SON DAKİKA
Hava Durumu

İmha Edilen Bir Şehir: Bursa!

Yazının Giriş Tarihi: 29.04.2024 14:59
Yazının Güncellenme Tarihi: 29.04.2024 14:59

Bir şehir düşünün; geçmişiyle, doğasıyla, fiziki yapısı ve göz ile gönlünüzü mest eden ortamı, taşıdığı havasıyla benzersiz.

Her türlü zenginliği barındıran dağı, denizi, gölü ve akarsuları bir elin uzanabileceği yakınlıkta.

Hani derler ya ‘bir ekersin bin verir’ berekete sahip.

Her şeyi ile Türkiye’nin incisi,

Bir devletin nasıl güçlü olacağının görünür ve görünmez şifrelerini taşıyan bir medeniyet merkezi.

Zaten bu özellikleri yabancı devletler tarafından bilindiği için bol ajanlı ve sayısız iç/dış mistik ve ticari/sosyal STK’lı.

Bursa’dan bahsediyorum.

Daha sayılamayacak olağanüstülükleri barındıran bu şehir, 1960’tan sonra ama özellikle son 25 yılda yerel ve merkezi yetkililerin işbirliği desteği ve göz yumması sayesinde, sermaye sınıfından ölümcül darbeler aldı ve hala da almaya devam ediyor.

Yani Bursa tabutuna, çivi çakmakta yarışılıyor adeta.

Konu Kestel’e bağlı Soğuksu bölgesinde yapılacak olan sözüm ona “ileri teknoloji bölgesi” adı altında OSB kurmak.

Hem de şehirdeki yaşamı trafik başta olmak üzere keşmekeşe dönüştüren, geceleri baca filtrelerini devre dışı bırakarak, insanları uyurken zehirleyen 20’ye yakın OSB’nin şehir dışına çıkarılmaları aciliyeti varken.

İstihdam, katma değer tamam ama hemen yanı başımızdaki OSB’lerden kusacak hale gelmiş bu şehre, tekno/teknolojik örtüleriyle arkadan dolanıp, toprak rantına dayalı olduğu apaçık olan yeni OSB’ler yedirilmesi, bu şehre saygısı olan, akıl ve vicdan sahibi herkesi isyan ettirmeli.

***

Çünkü bu şehirde yaşayan, bu şehrin ekmeğini yiyen insanların, bu şehre vefa borcu vardır.

Çünkü bu şehirde yaşayan insanların, bu şehrin her türlü zenginliğini muhafaza edip geliştirerek, nesillerine aktarma borcu vardır, kendilerine aktarıldığı gibi. Nesillerin hakkını bugünden tüketmek bencillik ve hırsızlıktır.

Çünkü var ettiği 2 kitap olan insan ve doğa/evrene, indirdiği vahiylerle saygıyı, barışı, haklarını gözetmeyi ve adaletli davranmayı bizler yararına emreden Allah’a rağmen, aykırı davranışların insanlık ve Müslümanlık iddiası boştur.

Çünkü yerdeki ve göklerdeki ayet/işaretlerin işletilecek akılla okunup, bilim ve aydınlanma yoluyla uyum, sevgi ve işbirliği çerçevesinde yaşadığımız gezegeni mamur hale getirmemizi ve medeniyet oluşturmamızı emrediyor Allah.

Peki, bu gerçeklere ve sorumluluklara rağmen,

Ağaçların, toprağın, kuşların, börtü böcek ve hayvanlar ile mağdur edilen insanların ahı ve feryatlarına, yetkili/güçlü olmanın müstağniliği ile kulak tıkamak, yanlışta ve imhada ısrar kimin yolu?

Ekolojik düzen ile oynamak, imha etmek, bozmak, meydan okumak kimin iddiasıydı hatırlayan var mı?

Konuya devam edeceğim.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.