Hilmi Şanlı: "Uzmanların özlük haklarında ciddi adaletsizlik var"

Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkan Yardımcısı Hilmi Şanlı Din Hizmetleri Uzmanlarının haklı taleplerini dile getirdi.

Şanlı yaptığı açıklamada, Din Hizmetleri Uzmanlarının sadece vaaz verme görevlerinin bulunmadığını, cezaevinden hastanelere, gençlik çalışmalarından politikalarla mücadeleye kadar toplumsal her alanda etkin bir görev üstlendiklerini vurguladı. Ancak bu ağır sorumluluklara rağmen özlük hakları bakımından ağır mağduriyetler yaşandığı dile getirildi.

“AYNI SİNAV, FARKLI DERECE” ADALETSİZLİĞİ

Şanlı, Din Hizmetleri Uzmanlarının Vaiz, Murakıp ve Şube Müdürü gibi unvanlarla aynı sınav süreçlerinden geçtiğini söyledi. "Bu yalnızca bir derece meselesi değil, alın terinin, emeğin ve liyakatin görmezden gelinmesidir" diyen Şanlı bu durumun yalnızca bir derece meselesi olmadığını, alın teri, emek ve liyakatin dikkate alınmadığının göstergesi olduğunu vurguladı.

TORBA KADRO UYGULAMASINDAKİ EŞİTSİZLİK TEPKİ ÇEKİYOR

Aynı işi yapan iki uzmandan birinin torba kadrodan faydalandığını, diğerinin bu haktan mahrum kaldığını söyleyen Şanlı, bu durumda maaşlar arasında 1500 ila 3000 TL arasında fark yarattığını söyledi. Şanlı, “Aynı salonda, aynı kürsüde görev yapan insanlar arasında bu kadar uçurum varken, kurum içi yardım ve motivasyon nasıl bozuldu?” diye sordu.

TASARRUF TEDBİRLERİ UZMANLARI DIŞLADI

Cumhurbaşkanlığı'nın 31527 sayılı Tasarruf Tedbirleri Genelgesi kapsamında pek çok kadroya esnekliğinin tanındığını ancak yüksek eğitim düzeyine sahip Din Hizmetleri Uzmanlarının kapsam dışında bırakıldığını söyleyen Hilmi Şanlı, bunun vicdanları yaralayan bir durum olduğunu kaydetti.

“GÖREV TANIMI YOK AMA YÜK ÇOK FAZLA”

Din Hizmetleri Uzmanlarının görev tanımında birçok işi üstlendiğini, ancak bu ek sorumluluklar için ne ücret ne de idari bir karşılık verildiğini dile getiren Şanlı, "Bazı alanlarda uzmanlarımızın kişisel mahremiyeti ve sosyal medya üzerinden baskı altında kalması, hem psikolojik hem meslekî açıdan ciddi sorunlara yol açıyor" dedi.

7 MADDELİK TALEP LİSTESİ AÇIKLANDI

Şanlı, Din Hizmetleri Uzmanları adına aşağıdaki taleplerin yerine aktarılmasını istedi:

3600 ek gösterge hakkı tanınmalı.

Görevdeki yükselme diğer unvanlarla eşitlenmeli.

Ek görevler ve fazla mesailer ücretinin planlanması veya idari izinle kontrol edilmesi gerekmektedir.

Gençlik koordinatörlüğü gibi görevlerde adil ve net ödeme esasları belirlenmelidir.

Manevi danışmanlık sisteminde görevlendirmeler liyakat esasına göre yapılmalıdır.

Kişiselin özel hayatına yönelik sosyal medya baskılarına karşı koruyucu önlemler alınmalı.

Torba kadro uygulaması yeniden hayata geçirilmeli ve bu kapsama dahil olmalıdır.

“BU SADECE MAAŞ DEĞİL, BİR ADALET MESELESİDİR”

"Bu sadece bir maaş meselesi değil, bir adalet meselesidir." diyen Hilmi Şanlı "Biz bu talepleri iletirken yalnızca maddi kayıplardan değil, yıllarca göz ardı edilen bir emeğin, liyakatin ve inancın hakkını arıyoruz. Kurumun yükünü omuzlayan ancak hakkını alamayan bu kardeşlerimizin sesine artık kulak verilmelidir. Din Hizmetleri Uzmanlarının itibarını korumak, aynı zamanda Diyanet teşkilatının hizmet kalitesini ve toplumsal güvenilirliğini de güçlendirecektir" ifadelerini kullandı.

"Eşit emek, eşit hak" vurgusu yapan Şanlı, "Aynı çatı altında, aynı görevi yapan insanlar arasındaayrımcılık olmaz. Din Hizmetleri Uzmanları yalnız değildir; Türk Diyanet Vakfı-Sen olarak onların yanındayız" ifadesini kullandı.