Çünkü Atatürk’ü anmak için önce onu anlamak gerekir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anlamak ve Gazi’yi ona layık olarak anmak için size bizzat Atatürk’ün aziz şehitlerimizi nasıl hatırladığını bizlere gösteren şu anı ile örnek vermek isterim:
‘’İçişleri Bakanı Şükrü Kaya Çanakkale bölgesine denetlemeye gidecek. Veda için ziyaret ettiği zaman Atatürk bakana şöyle diyor:
- Çanakkale’ye gittiğin zaman aziz şehitlerimizi de ziyaret edeceksin. Bu görevi yapacağına şüphe yok. Yalnız nasıl bir nutuk söyleyeceksin. Ben söyleyeyim.
Burada yatan aziz şehitlerimiz!
Sizi hürmetle, saygı ile anıyoruz diyeceksin. Mehmetçik anıtının başında, bütün yeteneğinle konuşacaksın. Burada rahat ve huzur içinde yatınız, diyeceksin. Siz olmasaydınız, siz göğüslerinizi çelik kalelere siper etmeseydiniz, bu boğaz aşılır; İstanbul işgal edilir, vatan toprakları istilaya uğrardı, diyeceksin.
- Evet, böyle konuşacağım!
- Hayır, hayır... Sen böylenin üstünde, çok daha başka konuşacaksın. Dünyaya seslenircesine konuşacaksın. Orada, Çanakkale’de yalnız bizim şehitlerimiz değil, bu toprak üstünde kanlarını döken insanları da o kahraman askerleri de hürmetle, saygıyla anacaksın.
- Paşam, ben bunları yapamam; çünkü bu sözler ancak sizin söyleyebileceğiniz yüksek sözlerdir.
- Söyleyeceksin. Çanakkale’den dünyaya karşı böyle konuşacaksın. Senin böyle konuşman gerekir.
Şükrü Kaya Atatürk’ün yanından ayrılıyor ve gece tekrar buluşuyorlar. Atatürk, Şükrü Kaya’ya uzun bir kâğıt uzatıyor.
Bu, Çanakkale’de söyleyeceği nutuktur. Atatürk bizzat hazırlamıştır ve Şükrü Kaya, bu nutku alıp Çanakkale’ye gidiyor. Orada Mehmetçiğin mezarı başında bu nutku söylüyor. Nutukta Şükrü Kaya’nın yabancı askerlere hitaben belirttiği cümleler şunlardır:
“Bu memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar! Burada bir dost vatanın toprağındasınız. Huzur ve rahat içinde uyuyunuz. Sizler, Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız. Uzak ülkelerden evlatlarını savaşa gönderen analar! Gözyaşlarınızı dindiriniz. Evlatlarınız, bizim bağrımızdadır. Huzur içindedirler ve huzur içinde rahat rahat uyuyacaklardır. Onlar, bu toprakta canlarını verdikten sonra, artık bizim evlatlarımız olmuşlardır.”
Şükrü Kaya, Atatürk’ün toprağında yendiği milletlere karşı gösterdiği yüksek insanlık hislerinin ifadesini taşıyan cümleleri Çanakkale’de söylüyor, Ankara’ya dönüyor.
Meğer Mehmetçik Anıtı’nın başında söylenen bu sözleri kaydeden birkaç gazeteci varmış. Onlar bu sözleri gazetelerine bildiriyorlar, nutuk dünyaya yayılıyor ve aradan hafta geçmiyor; Şükrü Kaya’ya telgraflar yağıyor. Ta Avustralya, Yeni Zelanda’dan günlerce sonra mektuplar geliyor. Gözleri yaşlı analardan, kardeşlerden, siyasi şahsiyetlerden, askerlerden. Şükrü Kaya, bu konuşmasından dolayı tebrik ediliyor, takdir ediliyor.
Oysaki söz, büyük askere aittir. Ve O büyük asker, dün yendiği milletlere karşı düşmanlık hissi beslememekte, en insani, en medeni hislerle, dostluk elini uzatmaktadır ve bunu Türkiye Cumhuriyeti’nin İçişleri Bakanı’na söyletmektedir. “Yurtta barış, cihanda barış” … Atatürk’ün bu sözünü dünya milletleri arasında düşmanlığın unutulmasından aldığı nasıl belli.’’
