'Mutluluğun resmi' şiirinin son bölümünde şöyle diyor Abidin Dino:
"İşte o zaman Nazım,
Yapardım mutluluğun resmini
Buna da ne tual yeterdi; ne boya..."
***
Sonrasında yaptı mı mutluluğun resmini Abidin Dino, bilmiyoruz!
Ama ben, mutluluğun formülünü buldum.
Adına da 'Yer ver yol ver' dedim.
***
Yer verince,
Yol verince,
Bir de gülümseyince,
Mutlu olmaya başladım...
***
Nerede olursam olayım.
Küçük, büyük, bay, bayan,
Kim olursa olsun,
Ayağa kalkıyorum, yer veriyorum.
Karşımdaki çatık kaşlar arasında duran o iki gözün gülümsemesine,
O asık yüzün aydınlanmasına,
Ve dudaklardan dökülen 'Teşekkür ederim' sözünü duymaya bayılıyorum...
Ne yalan söyleyeyim, mutlu oluyorum...
***
Geçiş üstünlüğüm olsa da,
Ara sokakta, tali yolda,
Kavşak içinde, kavşak dışında,
Araca, yayaya, kediye, köpeğe,
Geçiş üstünlüğüm olsa da,
Aracın markasına,
Sürücünün yaftasına bakmadan, yol veriyorum.
İkili korna sesini duyunca,
Bir de el sallayınca,
Yakın mesafeden güldüğünü, gülümsediğini görünce,
Kendimi harika hissediyorum, mutlu oluyorum...
***
Bir de;
Canımı sıkanlara,
Ahlakıma uymayanlara,
Kalitesiz, yani ahlaksız olanlara,
Suyu bulandıranlara,
Nifak çıkaranlara,
Kazık atanlara,
Kişisel menfaatleri ön planda tutanlara,
Onlara da yol veriyorum, çevremden uzaklaştırıyorum, mutlu oluyorum.
***
Arkadaşlarıma, dostlarıma,
Sevdiklerime, sevdalarıma,
Her yerde, her zaman,
Sözümde, özümde, evimin en güzel köşesinde yer veriyorum.
Onları mutlu ediyorum.
Onlar mutlu olunca, ben de kendimi harika hissediyor, mutlu oluyorum...
***
Nicelerine yer verdim.
Nicelerine yol verdim.
Hiç pişman olmadım.
Mutlu oldum...
Mutluluğun formülünü buldum...
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Mustafa KARAMAN
Yer ver, yol ver
'Mutluluğun resmi' şiirinin son bölümünde şöyle diyor Abidin Dino:
"İşte o zaman Nazım,
Yapardım mutluluğun resmini
Buna da ne tual yeterdi; ne boya..."
***
Sonrasında yaptı mı mutluluğun resmini Abidin Dino, bilmiyoruz!
Ama ben, mutluluğun formülünü buldum.
Adına da 'Yer ver yol ver' dedim.
***
Yer verince,
Yol verince,
Bir de gülümseyince,
Mutlu olmaya başladım...
***
Nerede olursam olayım.
Küçük, büyük, bay, bayan,
Kim olursa olsun,
Ayağa kalkıyorum, yer veriyorum.
Karşımdaki çatık kaşlar arasında duran o iki gözün gülümsemesine,
O asık yüzün aydınlanmasına,
Ve dudaklardan dökülen 'Teşekkür ederim' sözünü duymaya bayılıyorum...
Ne yalan söyleyeyim, mutlu oluyorum...
***
Geçiş üstünlüğüm olsa da,
Ara sokakta, tali yolda,
Kavşak içinde, kavşak dışında,
Araca, yayaya, kediye, köpeğe,
Geçiş üstünlüğüm olsa da,
Aracın markasına,
Sürücünün yaftasına bakmadan, yol veriyorum.
İkili korna sesini duyunca,
Bir de el sallayınca,
Yakın mesafeden güldüğünü, gülümsediğini görünce,
Kendimi harika hissediyorum, mutlu oluyorum...
***
Bir de;
Canımı sıkanlara,
Ahlakıma uymayanlara,
Kalitesiz, yani ahlaksız olanlara,
Suyu bulandıranlara,
Nifak çıkaranlara,
Kazık atanlara,
Kişisel menfaatleri ön planda tutanlara,
Onlara da yol veriyorum, çevremden uzaklaştırıyorum, mutlu oluyorum.
***
Arkadaşlarıma, dostlarıma,
Sevdiklerime, sevdalarıma,
Her yerde, her zaman,
Sözümde, özümde, evimin en güzel köşesinde yer veriyorum.
Onları mutlu ediyorum.
Onlar mutlu olunca, ben de kendimi harika hissediyor, mutlu oluyorum...
***
Nicelerine yer verdim.
Nicelerine yol verdim.
Hiç pişman olmadım.
Mutlu oldum...
Mutluluğun formülünü buldum...