Elimizde fırçalar, yazıyorduk, adını dağlara, taşlara, duvarlara...
Lakin ismini yazdığımız kişiyi tanımıyorduk.
O zaman sormuştum…
Bize bu yazıları yazdıran İbrahim Yetim'e;
"Kimdir bu?"
"Adam" demişti!
"Adam gibi adamdı" diye de ilave etmişti...
Sonra, gençliğimin ilk yıllarında anlamış, daha iyi tanımıştım adam gibi adamı…
Görmeden, bilmeden, hakkında yazılar yazdığımız adamı sevmiştim.
O sevgi yıllarca devam etti.
Çünkü adamlar seviliyor, adam gibi adamlar asla unutulmuyor, duvarlardakiler silinse de kalplere kazınan isimleri baki kalıyordu.
***
Daha gençliğimin ilk deminde, hayatını okumuştum.
Dürüstlüğüne,
Mertliğine,
Güçlü aidiyet duygularına,
Yolsuzluk ile mücadelesine,
Hırsızların karşısındaki dik duruşuna,
Arsızlara meydan okuyuşuna,
Mafyaya haddini bildirişine,
Vatan millet sevdasına,
Dev görünen develerin karşısındaki Hz. Ali'ce duruşuna,
Sevgide Yunus oluşuna,
Hz. Ebubekir sabrına hayran kalmıştım…
Ve ben bu adamı tanımadan sevmiştim...
***
O’nu, o kadar çok sevmiştik ki;
Kaymakamın biri, O’na hakaret etmeye kalkmıştı...
Ben de O kaymakamın üzerine yürüyüp, haddini bildirmiştim!
Sonra, o kaymakam, neler oldu neler!
Bizi iten eller, kaymakamın kirli elinden tuttu, nurlu(!) eller…
***
Evet O’nu bize sevdiren İbrahim Yetim'i de bu yüzden severim.
Her ne kadar siyasi hayatında talihi gülmemiş olsa da İbrahim Yetim'in yeri gönlümüzde bu yüzden farklıdır.
Çünkü adam gibi adamları bizim sevmemize vesile olmuştur.
Kimden mi bahsediyorum?
Tabi ki katledilen büyük dava insanı, Türk milletinin yiğit evladı, eski Gümrük ve Tekel Bakanımız Gün Sazak’tan…
Peki neden?
Çünkü bu adam gibi adamın bugün şahadetinin yıl dönümü.
27 Mayıs 1980’de eşinin gözleri önünde, çapraz ateşe tutularak katledilen şehidimiz Gün Sazak’ı rahmet ve özlemle anıyorum…
Ruhu şad, mekânı cennet olsun…
***
Evet biz Gün Sazak’ı tanımadan sevdik…
Çocukluktan gençliğe adım attığımız o yıllarda, dağlara, taşlara, duvarlara, O’nun için şunları yazıyorduk:
Gün Sazak İntikamın Alınacak!
Affet bizi. Gün Sazak!
İntikamını alamadık...
Senin kalibrende bir Ülkücü bakan çıkaramadık.
Affet bizi...
Senin gibi olamadık...
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Mustafa KARAMAN
Affet bizi, senin gibi olamadık!
Elimizde fırçalar, yazıyorduk, adını dağlara, taşlara, duvarlara...
Lakin ismini yazdığımız kişiyi tanımıyorduk.
O zaman sormuştum…
Bize bu yazıları yazdıran İbrahim Yetim'e;
"Kimdir bu?"
"Adam" demişti!
"Adam gibi adamdı" diye de ilave etmişti...
Sonra, gençliğimin ilk yıllarında anlamış, daha iyi tanımıştım adam gibi adamı…
Görmeden, bilmeden, hakkında yazılar yazdığımız adamı sevmiştim.
O sevgi yıllarca devam etti.
Çünkü adamlar seviliyor, adam gibi adamlar asla unutulmuyor, duvarlardakiler silinse de kalplere kazınan isimleri baki kalıyordu.
***
Daha gençliğimin ilk deminde, hayatını okumuştum.
Dürüstlüğüne,
Mertliğine,
Güçlü aidiyet duygularına,
Yolsuzluk ile mücadelesine,
Hırsızların karşısındaki dik duruşuna,
Arsızlara meydan okuyuşuna,
Mafyaya haddini bildirişine,
Vatan millet sevdasına,
Dev görünen develerin karşısındaki Hz. Ali'ce duruşuna,
Sevgide Yunus oluşuna,
Hz. Ebubekir sabrına hayran kalmıştım…
Ve ben bu adamı tanımadan sevmiştim...
***
O’nu, o kadar çok sevmiştik ki;
Kaymakamın biri, O’na hakaret etmeye kalkmıştı...
Ben de O kaymakamın üzerine yürüyüp, haddini bildirmiştim!
Sonra, o kaymakam, neler oldu neler!
Bizi iten eller, kaymakamın kirli elinden tuttu, nurlu(!) eller…
***
Evet O’nu bize sevdiren İbrahim Yetim'i de bu yüzden severim.
Her ne kadar siyasi hayatında talihi gülmemiş olsa da İbrahim Yetim'in yeri gönlümüzde bu yüzden farklıdır.
Çünkü adam gibi adamları bizim sevmemize vesile olmuştur.
Kimden mi bahsediyorum?
Tabi ki katledilen büyük dava insanı, Türk milletinin yiğit evladı, eski Gümrük ve Tekel Bakanımız Gün Sazak’tan…
Peki neden?
Çünkü bu adam gibi adamın bugün şahadetinin yıl dönümü.
27 Mayıs 1980’de eşinin gözleri önünde, çapraz ateşe tutularak katledilen şehidimiz Gün Sazak’ı rahmet ve özlemle anıyorum…
Ruhu şad, mekânı cennet olsun…
***
Evet biz Gün Sazak’ı tanımadan sevdik…
Çocukluktan gençliğe adım attığımız o yıllarda, dağlara, taşlara, duvarlara, O’nun için şunları yazıyorduk:
Gün Sazak İntikamın Alınacak!
Affet bizi. Gün Sazak!
İntikamını alamadık...
Senin kalibrende bir Ülkücü bakan çıkaramadık.
Affet bizi...
Senin gibi olamadık...