SON DAKİKA
Hava Durumu

#Çevresel Sürdürülebilirlik

Söz Bursa - Çevresel Sürdürülebilirlik haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Çevresel Sürdürülebilirlik haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Kalitesiz ahşap paletler gizli maliyetlere yol açıyor Haber

Kalitesiz ahşap paletler gizli maliyetlere yol açıyor

TAPSİAD Başkanı Akın Balcıoğlu, lojistikte standart dışı ahşap palet ve sandıkların güvenlik, maliyet ve çevre açısından ciddi risk oluşturduğu söyleyerek Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın kalite standartlarını güçlendirecek düzenleme ve etkin denetimleri hızlandırmasını talep etti. Balcıoğlu, özellikle zincir marketler dâhil tüm sektörlerde dayanıklılık ve sertifikasyonun satın alma kriterlerine eklenmesi gerektiğini vurguladı. Türkiye’de zincir marketler ve üretim tesislerinde ahşap palet/sandık kullanımının artması, kalite konusunu tedarik zincirinin kritik bileşeni haline getirdi. TAPSİAD (Tüm Ahşap Ambalaj ve Palet Üreticileri Derneği) Başkanı Akın Balcıoğlu, piyasada standartlara uymayan üretimlerin yaygınlaşmasının; depolamada uygunsuz istif, sevkiyatta devrilme/kırılma, ürün zayiatı ve iş güvenliği sorunlarını büyüttüğünü vurguladı. ZİNCİR MARKETLERE ÇAĞRI: FİYAT KADAR DAYANIKLILIK VE SERTİFİKASYON Balcıoğlu, depolarda raf ve forklift hatlarının standart ölçü ile tasarlandığını, ölçü ve malzeme kalitesi düşük paletlerin akışı bozduğunu belirtti. Balcıoğlu, "Satın alma kriterlerinde dayanıklılık testleri, izlenebilirlik ve sertifikasyon yer almalı. Aksi halde lojistik güvenliğini ve müşteri memnuniyetini riske atıyoruz" dedi. DENETİM VE MEVZUAT: BAKANLIĞA VE TSE’YE ORTAK ÇAĞRI Başkan Akın Balcıoğlu, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın piyasa gözetimi ve denetimini güçlendirmesi, Türk Standardları Enstitüsü (TSE) ile denetim ve uygulamadaki boşlukların giderilmesi gerektiğini belirtti. Balcıoğlu’na göre sektöre standart dışı ürün girişi, hem firmalar arasında haksız rekabete yol açıyor hem de iş sağlığı ve güvenliği açısından ciddi riskler oluşturuyor. Paletlerin standarda uygun üretilmesi ve sahada düzenli olarak kontrol edilmesi, işletmelerde yaşanabilecek kaza oranlarını düşürürken doğal kaynak kullanımını da optimize ediyor. Bu kapsamda TSE ile sektör paydaşlarının daha yakın çalışması, denetim süreçlerinin hem hızını hem de etkinliğini artıracak bir adım olarak değerlendiriliyor. ÇEVRESEL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK: KISA ÖMÜR DAHA ÇOK AĞAÇ TÜKETİMİ DEMEK "Her kırılan palet yeni bir kesim baskısı demek" diyen Balcıoğlu, paletlerin sık sık yenilenmesinin hem orman kaynakları üzerinde ekonomik bir yük oluşturduğunu hem de karbon emisyonlarını artırdığını söyledi. Balcıoğlu’na göre daha uzun ömürlü, standartlara uygun ve onarılabilir paletlerin kullanılması, tedarik zincirlerinde ciddi maliyet avantajı sağlarken doğal kaynakların korunmasına da katkıda bulunuyor. Böylece odak yalnızca üründe değil, gelecekteki çevresel etkilerde de konumlanmış oluyor. İHRACAT POTANSİYELİ KALİTEDEN GEÇİYOR Türkiye’de ahşap palet ve sandık üretimi, iç pazarın yanı sıra yakın coğrafyaya yapılan ihracatla da ekonomiye önemli katkı sağlıyor. Başkan Akın Balcıoğlu, kaliteli ve standartlara uygun üretimin yalnızca ihracat imajı için değil; taşımada ürün güvenliği, lojistik maliyetlerin düşürülmesi ve tedarik zinciri verimliliği açısından da zorunlu olduğunu belirtti. Balcıoğlu’na göre sertifikalı üretim, uluslararası pazarlarda Türk ürünlerine duyulan güveni artırırken rekabetçiliği de güçlendiriyor. TAPSİAD Başkanı Balcıoğlu, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile sektör paydaşlarının piyasa gözetimi, lisanslandırma, izlenebilirlik ve eğitim başlıklarına odaklanması gerektiğini ifade etti. Balcıoğlu, standartların sahada etkin şekilde uygulanmasının hem haksız rekabeti önleyeceğini hem de kalite algısını yukarı taşıyacağını vurguladı. "Sayın Bakanımız Mehmet Fatih Kacır’ın bu konuda gerekli duyarlılığı göstereceğine inanıyoruz" diyen Balcıoğlu, ortak bir koordinasyon mekanizmasının sektörde uzun vadeli sürdürülebilirlik sağlayacağını söyledi.