E. Tümg. M. ERENDİL, İlginç Olaylar ve Anekdotlarla Atatürk, s.85-86
***
Bu hikâyeden çıkartmamız gereken çok önemli bir ders var…
Gazi Mustafa Kemal Çanakkale nutkunda, aziz şehitlerimizi saygı ve hürmet ile anmış ve bu vatan için gözlerini kırpmadan her şeyini feda eden şehitlerimize vatan topraklarında rahat ve huzur içinde yatınız diyerek tüm dünyaya seslenmiştir.
Siz olmasaydınız, siz göğüslerinizi çelik kalelere siper etmeseydiniz, bu boğaz aşılır; İstanbul işgal edilir, vatan toprakları istilaya uğrardı diyerek anmıştır.
O zaman size soruyorum peki Atatürk olmasaydı?...
Hatta bu topraklarda ölen düşman askerlerine ithafen tüm dünyaya yüceliğini gösterir şekilde, bu memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar! Burada bir dost vatanın toprağındasınız. Huzur ve rahat içinde uyuyunuz diyerek anmış ve onlara bu topraklarda canlarını verdikten sonra bizim evlatlarımız olduğunu söyleyerek dünya üzerinde görülmemiş bir yüce vicdan örneği göstermiştir.
Atatürk aziz şehitlerimizi hatta düşman askerlerini anarken bunları tüm dünyaya söylüyor…
Peki bizler bu vatanı bize emanet eden ebedi önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anarken tüm dünyaya neler söylesek yeter?
Neler söyleyebiliyoruz? Nasıl anıyoruz? Nasıl anlıyoruz? Nasıl anmalıyız…
İşte hepimizin atamızdan alması gereken derslerden biri de budur…
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Cumhuriyet’in 100. yılında Türk Hukuk Devrimi
26.10.2023 15:48
Cumhuriyet’imizin 100. yılını kutladığımız bugünlerde, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün devrimlerinin kurucu bölümünü oluşturan ve adeta Cumhuriyet’in sigortası olan Türk Hukuk devriminden bahsetmek gerekiyor…
Büyük Önder, Cumhuriyet’in kuruluş aşamasında hukuku ulusun vicdanı ve iradesine başarılı bi
Yüzlerce hatta binlerce yıldır insanlığın acı gerçeklerinden biri savaş…
Yapılan bir araştırmaya göre, 5 bin 560 yıllık insanlık tarihi boyunca 14 bin 531 savaş meydana gelmiş.
Bunun anlamı;
Söz konusu tarih diliminde yaşamış olan 175 kuşak, savaşla tanışmış ve her yıl ortalama 2 savaş gerçekleşm
Kulağa bilim kurgu filmi gibi geliyor değil mi? Asla olmaz demeyin, gelin bu efsanenin gerçek olma ihtimalini biraz tartışalım…
İnsanlar ile robotların savaşı yıllarca filmlere konu oldu. Yapay zekâ insanları ele geçirecek güce henüz(!) sahip olmasa dahi, hayatımızın her noktasına sirayet etmiş dur
Tenceresinin dibi kara olan, paranın kara kaşına kara gözüne kanan insanların tercihi,
Karanlık işler sonrası kara haber tez duyulunca; kara kara düşünüp, hayatlarını karartmalarının sebebi…
Ülke gündemine tekrar kara kedi gibi giren o tabir:
Kara Para
Peki nedir bu kara para ve bu kara para akl
Tarih yine 10 Kasım…
Boğazımızda düğüm düğüm hasret.
Arıyoruz, anıyoruz aynı zamanda anlıyoruz…
Çünkü Atatürk’ü anmak için önce onu anlamak gerekir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anlamak ve Gazi’yi ona layık olarak anmak için size bizzat Atatürk’ün aziz şehitlerimizi nasıl hatırladığını bizlere g
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Söz Bursa
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Av. Arda BARUTCU
Atatürk’ü Atatürk Gibi Anmak
Tarih yine 10 Kasım…
Boğazımızda düğüm düğüm hasret.
