleri yapılması, fiziksel zarar verilmesi, istifaya zorlama, çalışanı sürekli tartışma ortamının içine sürüklemek, iş yerinde kişiye ait olarak tahsis edilmiş bilgisayar, telefon vb. eşyalar kaybolması durumları, talep edildiği halde yerine yenileri konmaması, mağdur ofisin diğer bölmelerine girdiği anda konuşmalara ara verilmesi, kişinin, özel kutlama veya diğer sosyal aktivitelere davet edilmemesi, kişinin giyim tarzı ve davranışları alay konusu olması, lakap takılması, uygunsuz şakalar yapılması statünün küçümsenmesi vb…
***
Mobbing Nasıl İspatlanır?
İş yerinde kötü muamele görülmeye başlandığı andan itibaren çalışan; yaşadıklarını, yapılan zorbalıkları, uğradığı kötü muamele sonucunda düştüğü psikolojik durumu günü gününe tarih belirterek not almalı.
Psikolojik şiddet olarak adlandırılan her davranışla ilgili olan elektronik yazışmalar ve telefon gibi tüm görüşmeleri kayıt altında tutulmalı.
Çalışan kişinin yerinin sıklıkla değiştirilmesi mobbingin bir türü olduğundan emekçi, sürekli olarak çalıştığı departmanın değiştirilmesine dair ve bulunduğu şubeden başka bir şubeye gönderme bilgilerini kayda almalıdır.
Özgüven ve özsaygının yitirilmesi sonucunda psikolojik destek için başvurulan psikolog/psikiyatriden rapor istenmeli.
Alo 170 aranarak destek alınmalı, içinde bulunulan durum anlatılmalı.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, TBMM, Anayasa Mahkemesi, CİMER (https://www.cimer.gov.tr/), Türkiye İnsan Hakları Kurumu gibi kurumlara şikâyette bulunulmalı.
Kısacası mobbing eylemlerini somut delillerle kayıt altına almak için yapılan her işlem, eylemin ispatı için oldukça önemlidir.
Verdiğimiz bilgiler doğrultusunda iş yerinde yaşanan her türlü olumsuzluğu mobbing olarak tanımlamak ve mobbing konusunu objektif kriterlerle belirlemek tam olarak mümkün değildir.
Bu yüzden doğru ya da yanlış çok fazla mobbing iddiası ile karşılaşılmaktadır.
Özellikle işten ayrılmalarda veya tazminat konularında sıklıkla karşımıza çıkan bir kavramdır.
Hal böyle olunca, ne tür davranışların mobbing olduğu ve hangilerinin mobbing sınıfına girmediği konusu hukuku doğrudan ilgilendirmektedir.
***
Hukuki Karşılığı
Türk Hukuku’na bu kavram ilk olarak mahkeme kararıyla dahil olmuş, daha sonra Yargıtay da bu kavramı kabul etmiştir.
Türkiye’nin mobbingle ilgili ilk yargı kararı olan Ankara 8. İş Mahkemesi ‘nin 20.12.2006 tarih ve 2006/19 E. Ve 2006/625 K. Sayılı kararında mobbing şöyle tanımlanmıştır:
“(Mobbing) kavramı, işyerinde bireylere üstleri, eşit düzeyde çalışanlar ya da astları tarafından sistematik bir biçimde uygulanan her türlü kötü muamele, tehdit, şiddet, aşağılama vb. davranışları içermektedir.”
Günümüze gelecek olursak Borçlar Kanunu’muzda İş Kanunu’muzda, Devlet Memurları Kanunu’muzda mobbing kelimesi açıkça geçmese de benzer hükümler yer almaktadır.
Aynı şekilde devletimizin imzalamış olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde de bu kavrama dair koruyucu hükümler yer almaktadır.
Ülkemizde 19 Mart 2021 tarihli ve 27879 sayılı Resmî Gazete’ de yayımlanan; İşyerlerinde Psikolojik Tacizin Önlenmesi (Mobbing) Başbakanlık Genelgesi’’ de bu konuda önemli bir belgedir.