BTÜ koordinatörlüğünde Karadeniz limanlarının sürdürülebilirliği ele alınacak Haber

BTÜ koordinatörlüğünde Karadeniz limanlarının sürdürülebilirliği ele alınacak

Bursa Teknik Üniversitesi (BTÜ), Karadeniz Ekonomik İşbirliği ülkelerinin limanlarını sürdürülebilirlik açısından değerlendireceği önemli bir projeye başlıyor. Proje kapsamında, Karadeniz limanlarını temsil eden ülkelerden alınacak verilerle Karadeniz Ekonomik İşbirliği ülkeleri için “Mavi Liman İndeksi”nin oluşturulması planlanıyor. BTÜ’nün, “Karadeniz Ülkeleri İçin Mavi Liman İndeksi (Blue Port Index For BSEC Countries)” başlıklı projesi, Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü tarafından kabul edildi. Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü tarafından Türkiye'nin (BTÜ) yürütücülüğünde kabul edilen ilk proje olma özelliği taşıyan çalışmanın yürütücülüğünü, Denizcilik Fakültesi Denizcilik İşletmeleri Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gökçe Çiçek Ceyhun üstleniyor. Proje ekibinde İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Hilal Yıldırır Keser, Proje Destek Ofisi Koordinatörü Dr. Öğretim Üyesi Oya Güler ve Proje Destek Ofisi’nden Öğretim Görevlisi Melis Ece Özyiğit bulunuyor. Bursa Teknik Üniversitesi koordinatörlüğünde yürütülen projenin uluslararası paydaşları arasında ise Bulgaristan Burgas Free Universitesi ve Gürcistan Tourism Enstitüsü yer alıyor. Denizcilik alanı için bilimsel politika oluşturulacak Uluslararası çoklu iş birliği niteliğindeki proje, limanların mavi ekonomiye katkısını artırmayı ve Mavi Liman Endeksi (BPI) ile sürdürülebilir denizcilik uygulamalarını teşvik etmeyi amaçlıyor. Bu çalışma ile Karadeniz limanlarını temsilen 3 ülkeden, 3 limanın; çevresel sürdürülebilirlik, altyapı, dijitalleşme, yeşil dönüşüm gibi çeşitli kriterler açısından karşılaştırılması hedefleniyor. Elde edilecek veriler doğrultusunda, bölgesel kalkınmayı destekleyecek ve denizcilik alanında iş birliğini güçlendirecek politika önerileri için bilimsel bir temel oluşturulacak. BTÜ öncülüğünde yürütülecek bu proje, bölgesel denizcilik stratejilerine katkı sunacak. Rektör Çağlar: Proje mavi ekonomiye katkı sunacak Proje ekibini tebrik eden BTÜ Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar, “Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü tarafından Türkiye’den kabul edilen ilk proje olma özelliği taşıyan bu çalışmanın yürütücüsü olmaktan büyük bir gurur duyuyoruz. Alanında öncü nitelik taşıyan bu proje, sürdürülebilir denizcilik ve mavi ekonomi alanında uluslararası ölçekte katkı sunacak önemli bir adımdır. Proje ekibinde yer alan tüm değerli akademisyenlerimizi ve paydaş kurumlarımızı içtenlikle tebrik ediyor, bu başarıların üniversitemizin uluslararası görünürlüğüne ve bilimsel üretkenliğine katkı sağlamasını diliyorum” ifadelerini kullandı.