Arıyoruz, anıyoruz aynı zamanda anlıyoruz…
Çünkü Atatürk’ü anmak için önce onu anlamak gerekir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anlamak ve Gazi’yi ona layık olarak anmak için size bizzat Atatürk’ün aziz şehitlerimizi nasıl hatırladığını bizlere gösteren şu anı ile örnek vermek isterim:
‘’İçişleri Bakanı Şükrü Kaya Çanakkale bölgesine denetlemeye gidecek. Veda için ziyaret ettiği zaman Atatürk bakana şöyle diyor:
- Çanakkale’ye gittiğin zaman aziz şehitlerimizi de ziyaret edeceksin. Bu görevi yapacağına şüphe yok. Yalnız nasıl bir nutuk söyleyeceksin. Ben söyleyeyim.
Burada yatan aziz şehitlerimiz!
Sizi hürmetle, saygı ile anıyoruz diyeceksin. Mehmetçik anıtının başında, bütün yeteneğinle konuşacaksın. Burada rahat ve huzur içinde yatınız, diyeceksin. Siz olmasaydınız, siz göğüslerinizi çelik kalelere siper etmeseydiniz, bu boğaz aşılır; İstanbul işgal edilir, vatan toprakları istilaya uğrardı, diyeceksin.
- Evet, böyle konuşacağım!
- Hayır, hayır... Sen böylenin üstünde, çok daha başka konuşacaksın. Dünyaya seslenircesine konuşacaksın. Orada, Çanakkale’de yalnız bizim şehitlerimiz değil, bu toprak üstünde kanlarını döken insanları da o kahraman askerleri de hürmetle, saygıyla anacaksın.
- Paşam, ben bunları yapamam; çünkü bu sözler ancak sizin söyleyebileceğiniz yüksek sözlerdir.
- Söyleyeceksin. Çanakkale’den dünyaya karşı böyle konuşacaksın. Senin böyle konuşman gerekir.
Şükrü Kaya Atatürk’ün yanından ayrılıyor ve gece tekrar buluşuyorlar. Atatürk, Şükrü Kaya’ya uzun bir kâğıt uzatıyor.
Bu, Çanakkale’de söyleyeceği nutuktur. Atatürk bizzat hazırlamıştır ve Şükrü Kaya, bu nutku alıp Çanakkale’ye gidiyor. Orada Mehmetçiğin mezarı başında bu nutku söylüyor. Nutukta Şükrü Kaya’nın yabancı askerlere hitaben belirttiği cümleler şunlardır:
“Bu memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar! Burada bir dost vatanın toprağındasınız. Huzur ve rahat içinde uyuyunuz. Sizler, Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız. Uzak ülkelerden evlatlarını savaşa gönderen analar! Gözyaşlarınızı dindiriniz. Evlatlarınız, bizim bağrımızdadır. Huzur içindedirler ve huzur içinde rahat rahat uyuyacaklardır. Onlar, bu toprakta canlarını verdikten sonra, artık bizim evlatlarımız olmuşlardır.”
Şükrü Kaya, Atatürk’ün toprağında yendiği milletlere karşı gösterdiği yüksek insanlık hislerinin ifadesini taşıyan cümleleri Çanakkale’de söylüyor, Ankara’ya dönüyor.
Meğer Mehmetçik Anıtı’nın başında söylenen bu sözleri kaydeden birkaç gazeteci varmış. Onlar bu sözleri gazetelerine bildiriyorlar, nutuk dünyaya yayılıyor ve aradan hafta geçmiyor; Şükrü Kaya’ya telgraflar yağıyor. Ta Avustralya, Yeni Zelanda’dan günlerce sonra mektuplar geliyor. Gözleri yaşlı analardan, kardeşlerden, siyasi şahsiyetlerden, askerlerden. Şükrü Kaya, bu konuşmasından dolayı tebrik ediliyor, takdir ediliyor.
Oysaki söz, büyük askere aittir. Ve O büyük asker, dün yendiği milletlere karşı düşmanlık hissi beslememekte, en insani, en medeni hislerle, dostluk elini uzatmaktadır ve bunu Türkiye Cumhuriyeti’nin İçişleri Bakanı’na söyletmektedir. “Yurtta barış, cihanda barış” … Atatürk’ün bu sözünü dünya milletleri arasında düşmanlığın unutulmasından aldığı nasıl belli.’’
