Darıca’daki buğday silolarının patlama haberini duyduğumda birçok insan gibi terör saldırısından şüphelenmedim.
Aslında şüphelenmem için ortamda çok müsaitti ama düşünmedim! Yanımdaki arkadaşa “Bu kesin toz patlamasıdır ama hadi hayırlısı” dedim.
Sonra habere ait görüntüler ortaya çıkmaya başladığında ve o beyaz dumanı gördüğümde “haklıymışım” dedim.
Toz patlaması sadece silolarda meydana gelen bir kaza değildir. Birçok sektörde de toz patlaması tehlikesi vardır.
Mesela un, şeker, nişasta, ecza kimyasalları ve pudra haline getirilmiş alüminyum, magnezyum gibi metallerin kullanıldığı işletmelerde de toz patlaması riski vardır.
Hatta daha da ileri gidip “organik kökenli her şeyin tozunda patlama riski vardır” diyebiliriz.
Tahıl grubunda toz patlaması aslında modern silolarda oldukça nadir görülen bir olaydır.
Çünkü modern silolarımızda tahıl olarak ne getirilirse getirilsin, ürün siloya konveyörler vasıtasıyla aktarılırken, her siloda bulunan alttan basınçlı havalandırma sistemleriyle hava verilerek ürünün içindeki kavuz, kılçık, sap, saman, toz vb. üründen ayrılması sağlanır.
Bu sağlanırken, yukarıdaki havalandırma pervaneleri de içerideki havayı çekerek depoda oluşan bu maddeleri dışarı atar.
Atılmaz ise ne olur?
Ortamda var olan oksijenin de etkisiyle çakan bir ufak kıvılcım patlamayı oluşturur.
Rusya-Ukrayna savaşına her iki ülkeye ait buğday silolarının bombalanmaya başladığı haberinin ardından bu patlamalar insanı düşündürmüyor değil.
Mesela:
Siloların havalandırma sistemleri düzgün çalışıyor mu? Siloya alınan bu buğdaylar havalandırıldı mı? Deponun içindeki toz miktarını göstermesi gereken sensörler çalışıyor mu? Buğdayı taşıyan sistemlerin yağlaması düzgün yapılmış mı? Sürtünme en aza indirilmiş mi? Elektrik sistemlerinde kaçak kontrolü düzenli yapılmış mı?
Bunların hepsi eğer sağlanmışsa o zaman komplo teorilerimizi sıralayabiliriz.
Ama kesin olan tek şey bu konuda muhakkak bir insan hatasının olduğudur.
Bu olay bilerek mi işlenmiştir yoksa dikkatsizlik mi neden olmuştur onu da bilirkişiler bulacak.
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Yeşil mutabakat ve Türk tarımı
05.12.2021 01:12
Bundan 10 sene öncesine kadar sadece bilim çevrelerindeki tartışmalarla sınırlı olan “Küresel İklim Değişikliği”, “Kuraklık”, “Sera gazı” gibi kavramlar, günümüzde ilkokul çağındaki çocukların bile dile getirdiği bir sorun haline nihayet
İlkokul sıralarında, çocuklara sağlıklı beslenme alışkanlığı kazandırma amacıyla öğretilen bir şarkı vardı.
Bizim devreler hatırlayacaklardır.
Şarkının sözleri şöyleydi:
Erken yatarım, erken kalkarım
Bir yumurtayı sütle çırparım
Birazcık ekmek biraz da peynir
Aman efendim ne güzel yenir...
**
Cumhuriyetimizin ilk yıllarında, Ulu Önder Atatürk, "Milli Ekonomimizin Temeli Ziraattır" diyerek o tarihlerde tarımın önemini vurgulamıştır.
Bugün de nüfusumuzun yüzde 46'sının geçimini tarımdan sağladığı, tarımın toplam istihdam içerisindeki payının yüzde 43 ve gayrisafi milli hasıla&
Her şeyde olduğu gibi özellikle gıdadaki yüksek enflasyon herkesin gündeminde. Herkes rahatsız…
Herkes iyi ya da kötü bir şeyler söylüyor…
Çoğunluk sadece yakınıyor…
Az bir kısım insan da çareler önermeye çalışıyor aklı yettiğince…
Ama fiyatlar tüketicinin istediği seviyeye inmiyor.
Sayın Cumhu
Ukrayna-Rusya arasındaki savaş başlayalı neredeyse iki aya yakın bir zaman oldu. Bu zaman zarfında, her iki ülkenin de kendi stratejik hedefleriyle ülke güvenliği konularındaki görüşleri uyuşmadığı için savaşın şiddeti artarak devam ediyor ve bir süre daha edecek gibi duruyor.
Hatta savaşın yayıla
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Söz Bursa
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Birol TAŞ
Bomba değil insan hatası!
Her zaman ve her yerde söylüyoruz:
Önce iş sağlığı ve güvenliği sonra işin kendisi.