NOSAB’da Gündem Yeşil Dönüşüm… Haber

NOSAB’da Gündem Yeşil Dönüşüm…

Sürdürülebilir ve çevre dostu olma yolunda emin adımlarla ilerleyen ve bu doğrultuda Türkiye'de Yeşil OSB unvanını alan ilk 9 sanayi bölgesinden biri olan Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi (NOSAB), bölgedeki firmalara verdiği eğitimlere bir yenisini daha ekledi. NOSAB Akademi ve Bursa ÇMO işbirliğiyle, NOSAB Yalçın Aras Konferans Salonu'nda gerçekleşen eğitim programına firma temsilcileri yoğun katılım sağladı. Programın açılışında konuşan NOSAB Bölge Müdürü Mehmet Koçer, "NOSAB Akademi'nin düzenlediği etkinlikler sayesinde bu salon hiç boş kalmıyor. Sürekli sanayicilerin gelişimi için çalışıyoruz. Sizlerden de eğitim talebinde bulunmanızı istiyoruz. Bu projeyi gerçekten çok önemsiyoruz. Bizim için çok önemli olan diğer konu da Mext'in bu projeyi gerçekleştirmek istediği OSB’ler arasında bizim de bulunmamız. Elbette biz de bu konuda onlar kadar istekliyiz" derken, yeşil dönüşüm için üniversitelerle bir iş birliğine hazırlanıldığının müjdesini verdi. Seminerin ilk oturumunda katılımcıları bilgilendiren NOSAB Çevre ve Arıtma Birim Yöneticisi Nagihan Çevik'in ardından Mext Teknoloji Merkezi temsilcilerinden Dijital Dönüşüm Lideri Ömer Cinpir, Yeşil OSB konusunda sürdürülen çalışmaları ve alınabilecek devlet desteklerini anlattığı bir sunum gerçekleştirdi. Sonrasında ise Mext Sürdürülebilirlik Yöneticisi Yusuf Turhan, “NOSAB ile birlikte KOBİ'lerin yeşil dönüşümü konusunda önemli bir adım attık. Proje kapsamında firmaların mevcut sürdürülebilirlik durumları değerlendirilecek ve uygulanabilir bir yol haritası paylaşılacak. Yol haritasında çıkan projeler aktif olarak takip edilecek ve firmaların yeşil dönüşüm süreci desteklenecek. Proje kapsamında NOSAB içerisinde faaliyet gösteren 200 KOBİ'nin yeşil dönüşümünün gerçekleştirilmesini hedefliyoruz" şeklinde konuştu. İkinci oturumda Uludağ Üniversitesi Çevre Mühendisliği bölümünden Prof. Dr. S. Sıddık Cindoruk, ‘Sera Gazı Azaltımı’ konulu sunumunda, sanayi kaynaklı sera gazı emisyonlarının azaltımına yönelik stratejileri ele aldı. Sanayinin küresel emisyonların yüzde 30'unu oluşturduğunu belirten Prof. Dr. Cindoruk, enerji verimliliği, yenilenebilir enerji kullanımı ve karbon yakalama teknolojileri gibi çözümlerin altını çizdi. Paris Anlaşması ve Avrupa Yeşil Mutabakatı doğrultusunda sanayide sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmanın önemine değinen Cindoruk, döngüsel ekonomi ve dijitalleşme gibi yeni teknolojik trendlerin sanayi dönüşümünde kritik rol oynadığını vurguladı. Seminer'in üçüncü oturumda ise NOSAB Elektrik Birim Sorumlusu, Elektrik Elektronik Yüksek Mühendisi Uğur Günal ‘Enerji Verimliliği’ üzerine gerçekleştirdiği sunumda Türkiye'nin enerji karnesi, 2050 hedefleri doğrultusunda yapılması gerekenleri ve bu konudaki yasal zorunlulukları firma temsilcileriyle paylaştı. Ardından ‘Su Verimliliği’ konusunda bir sunum gerçekleştiren ÇMO Bursa Şube Saymanı Semih Mestan, “Türkiye'de su kıtlığı durumu çok büyük bir sorun oluşturuyor. Özellikle Bursa'da bizler çok zor günler geçiriyoruz. Sanayi bölgelerinde su tüketimi çok fazla olduğu için, Yeşil OSB kapsamında bu tüketimi minimum seviyeye çekmek zorundayız" dedi. Etkinliğin son oturumunda ise ‘Çevresel Sürdürülebilirlik’ konusunda bir sunum gerçekleştiren ÇMO Bursa Şube Başkanı, Çevre Yüksek Mühendisi Mehmet Şen, "Sürdürülebilirlik; Çevresel, Sosyal ve Ekonomik Kalkınmanın bir arada gerçekleşmesi yaklaşımıdır. Şirketlerin doğa üzerindeki etkilerini minimuma indirmek ve faaliyetlerine devam edebilmek için yapılması gereken çalışmalar bütünüdür. Bunu sağlayabilmek adına su ve karbon ayak izlerinin azaltılması gerekmektedir. Bunlar için; enerji verimliliği, geri dönüşüm, ağaç dikmek, yenilenebilir enerji kullanmak, karbon salınımı düşük ürün ve hizmetleri tercih etmek, toplu ulaşımları kullanmak ve yakıt tercihleri değiştirmek konuları önem arz etmektedir. Çevresel sürdürülebilirlik iş dünyasında değer yaratabilecek ve uzun vadeli başarı sağlayabilecektir" şeklinde konuşan Şen, "Su ve Karbon Ayak izlerini azalt, gelecek nesilleri yaşat" diyerek sunumunu sonlandırdı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.