Berlin, adeta 40 yıl önceki Bursa

Keşke, çocukluğumu, gençliğimi Bursa'da geçirmeseydim!

Keşke, 40 yıl önceki Bursa'yı görmeseydim!

Keşke, Nilüfer Çayının gürül gürül aktığı dönemi bilmeseydim, yüzmeseydim, suyundan içmeseydim!

Keşke, Bursa'yı sevmeseydim, yeşilliğini görmeseydim, beyazını bilmeseydim, Bursasporlu olmasaydım!

Keşke, ah keşke!..

***
Berlin'e, en son üç yıl önce gitmiştim.

Üç yıl sonra gittiğimde gördüm ki, yeşilliğinde bir değişim var!

Ama Bursa gibi değil.

"Keşke" denilecek gibi hiç değil.

Evet, bir değişim var, Berlin'i daha da yeşil gördüm.

Yeşillerin iktidarda olmasından dolayı değil, yasaların iktidarından dolayı, Berlin yeşil kalmış ve yeşilliğini korumaya devam ediyor.

Bursa, betonlaşıyor.
Berlin, yeşilleniyor.

***
"Keşke gitmeseydim" demiyorum.
"İyi ki gitmişim" diyorum.

Şimdi size objektif gözlemimi aktarıyorum;

Bir yanda, kuralı, kanunu, yasayı, standardı koyanlar ve uygulayanlar...
Karşımıza, yemyeşil Berlin çıkıyor, gün geçtikçe yeşilleniyor...

Biz, kuralı, kanunu, yasayı, standardı delik deşik ediyoruz...
Karşımıza, beton Bursa çıkıyor.

Bizde, "İman" pardon "imar" affı!
Orda, ne affı, "sonuçlarına katlanacaksın" anlayışı.

Af, falancı, filancı yok!

Biz, imanlı...
Onlar, imansız!

Biz de "iman affı" pardon "imar affı" var.
Onlarda yok!
Allah affetsin hepimizi!

***
Net düşüncem şudur;
İmanın da, imarın da affı olmamalı, kaçak binalara müsamaha gösterilmemeli...

Olursa, Beton Bursa!
Olmazsa, Yemyeşil Berlin!

***
Yazının girişindeki "keşkelere" aldanmayın!
Her şeye rağmen, yine de Bursa...
Sevdamızdır Bursa...
Özlemimiz;
Kaliteşehribursa...