Nitekim bu genelgede özetleyecek olursak; işverenin mobbingle mücadelede sorumlu olduğu belirtilmiş çalışanların buna maruz kalmamaları için gerekli bütün önlemlerin alınması gerektiğini detaylarıyla düzenlemiştir.
Hukuki sonuçlarına gelecek olursak;
Mobbinge uğrayan çalışan mobbing sebebiyle İş Kanunu’nun 24. Maddesi doğrultusunda iş akdini haklı nedenlerle feshedebilir. Bu durumda şartları varsa kıdem tazminatı, ihbar tazminatı gibi işçilik alacaklarına hak kazanır.
Ayrıca İş kanunu eşit davranma ilkesi başlıklı 5. Maddesinde yer alan ayrımcılık tazminatı da talep edebilir.
Yukarıda sayılan hususlar yanında mobbinge uğrayan çalışan mobbing sebebiyle kişilik hakları zedelendiği gerekçesiyle yasal kriterlerin varlığı ile manevi tazminat talebinde bulunabilir.
Türk hukuk sisteminde mobbing suçu şeklinde doğrudan bağımsız bir suç tipi olarak düzenlenmemiştir.
Fakat mobbing uygulanırken ortaya konulan davranışlar açısından herhangi bir mobbing davranışı, bir ceza normunu ihlal etmeye başladığında o zaman ceza yaptırımından bahsedebiliriz.
Örneğin:
Mobbing mağdurunun üzerine çok gidilmesi ve psikolojik çöküntüye uğratılması neticesinde intihar gerçekleşirse TCK m. 84 kapsamında intihara yönlendirme suçu oluşabilir.
Mobbing davranışı, mağdurun gerek psikolojik gerek fiziksel bütünlüğünü bozma noktasına erişirse TCK m. 86-87 kapsamında kasten yaralama suçu oluşabilir.
Mobbing, mağdurun insan onuruyla bağdaşmayan ve bedensel veya ruhsal yönden acı çekmesine, aşağılanmasına yol açacak davranışlarla gerçekleştirilirse TCK m. 96 kapsamında (eziyet suçu) oluşmaktadır.
Zorbanın cinsel davranışlarla, mağdurun vücut dokunulmazlığını ihlal etmesi sonucunda TCK m. 102 kapsamında (cinsel saldırı suçu) oluşacaktır. Zorbanın mağdurun vücut dokunulmazlığını ihlal etmeyen fakat cinselliğine yönelik rahatsız edici boyuttaki davranışları ise TCK m. 105 kapsamında (cinsel taciz suçu)nu oluşturacaktır.
TCK m. 125 kapsamında (hakaret suçu) ise mobbing davranışlarında en çok karşılaştığımız suç tipidir.
TCK m. 108’de düzenlenen (cebir kullanma suçu) da mobbing ile ilişkilendirilebilecek suçlardandır.
TCK m. 123’te düzenlenen (kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu) da mobbing davranışları neticesinde gerçekleşebilecek suçlardandır.
Mobbing olarak nitelenebilecek fiiller aynı zamanda yukarıdaki örneklendirdiğimiz gibi haksız fiil de oluşturabilir.
Örneklendirdiğimiz gibi haksız fiillerden doğan zararların da yine aynı şekilde tazmini mümkündür.
***
Sonuç olarak,
Mobbing çok detaylıca ele alınması gereken bir konudur.
Günümüz çalışma hayatının getirdiği temel sorunlardan biri olan mobbing; iş hayatını, çalışma şartlarını, işyerine olan bağlığı ve en önemlisi işyerinde verimliliği derinden etkilemektedir.
Her eylem mobbing değildir.
Ancak hiç düşünmediğiniz bir davranış bile olay özelinde mobbing olabilir. Hukukumuzda da karşılık bulan bir kavramdır.
Tüm bu sebepler ile çalışanlar ve işverenler açısından da dikkatle takip edilmesi gereken bir konudur.