Darıca’daki buğday silolarının patlama haberini duyduğumda birçok insan gibi terör saldırısından şüphelenmedim.
Aslında şüphelenmem için ortamda çok müsaitti ama düşünmedim! Yanımdaki arkadaşa “Bu kesin toz patlamasıdır ama hadi hayırlısı” dedim.
Sonra habere ait görüntüler ortaya çıkmaya başladığında ve o beyaz dumanı gördüğümde “haklıymışım” dedim.
Toz patlaması sadece silolarda meydana gelen bir kaza değildir. Birçok sektörde de toz patlaması tehlikesi vardır.
Mesela un, şeker, nişasta, ecza kimyasalları ve pudra haline getirilmiş alüminyum, magnezyum gibi metallerin kullanıldığı işletmelerde de toz patlaması riski vardır.
Hatta daha da ileri gidip “organik kökenli her şeyin tozunda patlama riski vardır” diyebiliriz.
Tahıl grubunda toz patlaması aslında modern silolarda oldukça nadir görülen bir olaydır.
Çünkü modern silolarımızda tahıl olarak ne getirilirse getirilsin, ürün siloya konveyörler vasıtasıyla aktarılırken, her siloda bulunan alttan basınçlı havalandırma sistemleriyle hava verilerek ürünün içindeki kavuz, kılçık, sap, saman, toz vb. üründen ayrılması sağlanır.
Bu sağlanırken, yukarıdaki havalandırma pervaneleri de içerideki havayı çekerek depoda oluşan bu maddeleri dışarı atar.
Atılmaz ise ne olur?
Ortamda var olan oksijenin de etkisiyle çakan bir ufak kıvılcım patlamayı oluşturur.
Rusya-Ukrayna savaşına her iki ülkeye ait buğday silolarının bombalanmaya başladığı haberinin ardından bu patlamalar insanı düşündürmüyor değil.
Mesela:
Siloların havalandırma sistemleri düzgün çalışıyor mu? Siloya alınan bu buğdaylar havalandırıldı mı? Deponun içindeki toz miktarını göstermesi gereken sensörler çalışıyor mu? Buğdayı taşıyan sistemlerin yağlaması düzgün yapılmış mı? Sürtünme en aza indirilmiş mi? Elektrik sistemlerinde kaçak kontrolü düzenli yapılmış mı?
Bunların hepsi eğer sağlanmışsa o zaman komplo teorilerimizi sıralayabiliriz.
Ama kesin olan tek şey bu konuda muhakkak bir insan hatasının olduğudur.
Bu olay bilerek mi işlenmiştir yoksa dikkatsizlik mi neden olmuştur onu da bilirkişiler bulacak.
Yeşil mutabakat ve Türk tarımı
05.12.2021 01:12Bundan 10 sene öncesine kadar sadece bilim çevrelerindeki tartışmalarla sınırlı olan “Küresel İklim Değişikliği”, “Kuraklık”, “Sera gazı” gibi kavramlar, günümüzde ilkokul çağındaki çocukların bile dile getirdiği bir sorun haline nihayet
Bir yumurtayı sütle çırpamamak!
23.12.2021 12:09İlkokul sıralarında, çocuklara sağlıklı beslenme alışkanlığı kazandırma amacıyla öğretilen bir şarkı vardı. Bizim devreler hatırlayacaklardır. Şarkının sözleri şöyleydi: Erken yatarım, erken kalkarım Bir yumurtayı sütle çırparım Birazcık ekmek biraz da peynir Aman efendim ne güzel yenir... **
176. Yılında Tarımsal Öğretimin Durumu
20.01.2022 13:27Cumhuriyetimizin ilk yıllarında, Ulu Önder Atatürk, "Milli Ekonomimizin Temeli Ziraattır" diyerek o tarihlerde tarımın önemini vurgulamıştır. Bugün de nüfusumuzun yüzde 46'sının geçimini tarımdan sağladığı, tarımın toplam istihdam içerisindeki payının yüzde 43 ve gayrisafi milli hasıla&
Üretici “kazanamıyor”, tüketici “yetiremiyor” mu?
14.02.2022 11:27Her şeyde olduğu gibi özellikle gıdadaki yüksek enflasyon herkesin gündeminde. Herkes rahatsız… Herkes iyi ya da kötü bir şeyler söylüyor… Çoğunluk sadece yakınıyor… Az bir kısım insan da çareler önermeye çalışıyor aklı yettiğince… Ama fiyatlar tüketicinin istediği seviyeye inmiyor. Sayın Cumhu
Bağımsızlık ve tarımdaki yol haritası
24.04.2022 22:35Ukrayna-Rusya arasındaki savaş başlayalı neredeyse iki aya yakın bir zaman oldu. Bu zaman zarfında, her iki ülkenin de kendi stratejik hedefleriyle ülke güvenliği konularındaki görüşleri uyuşmadığı için savaşın şiddeti artarak devam ediyor ve bir süre daha edecek gibi duruyor. Hatta savaşın yayıla