Saç kavurma ve liyakat!

Kırcılar Anadolu Lisesi’nde; bir öğretmenimizin tahtada ders anlattığı sırada cep telefonuyla görüntülerini çeken 15 yaşındaki öğrencinin “okuldan aldığı milli, ailesinden verilen terbiyeye” yakışmayacak türden konuşmalar eşliğinde whatsapp grubunda paylaşması sadece Bursa’da değil, Türkiye’de gündem olmuştu.

Öğretmenin savcılığa yaptığı suç duyurusunun ardından olay basına intikal edince video görüntülerini gruba yükleyen ve yorum yapan 4 öğrenci hakkında disiplin soruşturması başlatılmıştı.

***

Hatırlarsanız Kırcılar Anadolu Lisesi Müdürü Metin Yıldız’ın olay karşısında takındığı garip tavrı eleştirmiştik.

Özellikle öğretmenin, savcılığa cinsel taciz şikayetinde bulunmadan önce ilk olarak konuyu aktardığı Okul Müdürü Metin Yıldız’ın bu görüşmede sarf ettiği öne sürülen “Çocuk bunlar, okulun adı çıkmasın, disiplin cezalarıyla gereğini yaparız. Kapatalım bu konuyu” şeklindeki cümlelerinin üzerinde durmuş Milli Eğitim Bakanlığı’nın daha geçen yıl yenilediği Ortaöğretim Yönetmeliği’ndeki şu hükmü hatırlatmıştık:

“Liselerde disiplin olayları cezaya dönüştürülmeden önce tedbir alınacak. Öğrenciler, eğitim ortamlarına başta cep telefonu olmak üzere görüntü ve ses kaydedici özelliğe sahip bilişim araçlarıyla gelemeyecek.”

***

Okula veya dersliklere cep telefonu için dolap koyamayan, yani tedbir alamayan Müdür Beyimizin yaklaşımına bak:

Kapatalım bu olayı!

Devlet seni Kırcılar Anadolu Lisesi’ne müdür atamış, 4 liseli genç hayatları boyunca pişmanlık duyacağı bir disiplin suçuna bulaşmış, idealist bir öğretmen hayatının şokunu yaşamış, gelin görün ki Metin Yıldız beyimiz koltuğunu kurtarmanın derdinde…

***

Bu kadar basit mi?

Ne yazık ki basit…

Basit olmasa Müdür Metin Yıldız, okulu yaptıran hayırsever Kırcı Ailesi’nin büyüğü Mustafa Kırcı’yı eğitim kurumunda yemeğe davet edip de durumdan yakınır mı?

İddiaya göre aynı yerleşkede bulunan diğer iki okulun idarecilerinin de katıldığı saç kavurma ziyafetinde Müdür Metin Yıldız, Mustafa Kırcı’ya “Efendim, lisemizde yaşanan olayın basına yansıması nedeniyle Kırcı Ailesi’nin ismi yıpranıyor. Kendimi geçtim, sizin isminiz lekeleniyor…” şeklinde dert yanıyor…

Eee Müdür beyimiz uyanık ya!

Aslında “soruşturmanın kapatılması konusunda” Mustafa Kırcı’yı dolaylı yoldan harekete geçirmek istiyor lakin, hayırseverimiz şu karşılığı verince konu kapanıyor:

“Okulumuzun ismi her zaman eğitim ve sportif başarılarla anılmalı. Böyle başarılarla gündeme gelmek bizim çok mutlu eder…”  

***

Dayanamadım…

Bursa Milli Eğitim Müdürü Serkan Gür’ü aradım…

Cevabı şu oldu:

“Konuyla ilgili hem disiplin hem de idari soruşturma sürüyor. Zaten adli tahkikat da devam ediyor. Durumu tüm yönleriyle inceliyoruz. Kapatılması mümkün değil. Kapatmam da. Neyse gereken yapılacak…”

Bursa Milli Eğitim Müdürü Serkan Gür’ün bu cümlelerinin ardından Metin Yıldız ile ilgili daha fazla yorum yapmayacağım…

Sadece şunu söyleyeceğim:

Allah aşkına eğitim gibi hayati bir konuyu Bursa’da artık sendikaların esaretinden kurtarmanın zamanı gelmedi mi?

***

Müdür Metin Yıldız, üzerine alınmasın...

Gerçekten devlette liyakat çok önemli.

Bu konuda merhum Alparslan Türkeş’in şu sözünü çok tutarım:

"Beceriksizlikle ihanet arasında kıldan ince bir çizgi vardır, beceremediği halde makam-mevki işgal etmek en büyük ihanettir…"