Atatürk’ün gösterdiği “YÖN” esas alınmalı!

Tarih 29 Ekim 1933… Türk’ün Başbuğu Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti'nin 10. Kuruluş yıl dönümü kutlamaları sırasında şu uyarıyı yapıyor:

"Bugün, Sovyetler Birliği dostumuzdur, komşumuzdur, müttefikimizdir. Bu dostluğa ihtiyacımız vardır; fakat yarın ne olacağını kimse bugünden kestiremez; tıpkı Osmanlı gibi, tıpkı Avusturya-Macaristan gibi parçalanabilir, ufalanabilir; bugün elinde sımsıkı tuttuğu milletler avuçlarından kaçabilirler. Dünya yeni bir dengeye ulaşabilir. İşte o zaman, Türkiye ne yapacağını bilmelidir. Bizim, bu dostumuzun idaresinde, dili bir, özü bir kardeşlerimiz vardır. Onlara sahip çıkmaya hazır olmalıyız. Hazır olmak, yalnız o günü susup beklemek değildir; hazırlanmak lazımdır. Milletler buna nasıl hazırlanır; manevî köprülerini sağlam tutarak. Dil bir köprüdür, inanç bir köprüdür. Köklerimize inmeli ve olayların böldüğü tarihimizin içinde bütünleşmeliyiz. Onların, yani dış Türklerin bize yaklaşmasını bekleyemeyiz, bizim onlara yaklaşmamız gerekli."

FAALİYETLERİN TEMELİNİ OLUŞTURACAK İLKE

Cumhuriyet’imizin banisi Atatürk’ün bu uyarıları esasında tüm Türk Dünyasına yönelik faaliyetlerin de temelini oluşturacak bir ilkedir.

Türk Dünyasının bize yaklaşmasını beklemeden harekete geçilmelidir. Yukarıda gerçekleştirilecek faaliyetlerin nüvesinin oluşturulmasına yerel yönetimlerde başlanabilir. Yapılacak faaliyetlerde insana dokunan kültürel faaliyetlere ağırlık verilmelidir. Türk Dünyasına yönelik yapılacak faaliyetler kardeş belediyeler, gönüllü kuruluşlar, göçmenlerin soydaşlarla irtibatlandırılması, siyasi etkinliklere katılım üzerine geliştirilmelidir.

İŞTE YAPILMASI GEREKENLER

Kardeş Belediyeler:

Kardeş belediyelerle işbirliği faaliyetleri ülke sınırlarını da azaltacağı için öne çıkarılmalıdır.

Karşılıklı görünür parklar açılmalıdır.

Türk Dünyası Başkentlerine “Türk Dünyası Köyü” kurulmalıdır.

Türkiye’de Türk Dünyası’ndan gelerek öğrenim gören öğrencilere “Türkiye tanıtım gezileri” ve “sektör ziyaretleri” düzenlenmelidir.

Yaz okulları açılmalı ve ülkelerden Türkiye’ye Türk kültürü ve dili öğretimi, Türkoloji öğrencilerinin deneyim kazanmaları için gençler getirilmelidir. Karşılıklı olarak Türkiye’de ve ülkelerde gençlik kampları düzenlenmelidir.

GÖNÜLLÜ KURULUŞLAR:

Türk Dünyası Büyük Kurultayı, Gönüllü Kuruluşlar İşbirliği toplantısı, Akademik Çevreler Arası İşbirliği toplantıları yapılmalıdır.

Ülkelerden kanaat önderleri misafir edilmeli ve konferanslar verdirilmelidir.

Göçmenlerin Soydaşlarla İrtibatlandırılması:

Birkaç şehri içine alan spor oyunları, şenlikler gerçekleştirilmelidir.

Romanya’daki Sekel ve Macarlar, Macaristan’daki Hunlar, Yunanistan’daki Arnavut ve Makedonlar, Makedonya ve Kosova’daki Boşnaklar, Yunanistan, Bulgaristan ve Romanya’daki Gagavuzlara yönelik faaliyetler düzenlenmelidir.

-Bitti-