SON DAKİKA
Hava Durumu

İnsanlığınıza Sahip Çıkın

Yazının Giriş Tarihi: 11.08.2022 10:55
Yazının Güncellenme Tarihi: 11.08.2022 10:55

"Cahilsin, okur öğrenirsin. Gerisin, ilerlersin.

Adam yok, yetiştirirsin. Paran yok, kazanırsın.

Her şeyin bir çaresi vardır.

Fakat insan bozuldu mu, bunun çaresi yoktur."

(Ahmet Hamdi Tanpınar)

Dünün Nemrutları, Firavunları gibi bugünün küresel güç odakları da tüm insanlığa savaş açmış durumda.

Küresel sermaye kuruluşlarının; filmler, diziler, televizyon teknolojisi, müzik, spor, moda kavramları üzerinden yeni bir yaşam ve ahlak(!)modeli insanlığa enjekte ettiğini ve bunda da uzun yıllardır başarılı olduğunu esefle görmekteyiz. 

Şeytani akıl, Yaradan’ın en mukaddes varlığını dönüştürmek, Onu değersizleştirmek çabasında.

Şeytani aklın temsilcileri cinsiyetsiz, milliyetsiz ve dinsiz ”uniform” insan modeli oluşturmak için yoğun bir çaba içerisinde.

***

Kendisine yabancılaşmış, bireyselleşmiş ve aynı oranda yalnızlaşmaya başlamış bir toplum yapısı ile karşı karşıyayız…

Algıların karanlık dünyası ve internetin renkli dünyasının marifeti ile kurulan tuzaklar, kalabalıklaşan kent hayatında yalnızlaşan insanları kolay bir av haline dönüştürmeyi başarıyor.

İnsan yalnızlaştırılarak, bütündeki huzurlu birlik dünyasından, tekilin karamsar, endişeli ve bencil yapısına yönlendirilerek her türlü psikolojik operasyon ve saldırılara açık hale getiriliyor.

Devletleri bölüp yönetme sistemi olan “böl-parçala-yut” taktiği gibi, tarihinden, milletinden, dininden, devletinden, ailesinden ve milli değerlerinden koparılan kişiler kolay yutulan lokmalar haline dönüştürülüyor.

Maddeci dünyanın çekim anaforundaki liberaller, diyalektik materyalistler küreselci şeytan akla bilerek-isteyerek ya da dolaylı hizmet etmişlerdir ve hizmet etmeye devam ediyorlar.

***

Çocuklarınız ile en son ne zaman birlikte bir çizgi film seyrettiniz?

İnsana üstün gelen garip yaratıklar, hayvanlar, robotlar, makinalar…

Hatalar, ahmaklıklar yapan insan ve ona yön ve akıl veren makineler ya da garip yaratıklar…

İnsanın hep suçlu, aciz, ahmaklıklar içerisinde hatalar yapan ve yönetilmesi gereken bir varlık olarak gösterilmesi…

Bilinçaltı hiçbir mesajı unutmaz.”

Birçok aile subliminal mesajlar ile çocukların nasıl etkilendiğini bilmiyor.

Çizgi filmlere cinsellik, şiddet, gerçek üstü unsurlar ve millî-insani duyguları yıpratan olumsuz mesajlar bilinçaltı ikna yöntemleri ile gizlenmekte.

Çocuklarının ellerine akıllı telefonları tutuşturan, bütün gün televizyon ile onu oyalamaya çalışan ebeveynler aslında şeytanı çocuklarına dadı yaptıklarının farkında mı acaba?

***

Biyolojik ve zihinsel ayarlarımız yani insani fıtratımız ile içinde yaşadığımız dijital çağın uyumsuzluğu artık yadsınamaz bir gerçek.

 “İnsanları tanıdıkça hayvanları daha çok seviyorum” sloganı ile sembolleşen, sürekli olarak pompalanan hayvan sevgisi de oyunun bir parçası aslında.

Yoksa hayvana sevgi ve merhamet ile şeytan aklın ne ilgisi olabilir?

Cinsellik ve şiddet yalnızlaştırılan insana şeytan aklın sunduğu rahatlama reçeteleri.

Dijital dünyanın hâkimi olan, kendini “Yaratıcı” gibi gören küresel güç odakları tüm bilgi ve sırlarımıza hâkim.

Tuttuğumuz takım, hangi dünya görüşüne sahip olduğumuz, sevdiğimiz yemekler, beğendiğimiz sanatçı ve hatta birçok sevenimizin bilmediği mahrem sırlarımıza sahipler…

İnsanoğlu katiline âşık olmuş kişi gibi insani geleceğini tehlikeye koyarak teknolojiye âşık ve bağımlı bir hale gelmiş.

***

Bu işleri kontrol eden bir devlet kuruluşunun olmaması ne acı!

Tüm insanlığı ilgilendiren yoksulluk, savaş, çevre problemleri, iklim değişiklikleri vb. birleşmiş milletlerin başlıca ana problemlerini oluşturan öncelikli gündem konularının başına dijital teknolojik tehdidin konulması gerekmekte.

Türkiye’de ve dünyanın birçok yerinde bilinçaltı reklam yasaklanmıştır ama bütün bu reklamları, dizi, film ve belgeselleri bilinçaltı mesaj içerip içermediği noktasında denetleyecek ve toplumu uyaracak, yeni donanımlara ve yazılımlara ihtiyaç vardır.

İnsana uygun bir teknolojiler ortaya koyarak, sanal dünyanın şeytani zevk ve eğlencesinden başta gençlerimiz olmak üzere tüm insanlığı kurtararak gerçek hayatın içerisinde keyif alabileceği alternatifler sunmak artık sadece bir devletin değil tüm milletlerin ortak çözüm önceliği olmalıdır.

***

Bu konu şu anda bizim de en büyük milli mücadele konumuzdur.

Ve bu konunun ne sağcılıkla ne solculukla ne laik olmakla ne de muhafazakâr olmakla zerre kadar alakası var.

Küresel şeytani güçlerin bu saldırıları millet hayatımızın varlığını tehdit etmektedir. Bu kadar büyük bir tehdit altında olmamıza karşın ülkemizde insanlar hala 40 yıl öncesinin kavramları ile birbirlerine muhalefet etmeye, siyasi kamplara ayrışarak birbirlerini mağlup etmeye çalışmaktadırlar.

Hâlbuki bugün bizler tek yürek olup milli varlığımıza yönelmiş olan bu tehdide karşı ortak bir savunma cephesi oluşturamazsak sonunda hepimiz kaybedenler sınıfında yer alacağız.

Vatan dedik ses gelmedi.

Bayrak dedik ses gelmedi.

Devlet millet dedik yine ses gelmedi.

Bari insanlığınıza, Adem oğulluğunuza sahip çıkın!

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.