BKK Kadın Meclisi: STEM alanlarında kadın temsilinin artması gerekiyor

Basın açıklaması, Bursa Kent Konseyi tarafından, kadına yönelik şiddet ve cinayetlere karşı bir duruş sergileyerek, yaşamını yitiren kadınlar ve kız çocuklarının anısını yaşatmayı amaçlayan "Yaşam Hakkı Ormanı"nda gerçekleştirildi.

Bursa Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Derya Şimşek Aksakal, yaptığı açıklamada, kadınların ve kız çocuklarının bilim ve teknolojiye olan katkılarının önemine dikkat çekti. Aksakal, "Bugün, kadınların ve kız çocuklarının bilim ve teknolojiye katkılarını vurgulamak, potansiyellerini ortaya çıkarmak ve gelecek nesiller için ilham kaynağı olmak büyük bir öneme sahiptir. Ancak ne yazık ki, STEM alanlarında kadınların ve kız çocuklarının temsil oranı hala çok düşük. Bu durum, cinsiyet eşitsizliğinin bir yansımasıdır ve bilimsel ve teknolojik ilerlemeyi olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Medya, sosyal medya ve diğer platformlar aracılığıyla kadınların ve kız çocuklarının bilim ve teknolojideki başarılarını duyurmak, bu alandaki rol modellerini tanıtmak ve cinsiyet eşitsizliğine dikkat çekmek büyük önem taşımaktadır. Bu konuda farkındalık yaratmak, kadınları ve kız çocuklarını bilim ve teknolojiye yönlendirmek adına atılacak önemli bir adımdır" dedi.

"STEM Alanlarında Kadın Temsilinin Artması Gerekiyor"

Aksakal, STEM alanlarında kadınların daha fazla temsil edilmesinin toplumsal kalkınmaya katkı sağlayacağına inandığını vurguladı. Kız çocuklarının bu alanlarda cesaretlendirilmeleri gerektiğinin altını çizen Aksakal, “Eğitimde fırsat eşitliği sağlanmalı, burslar ve mentorluk gibi destekleyici programlarla kadınların ve kız çocuklarının bilimsel kariyerlerinde daha güçlü adımlar atmalarını desteklemeliyiz" ifadelerini kullandı.

“Kadınların ve Kız Çocuklarının Yaşam Hakkı, En Temel İnsan Hakkıdır”

Bursa Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Derya Şimşek Aksakal, kadınların ve kız çocuklarının yaşam hakkının en temel insan haklarından biri olduğunu vurgulayarak, “Ancak ne yazık ki, günümüzde hala kadın cinayetleri ve kız çocuklarına yönelik cinayet, taciz gibi olaylar yaygın bir şekilde devam etmektedir. Bu durum, insanlığın en karanlık ve utanç verici gerçeklerinden biridir” dedi.

Aksakal, kadınların ve kız çocuklarının yaşam hakkını savunmanın toplumsal bir sorumluluk olduğunu belirterek, “Bu sorumluluk, öncelikle devletin olmakla birlikte, yalnızca yasalarla değil, aynı zamanda toplumsal farkındalık ve bilinçle de yerine getirilmelidir. Kadın cinayetlerine ve kız çocuklarına yönelik şiddete karşı sessiz kalmak, bu suçlara ortak olmak anlamına gelir” diye konuştu.