E. Tümg. M. ERENDİL, İlginç Olaylar ve Anekdotlarla Atatürk, s.85-86
***
Bu hikâyeden çıkartmamız gereken çok önemli bir ders var…
Gazi Mustafa Kemal Çanakkale nutkunda, aziz şehitlerimizi saygı ve hürmet ile anmış ve bu vatan için gözlerini kırpmadan her şeyini feda eden şehitlerimize vatan topraklarında rahat ve huzur içinde yatınız diyerek tüm dünyaya seslenmiştir.
Siz olmasaydınız, siz göğüslerinizi çelik kalelere siper etmeseydiniz, bu boğaz aşılır; İstanbul işgal edilir, vatan toprakları istilaya uğrardı diyerek anmıştır.
O zaman size soruyorum peki Atatürk olmasaydı?...
Hatta bu topraklarda ölen düşman askerlerine ithafen tüm dünyaya yüceliğini gösterir şekilde, bu memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar! Burada bir dost vatanın toprağındasınız. Huzur ve rahat içinde uyuyunuz diyerek anmış ve onlara bu topraklarda canlarını verdikten sonra bizim evlatlarımız olduğunu söyleyerek dünya üzerinde görülmemiş bir yüce vicdan örneği göstermiştir.
Atatürk aziz şehitlerimizi hatta düşman askerlerini anarken bunları tüm dünyaya söylüyor…
Peki bizler bu vatanı bize emanet eden ebedi önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anarken tüm dünyaya neler söylesek yeter?
Neler söyleyebiliyoruz? Nasıl anıyoruz? Nasıl anlıyoruz? Nasıl anmalıyız…
İşte hepimizin atamızdan alması gereken derslerden biri de budur…
Cumhuriyet’in 100. yılında Türk Hukuk Devrimi
26.10.2023 15:48Cumhuriyet’imizin 100. yılını kutladığımız bugünlerde, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün devrimlerinin kurucu bölümünü oluşturan ve adeta Cumhuriyet’in sigortası olan Türk Hukuk devriminden bahsetmek gerekiyor… Büyük Önder, Cumhuriyet’in kuruluş aşamasında hukuku ulusun vicdanı ve iradesine başarılı bi
Uluslararası Hukuka Göre Savaş Suçları
30.10.2023 11:48Yüzlerce hatta binlerce yıldır insanlığın acı gerçeklerinden biri savaş… Yapılan bir araştırmaya göre, 5 bin 560 yıllık insanlık tarihi boyunca 14 bin 531 savaş meydana gelmiş. Bunun anlamı; Söz konusu tarih diliminde yaşamış olan 175 kuşak, savaşla tanışmış ve her yıl ortalama 2 savaş gerçekleşm
Yapay Zekâ, avukatların yerini alabilir mi?
02.11.2023 12:01Kulağa bilim kurgu filmi gibi geliyor değil mi? Asla olmaz demeyin, gelin bu efsanenin gerçek olma ihtimalini biraz tartışalım… İnsanlar ile robotların savaşı yıllarca filmlere konu oldu. Yapay zekâ insanları ele geçirecek güce henüz(!) sahip olmasa dahi, hayatımızın her noktasına sirayet etmiş dur
Kara Para Nedir?
06.11.2023 18:33Tenceresinin dibi kara olan, paranın kara kaşına kara gözüne kanan insanların tercihi, Karanlık işler sonrası kara haber tez duyulunca; kara kara düşünüp, hayatlarını karartmalarının sebebi… Ülke gündemine tekrar kara kedi gibi giren o tabir: Kara Para Peki nedir bu kara para ve bu kara para akl
Atatürk’ü Atatürk Gibi Anmak
10.11.2023 18:09Tarih yine 10 Kasım… Boğazımızda düğüm düğüm hasret. Arıyoruz, anıyoruz aynı zamanda anlıyoruz… Çünkü Atatürk’ü anmak için önce onu anlamak gerekir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anlamak ve Gazi’yi ona layık olarak anmak için size bizzat Atatürk’ün aziz şehitlerimizi nasıl hatırladığını bizlere g