Bursa Devlet Tiyatrosu’ndan yeni sezonun güçlü oyunu: Sevdalinka

Yeni sezonun dikkat çeken yapımlarından biri olarak öne çıkan Sevdalinka, hem tarihi bir tanıklık hem de insana dair bir yüzleşme niteliği taşıyor. Oyun, seyirciyi savaşın gölgesinde insan kalabilmenin, sevmenin ve direnmenin anlamı üzerine düşünmeye davet ediyor.

“SEYİRCİYİ SAVAŞIN İNSAN ÜZERİNDEKİ ETKİSİYLE YÜZLEŞTİRECEĞİZ”

Bursa Devlet Tiyatrosu Müdürü Sezai Yılmaz, Devlet Tiyatrolarının 75’inci yılı kapsamında sahneledikleri, romandan uyarlamalara bir yenisini daha eklemenin mutluluğunu yaşadıklarını belirtti.
Son iki yılda aralarında çocuk romanlarından uyarlamalarından da bulunduğu yaklaşık 60 yerli eseri seyirciyle buluşturduklarını ifade eden Yılmaz, “Sevdalinka ile Bosna Hersek’te yaşanan trajediyi yeniden gündeme getiriyoruz. Sanat aracılığıyla savaşın aileler ve bireyler üzerindeki psikolojik etkisini yansıtmak istiyoruz” dedi.

Yılmaz, savaşın acılarını hatırlatarak günümüz dünyasına da gönderme yaptı:

“İnsanoğlu hâlâ bunlardan ders almıyor. Bugün Gazze’de yaşanan trajedi bunun bir örneği. Biz sanatçılar olarak seyirciye savaşın insan üzerindeki etkisini gösterebilirsek ne mutlu bize.”

“BU İNSANLIK UTANCI HEPİMİZİN PAYI”

Oyunun yönetmeni Filiz Alpgezmen, Bosna dramını anlatan eserlerin azlığına dikkat çekerek, “Bu oyun, Türkiye sahnelerinde yer alması bakımından çok önemli. 1992’de başlayıp 1995’te sona eren savaşta milyonlarca insan yerinden edildi, binlercesi hayatını kaybetti. Bu insanlık utancını unutmamak ve seyirciyi bununla yüzleştirmek istiyoruz.” dedi.

Alpgezmen, oyunun yalnızca Bosna’ya değil, insanlığın ortak vicdanına seslendiğini belirtti:

“Boşnakların yaşadıkları elbette merkezde ama biz aslında savaşın evrensel acısını anlatıyoruz. Bu utanç hepimizin payı.”

Yönetmen Alpgezmen oyunu sahneye taşıyabilmekten duyduğu mutluluğu dile getirerek “Bu kadar anlamlı bir oyunu bu kadar kıymetli insanlarla beraber çalışabildiğim için müthiş memnunum. Seyircinin buradan keyifle ayrılacağına eminim. Çünkü acının ve hüznün de keyfe dahil olduğunu hepimiz biliyoruz” şeklinde konuştu.

DUYGUSAL BİR YÜZLEŞME VE KATARSİS

Oyuncu Ayşe Dinç, savaş ve soykırımı konu alan bir oyuna hazırlanmanın hem fiziksel hem de duygusal açıdan zorlayıcı olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Bu süreçte kendimizi karakterlerle özdeşleştirmek kolay olmadı. Ancak seyirciyle birlikte bir katarsis yaşayacağız. Hüzünlü bir deneyim olacak ama yaşanması ve hatırlanması gereken bir süreç bu. Hem yönetmenimizle hem de oyuncu arkadaşlarımla çok iyi bir iletişimimiz vardı. Kolektif bir iş ve çok emek verdik, çok keyifli bir süreç geçirdik.”

Oyuncu Ali Volkan Çetinkaya ise oyunun toplamda ara dahil yaklaşık üç saat sürdüğünü, 46 sahneden oluştuğunu ve hızlı sahne değişimleriyle hem hikâyeyi hem de tarihsel gerçekliği dinamik biçimde aktardıklarını ifade etti.

Oyunun ışık tasarımcısı Mustafa Bal bu oyun içinde bulunmaktan duyduğu mutluluğu dile getirerek, “Bu sezon Bursa seyircisi ile başlayıp Türkiye’de ses getireceğine inandığım bu oyunun tasarımında izleyenlerin savaşı hissetmesinin yanı sıra düğünün olduğu, ailenin kopmadığı bir ortamda seyircinin bunları hissedeceği psikolojik renkler kullandım. Yorucu ama keyifli bir süreç oldu. Mutluyum. Yarın seyircimizle buluşup bol alkışlı, insanları hem güldüren hem de düşündüren bir oyun izleteceğiz” dedi.

PRÖMİYER YARIN

Bursa Devlet Tiyatrosu’nun yeni sezon repertuvarında öne çıkan “Sevdalinka”, hem tarihsel bir tanıklık hem de vicdani bir sorgulama niteliği taşıyor.
Yapım, savaşın bireyler üzerindeki yıkıcı etkisini gözler önüne sererken, izleyiciyi insanlığın geçmişteki hatalarından ders almaya davet ediyor.

Prömiyerini yarın akşam (7 Ekim, saat 20.00) yapacak olan “Sevdalinka” oyunu, sezon boyunca Bursa’da sahnelenecek.